'Jandarma bu işi çözebilse bu duruma gelmezdi'

ema1

Hayat, sen plan yaparken başına gelenlerdlr
Pro Üye
10 Ağustos 2009
26.130
18.283
823
www.aktifmedya.com/2016/04/turkiye/jandarma_bu_isi_cozebilse_bu_duruma_gelmezdi-7354.html
'Jandarma bu işi çözebilse bu
duruma gelmezdi'
Anasayfa » turkiye »

Karaman'da cinsel istismar
iddiasıyla hakkında dava açılan
M.B'nin eski komşusu M.T, "O vakit
Jandarma bu işi çözebilse bu
duruma gelmezdi. İçim yandı."
dedi.

Karaman'da bazı öğrencilere cinsel
istismarda bulunduğu iddiasıyla
hakkında dava açılan ve
öğretmenlikten atılan M.B'nin, eski
iş yeri komşusu M.T, 2000 yılında
sanıktan aldığı bilgisayarda porno
görüntülere rastlaması üzerine
konuyu Jandarmaya ilettiğini,
ancak kimsenin şikayetçi olmaması
nedeniyle hakkında işlem
yapılmadığını belirtti.
M.T. konuyla ilgili, yaptığı
açıklamada, Ayrancı'da kısa süre
öncesine kadar kırtasiye dükkanı
olduğunu söyledi.
Zanlı M.B. ile 1999 yılında
tanıştığında Ayrancı Halk Eğitim
Müdür Yardımcısı olduğunu belirten
M.T, "Kendisini ilk gördüğümde,
kardeşime eğilip 'bu insan sapığa
benziyor' söylemiştim. Hiç
tanımıyorum ama öyle
söylemiştim. Daha sonra çocukları
arabasıyla getirip götürdüğünü,
gezdirdiğini gördüm. Bir yerde
bana 'buranın çocukları kıçını
yıkamasını bilmiyor' dedi. Bunu
duyunca bir an düşündüm.
Şüphelerim arttı. Bunu kardeşime
de anlattım." diye konuştu.
"Çocuk pornosu ve..."
Çocukları gezdirmesini uzaktan
takip etmeye başladığını anlatan
M.T, şöyle devam etti:
"O sırada bilgisayar moda olmaya
başladı. Dükkanda dilekçe yazmak
için bir bilgisayar almak istedik.
Bilgisayar kursuna da gittim. Çok
fazla bir şey öğrenemedim. Kendi
kendime bilgisayarı kurcalayarak
öğrenirim dedim. M.B. bana, 'bende
bir bilgisayar mevcut, satayım.
Fakat şimdi derhal teslim edemem,
içinde sileceklerim, alacaklarım
mevcut' dedi. Bilgisayarı satın aldık.
Bilgisayarı 2 ay geç teslim etti. Açıp
kurcalarken, anlamsız şeyler
çıkmaya başladı. Çocuk pornosu,
erkek erkeğe porno, Amerikan
askerlerinin pornosu gibi...
Kardeşime gösterdim. Bu şahsın
sapık olmasından şüphelendiğim
için, gidip başçavuşa anlattım. O da
Karaman'dan istihbaratçı
arkadaşları çağırdı. 5-6 görevli
gelip, bilgisayardaki görüntüleri
izledi. Ben, gezdirdiği çocuklarla
konuştum. Bir tanesi, 'Bana bir şey
yapmıyor fakat başka çocuklarla
çıplak yatıp kalkıyor' diye anlattı.
Çocuğun babasına, 'Böyle böyle bir
hadise mevcut, müsaade edersen
karakolda çocukla konuşmak
istiyorlar' dedim. Babası izin verdi.
Baba dışarıda beklerken görevliler
çocukla konuştu. Çocuk, başka
çocuklarla sabaha kadar çıplak
yattığını anlattı. Ben de 'Oğlum
bunlar olurken hanımı ne
yapıyordu?' diye sordum. Çocuklar
geldiğinde hanımını ahırda
yatırıyormuş. O zamanki eşi resmi
nikahlı eşi değilmiş."
M.T, zanlının ayrıldığı eşinden bir
çocuğu olduğunu, ona hiç
bakmadığını öğrendiğini dile
getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yatağa çıplak girdiği iddia edilen
çocuklardan birinin babasıyla
görüştüm. 'Bunla ilgili söylentiler
mevcut. Bu insan kendi çocuğuna
bakmıyor, senin çocuğuna kitap
armağan ediyor, gezdiriyor. Bunun
yanına çocuğunu gönderme' dedim.
Bana, 'yapmaz' diyerek, inanmadı.
Vicdanen dayanamadım, uyarmak
istedim. Anlatanla başka çocuk
hısım. 'Git diğer çocukla konuş'
dedim. Fakat inanan, şikayetçi olan
olmadı. Karakolda, 'Sen dilekçe yaz,
şikayetçi ol' söylediler. Ben de
'Mağdurların aileleri şikayetçi
olmuyor, ben hangi sıfatla şikayetçi
olacağım' dedim. Bu sırada olayı
araştırdığımı Hoca (M.B.) duymuş.
Yanıma içten şekilde geliyor,
kucaklıyor, sıkıştırıyor. 'Ben
karateciyim, şöyleyim, böyleyim,
kuvvetliyim' söylüyor, bana
gözdağı veriyor. Fakat ben hep
mesafeli durdum."
"İçeriye bir bölme yaptırmış"
M.B'nin bir süre kendi iş yerinin
yanına kırtasiye dükkanı açtığı
bilgisini veren M.T, şunları kaydetti:
"İçeriye bir bölme yaptırmış.
Yanında çalışan şahıs, 'Burada ne
yapıyor?' diye sorduğumda, 'Burada
çocuk okutuyor' dedi. İş yerime
seccade ve Kur'an bıraktı. 'Namaz
kılarım' diye. Öylece kaldı, hiç
namaz kıldığını görmedim. Ben
siyasete girip, ilçe başkanı olduktan
sonra ortadan kayboldu. İstanbul'a
gittiğini duydum. Orada ne yapıyor
diye araştırmak istedim. Fakat
burada şahitler varken bir şey
yapamadım, orada hiçbir şey
yapamam diye öylece kaldı.
Jandarmaya defalarca gittik, geldik.
Çocukların ifadeleri alındı. Adamı
takip ettiler. Evi bana uzakta
olduğu için bir şey elde edemedik."
"Eyvah, bu işlere gene başlamış
dedim"
Karaman'daki nihai hadise ortaya
çıktığında berberde olduğunu
aktaran M.T, şunları söyledi:
"Berber bana, 'Maşallah M.B. Hoca
gene çocuklara ders vermeye
başlamış, sakal falan koymuş' dedi.
Ben o vakit kendi kendime eyvah,
bu işlere gene başlamış dedim.
Dükkan kalabalık olduğu için bir
şey diyemedim. Karaman'da
olduğunu o vakit öğrendim. Daha
önceden konudan
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…