Tandem emzirme hakkında konuşacaksak, gerçekçi olmakta fayda var. Çünkü daha sonra sizden küfür yiyip kulaklarım çınlasın istemem :) Biraz uzun olacak ama umarım size ve bu konuda arama yapan başkalarına faydası olur :)
İlk hamile kaldığımda pek bir sıkıntısı yaşamadım oğlumu emziriyor oluşumun. Normal ilk 3 aydaki halsizlik hali.. Zaten sonrasında vitamin takviyelerine başlandığı için bir problem yaşamadım. Beslenmemde de ekstra bir değişiklik yapmadım. Hamileyken yememem gerekenler dışında, rutin bir beslenme yaşadım.
Ben çalışan bir anneyim, oğluma bakıcısı bakıyordu. Hamile kaldıktan sonra 2 ay daha süt sağmaya devam ettim, sonrasında oğlum gündüz sütünü artık bıraktığı için, evde olduğum sürelerde eskisi gibi emzirmeye devam ettim. Dediğim gibi ilk 3-4 aylık sürede herhangi bir değişiklik hissetmedim. Ha bir kere, sabah bulantım çok vardı, oğlanın üstünden atlayarak kusmaya koşmuştum..
Memede süt yanlış hatırlamıyorsam, 4.ay itibariyle kolostruma dönüyor, yeni bebeğe hazırlık başlıyor vücutta. İşte o zaman göğüs hassasiyetleri artıyor. Emzirme yavaş yavaş bir sinir bozukluğu ve acı yaratmaya başlıyor. Ve ne yazık ki bu doğuma kadar hiç geçmiyor. O tuhaf sızıyı tarif etmem imkansız. Bir an önce emsin bıraksın istiyorsunuz ama tadı kıvamı değişen sütü eskisi gibi şarıl şarıl indirmeye çalışan bebek de tüm gücüyle asılıyor. Ben bu süreçte bir süre emmesine izin verip sonra memeyi alıyordum. Çünkü o his katlanılır gibi olmuyor bir süre sonra.
Benim oğlum, sanırım sütün eskisi kadar bol olmayışından ve tadından pek hoşlanmadı, çünkü doğuma yaklaşırken 3-4 günde bir emdiği oluyordu. İsterse veriyordum, istemezse onun gelmesini bekliyordum. Son düzlüğe gelirken emme esnasında hafif kasılmalar oluyor ama o kasılmalar asla doğumu başlatacak şiddette olmuyor. Yalancı sancılar gibi..
39+2'de kızımı doğurdum. Oğlumu emzirip öğlen uykusuna yatırdım, kayınvalidemi çağırıp eşimle doğuma gittim. Çok ama çok rahat bir doğum yaptım. Kızımı getirdiler ve bingo! Kızımın kolostrumu indirmek için hiç mücadele etmesine gerek kalmadı.. Zaten memede süt hazırdı, tek yapması gereken azcık çekip keyfine bakmaktı. Kızım doğru düzgün emmemesine rağmen sarılık olmadı. Azcık emip karnını doyurabiliyordu.
Ben memeleri ayırmadım, meme tayini yapmadım. Sadece bir meme çok doluysa önce oğlumdan başladım ki, kızıma daha yağlı ve besleyici kısmı kalsın. Ne kadar çok emilirse o kadar süt oluyormuş gerçekten, hem iki çocuğumu aynı anda - evet baya aynı anda, biri bir memede diğeri diğer memede- emzirdim, hem de kızım için süt sağıp stok yaptım. Çünkü kızım 29 günlükken işe dönmek zorundaydım.
8 ay boyunda, işten eve geldiğim anda ikisi aynı anda üstümde meme emdiler. Oğlum kardeşini ne zaman göre istedi ve doğumdan önce neredeyse bırakacak çocuk, kardeşini sollayacak kadar fazla emmeye başladı. Böyle olunca süt iyice çoğaldı ve hiç sorun yaşamadım.
Doğumdan 8 ay sonra oğlum 30 aylıkken ayırdım memeden, o da yavaş yavaş araları açmaya başlamıştı tekrar. O yüzden pek zor olmadı. Tabi ki bir anda yapmadım bunu, kademeli olarak azalttım. Kızımla başbaşa devam ettik emme sürecine.
Kızım 17 aylıkken zatüre geçirdim - ki korona olduğuna dair şüphelerim var - ve ilaçlar sebebiyle emzirme olayına ara verdik. Tekrar başlamak istediğimde kızım emme refleksini unutmuştu ve devam edemedik. Eğer devam etseydi hala emiyor olacaktı :) Şu an 28 aylık ve ben onu da 30 aya kadar emzirmek istiyordum.
Tandem emzirme, kulağa çok romantik geliyor ama anne için gerçekten büyük bir psikolojik savaş. Çünkü tüm zamanınız memenize yapışan 2 bebeyle geçiyor. İkisi de uyumak için sizi bekliyor.. Bu emme ve uyuma döngüsü saatlerce sürüyor.. Yorucu, hem de çok..
Ama yine yapar mıydım.. Tabi ki yapardım :) Artık meme emmeyen, bezi bırakmış 2 tane çocuk var elimde.. bebeklikleri bitti ve bazen o günleri çok özlüyorum..