- 23 Ağustos 2012
- 50.188
- 1
- 233.005
- 898
- Konu Sahibi Cileklivanilinn
-
- #41
Ay ne güzel denk gelmiş her kritere uyan, insan genelde bir iki şeyden fedakarlık etmek zorunda kalıyorbi de kadınlar tercihen bekar kalabilse de erkekler bir şekilde katakulliye getirilip kendini evli bulabiliyor yabancı damat mi arkadaş?
Şimdi anlaşıldıEvet, AmarigalıAmariganın oyunları işte yoksa oyuna mı geldim dhdfhdfhf
Ben de mesafemi koruyamıyorum ama çok nazik davrandığımı düşünüyorum, talepkar değilim.Merhabalar,
Bir süredir algılarım, kendimle ilgili düşüncelerim çok karışık. Hatayı hep başkalarında aradım ama oturup düşününce kendi hayatımı nasıl mahvettiğimi fark ettim.
Annemle yaşarken bulunduğum şehirden çok bunaldım. Eski arkadaşlar, eski ilişkim vs çok yıpranmıştım. Aslında o ilişkimde bile kendi hatalarımı hiç görememişim. Örneğin o kadar çok görüşüyorduk ki ve ben hiç sınır koymuyordum. Sınır koyamadığım için ya surat asıyordum ya sert tepki veriyordum. Çok sevmeme rağmen yanında mutsuz duruyordum. İlişkilerimin çoğu böyleydi. Karşı tarafı kaybetmemek için gerçek duygularımı saklıyordum. Haliyle ilişkilerim uzun sürmedi.
Sonra şehir değiştirdim. Yapayalnız hissediyorum. Görüşüp konuşabileceğim hiç kimsem yok. Uzun süredir sevdiğim biri vardı ve bana yazdı. Buluştuk ettik ama ben yine sınırımı koruyamadım. Birini çok sevince çocuk gibi oluyorum, yanından ayrılmak istemiyorum ama duygularımı da ifade edemiyorum. Öyle saçma davrandım ki muhtemelen karşımdaki deli olduğumu falan düşünüyor. Duygularımı bastırmak için dalgaya vuruyorum, karşımdakini rencide ediyorum. Arkadaşlıklarımda böyle değilim çünkü yoğun duygular yok. Örneğin o gün otururken saat geç oldu diyip kalkıp gitmem gerekirdi ama ben evine gittim seni bu saatte bırakmam dedi diye. Ertesi gün pişman oldum, yüzüme yansıdı. Benden bir tepki bekledi ya da kendimi açıklamamı bekledi ama hiçbir şey yapamadım yine geyik muhabbeti yaptım. Ciddiyetsiz ve yalancı biri olduğumu düşünüyor halbuki iki senedir onu seviyordum ve söyleyememiştim. Sonra benim böyle biri olduğumu görünce eski ilişkisine döndü. İçimde kaldı resmen. Sürekli kendimi suçluyorum. Biz ilk tanıştığımızda beni çok seviyordu ve güveniyordu ama söylediklerimin zıttı gibi davrandım heyecandan. Şimdi gidip kendimi açıklayamıyorum çünkü öyle bir saçmaladım ki düşünüp düşünüp yazmış gibi olacak. Hiçbir şeye odaklanamıyorum, bir ailem olmayacakmış hep yalnız kalacakmışım gibi hissediyorum. Geleceğe karşı hiç umudum yok. Ben hep karşımdakileri suçlarken kendi sınır bilmezliğimi, duygularımı ifade edemeyişimi hep atlamışım. Çok ama çok utanıyorum ve sabah uyandığımda yoğun bir acıyla kalkıyorum. Evi toplayacak halim bile yok. Geçen ağlarken annem sen çok güzel bir kızsın dedi ilk defa. Dış görünüşüm umrumda bile değil. Hatta kendime yazık ettiğim için bile kendimden nefret ettim. Çok daha güçlü biri olabilirdim. Sabahları uyanmak istemiyorum. Psikoloğa da gidemiyorum. Sıkıştım kaldım sanki bana ait olmayan bir hayata. Burdan sonra nasıl düzelteceğimi hiç bilmiyorum. Kocaman bir boşluk var sanki içimde ve o boşluğu dolduracak bir şeyler olduğunda da panikliyorum. Açıklayamıyorum bile kendimi. Belki deneyimlerinize, belki evet ben de böyleydim ama şöyle yaptım düze çıktım diye anlatacağınız şeylere ihtiyacım var. Sarılabileceğim kimsem yok ve boğuluyor gibiyim.
Şimdi anlaşıldıkaliteli bir Türk erkeği ne kadar da olsa biraz salak olduğu için kendini şimdiye evli bulmuştu çoktan Amerikalı iyidir, anası danası da olmaz oooh. Ben şahsen düğüne gelirim
Şerefsiz miydi bilmiyorum ki. Beni küçümsüyor musun falan diyordu. Demek ki öyle hissettirdim. Kendimi çok suçluyorum.yani 155 kere falan yazdık herhalde
sen duygularını göstersen bile karşındaki insan şerefsizdi kızım
artık kabul et şunu ya
vallahi artık sinirleniyorum ben sana
burada kaç kere konu açtın biliyoruz kimden bahsettiğini
ya gidip dünyanın en ruh hastası insanına denk geliyorsun ondan sonra kendini suçluyorsun
sen amuda da kalksan karşındaki insanın kumaşı belli
sen içimde kaldı falan diyorsun içinde kalmamış olsaydı şimdi şöyle yapsaydım böyle yapsaydım dediğin şeyleri yapmış bile olsaydın
karşındakinin sana karşı tutumu değişmeyecekti çünkü şerefsizin teki o
bence sen hata bende demek yerine analar da ne şerefsizler doğuruyor de geç
benim en sonuncu toksik ilişkimle alakalı açtığım konuya bi göz at istersen
normalde kimsenin yakınından geçmeyeceği durumların içine düştüm kendisine zaafım olduğu için
ama bi kere bile kendimi suçlamadım şöyle yapsam böyle etsem böyle olmazdı demedim
çünkü benim karşımdaki de bi şerefsizdi
benim yaşadığımı yaşasan çoktan kendini bi yerden atardın demek ki
ama ben artık arkadaşlara anlatırken bile dalga geçiyorum
umarım anlatabilmişimdir ne demek istediğimi
terapi, destek tabi ki al o ayrı konu
ama o bi şerefsizdi bunu da kabul et öyle devam et
Şerefsiz miydi bilmiyorum ki. Beni küçümsüyor musun falan diyordu. Demek ki öyle hissettirdim. Kendimi çok suçluyorum.
Çok yalnızım yani aslında sevgi beklemeyle de alakası yok. Gerçekten yalnızımAcil psikolojik destek almanız gerekiyor. Böyle birilerinden sevgi bekleyerek yaşanmaz sırf bu saçma sapan sebeplerden intihar düşünülmez
Aslında yalnızlıktan kurtulmak birazda senin elinde. Ben konularını az çok hatırlıyorum ciddi anlamda özgüven problemin var önce bunu aşmaya çalış arkadaşlık ilişkilerinde girişken ol. Ama önce özgüveninle alakalı sorunu çöz.Çok yalnızım yani aslında sevgi beklemeyle de alakası yok. Gerçekten yalnızım
artık senin konularına yazmayı düşünmüyorumŞerefsiz miydi bilmiyorum ki. Beni küçümsüyor musun falan diyordu. Demek ki öyle hissettirdim. Kendimi çok suçluyorum.
Sendekide dertmi yahu yerleri değiştirsek kendi haline şükredersinMerhabalar,
Bir süredir algılarım, kendimle ilgili düşüncelerim çok karışık. Hatayı hep başkalarında aradım ama oturup düşününce kendi hayatımı nasıl mahvettiğimi fark ettim.
Annemle yaşarken bulunduğum şehirden çok bunaldım. Eski arkadaşlar, eski ilişkim vs çok yıpranmıştım. Aslında o ilişkimde bile kendi hatalarımı hiç görememişim. Örneğin o kadar çok görüşüyorduk ki ve ben hiç sınır koymuyordum. Sınır koyamadığım için ya surat asıyordum ya sert tepki veriyordum. Çok sevmeme rağmen yanında mutsuz duruyordum. İlişkilerimin çoğu böyleydi. Karşı tarafı kaybetmemek için gerçek duygularımı saklıyordum. Haliyle ilişkilerim uzun sürmedi.
Sonra şehir değiştirdim. Yapayalnız hissediyorum. Görüşüp konuşabileceğim hiç kimsem yok. Uzun süredir sevdiğim biri vardı ve bana yazdı. Buluştuk ettik ama ben yine sınırımı koruyamadım. Birini çok sevince çocuk gibi oluyorum, yanından ayrılmak istemiyorum ama duygularımı da ifade edemiyorum. Öyle saçma davrandım ki muhtemelen karşımdaki deli olduğumu falan düşünüyor. Duygularımı bastırmak için dalgaya vuruyorum, karşımdakini rencide ediyorum. Arkadaşlıklarımda böyle değilim çünkü yoğun duygular yok. Örneğin o gün otururken saat geç oldu diyip kalkıp gitmem gerekirdi ama ben evine gittim seni bu saatte bırakmam dedi diye. Ertesi gün pişman oldum, yüzüme yansıdı. Benden bir tepki bekledi ya da kendimi açıklamamı bekledi ama hiçbir şey yapamadım yine geyik muhabbeti yaptım. Ciddiyetsiz ve yalancı biri olduğumu düşünüyor halbuki iki senedir onu seviyordum ve söyleyememiştim. Sonra benim böyle biri olduğumu görünce eski ilişkisine döndü. İçimde kaldı resmen. Sürekli kendimi suçluyorum. Biz ilk tanıştığımızda beni çok seviyordu ve güveniyordu ama söylediklerimin zıttı gibi davrandım heyecandan. Şimdi gidip kendimi açıklayamıyorum çünkü öyle bir saçmaladım ki düşünüp düşünüp yazmış gibi olacak. Hiçbir şeye odaklanamıyorum, bir ailem olmayacakmış hep yalnız kalacakmışım gibi hissediyorum. Geleceğe karşı hiç umudum yok. Ben hep karşımdakileri suçlarken kendi sınır bilmezliğimi, duygularımı ifade edemeyişimi hep atlamışım. Çok ama çok utanıyorum ve sabah uyandığımda yoğun bir acıyla kalkıyorum. Evi toplayacak halim bile yok. Geçen ağlarken annem sen çok güzel bir kızsın dedi ilk defa. Dış görünüşüm umrumda bile değil. Hatta kendime yazık ettiğim için bile kendimden nefret ettim. Çok daha güçlü biri olabilirdim. Sabahları uyanmak istemiyorum. Psikoloğa da gidemiyorum. Sıkıştım kaldım sanki bana ait olmayan bir hayata. Burdan sonra nasıl düzelteceğimi hiç bilmiyorum. Kocaman bir boşluk var sanki içimde ve o boşluğu dolduracak bir şeyler olduğunda da panikliyorum. Açıklayamıyorum bile kendimi. Belki deneyimlerinize, belki evet ben de böyleydim ama şöyle yaptım düze çıktım diye anlatacağınız şeylere ihtiyacım var. Sarılabileceğim kimsem yok ve boğuluyor gibiyim.
İçimde hep boşluk duygusu varSendekide dertmi yahu yerleri değiştirsek kendi haline şükredersindaha gençsin önünde uzun bi hayat var , neden bağımlı gibisin illa birimi olmalı hayatında yaşaman için . Gez toz hobiler edin . Canının değerini bil kendine değer ver . Sen kendine değer vermezsen başkasıda sana vermez.
Biliyorum haklısın. Umarım toparlanabilirim. Kendimi çok sorguluyorum.artık senin konularına yazmayı düşünmüyorum
defalarca aynı şeyleri söylüyoruz sen tam tersi düşünceler içerisine giriyorsun
artık daha ne denebilir ki ?
hayat senin hayatın . ister bişeyleri düzeltir yaşarsın istersen sahiden intihar edersin
ne diyeyim daha fazla
benden bu kadar.
Yanlız kalmamaya çalışın hep kafanız başka şeylerle meşgul olsun , yanlız kalırsanız hep aynı şeyleri düşünüp üzüleceksiniz . İnşallah gün gelir içinizdeki boşluğu doğru insanla doldurursunuzİçimde hep boşluk duygusu var
Çoğu insan hatalarının farkında olmaz farkında olmadığı için de düzeltemez ama siz geçmişte yaptığınız tüm hatalarınızın farkındasınız buda sizi bilinçli bir insan yapar. Bunları düzeltmek hala sizin eliniz de hatalar bize doğru yolu gösterir zorluklar da güçlenmemizi sağlar. Hiçbirimizin hayatı altın tepside bize sunulmuyor.Merhabalar,
Bir süredir algılarım, kendimle ilgili düşüncelerim çok karışık. Hatayı hep başkalarında aradım ama oturup düşününce kendi hayatımı nasıl mahvettiğimi fark ettim.
Annemle yaşarken bulunduğum şehirden çok bunaldım. Eski arkadaşlar, eski ilişkim vs çok yıpranmıştım. Aslında o ilişkimde bile kendi hatalarımı hiç görememişim. Örneğin o kadar çok görüşüyorduk ki ve ben hiç sınır koymuyordum. Sınır koyamadığım için ya surat asıyordum ya sert tepki veriyordum. Çok sevmeme rağmen yanında mutsuz duruyordum. İlişkilerimin çoğu böyleydi. Karşı tarafı kaybetmemek için gerçek duygularımı saklıyordum. Haliyle ilişkilerim uzun sürmedi.
Sonra şehir değiştirdim. Yapayalnız hissediyorum. Görüşüp konuşabileceğim hiç kimsem yok. Uzun süredir sevdiğim biri vardı ve bana yazdı. Buluştuk ettik ama ben yine sınırımı koruyamadım. Birini çok sevince çocuk gibi oluyorum, yanından ayrılmak istemiyorum ama duygularımı da ifade edemiyorum. Öyle saçma davrandım ki muhtemelen karşımdaki deli olduğumu falan düşünüyor. Duygularımı bastırmak için dalgaya vuruyorum, karşımdakini rencide ediyorum. Arkadaşlıklarımda böyle değilim çünkü yoğun duygular yok. Örneğin o gün otururken saat geç oldu diyip kalkıp gitmem gerekirdi ama ben evine gittim seni bu saatte bırakmam dedi diye. Ertesi gün pişman oldum, yüzüme yansıdı. Benden bir tepki bekledi ya da kendimi açıklamamı bekledi ama hiçbir şey yapamadım yine geyik muhabbeti yaptım. Ciddiyetsiz ve yalancı biri olduğumu düşünüyor halbuki iki senedir onu seviyordum ve söyleyememiştim. Sonra benim böyle biri olduğumu görünce eski ilişkisine döndü. İçimde kaldı resmen. Sürekli kendimi suçluyorum. Biz ilk tanıştığımızda beni çok seviyordu ve güveniyordu ama söylediklerimin zıttı gibi davrandım heyecandan. Şimdi gidip kendimi açıklayamıyorum çünkü öyle bir saçmaladım ki düşünüp düşünüp yazmış gibi olacak. Hiçbir şeye odaklanamıyorum, bir ailem olmayacakmış hep yalnız kalacakmışım gibi hissediyorum. Geleceğe karşı hiç umudum yok. Ben hep karşımdakileri suçlarken kendi sınır bilmezliğimi, duygularımı ifade edemeyişimi hep atlamışım. Çok ama çok utanıyorum ve sabah uyandığımda yoğun bir acıyla kalkıyorum. Evi toplayacak halim bile yok. Geçen ağlarken annem sen çok güzel bir kızsın dedi ilk defa. Dış görünüşüm umrumda bile değil. Hatta kendime yazık ettiğim için bile kendimden nefret ettim. Çok daha güçlü biri olabilirdim. Sabahları uyanmak istemiyorum. Psikoloğa da gidemiyorum. Sıkıştım kaldım sanki bana ait olmayan bir hayata. Burdan sonra nasıl düzelteceğimi hiç bilmiyorum. Kocaman bir boşluk var sanki içimde ve o boşluğu dolduracak bir şeyler olduğunda da panikliyorum. Açıklayamıyorum bile kendimi. Belki deneyimlerinize, belki evet ben de böyleydim ama şöyle yaptım düze çıktım diye anlatacağınız şeylere ihtiyacım var. Sarılabileceğim kimsem yok ve boğuluyor gibiyim.
Farkındayım ama sevdiğim insanları da kaybettim geri de döndüremem ki. Çok yalnızım ve böyle kalmaktan korkuyorumÇoğu insan hatalarının farkında olmaz farkında olmadığı için de düzeltemez ama siz geçmişte yaptığınız tüm hatalarınızın farkındasınız buda sizi bilinçli bir insan yapar. Bunları düzeltmek hala sizin eliniz de hatalar bize doğru yolu gösterir zorluklar da güçlenmemizi sağlar. Hiçbirimizin hayatı altın tepside bize sunulmuyor.
Söyleyebileceğim tek şey psikiyatrik bir rahatsızlığının olabilceği ve bunu karakterin olarak algılamış olma ihtimalin çok yüksek.bir yakınımdan bildiğim kadarıyla söylüyorum kendini suçlayan biriydi kendisi yaşadıkları için hasta olduğunu bilmeden. tedavi olduktan sonra yaptıklarının hastalıktan dolayı olduğunu anladı ve kendini suçlamayı bıraktı.bu dediğin boşluk değersizlik hislerini o da yaşıyordu ve defalarca intihar girişiminde bulunmuştu tedaviyle herşeyi net görmeye başladı. lütfen bir psikiyatrla görüş.Merhabalar,
Bir süredir algılarım, kendimle ilgili düşüncelerim çok karışık. Hatayı hep başkalarında aradım ama oturup düşününce kendi hayatımı nasıl mahvettiğimi fark ettim.
Annemle yaşarken bulunduğum şehirden çok bunaldım. Eski arkadaşlar, eski ilişkim vs çok yıpranmıştım. Aslında o ilişkimde bile kendi hatalarımı hiç görememişim. Örneğin o kadar çok görüşüyorduk ki ve ben hiç sınır koymuyordum. Sınır koyamadığım için ya surat asıyordum ya sert tepki veriyordum. Çok sevmeme rağmen yanında mutsuz duruyordum. İlişkilerimin çoğu böyleydi. Karşı tarafı kaybetmemek için gerçek duygularımı saklıyordum. Haliyle ilişkilerim uzun sürmedi.
Sonra şehir değiştirdim. Yapayalnız hissediyorum. Görüşüp konuşabileceğim hiç kimsem yok. Uzun süredir sevdiğim biri vardı ve bana yazdı. Buluştuk ettik ama ben yine sınırımı koruyamadım. Birini çok sevince çocuk gibi oluyorum, yanından ayrılmak istemiyorum ama duygularımı da ifade edemiyorum. Öyle saçma davrandım ki muhtemelen karşımdaki deli olduğumu falan düşünüyor. Duygularımı bastırmak için dalgaya vuruyorum, karşımdakini rencide ediyorum. Arkadaşlıklarımda böyle değilim çünkü yoğun duygular yok. Örneğin o gün otururken saat geç oldu diyip kalkıp gitmem gerekirdi ama ben evine gittim seni bu saatte bırakmam dedi diye. Ertesi gün pişman oldum, yüzüme yansıdı. Benden bir tepki bekledi ya da kendimi açıklamamı bekledi ama hiçbir şey yapamadım yine geyik muhabbeti yaptım. Ciddiyetsiz ve yalancı biri olduğumu düşünüyor halbuki iki senedir onu seviyordum ve söyleyememiştim. Sonra benim böyle biri olduğumu görünce eski ilişkisine döndü. İçimde kaldı resmen. Sürekli kendimi suçluyorum. Biz ilk tanıştığımızda beni çok seviyordu ve güveniyordu ama söylediklerimin zıttı gibi davrandım heyecandan. Şimdi gidip kendimi açıklayamıyorum çünkü öyle bir saçmaladım ki düşünüp düşünüp yazmış gibi olacak. Hiçbir şeye odaklanamıyorum, bir ailem olmayacakmış hep yalnız kalacakmışım gibi hissediyorum. Geleceğe karşı hiç umudum yok. Ben hep karşımdakileri suçlarken kendi sınır bilmezliğimi, duygularımı ifade edemeyişimi hep atlamışım. Çok ama çok utanıyorum ve sabah uyandığımda yoğun bir acıyla kalkıyorum. Evi toplayacak halim bile yok. Geçen ağlarken annem sen çok güzel bir kızsın dedi ilk defa. Dış görünüşüm umrumda bile değil. Hatta kendime yazık ettiğim için bile kendimden nefret ettim. Çok daha güçlü biri olabilirdim. Sabahları uyanmak istemiyorum. Psikoloğa da gidemiyorum. Sıkıştım kaldım sanki bana ait olmayan bir hayata. Burdan sonra nasıl düzelteceğimi hiç bilmiyorum. Kocaman bir boşluk var sanki içimde ve o boşluğu dolduracak bir şeyler olduğunda da panikliyorum. Açıklayamıyorum bile kendimi. Belki deneyimlerinize, belki evet ben de böyleydim ama şöyle yaptım düze çıktım diye anlatacağınız şeylere ihtiyacım var. Sarılabileceğim kimsem yok ve boğuluyor gibiyim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?