Kendine Faydası Olmayan Bir Evlilik Terapistinin Hikayesi

BBRY

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
6 Mart 2019
288
623
Merhabalar, 25 yaşındayım ve belki olduklarınızdan sonra ilginç gelebilir ama mesleğine yeni başlamış sayılan psikoloğum. Aile ve Evlilik üzerine çalışıyorum. İlginç gelebilir dedim çünkü, insanın başına gelince kendi mesleğini ilgilendiren bir konu bile olsa Bi çare kalıyor, sağlıklı düşünemiyor. 5 yıl önce evlendim. Çocuğum yok. Hem okudum hem evlilik yürüttüm. Severek ve herkes gibi çok güzel hayaller, umutlar ile evlendim. Benden 11 yaş büyüktü. Aslında evliliğimizin ilk zamanlarından belliydi sonumuzun olmayacağı ama devam ettim, sevdim onunla evli kalmak istedim. Zamanla düzelmeyeceğini bildiğim halde kendimi kandırdım. Hakaret, aşağılama her şeyi kabullendim, affettim. Güvenmek istedim her zaman bir daha olmayacak derdi, inanırdım. Bu kavgalara anormal kıskançlıklar, paranoyalar eklendi. 3 yıl önce bir ağustos günü şiddet gördüm, ilk kez oldu ve çok ağırdı bildiğiniz yumruklar tekmeler. şikayetçi oldum ama ne oldu dersiniz; barıştım ve yine güvendim ya da kendimi kandırdım işte.. Şikayetimi çektim ama kamu davasına dönüştü. Ertelenmiş hapis cezası aldı. Çok fazla dağınık anlatmak istemiyorum ama çok detay da veremiyorum kusura bakmayın kötü anlatışımdan dolayı. Daha sonraki zamanlar da bu kadar ağır bir şiddet uygulamasa da (ki çıkan karar sebebiyle cesaret edemediğini düşünüyorum) hakaret devam etti, psikolojik şiddet devam etti, ve beni itmeleri, hırpalamaları... Başka detaylar da var ama yazmayacağım bunlar zaten yeterli. Sonuç olarak artık boşanma sürecindeyim, aile evindeyim, ailem her zaman destekçim, maddi gücüm var. Şükürler olsun.

Şimdi işte muhtemelen insanların bana kızacağı yere geliyoruz. Canım acıyor, çok acıyor. Elbette şu süreçte mutluluk saçamayacağımı biliyorum. Ama sürekli bir ağlama hali, kafamdan kovmaya çalıştığım düşünceler, saçma sapan bir pişmanlık hissi, tarif edemediğim bir boşluk, her gün kurtulmaya çalıştığım "acaba barışır mıyız?" hissi. Kimseyle konuşmak istemiyorum sadece uyumak, kendimi iyice içe kapatmak. Hatta ve hatta çok çok saçma, yanlış ama bazen "bunlar boşanmaya sebep miydi?" diye düşünürken buluyorum kendimi. Neyi düşünüyorum tabi ki sebep diye kızıyorum sonra, öyle bir çekişme halindeyim kendimle. O kadar evli danışanım oldu hangisinde böyle mantıksız düşündüm, hiç birinde.

İçimdeki duygunun adı korku. Geleceğe çok karamsar bakıyorum istemesemde. Tabi ki hemen evlenmek gibi bir düşüncem, derdim yok beni yanlış anlamayın ama insan ister istemez "bir gün tekrar evlenebilir miyim, mutlu olabilir miyim?" diye düşünüyor. Boşanma süreci bittiğinde nasıl olur, daha iyi olur mu yoksa her şey daha mı kötüye gider gibi düşüncelere, korkulara sahibim. Bilmiyorum işte bu süreç bittiğinde iki ayrı yabancı olacağız, belki o evlenecek yeniden falan felan işte. Acaba buralarda, boşandıktan sonra gerçekten mutlu olan, tecrübelerini paylaşacak birileri var mıdır? Okuyan herkese teşekkür ederim.
 
Terapist de olsanız insansınız ve bazen siz benden iyi bilirsiniz ki bilmek ve yüzleşmek değişmeye yetmiyor. Siz de destek almalısınız bence. Sizin terapist kimliğiniz dışarıda, evde eştiniz, aile evinde evlat.
Yani millete psikolojik yazıyoruz kurban psikolojisi, toksik ilişki vs. Ama siz biliyorsunuz. Bu konuda kompulsiyon da olabilir artık. Biraz uzaklaşın kafanız karman çorman, yazarak düşünün. Belirsizliğe tahammül edin. 🌺 Geçecek.. Aynı süreçteyim, şiddet de gördüm. Bilmeden atmıyorum size...
 
Merhabalar, 25 yaşındayım ve belki olduklarınızdan sonra ilginç gelebilir ama mesleğine yeni başlamış sayılan psikoloğum. Aile ve Evlilik üzerine çalışıyorum. İlginç gelebilir dedim çünkü, insanın başına gelince kendi mesleğini ilgilendiren bir konu bile olsa Bi çare kalıyor, sağlıklı düşünemiyor. 5 yıl önce evlendim. Çocuğum yok. Hem okudum hem evlilik yürüttüm. Severek ve herkes gibi çok güzel hayaller, umutlar ile evlendim. Benden 11 yaş büyüktü. Aslında evliliğimizin ilk zamanlarından belliydi sonumuzun olmayacağı ama devam ettim, sevdim onunla evli kalmak istedim. Zamanla düzelmeyeceğini bildiğim halde kendimi kandırdım. Hakaret, aşağılama her şeyi kabullendim, affettim. Güvenmek istedim her zaman bir daha olmayacak derdi, inanırdım. Bu kavgalara anormal kıskançlıklar, paranoyalar eklendi. 3 yıl önce bir ağustos günü şiddet gördüm, ilk kez oldu ve çok ağırdı bildiğiniz yumruklar tekmeler. şikayetçi oldum ama ne oldu dersiniz; barıştım ve yine güvendim ya da kendimi kandırdım işte.. Şikayetimi çektim ama kamu davasına dönüştü. Ertelenmiş hapis cezası aldı. Çok fazla dağınık anlatmak istemiyorum ama çok detay da veremiyorum kusura bakmayın kötü anlatışımdan dolayı. Daha sonraki zamanlar da bu kadar ağır bir şiddet uygulamasa da (ki çıkan karar sebebiyle cesaret edemediğini düşünüyorum) hakaret devam etti, psikolojik şiddet devam etti, ve beni itmeleri, hırpalamaları... Başka detaylar da var ama yazmayacağım bunlar zaten yeterli. Sonuç olarak artık boşanma sürecindeyim, aile evindeyim, ailem her zaman destekçim, maddi gücüm var. Şükürler olsun.

Şimdi işte muhtemelen insanların bana kızacağı yere geliyoruz. Canım acıyor, çok acıyor. Elbette şu süreçte mutluluk saçamayacağımı biliyorum. Ama sürekli bir ağlama hali, kafamdan kovmaya çalıştığım düşünceler, saçma sapan bir pişmanlık hissi, tarif edemediğim bir boşluk, her gün kurtulmaya çalıştığım "acaba barışır mıyız?" hissi. Kimseyle konuşmak istemiyorum sadece uyumak, kendimi iyice içe kapatmak. Hatta ve hatta çok çok saçma, yanlış ama bazen "bunlar boşanmaya sebep miydi?" diye düşünürken buluyorum kendimi. Neyi düşünüyorum tabi ki sebep diye kızıyorum sonra, öyle bir çekişme halindeyim kendimle. O kadar evli danışanım oldu hangisinde böyle mantıksız düşündüm, hiç birinde.

İçimdeki duygunun adı korku. Geleceğe çok karamsar bakıyorum istemesemde. Tabi ki hemen evlenmek gibi bir düşüncem, derdim yok beni yanlış anlamayın ama insan ister istemez "bir gün tekrar evlenebilir miyim, mutlu olabilir miyim?" diye düşünüyor. Boşanma süreci bittiğinde nasıl olur, daha iyi olur mu yoksa her şey daha mı kötüye gider gibi düşüncelere, korkulara sahibim. Bilmiyorum işte bu süreç bittiğinde iki ayrı yabancı olacağız, belki o evlenecek yeniden falan felan işte. Acaba buralarda, boşandıktan sonra gerçekten mutlu olan, tecrübelerini paylaşacak birileri var mıdır? Okuyan herkese teşekkür ederim.
niye aile terapistleri-psikologlar falan sıkıntı yaşayamazlar mı :) kendinize yüklenmeyin boşanmış birsürü aile terapisti var psikologa giden psikologlar var... hatta keşke sizde destek alsaymışsınız başından bile bile lades dediğinizi kabul ediyorsunuz hiç değilse süreci daha rahat atlatırdınız
 
Tavsiyeniz için teşekkür ederim. Çok uzun olmasın diye eklemedim ancak bir meslektaşım ile bu konu üzerinde görüşüyoruz
 
Insan ancak aynı yerden yara aldığı , aynı imtıhan basına geldıgı zaman bırbırını anlarmış.Üzülmeyin insanız aciziz söylemekle yaşamak çok farklı .Çocukta yokmuş gerçekten kendınızı hayatınızı mahvetmeyın helekı şiddet varsa bu her geçen sene daha da artacaktır.Yolunuza bakın acınızı yasayın kendınıze zaman verın .Geleceğiniz geçmişinizden daha guzel ve hayırlı olsun inşallah
 
Terapist de olsanız insansınız ve bazen siz benden iyi bilirsiniz ki bilmek ve yüzleşmek değişmeye yetmiyor. Siz de destek almalısınız bence. Sizin terapist kimliğiniz dışarıda, evde eştiniz, aile evinde evlat.
Yani millete psikolojik yazıyoruz kurban psikolojisi, toksik ilişki vs. Ama siz biliyorsunuz. Bu konuda kompulsiyon da olabilir artık. Biraz uzaklaşın kafanız karman çorman, yazarak düşünün. Belirsizliğe tahammül edin. 🌺 Geçecek.. Aynı süreçteyim, şiddet de gördüm. Bilmeden atmıyorum size...
Size de bu süreçte kolaylıklar dilerim, teşekkür ederim 💜
 
Aslında herşeyi görüyosunuz biliyosunuz ama biraz eşinize bağımlı gibisiniz oyüzden tereddütleriniz var. Ama inanın siz kendinize yetersiniz sizi daha fazla aşağı çekmesine izin vermeyin acaba mı? Diyeceğiniz en ufak bişey bile yok bence.
 
Merhabalar, 25 yaşındayım ve belki olduklarınızdan sonra ilginç gelebilir ama mesleğine yeni başlamış sayılan psikoloğum. Aile ve Evlilik üzerine çalışıyorum. İlginç gelebilir dedim çünkü, insanın başına gelince kendi mesleğini ilgilendiren bir konu bile olsa Bi çare kalıyor, sağlıklı düşünemiyor. 5 yıl önce evlendim. Çocuğum yok. Hem okudum hem evlilik yürüttüm. Severek ve herkes gibi çok güzel hayaller, umutlar ile evlendim. Benden 11 yaş büyüktü. Aslında evliliğimizin ilk zamanlarından belliydi sonumuzun olmayacağı ama devam ettim, sevdim onunla evli kalmak istedim. Zamanla düzelmeyeceğini bildiğim halde kendimi kandırdım. Hakaret, aşağılama her şeyi kabullendim, affettim. Güvenmek istedim her zaman bir daha olmayacak derdi, inanırdım. Bu kavgalara anormal kıskançlıklar, paranoyalar eklendi. 3 yıl önce bir ağustos günü şiddet gördüm, ilk kez oldu ve çok ağırdı bildiğiniz yumruklar tekmeler. şikayetçi oldum ama ne oldu dersiniz; barıştım ve yine güvendim ya da kendimi kandırdım işte.. Şikayetimi çektim ama kamu davasına dönüştü. Ertelenmiş hapis cezası aldı. Çok fazla dağınık anlatmak istemiyorum ama çok detay da veremiyorum kusura bakmayın kötü anlatışımdan dolayı. Daha sonraki zamanlar da bu kadar ağır bir şiddet uygulamasa da (ki çıkan karar sebebiyle cesaret edemediğini düşünüyorum) hakaret devam etti, psikolojik şiddet devam etti, ve beni itmeleri, hırpalamaları... Başka detaylar da var ama yazmayacağım bunlar zaten yeterli. Sonuç olarak artık boşanma sürecindeyim, aile evindeyim, ailem her zaman destekçim, maddi gücüm var. Şükürler olsun.

Şimdi işte muhtemelen insanların bana kızacağı yere geliyoruz. Canım acıyor, çok acıyor. Elbette şu süreçte mutluluk saçamayacağımı biliyorum. Ama sürekli bir ağlama hali, kafamdan kovmaya çalıştığım düşünceler, saçma sapan bir pişmanlık hissi, tarif edemediğim bir boşluk, her gün kurtulmaya çalıştığım "acaba barışır mıyız?" hissi. Kimseyle konuşmak istemiyorum sadece uyumak, kendimi iyice içe kapatmak. Hatta ve hatta çok çok saçma, yanlış ama bazen "bunlar boşanmaya sebep miydi?" diye düşünürken buluyorum kendimi. Neyi düşünüyorum tabi ki sebep diye kızıyorum sonra, öyle bir çekişme halindeyim kendimle. O kadar evli danışanım oldu hangisinde böyle mantıksız düşündüm, hiç birinde.

İçimdeki duygunun adı korku. Geleceğe çok karamsar bakıyorum istemesemde. Tabi ki hemen evlenmek gibi bir düşüncem, derdim yok beni yanlış anlamayın ama insan ister istemez "bir gün tekrar evlenebilir miyim, mutlu olabilir miyim?" diye düşünüyor. Boşanma süreci bittiğinde nasıl olur, daha iyi olur mu yoksa her şey daha mı kötüye gider gibi düşüncelere, korkulara sahibim. Bilmiyorum işte bu süreç bittiğinde iki ayrı yabancı olacağız, belki o evlenecek yeniden falan felan işte. Acaba buralarda, boşandıktan sonra gerçekten mutlu olan, tecrübelerini paylaşacak birileri var mıdır? Okuyan herkese teşekkür ederim.
Depresyona gırmıs olabilir misiniz?(Terapste de ısını ögretiyor gibi olmak ıstemıyorm ama fkdfkdfk)Sureklı uyku ıstegi vs ?
Meslek olarak yapmak ayrı ıcınde yasamak ayrı.Kendinize yuklenmeyın bence.
Dısardan bı gözden yardım almadınız mı tüm bunları yasarken?
ALsanız belki ilk siddette dönmezdınız geri?
 
Merhabalar, 25 yaşındayım ve belki olduklarınızdan sonra ilginç gelebilir ama mesleğine yeni başlamış sayılan psikoloğum. Aile ve Evlilik üzerine çalışıyorum. İlginç gelebilir dedim çünkü, insanın başına gelince kendi mesleğini ilgilendiren bir konu bile olsa Bi çare kalıyor, sağlıklı düşünemiyor. 5 yıl önce evlendim. Çocuğum yok. Hem okudum hem evlilik yürüttüm. Severek ve herkes gibi çok güzel hayaller, umutlar ile evlendim. Benden 11 yaş büyüktü. Aslında evliliğimizin ilk zamanlarından belliydi sonumuzun olmayacağı ama devam ettim, sevdim onunla evli kalmak istedim. Zamanla düzelmeyeceğini bildiğim halde kendimi kandırdım. Hakaret, aşağılama her şeyi kabullendim, affettim. Güvenmek istedim her zaman bir daha olmayacak derdi, inanırdım. Bu kavgalara anormal kıskançlıklar, paranoyalar eklendi. 3 yıl önce bir ağustos günü şiddet gördüm, ilk kez oldu ve çok ağırdı bildiğiniz yumruklar tekmeler. şikayetçi oldum ama ne oldu dersiniz; barıştım ve yine güvendim ya da kendimi kandırdım işte.. Şikayetimi çektim ama kamu davasına dönüştü. Ertelenmiş hapis cezası aldı. Çok fazla dağınık anlatmak istemiyorum ama çok detay da veremiyorum kusura bakmayın kötü anlatışımdan dolayı. Daha sonraki zamanlar da bu kadar ağır bir şiddet uygulamasa da (ki çıkan karar sebebiyle cesaret edemediğini düşünüyorum) hakaret devam etti, psikolojik şiddet devam etti, ve beni itmeleri, hırpalamaları... Başka detaylar da var ama yazmayacağım bunlar zaten yeterli. Sonuç olarak artık boşanma sürecindeyim, aile evindeyim, ailem her zaman destekçim, maddi gücüm var. Şükürler olsun.

Şimdi işte muhtemelen insanların bana kızacağı yere geliyoruz. Canım acıyor, çok acıyor. Elbette şu süreçte mutluluk saçamayacağımı biliyorum. Ama sürekli bir ağlama hali, kafamdan kovmaya çalıştığım düşünceler, saçma sapan bir pişmanlık hissi, tarif edemediğim bir boşluk, her gün kurtulmaya çalıştığım "acaba barışır mıyız?" hissi. Kimseyle konuşmak istemiyorum sadece uyumak, kendimi iyice içe kapatmak. Hatta ve hatta çok çok saçma, yanlış ama bazen "bunlar boşanmaya sebep miydi?" diye düşünürken buluyorum kendimi. Neyi düşünüyorum tabi ki sebep diye kızıyorum sonra, öyle bir çekişme halindeyim kendimle. O kadar evli danışanım oldu hangisinde böyle mantıksız düşündüm, hiç birinde.

İçimdeki duygunun adı korku. Geleceğe çok karamsar bakıyorum istemesemde. Tabi ki hemen evlenmek gibi bir düşüncem, derdim yok beni yanlış anlamayın ama insan ister istemez "bir gün tekrar evlenebilir miyim, mutlu olabilir miyim?" diye düşünüyor. Boşanma süreci bittiğinde nasıl olur, daha iyi olur mu yoksa her şey daha mı kötüye gider gibi düşüncelere, korkulara sahibim. Bilmiyorum işte bu süreç bittiğinde iki ayrı yabancı olacağız, belki o evlenecek yeniden falan felan işte. Acaba buralarda, boşandıktan sonra gerçekten mutlu olan, tecrübelerini paylaşacak birileri var mıdır? Okuyan herkese teşekkür ederim.
Bağlanma bozukluğu olablr mi sizde? İlk bakışta sizin anne babanızn yaşadıkları sizin hayatnizda üste çıkmış gibi geldi bana çünkü hiç normal şeyler değil anlattklrnz. İsterseniz klinik psikolog olun ki eski çalıştığım yerde şizofren bir klinik psikolog vardı çalışanmz.
Siz önce kendiniz uzman bir klinik psikologdan/ psikiyatristen yardım almalsnz. O yasadgnz evlilik falan değilmis Allah korumuş sizi yine de diyorum.
 
Merhabalar, 25 yaşındayım ve belki olduklarınızdan sonra ilginç gelebilir ama mesleğine yeni başlamış sayılan psikoloğum. Aile ve Evlilik üzerine çalışıyorum. İlginç gelebilir dedim çünkü, insanın başına gelince kendi mesleğini ilgilendiren bir konu bile olsa Bi çare kalıyor, sağlıklı düşünemiyor. 5 yıl önce evlendim. Çocuğum yok. Hem okudum hem evlilik yürüttüm. Severek ve herkes gibi çok güzel hayaller, umutlar ile evlendim. Benden 11 yaş büyüktü. Aslında evliliğimizin ilk zamanlarından belliydi sonumuzun olmayacağı ama devam ettim, sevdim onunla evli kalmak istedim. Zamanla düzelmeyeceğini bildiğim halde kendimi kandırdım. Hakaret, aşağılama her şeyi kabullendim, affettim. Güvenmek istedim her zaman bir daha olmayacak derdi, inanırdım. Bu kavgalara anormal kıskançlıklar, paranoyalar eklendi. 3 yıl önce bir ağustos günü şiddet gördüm, ilk kez oldu ve çok ağırdı bildiğiniz yumruklar tekmeler. şikayetçi oldum ama ne oldu dersiniz; barıştım ve yine güvendim ya da kendimi kandırdım işte.. Şikayetimi çektim ama kamu davasına dönüştü. Ertelenmiş hapis cezası aldı. Çok fazla dağınık anlatmak istemiyorum ama çok detay da veremiyorum kusura bakmayın kötü anlatışımdan dolayı. Daha sonraki zamanlar da bu kadar ağır bir şiddet uygulamasa da (ki çıkan karar sebebiyle cesaret edemediğini düşünüyorum) hakaret devam etti, psikolojik şiddet devam etti, ve beni itmeleri, hırpalamaları... Başka detaylar da var ama yazmayacağım bunlar zaten yeterli. Sonuç olarak artık boşanma sürecindeyim, aile evindeyim, ailem her zaman destekçim, maddi gücüm var. Şükürler olsun.

Şimdi işte muhtemelen insanların bana kızacağı yere geliyoruz. Canım acıyor, çok acıyor. Elbette şu süreçte mutluluk saçamayacağımı biliyorum. Ama sürekli bir ağlama hali, kafamdan kovmaya çalıştığım düşünceler, saçma sapan bir pişmanlık hissi, tarif edemediğim bir boşluk, her gün kurtulmaya çalıştığım "acaba barışır mıyız?" hissi. Kimseyle konuşmak istemiyorum sadece uyumak, kendimi iyice içe kapatmak. Hatta ve hatta çok çok saçma, yanlış ama bazen "bunlar boşanmaya sebep miydi?" diye düşünürken buluyorum kendimi. Neyi düşünüyorum tabi ki sebep diye kızıyorum sonra, öyle bir çekişme halindeyim kendimle. O kadar evli danışanım oldu hangisinde böyle mantıksız düşündüm, hiç birinde.

İçimdeki duygunun adı korku. Geleceğe çok karamsar bakıyorum istemesemde. Tabi ki hemen evlenmek gibi bir düşüncem, derdim yok beni yanlış anlamayın ama insan ister istemez "bir gün tekrar evlenebilir miyim, mutlu olabilir miyim?" diye düşünüyor. Boşanma süreci bittiğinde nasıl olur, daha iyi olur mu yoksa her şey daha mı kötüye gider gibi düşüncelere, korkulara sahibim. Bilmiyorum işte bu süreç bittiğinde iki ayrı yabancı olacağız, belki o evlenecek yeniden falan felan işte. Acaba buralarda, boşandıktan sonra gerçekten mutlu olan, tecrübelerini paylaşacak birileri var mıdır? Okuyan herkese teşekkür ederim.
Yani size tavsiye vermekte garip olucak uzmanlık alanımız olmadan ama benim düşünceme göre suçluluk duygunuzun temeline inmelisiniz.Haklı olmanıza rağmen suçluluk çekiyosunuz burayı kesinlikle çözmenizi öneririm.Diğer türlü yalnızlıktan korkmanız veya hiç bir şey istememeniz normal alıştığınız düzenden çıktınız şuan bi bağımlılığı bırakıyosunuz öyle düşünün.

Burada konulara yorum yapıyoruz kendi başımıza gelince karışıp kalıyoruz.Olaylara dışardan bakmak kolay mantık devrede ama kendimiz yaşadığımızda duygu karışıyo içine o yüzden çok normal bence şaşırmanız.İnsanız eksikleri olaylar çıktıkca farkediyoruz.
Bence suçluluk duygusundan çıktıkca olayları daha iyi değerlendiriceksiniz.
 
Aslında herşeyi görüyosunuz biliyosunuz ama biraz eşinize bağımlı gibisiniz oyüzden tereddütleriniz var. Ama inanın siz kendinize yetersiniz sizi daha fazla aşağı çekmesine izin vermeyin acaba mı? Diyeceğiniz en ufak bişey bile yok bence.
Çok yerinde bir tespit. Aynen öyleyim, bağımlılık. Bunu çocukluğumla da çok ilişkilendiriyorum. Aşacağım yani umarım
 
İyi de en nihayetinde sizde insansınız,duygularınız var. Başkalarına tavsiye vermek,doğru yönlendirmek başka,kendi gerçeğinizle başa çıkma deneyiminiz başka olacak.
Bazen insanın baya baya gidip hata yapması gerekir,inatla denemesi gerekir olmayacağına ikna olmak için. Başkaları bilir,sizi uyarır ama siz hep bir umut kendinizi ikna edersiniz ya o hesap.
İcinde olduğunuz durum tam olarak bu.
Üzüleceksiniz/üzülebilirsiniz ama zamanla geçecek bu da. Hatta epey bir zaman sonra neden kendime bunu yapmışım diyecek raddeye de geleceksiniz. Sadece biraz zaman tanıyın kendinize.
 
Depresyona gırmıs olabilir misiniz?(Terapste de ısını ögretiyor gibi olmak ıstemıyorm ama fkdfkdfk)Sureklı uyku ıstegi vs ?
Meslek olarak yapmak ayrı ıcınde yasamak ayrı.Kendinize yuklenmeyın bence.
Dısardan bı gözden yardım almadınız mı tüm bunları yasarken?
ALsanız belki ilk siddette dönmezdınız geri?
Estağfurullah :) şu anda yardım alıyorum
 
Böyle dönemlerde bunu yaşamanız normal. Karamsar olmak, üzülmek, umutsuzluğa kapılmak.. Bunları sizde çok iyi bilirsiniz ama işte insan bazen ne kadar gerçekleri bilsede yaşarken farklı hislerde olabiliyor. Biraz zamana bırakmakta yarar var gibi
 
Çektiğiniz acının sebebinin; istediğiniz gibi sevilmemek en sevdiğiniz yerden incitilmek ve düşlediğiniz evliliği yaşayamamak olduğunu düşünüyorum naçizane.

O acabalar belkiler, yaşanmamışlıkların yaşanabilme ihtimali. O ihtimale güvenmeyin lütfen. O adam hiç bir zaman düşlediğiniz gibi biri olmayacak dünya tersine bile dönse olmayacak.

Kendinizi sevin sizi seven değer veren ailenize sarılın. Kolay olmayacak belki ama geçecek inanın.
 
X