İçimdeki boşluk... yalnızlık

Öncelikle bayan değil, kadın... Benim çevremdeki erkekler bu ayrıma dikkat eden erkeklerdir mesela. Kendi cinsiyetini kabullenmemiş kadına dünyanın en kültürlüsü de olsa eksi puanı yazıverirler.

Kendinizi fazla yukarıda bir yerlere konumlamışsınız gibi hissettim ben yazım tarzınızdan. Bu saydıklarınız ilgi alanlarınız, kendiniz için yaptığınız şeyler. İnsanlar birkaç dil biliyorsunuz, iyi bir işiniz var, yurt dışına çıktınız diye size ilgi duymazlar. İlgi alanlarınız ortaksa, birlikte zaman geçirebiliyor, sohbet edebiliyor ve bunlardan zevk alıyorsanız ilgi duyar ve değer verirler.

Ben diğer arkadaşlar gibi de düşünmüyorum. Evet ülkemizde insan kalitesi ve kültürel seviye biraz düşük ama insan çevresine kendi gibi insanları toplar. Karşınıza hep vasat adamlar çıkıyorsa, etrafınız alt kültür seviyesinde insanlarla doluysa dönüp bir kendinize bakmanız gerekir bence.
 
Siz kendinizi bu kadar geliştirmişken, size uyum sağlayamayacak düzeyde bir erkekle evlenirseniz sonu boşanmaya kadar gider. Yapamazsınız düşük eğitim seviyesindeki bir erkekle. Şimdi taşlayanlar olur ama evlilikte en önemli şey denkliktir bence. Evlilik yaşı da zaten 30 sonrasına kadar çıktı (mahallede tüm gününü dedikodu yaparak geçiren kadınlara göre olmasa da), şu an geç kalmış sayılmazsınız. Arkadaşların da yazdığı gibi, sizinle aynı zevklere ve birikime sahip erkeklerle tanışmak için size uygun sosyal aktivitelerde yer alın. En azından evde tüm gün göbeğini kaşıyarak oturmak yerine, böyle etkinliklere katılan biriyle tanışmak çok daha mantıklı olur sizin için.
 
Sizin yazınızı okuyunca aklıma geldi. Eşimin iş yerinde bir bayan arkadas var. Eşimin bekar arkadaşı o kız hakkında diyor ki o kız beni aşar. Yani bilgi birikimi yüksek ozguvenli biri için erkekler bazen böyle düşünüyor.o yüzden yaklasmiyorlar.
 
Türkiye standartlarındaki insanlarla arayı çok açmışsın, şimdi geri dönüp o kadar actigin yolu geri yürüyüp sırf yalnız kalmamak için vasata tahammül edebilecek misin? Ignorence is bliss. Yurtdışındakilerle denesen şansını? Ben netten tanışmaları mantıklı buluyorum iyiyi kötüyü bi kaç konuşmada ayirabilecek zekaya sahip olanlar için tabi ki sadece. Sen de anlayabilirsin bence.
 
Ben çok sık gezen biriyim. Aynı zamanda kitap okurum, film izlemek en büyük zevklerimden biridir. Koşmak. Bilmiyorum pat diye aklıma gelmedi birden.

istanbul daysanız yazık çok sık olmasa da,
eylül-ekim’den sonra beyoğlu, cağaloğlu civarında vakıflarda, kitap cafelerde, yazar söyleşileri, okuma grupları falan oluyor.
ama oraya gelen adam sizi maddi anlamda tatmin etme büyük ihtimalle
ama akademisyen olsun derseniz mesela, yeni birileri ile tanışmış olursunuz.
okuduğunuz okulların mezuniyet toplantıları ve kendi arkadaş çevreniz çok daha mantıklı aslında.
sizin geçtiğiniz yollardan geçmiş, aynı düşünce yapılarında birileri ile karşılaşmak için.

sosyal ortamlarda girişken ve akılda kalan biri misiniz?
 
Olabilir. Bunu ben de düşündüm açıkcası. Ama bilerek yaptığım bir şey değil kesinlikle. İnsan bilerek yapmadığı bir şeyi nasıl engelleyebilir ki.
Kendinizi daha dikkatli dinlemeye başlayabilirsiniz belki ortamlarda konuşurken
 
Konu sahibi n'olur üzerinize alınmayın ama cevap veren arkadaşlara yazacağım.

Niye bu kadar coştunuz hanımlar? Kendini bu kadar geliştirmiş kadına erkekler yetişemez, o kadın beni aşar derler, kendi seviyenizde insan bulamazsınız falan filan... biraz abartmamış mısınız? Okul okumak, dil bilmek, gezip tozmak, kendini geliştirmek o kadar ekstrem özellikler değil. Sadece bu kadının tekelinde olan şeyler de değil. Benim dört yaşındaki yeğenim dört dil konuşuyor. Yeteneği, ilgisi varsa, şartları uygunsa öğrenir ne var bunda? Sadece bu kadın eğitim almadı, kariyer yapmadı, sadece bu kadın gezip görmedi. Benim çevremde yurt dışına çıkmayan bir 70 yaşındaki annem var mesela. Ne abarttınız durumu.
 
Ben erkeklerin entelektüel birikimi olan kadınlardan korktuğuna inanmıyorum. Yirmi yaşındayken filan ben de sizin gibi düşünürdüm. Dört dil filan bilmiyorum ama her zaman kültür açısından yaşıtlarımdan ve çevremden daha yukarıdaydım. Ama bunlar önemli değilmiş eşimi tanıyınca onu anladım. Evet benim kadar kitap okumamış, sinemanın bütün akımlarını da bilmiyor. Ama beraber yapacak çok fazla şeyimiz var. O bana benzemeye başladı ben ona. Benim zevklerimden keyif almaya başladı. Siz sizi sevecek sizin de sevdiğiniz birini bulun. Varsın sizin kadar dolu olmasın. Boş olsun da demiyorum ama en azından gelişime açık birini bulursanız kaçırmayın. Siz anlatırsınız o dinler. Sizden bir şeyler öğrenir. Sizin de ondan öğrenecek çok şeyiniz vardır öyle insanları küçümsemeyin. Annem nereye taşınsak hep en yaşlı komşularla arkadaş oldu. Bir teyzemiz vardı. Herkes evi pis derdi cahil derdi kimse komşudan saymazdı gelip gitmezdi. Annem yakın arkadaşı oldu onun kadıncağız yalnızdı her gün bize gelirdi. Neler neler anlatırdı. Evet belki dışarıdan bakınca cahil biri gibiydi ama görmüş geçirmiş neticede. Öyle çok şey bilmezdi ama hayatın basit ve en sıradan diye tabir ettiğimiz durumlarını tecrübe süzgecinden geçirip bize anlatınca çok şey öğrenirdik.

Bir de şunu söylemek istiyorum. İnsan ne kadar kültür bakımından dolu da olsa yeri gelince eğlenmeyi bilmeli. Devamlı sanat bilim konuşmak İlber Ortaylı’yı bile sıkabilir. Bazen çok boş konuşmak gerekir sadece gülmek için. İnsan en yakınlarıyla ortak bir dil oluşturur da hani dışarıdan anlaşılmaz ya işte o durum çok değerlidir. Onun için de önyargısız samimi bir şekilde vakit geçirmek gerekir. Bir süre sonra herkese boş ve saçma gelen ama müşterek bir espri anlayışı gelişiyor. Tabi devamlı ciddi konular konuşulmazsa :)

Sizi çok iyi anladım. Ama lütfen herkesin kendiniz gibi olmasını beklemeyin, çünkü bulamazsınız. Belki bir kez oturup konuştuğunuz adam o gün sadece boş konuşma günündeydi ve boş konuştu. Ama aslında sizden daha birikimli biri bile olabilir. Bir de herkesin birikimi aynı konuda olmayabilir. Kimi akademik anlamda birikimlidir kimi okuma yazma bilmeden hayatı bir felsefeye oturtmuş ve kimsenin göremediğini görmüş kimsenin çözemediğini çözmüş olabilir. Hiç bilemeyiz. İnsanları tanımaya çalışın. Tanıdıkça her kişinin bir dünya olduğunu fark edeceksiniz. Böylece kibrinizi de törpüleyecek egonuzu da terbiye edeceksiniz.
 
Ulaşılmaz gördüklerinden olabilir.
 
Aslında ben etrafımda bu özelliklerim var diye konuşan biri değilim. Sadexe düşüncelerimi yazmıştım buraya.
 
Eğer öyleyse durum bu konuda ne yapabilirim bilmiyorum. Ben de tam tersi hep kendimde suç arıyordum.
 
Ve o kadar bilgili olmanıza rağmen dış görünüşün çok önemli olduğunu (iliski ya da başka şeyler) düşünmeniz beni şaşırttı .
Çünkü diyebilirim ki entelektüel seviyeye geçen Ilk seviye bunun değişimi ile başlıyor .
Elbette çirkin olsun bakmasın kendine kimse demiyorum
Ama biri bana erkekler en çok dış güzelliğe bakar vs dese açıkçası kitap vs okuduğunu düşünmem.
Çünkü bunu ancak sığ erkekler yapar ve sığ insanlar kabullenir.
Gerçekten kendini geliştirmiş ınsanlarda dış görünüş konuşana kadar etkilidir bence . Ve erkeklerinde dış görünüşe baktığına inanmıyorum, bakan varsa da benden uzak dursun . Ben bu siglikla baş edemem
 

aslında mesele toplum yapısı ile alakalı.

şimdi genel anlamda hayatını bu şekilde sürdüren kadının asgari bir ekonomik seviyesi var.
bu ekonomik seviyenin altındaki erkeklere insan şüpheyle yaklaşıyor, acaba maddi çıkarı var mı, ileride olur mu diye.

üzerindekiler de, burası türkiye,
erkeklerde para varsa kendilerini geliştirme ihtiyacı duymuyorlar sağolsunlar. çünkü gerek yok.

her iki şartı da sağlayan adamlar ise ya evlilik yolunda çok seçici oluyorlar, yada kendi şartlarının yanında bir de güzellik çıtasını yükseltiyorlar.

yada bende bunlar yeterince var diyip,
guzeli arıyorlar.
vs...

evet bu özelliklere sahip olmak kimseyi ulaşılmaz yapmaz.

ama kadının seçeneklerini çok daraltır.

hem entellektüel seviyesi kadının keyif alacağı kadar iyi olup, hem kadının eğitimi altında kompleks yapmayacak, hem kadının alıştığı standartlarda hayatını sürdürecek, üstüne de bu hanımefendiyi fiziksel olarak cekici yada güzel bulacak.
hanımefendi çirkin diye söylemiyorum ama çekim dediğimiz şey karşımıza çıkan herkesle tutmuyor.
 
ben sizi çok iyi anladım. bu yaptığınız karşıdakini küçümsemek değil. sizin gibi geniş bir pencereden bakan birilerini bulamıyorsunuz. e bu da eğitimle oluyor tabi. sizi bir akademisyen paklar. hoş onlar bile kendilerini geliştirmiyorlar artık. sempozyumlara kongrelere katılın, belki kafa dengi biriyle tanışırsınız. ama türkiye şartlarında kendinize denk birini bulmanız gerçekten çok zor.
 
Ben gayet erkeklerin dış görünüşe baktığına inanıyorum. Hem de öyle bir bakıyorlar ki. Yüzünüzdeki en ufak bir kusuru siz farketmiyorsunuz onlar farkedip hemen söylüyorlar.
 
Ben gayet erkeklerin dış görünüşe baktığına inanıyorum. Hem de öyle bir bakıyorlar ki. Yüzünüzdeki en ufak bir kusuru siz farketmiyorsunuz onlar farkedip hemen söylüyorlar.
Ben inanmaktan ziyade öyle deneyimlemiyorum . Benim genelde konuşmama, konuştuğum şeylere bakılır bundan ve karakterimden etkklenilir.
Sizin çevreniz öyle ise üzüldüm sizin için ne diyebilirim. Benim cevremde bana gözünün şurası da eğik diyen biri olamaz .
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…