47 yaşında olsam, eşim zenginliğin içinde olsaydı, iki de çocuğumu büyütmüş olsaydım ve başka bir kadının da bile göre eşimle görüştüğünü bilseydim... Boşansam ne yapacağım diye bir düşünürdüm önce sanırım. Kendimi boşanmış olarak hayal ederdim. Nasıl hissediyorum bunu tartardım. İlk başlarda takardım muhtemelen o kadınla nikahlanma ihtimaline, mutsuzluğum üzerine kurulabilecek bir mutluluk düşüncesiyle kendimi bir süre yer, önüme bakmakta zorlanırdım. Bu kadar cefayı çekmişken, sonunda kaybettiğim hissine kapılırdım. Bunları bir süre yaşar ve isyan edebilirdim. Yalnızlık hissi zorlamazdı muhtemelen, evde nefesini hissetmezdim çünkü zaten eve pek uğrayan biri değilmiş.
Bu burukluk yerini iki çocuklu robot bir sürece bırakırdı, kendi kendimi oyalamak için belki fazladan yapardım temizliği, ne bileyim 3 gezeceksem 5 gezerdim, biraz oyalamaca yolları keşfederdim. Bu yolların içinde, dinlenmeye başladığımı hissederdim. Hafiflerdim gün geçtikçe çünkü "Bu kez hangi kadını saracak yuvama" diye düşünmediğimi fark ederdim. Çocuklarıma kanalize olurdum, onların flörtlerine tatlı tatlı gülümsediğim zamanlar gelirdi tanışırken. Örnek ve güçlü bir anne olarak hissederdim kendimi çocuklarım karşısında, böyle bir kararı alırken tek başıma bırakıldığımı, çocuklarımın bile karşımda dururken kendimi buna layık görmeyerek çekip gidişimi tebrik etmeye başlardım. Kim kimle mutluymuş napıyormuş umurumda olmazdı.
Böyle duygular içinden geçerek iyileşirdim nihayetinde. Bu şartlarda hayal edince, boşanırmışım ben.