Kıbrıs tüp bebek uzmanı Jin.Op.Dr. Mürüde Çakartaş Dağdelen ile tüp bebek hakkında herşey

12804690_525038961011887_658130355535707274_n.jpg
 
Merhabalar benim bir sorum olacaktı Embriyo başlangıçta yavaş sonra hızlı sonra tekrar yavaş gelişme göstermiş. Bu durum ne anlama geliyor acaba?Bu durumda transfer yapılabilir mi riskler nelerdir?yardımcı olursanız çok sevinirim.
Selamlar!
Bu konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için kendi doktorunuz ile görüşüp detayları öğrenmeniz çok yerinde olacaktır.
Bol şans dilerim!
 
Merhaba Hocam,
10 aylık evliyim. Çocuğumuz olmuyor. 18 yaşında erken menopoz diyen doktorlar oldu. Bazı doktorlar ise menopoz olamaz bu yaşta dediler. Genetik de değil. Evlenince çocuk yapmak istediğinde gel dediler.

Şuanda 31 yaşındayım. İlaç kullanmadan adet olamıyorum.
Test sonuçlarım ise şöyle;
FSH: 60
LH: 36
E2: 33
Prolaktin: 13,82
TSH: 1,6949
Serbest T4: 0,93
AMH: 0,01

Tüp bebek yaptırmak istiyorum ancak bu değerlerle tüp bebek de yapılmıyor galiba
Tüp bebek merkezine gitmeden önce size danışmak istedim.
Anne olma ihtimalim var mı ?
Selamlar!
Malesef erken menapoz görünüyor. Yumurta bağışı ile çocuk sahibi olmanız mümkündür. Kıbrıs'ta bu tedaviyi uygulamaktayız. Bol Şans!
www.tupbebekmerkezlerikibris.com
 
Aşılama, Tüp Bebek, Yumurta Donasyonu, Sperm Donasyonu, PGT, Embriyo Donasyonu, Tese/Tesa, Mikroenjeksiyon, Yumurta & Sperm Dondurma ve Her türlü kısırlık tedavisi için bizlerle iletişime geçebilirsiniz...
www.tupbebekmerkezlerikibris.com

#tupbebek #kadınlarkulübü #gebelikhesaplanması #yumurta #sperm#donasyon #ivf #yumurta #nakli #bebek #tedavi #dr #mürüde #Çakartaş#Dağdelen #tüpbebek #anne #baba #kıbrıs #tüpbebekmerkezi #pozitif#merkez #hastane #cinsiyet #aile #mutluluk
 
logo k.jpg


Sperm Donasyonu

Amerika, Danimarka gibi ülkelerde yer alan sperm bankalarından temin edilen spermlerin tüm tarama testlerinin yapılmasının ardından işleme tabi tutulması mantığına dayanan sperm donasyonu yöntemi erkeklerin menisinde hiç sperm hücresinin yer almaması ya da yeterli miktarda bulunmaması durumlarında gündeme geliyor.

Sperm bankalarına kabul edilen sağlıklı olduğu tespit edilmiş donörlerin sperm hücreleri belirli fiziksel, eğitimsel ve kültürel özellikleri de kayda alınarak uygun noktalarda muhafaza ediliyor. Dünya genelinde faaliyetlerini sürdüren tüp bebek merkezlerinden talepler gören ve aldığı talepler neticesinde de sperm hücrelerini yerlerine ulaştıran banka aracılığıyla bebek sahibi olma hayalleri yeniden yeşeriyor. Erkek kaynaklı bir problem için son derece başarılı sonuçlarla karşılaştıran donasyon yönteminin kadın kaynaklı olması halinde de yumurta donasyonu akıllara geliyor. Hangi tarafın problem taşıdığının tespit edilmesinin ardından süreç başlıyor. Hatalı tespit edilmesi halinde geçen süre, harcanan emek ve verilen çaba baştan sona boşa gidecektir. Bu yüzden; en başından başarılı bir merkezle işe başlamak yerinde olacaktır. Ne yaptığını bilen uzmanların teknolojik, steril merkezlerde sorunun ne olduğunu anlamaya başlamaları gerekmekte. Bunun için de her şeyden evvel çiftlerin belirli bir bilinç düzeyinde araştırmalar yaparak hareket etmesi gerekmekte.

Rastgele yapılan merkez seçimlerinde geri dönüşü mümkün olmayan sağlık problemlerinden tutun da birçok problemle karşılaşılabiliyor. Kıbrıs Yumurta Donasyonu ile hareket eden hanımların yumurta rezervlerinde genel anlamda bir sıkıntı, problem oluyor. Problemin çözülemeyeceği durumlarda da donasyon doğrudan akıllara geliyor. Yıllar geçmesine gerek kalmadan çok hızlı bir şekilde gebeliği sağlama ve bir an evvel bebek sahibi olmak isteyen çiftler için son derece uygun bir yöntemden bahsetmekteyiz.
 
logo k.jpg


Tüp Bebek Hangi Durumlarda Yapılır?


İnsanlığın ilk yıllarından bu yana insanların çeşitli hastalık ve rahatsızlıklar ile mücadele verdiği ve çeşitli tedavi yöntemleri geliştirmeye çalıştığı az çok bilinir. Genel hatlarıyla bakıldığında; kısırlık problemi de ciddi problemlerden ancak; çözümü olmayan problemlerden olmadığını söylemek mümkün. Doğal yollarla bebek sahibi olmayı başaramamış çiftlerin tüp bebek yöntemine başvurduğu dikkat çekmekte. Bu yöntemle yoluna devam etmeyi düşünen çiftlerin merkez ve doktor seçimi noktasında son derece titiz olması gerektiği akıllardan çıkarılmaması gereken konulardan.


Tüp bebek yöntemine başvurulduğu durumlar genelde erkek ya da kadın kaynaklı doğal yollarla gebeliğin oluşturulamayacağının tespit edildiği durumlar olarak ifade edilebilir. %40-45 oranlarında başarı oranına sahip olan yöntemin yumurtalıklardan yumurtalık toplanması ve gebeliğin sağlanabilmesi adına gerekli işlemlerin yapılmasını kapsar. Laboratuvar altında uzman doktorlar tarafından döllemenin sağlanması neticesinde ilk aşamalardan biri tamamlanmış olur. Ortaya çıkan embriyonun yerleşimi ile de son bulur. İşlemin yapıldığı gün anne ya da baba adayı normal hayatına devam eder.


Gebeliğin kolaylaştırması mantığına dayanan yöntemin anne kanallarında tıkanma olması, erkek spermlerinin gerekli yeteneklerini tam olarak gerçekleştirememesi gibi durumlarda tercih edilir. Menisinde hiç sperm hücresi bulunmayan bir erkeğin süreç içerisinde yer alması yine gebeliğin olumsuz bir şekilde sonuçlanmasına neden olacaktır. Erkek ya da kadın kaynaklı problemin çok ileri seviyelerde olmaması halinde başarıya ulaşacak bir yöntem olduğunun altını çizelim. Anne adayı taraflı bir yumurta hücresi probleminde yumurta donasyonu düşünülebilir.
 
logo k.jpg


Tüp Bebek


Çevre kirliliği, yaşam koşulları ve daha pek çok faktöre bağlı olarak çiftlerin kısırlık problemi ile karşılaşma olasılığı ciddi seviyelere ulaşmış durumdadır. Çok eski dönemlerden bu yana insanlığın ortak problemlerinden biri olsa da son yıllarda görülme olasılığı ciddi düzeylere ulaşmıştır. Bunun altında yatan en önemli faktörlerden biri de yaşamın baştan sona değişmiş olmasıdır. Zararlı alışkanlıklar, kirlenmiş doğa, hareketsiz yaşam, genetik faktörler ve çok daha fazlası çiftlerin bebek sahibi olma hayallerini suya düşürüyor. Tüp bebek yöntemi ile umutları da yeniden yeşeriyor.

Anne adayından alınan yumurta hücrelerinin baba adayından alınan sperm hücreleri ile bir araya getirilmesi ve laboratuvar ortamı kontrolünde döllenmesi neticesinde oluşturulan embriyonun anne rahmine yerleştirilmesi mantığına dayanan alternatif tedavi yöntemi sayesinde her yıl on binlerce çift bebek sahibi olmayı başarıyor. Bebek sahibi olmayı başaramamış çiftlerin ilk aklına gelen yöntem ise; tam olarak tüp bebek yöntemi oluyor.

Yumurta hücreleri ile alakalı problemler yaşayan bayanların bu durumdan kurtulmaları öncelikli olarak gerekli görünüyor çünkü; sağlıklı bir gebeliğin oluşabilmesi noktasında gerek yumurta hücrelerinde gerekse, sperm hücrelerinde bir problemin bulunmaması şart. Başka nedenlerden dolayı doğal birleşme yoluyla oluşmayan gebeliğin laboratuvar kontrolünde oluşturulması mantığı ise; gayet başarılı sonuçlarla karşılaştırabiliyor. Yumurta hücrelerinden dolayı problem yaşayan kadınlar için ise; yumurta donasyonu öneriliyor. Sağlıklı yumurta hücrelerine sahip olan kadınlardan alınan hücrelerin süreçte kullanılması mantığına dayanıyor.
 
logo k.jpg


AMH (Anti-Mullerian Hormon) Nedir?

AMH, doğrudan yumurtalıktan salgılanan bir glikoproteindir. Kişinin yumurta sayısı ile ilgili fikir edinmek amacı ile yapılan bir kan testidir. Kadında mevcut yumurta miktarını gösteriyor. Yumurta sayısı azaldıkça kan düzeyleri düşüş göstermektedir.

AMH değeri kaç olmalı?
AMH (Anti-Mullerian Hormon), genel olarak 1-3 ng/dl arası normal kabul edilir. 1'in altındaki değerler over (yumurta) rezervinin azaldığını göstermektedir.
 
logo k.jpg


MENAPOZ


Menapozun tam olarak kelime karşılığı ''adetten kesilme''dir. Kadınlarda menapoza bağlı adetten kesilme, yumurtalıkların işlevlerinin sona erdiğini ve artık kadınlık hormonlarının salgılanamadığını işaret eder. Menapoz, rahmin değil yumurtalıkların işlevinin sona ermesidir. Yumurtalıklarda yeni yumurta oluşumu gerçekleşememekte ve hormon üretimi yapılamamaktadır. Yeterince östrojen ve progesteron hormonları üretiminin olmamasına bağlı olarak adetten kesilme gerçekleşmektedir.


Menapoza Girildiği Nasıl Tespit Edilir ?

Menapoz öncesi dönemde yaşanabilecek bir önemli durum da geç farkedilen gebeliklerdir. Adet gecikmeleri her zaman menapozun işareti olmayabilir. Bu nedenle menapoza tam olarak girene kadar etkin bir doğum kontrolü yöntemi uygulanmaya devam edilmelidir.
Kural olarak adet gören her kadın, gebe kalma potansiyeline sahiptir. Yaşa bağlı bu olasılık gittikçe azalsa da teorik olarak hiçbir zaman sıfır değildir.
40 yaşını aşmış her kadında, adet gecikmelerinin olması durumunda öncelikle bir gebelik testi yapılmalıdır. Eğer gebelik yoksa menopoza geçiş durumu düşünülerek yumurtalık fonksiyonlarını ölçen bir takım hormon testleri yapılır ve bu şekilde bir menopoz durumunun olup olmadığı anlaşılabilir. Böyle bir kadın en az 6 ay boyunca adet görmemişse bu durum menapoz olarak kabul edilebilir.
Yani, kesin olarak menapoza girildiğini görmek açısından en azından 6 aylık adet kesilmesi şeklinde bir dönemin geçmesi gerekir.

Menapoz Teşhisinde Laboratuvar Testleri Nelerdir ?
Menapozun laboratuvar yönünden tanımlanması için kanda FSH, LH ve Estrojen hormonları (E2) değerlerine bakılır.
FSH ve LH artmış, Estrojen azalmışsa bu durum yumurtalıkların (overlerin) tükendiğini göstererek menopoz tanısını koydurur.
Overlerin (yumurtalıkların) yalnızca estrojen ve progesteron hormonlarını salgılamakla kalmadığı ve daha pek çok madde üretimi ile kadın fizyolojisinde yer aldığı son yıllarda yapılan bilimsel çalışmalarda gözlemlenmiştir. Bir kadın için düzgün olarak çalışan yumurtalıklar en önemli organlardandır.
 
X