- 21 Temmuz 2013
- 4.691
- 2.426
- 173
-
-
Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
ilişkiyi canlandırma yolları
- Konu Sahibi srsy
- Başlangıç Tarihi
- 16 Aralık 2011
- 13.791
- 13.667
- 498
ahahahaaPantolonun ucundan görünen iç çamaşırı?
Yani o kadar çok konuşuldu ki bu kırmızı iç çamaşırlarının hikmeti, herhalde bir bildiği vardır kadınların
- 30 Aralık 2012
- 5.761
- 5.078
- 198
- 35
neler yapsam da canlansak 
- 15 Haziran 2014
- 1.336
- 447
- 198
yok solmayalım bi çaresini buluruz o zaman
- 15 Ekim 2013
- 2.994
- 1.324
- 158
- 36
- 15 Haziran 2014
- 1.336
- 447
- 198
iyiymiş bu ama geçen gün yaptı buna benze bişeyi.
sana bişey söylüycem çok önemli falan dedi merak ettim seni çok seviyorum dedi
aşkımı çok seviyorum ama heyecan bulmam lazım
- 15 Ekim 2013
- 2.994
- 1.324
- 158
- 36
- 23 Kasım 2010
- 2.020
- 6.588
- 198
Ben hepsinde sorun ediyorum. Monotonlaşmayan insanlar en yakın arkadaşlarım mesela.
Her gün başka bir olayla enerjimi yeniliyorlar.
Ailem de oldukça hareketli bir ailedir, olmadıkları zaman vakit geçirmekten daha az zevk alıyorum.
Her ilişkinin monotonlaştığı varsayımı doğru değil bence. Taraflardaki heyecan aşk bitmedikçe bitmiyor.
Bitince de zaten elde ne kalıyor ki?
- 20 Mayıs 2009
- 23.910
- 63.650
- 598
Yalan dostum aşk diye bir şey yok. Bana göre tabi... Aşka inanmayanlardanım, o zaman bizim elimizde hiç bir şey yok mu bu varsayıma göre.
Her ilişki monotonlaşır, en yakın arkadaşınla müdavimi olduğun kafe bile monotonlaştığının göstergesidir. İnsan monotonlaşır. Olaylar olması, hareketli olmak monotonluğa engel değil ki. Biz eşimle hiç sıkılmayız mesela. mutlaka yapacak bişeylerimiz vardır. Her akşam bir film seyrederiz. Bu da monotonluk. Sıkıldık mı, hayır. Her akşam aynı şeyi yapıyor muyuz, evet. Bu birbirimizi sevmediğimimizi gösteriyor, kesinlikle hayır.
Monotonluktan korkmayın, rayında ilişkiler monotonlaşır. Birbirinizin yanında sıkılmaktan korkun, sıkıntı girerse işin içine tahammül bitmiş demektir.
- 23 Kasım 2010
- 2.020
- 6.588
- 198
Zaten aşk kısmında yani çok temelde ayrılıyormuşuz.
Olaydan ya da hareketten kastım fiziksel bir hareketlilik değil. Her akşam yaptığım bir şey yok, yapamam, mümkün değil.
Ya da en yakın arkadaşımla bir şeyin müdavimi olamam, arkadaşlığımız dışında.
Monotonluk ve sıkılmak benim için neredeyse örtüşüyor, o nedenle size katılamayacağım.
Benim tahammülüm insanlar monotonlaştığında azalıyor çünkü. Daha sorunlu ama daha yaratıcı insanlarla daha mutlu olabiliyorum. Yaratıcıdan kastım, hayatı yaşarken yaratıcı olmak.
Aşka inanmıyorsanız zaten elbette elinizde değer verdiğiniz şeyler vardır. Ama daha önce aşık olmuş birinin de aşk yoksa ne var demesi, inanın çok doğal.
- 20 Mayıs 2009
- 23.910
- 63.650
- 598
Aşkın tanımı nedir? Bir tanım yapabilir miyiz? Herkese göre aşk aynı şey midir yoksa göreceli midir? Kaç kez aşık olunabilir? Ben biraz bu bakış açısıyla yaklaşıyorum aşk denilen olguya.
Uzmanların dediğine göre aşkın bir ömrü var, bu süre her ilişkiye göre değişir. Ama aşk diye bir şey varsa eğer eninde sonunda bitecek demektir. Bittiğinde ne kalacak elinizde daha önce aşık olmuş bir insan olarak?
Ben de sorunlu insanları yanımda tutamam. Yaratıcı olmak ayrı mesele. Ama sorun girdimi işin içine dinlen dinlen kaç modunda oluyorum. Huzurun benim hayatımda daha çok yeri var sanırım. Kişilik farklılıkları işte...
- 10 Aralık 2014
- 60
- 64
- 18
- 30
- 23 Kasım 2010
- 2.020
- 6.588
- 198
Evet kesinlikle karakter farklılığı. Huzura verilen önemi de çok mantıklı buluyorum, ama yapım uygun değil.
Aşk tabi ki görecelidir. Ama siz aşka inanmıyorum dediğinizde bir tanım yapmış ve ona inanmıyor oluyorsunuz zaten.
Aşk eninde sonunda biter mi? Muhtemelen evet. Bittiğinde ne mi kalır? Biten bir ilişki, tabi bu benim şahsi yorumum.
Her aşkın bitip bitmeyeceğini ise bilmiyorum. Dediğiniz gibi her aşk tanımından o aşka tanık olamam çünkü.
- 20 Mayıs 2009
- 23.910
- 63.650
- 598
Yok işte aşk tanımı yapamıyorum ben. O yüzden inanmıyorum. Belki de aşık olmuşumdur. İlişkiyi sadece aşk başlığı altında toplamak bana göre değil. Aşktan daha önemli şeyler de var. Çok aşık olduğum, bana aşık olan ama saygısız bir adam istemem mesela, ya da sadakatsiz. Bu örnekler uzar gider. Aşkı ilişkinin merkezine koymak çok çocukça geliyor bana açıkçası. Aşk dediğiniz muhtemelen cinsel çekim, tutku vs gibi bişey. Buna dayanıp ilişki yürütmek ya da bitirmek biraz tuhaf benim düşünceme göre.
Her aşk biter uzmanların açıklaması valla ben onların yalancısıyım. 2 yıl 7 aymış aşkın ömrü. Yoksa bu konuya bu kadar kafa yormam ben.
- 14 Mart 2013
- 7.580
- 3.687
- 448
- 23 Kasım 2010
- 2.020
- 6.588
- 198
Yoo, bir konuyu çok yanlış anlatmışım.
Bırakın sadakatsizliği, saygısızlığı, çok daha küçük şeyler için aşk gözden çıkarılmalıdır bence. Saplantılı bir duygu olduğu ortaya çıkar yoksa.
Zaten duygusal veya romantik biri de değilim hatta hiç değilim.
Ama bazı insanların bazı insanlara farklı baktığına inanıyorum. Hatta başka kişilerle evlenmiş bile olsalar, bazı şeylerin sevgiden farklı olduğuna inanıyorum.
Hayatta en önemli şey elbette aşk değildir. Hayatta en önemli şey hiçbir şey değildir.
İlişkinin merkezine aşkı koymayabilir miyiz? Tabi ki koymayabiliriz. En başta ilişkinin merkezine neyi koyarsak, önceliğimiz ne ise diğerlerinden daha kolay vazgeçebildiğimizi düşündüğüm için koymamalıyız zaten. İnsan kendi prensiplerini ilişkinin merkezine koymalıdır bana göre.
Cinsel elektriğin aşkın büyük bir kısmını oluşturduğuna da inanıyorum, evet. Doğru bir gözlem bence.
Uzmanların aşk konusundaki açıklamalarını pek bilimsel bulduğumu söyleyemeyeceğim. Elbette bilimsel bir kısmı var ama en basitinden birlikte olan bir çiftin aşkından bahsediyorlar. Hiç yaşanmamış bir aşk ise 30 yıl dahi sürebilir, kim bilebilir.
