Howl'un Kitap Kulübü 🏰

Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
Günaydın 🌸

Çapraz okuma yapıyorum. Küllern Günü bitti.
Salgının gölgesinde güç kaos ve gelecek’e başladım geçen akşam.
Buna da dün akşam başladım.
Yazarın okuduğum 2. Kitabı bu. Daha başından merak uyandırdı. Farklı zaman dilimlerinde farklı birçok karakteri görüyoruz önce, sonra hepsi ilginç bir şekilde birbirleri ile bağlantılı hale geliyorlar, diğer kitabı da öyleydi. Severek okumuştum. Polsiye-gerilim sevenlere öneririm

IMG_1995.jpeg
 
Günaydın 🌸

Çapraz okuma yapıyorum. Küllern Günü bitti.
Salgının gölgesinde güç kaos ve gelecek’e başladım geçen akşam.
Buna da dün akşam başladım.
Yazarın okuduğum 2. Kitabı bu. Daha başından merak uyandırdı. Farklı zaman dilimlerinde farklı birçok karakteri görüyoruz önce, sonra hepsi ilginç bir şekilde birbirleri ile bağlantılı hale geliyorlar, diğer kitabı da öyleydi. Severek okumuştum. Polsiye-gerilim sevenlere öneririm

Eki Görüntüle 3385786
Bende de 2 kitabı var, 20 TL'ye falan almıştım ikisini. 🥲 henüz okumadım. Diğer kitap Esrarengiz Kadın mıydı?
 
Bende de 2 kitabı var, 20 TL'ye falan almıştım ikisini. 🥲 henüz okumadım. Diğer kitap Esrarengiz Kadın mıydı?
Evet, ben de 25e almıştım. Sonra aynı kitapları 250ye gördüm amazonda :KK57:
 
Ne kadar sevdiğimi anlatmama gerek yok sanırım zira ikinci kez okudum kitabı. İlk okumam 15 sene önce falandır sanırım, ikinci kez okumaya başladığımda tüm olaylar bir anda aklımda beliriverdi.
Yine de bu beni kitaptan koparmadı. Zaten çok akıcı ve bana hissetirdikleri çok daha derindi.

Raskolnikov'un psikolojik değişimi ve gelişimini çok ince ince işlemiş yazar. Kitap bittiğinde suç ve ceza kavramlarına çok farklı açılardan da bakılabileceğini düşünürüyor. Hoş Raskolnikov'un suç'ları bence hem iyiliği hem kötülüğü barındırıyor.
 
Raskolnikov un hakkında nasıl bir yorum yapacağımı bilemiyorum. Bence bu kitap iki kere okunması gereken bir kitap.
Aslında Dostoyevski nin kitaplarında buna benzer karakterler var hep. Kendi hayatından esinlenerek yazmış sanki kitaplarını
 
Benim de çok uzun zaman oldu okuyalı, tekrar okurum umarım ilerleyen zamanlarda.

Etik olarak tartışılan konular vardır ya; hırsız bir şey çaldığında suçlu mudur? Evet. Peki hasta kızı için para biriktiren ama sonra ilaç bi anda zamlandığı için ilacı alamayan bi adamın, biriktirdiği tüm parayı dükkana bırakarak ilacı çalması suç mudur?

Okurken bi yere kadar bu tarz etik ikilemler canlanmıştı kafamda. Bazı şeyler, eğer haklı nedenleri varsa suç sayılmaz mı yoksa suç, nedeni veya bağlamı ne olursa olsun suç mudur?

Dostoyevski'nin zaten hayatının kıyısından köşesinden mutlaka beslediği karakterler oluyor. Burada da onu hissetmiştim okurken. Okumadan önce korkutucu, okurken akıcı ve bitince de düşündürücü bir kitaptı benim için.
 
Benim de çok uzun zaman oldu okuyalı, tekrar okurum umarım ilerleyen zamanlarda.

Etik olarak tartışılan konular vardır ya; hırsız bir şey çaldığında suçlu mudur? Evet. Peki hasta kızı için para biriktiren ama sonra ilaç bi anda zamlandığı için ilacı alamayan bi adamın, biriktirdiği tüm parayı dükkana bırakarak ilacı çalması suç mudur?

Okurken bi yere kadar bu tarz etik ikilemler canlanmıştı kafamda. Bazı şeyler, eğer haklı nedenleri varsa suç sayılmaz mı yoksa suç, nedeni veya bağlamı ne olursa olsun suç mudur?

Dostoyevski'nin zaten hayatının kıyısından köşesinden mutlaka beslediği karakterler oluyor. Burada da onu hissetmiştim okurken. Okumadan önce korkutucu, okurken akıcı ve bitince de düşündürücü bir kitaptı benim için.
Durum analizi önemli diye düşünüyorum, aç bir insanı yemek çaldı diye suçlayamam veya hastayı ilaç çaldı diye. Zaten Raskolnikov'da tam olarak bunu savunuyordu.
 
Raskolnikov işlediği suçu massiyatsızlığa bağlıyor gibi davranırken asıl nedenin bu olmadığını yaptığından pişmanlık duymadığını asıl suçlunun rehineci kadın olduğunu anlatıyor. Ripara yüzünden rehibeci kadına kim bilir kimler nelerini vermek zorunda kaldılar. Kadın burada onları zprvdurumdan kurtsroypr gibi görünüyor ama aldığı rehineler karşılığında çok düşük fiyatlar veriyordu. İşte bu noktada raskolnikov'un gözünde suçlu hatta insan bile değil bit oldu kadın. Kafasında yaptığı yarım yamalak plan ile harekete geçince peşinde izler bırakır.
Polis ile psikolojik savaşları en çok hoşuma giden bölümü oldu

Annesi klasik Ruslar gibi aynı Anna Karenina gibi atılıp bayılmaktan öteye gitmedi. Kızınjn istemediği bir evliliğe kendi kendini ikna etmeye çalışmaları ama oğluna mektup yazarken aslında damadı övüyor gibi görünüp bu işin olmaması için elinden geleni yapmasını istemesi tam drama Queenlik hareket. Direk söyle işte ne eveleyip geveliyorsun

Aşırı dağınık anlattım ama okuyan anlamıştır beni 😁
 
Durum
Mesaj gönderimine kapalı.
X