selam mazarine...
tek söyleyebileceğim...VAVVV:)
o yaşta epeyce cesartliymişisniz.
ama seni çok etkilemiş ki...hala unutamamışsın!
ben seni çok iyi anlıyorum ne kadar bilim adamı da olsak sonuçta insanız en önemlisi de kadınız ve bazen elimizin kolumuzun bağlandığını hissediyoruz böyle zamanlarda da bu tür şeyler bize yardımcı oluyor gibi hissediyoruz
mesela ben de 3 yıl önce dediklerini yaşadığım bir falcıyı buradaki arkadaşlar sayesinde tekrar buldum ve ankaraya kadar gittim bana ne kazandırdı diyecek olursan bilmiyorum bildiklerimden ve tahmin ettiklerimden ötesini söylemedi aslında
yani şunu soruyorum kendime geleceğimizi öğrendiğimiz zaman kaderimizi değiştirebiliyor muyuz hayır sana ingilizce olmayan bir okul demiş sen tercih yaparken bunu yazmayayım bunu kazanacam çünkü diyebildin mi veya babanın annenin durumunu değiştirebildin mi diğer bayanlar torunlarının ölümüne engel olabilmiş mi hayır
hadi bunlar büyük yazgılar diyelim burcu bana demiştiki sevgilinle barıştığında çeneni tutamazsan büyük ayrılık yaşarsınız kaç gün sabredebildim sence sadece 12 saat ki kızın lafı kulaklarımda çınlamasına rağmen sonra gittim sabahın köründe ağzıma geleni söyledim ortada hiçbir sebep bile yoktu bin pişmanım şimdi ama ne fayda
şimdi yine aynılarını söylüyor tüm falcılar yeminler ediyorum ama huylu huyundan vazgeçer mi sonumu görüyorlar belki, belki kişiliğimi bilip yorumluyorlar bilemiyorum ama demem o ki ne kadar bilirsen bil hiçbirşeyi değiştiremiyorsun
temponun sayısını da öğrendim ama orada sanırım fal cafelere değinilmiş canım ritadan bahsedildiğini sanmıyorum e-arşivde de 2007e kadar var bu sayı temmuz 2005miş belki elinde olan vardır bir baksın
valla mazarine bizim kızlardan kimse duymadığına ve denemediğine göre o kadarda meşhur değil sanırım rita böyle falcılar sanırım bunu ticaret için yapmıyorlardır hatta çoğu para bile almaz ama sanırım seninki alıyor
mantıklı tabi taksiciler bilir marketçiler,mahalle eşrafı ve muhtar da olabilir boşver nasıl olsa burada yaşamıyorsun kimse seni tanımaz
mantıklı tabi taksiciler bilir marketçiler,mahalle eşrafı ve muhtar da olabilir boşver nasıl olsa burada yaşamıyorsun kimse seni tanımaz
kıslarrr artıkk fazla girmemeye çalışıyorum daha doğrusu sıkıntılı olduğumda girdiğimi farkediyorum. bu rita hanımı çok merak ettim doğrusu.
ben daha önce gülede gitmiştim ondan da çok etkilenmiştim ama ben pek soru sormamıştım. bu rütaya nasıl ulaşacağız şimdi yok mu şişli kurtuluş da oturan..
Aman tanısalar ne yazar sekerım ben omrum boyunca hep ezberbozan olmusumdur zaten gonul verdıgım de bırcok arkadasımın bana cok kzızp elestırmesıne ragmen hanı hep tedbırcı neme lazımcı gozunu budaktan sakınan bır ınsan olmustur ne tezat ama fakat benım ıcın su anda onamlı olan terfı meselem yanı bunun ıcın Rıtayı ıstıyorum ama gonlum dıyemezkı benım dıkkatlı ezberbozanlıgıma karsılık hep boyle tedbırcı olan bu adamı da sormayacagım cun ku elım kolum baglı hanımlar cunku yıkıyor da gecıyor cunku bu cesaretıme bu acık sozlulugume ragmen elım kolum cok baglı cunku darbelerın hırpalayıs gucu bir badmınton topunun badmınton oynana odadakı duvara vurus ıvmesınden daha fazla sarsıyor henuz dusmedım ama bogazımda hep o kocaman dugum asla da tukurdugumu yalayıp aramam haydı yorumlara acık bıı ıkı hanımlar yorum dolmusuna.
Geleceği gerçekten de bilmek istiyor muyuz?
Yüzlerce fal kafe var yaşadığım şehirde. Elini sallasan tarotçuya ya da kahve falı uzmanına çarpıyor sanki. Kafeler uzun bir süreden beri “Kahve içene fal bedava” tabelalarıyla süslü. Üstelik hepsi de tıklım tıkış. Hatta bazılarında sıra bile. Her şey gelecekten ufak da olsa bir haber almak için. Ama aslında tüm bunları bir kenara bırakmalı ve fallar ve falcılar dünyasında asıl sorulması gereken soruyu sormalı: Geleceği gerçekten bilmek istiyor muyuz?
Fal konusuna genelde “muhabbet” gözüyle bakan biri olarak geçtiğimiz günlerde beni gerçekten de şaşırtacak kadar başarılı bir falcıyla tanıştım. Rita adlı bu Ermeni kadın elindeki bir bardak suya bakarak bana o anda hayatımda olup biten her şeyi tek tek saydı. Zaten bildiğim bu bilgilerden henüz bilmediklerime geçerken içimdeki merak yavaş yavaş yerini korkuya bıraktı. Ve işte o an kendi kendime sordum: “Geleceğimi gerçekten de bilmek istiyor muyum?” Değiştiremeyeceğim kötü bir gerçeği öğrendikten sonra onun başıma geleceği anı bekleyerek hayatıma devam edebilir miydim?
Rita bana işte tam da bu sorular yüzden asla kendi çocuklarının falına bakmadığını söyledi. Kendi falınaysa sadece bir kez bakıp tövbe etmişti. Falcılar kendi geleceklerini bilmek istemezken acaba biz gerçekten de onların bize anlatacaklarını duymak istiyor muyuz? Yoksa başımıza gelebilecek en büyük kötülük aslında başımıza gelecekleri bilmek midir?
hoşgeldin mazarine milliyet gazetesinde bi bayan yazmış bunları...kendisine mail atsak belki bilgi verebilir?
nedir bu rita, rita, rita. fisfisfis
ritaya en iyi tanıdığınız ermeni arkadaşınızdan ulaşabilirsiniz, yada bulunduğu yerde kilise varmıdır, oraya da sorulabilir. şakkıdı