- 28 Mart 2012
- 8.170
- 2.003
Kabızlık nedir, tanımı nasıldır?
Kabızlık çok öznel, kişiye göre değişen bir şikayet olduğu için bazen hastalar farklı dışkılama alışkanlığını kabızlık olarak değerlendirebilirler. Her gün dışkılama yapmamayı kabızlık sayabilirler.
Hekim olarak kabızlığı aşağıda sayacağımız değişikliklerden birinin varlığı olarak tarif edebiliriz. Dışkılama esnasında fazla ıkınma ihtiyacı, sürekli sert dışkılama, dışkılama sonrası tam boşalamama hissi, dışkılamaya elle destek ihtiyacı ve 3-4 günde bir dışkılamak. Tabi bu durumların arada sırada olması kabızlık olarak değerlendirilmez.
Kimlerde görülür?
Her yaşta kabızlık görülmesine rağmen ileri yaşlarda ve bayanlarda daha sık görülür. Bebek ve çocuklarda da sıklıkla görülür.
Kabızlığın türleri var mıdır?
Evet, kabızlığı ikiye ayırabiliriz. Kronik (müzmin) kabızlık; genellikle yaşlılarda görülen ve uzun zamandır olan kabızlık şeklidir; bazı ilaçlar, barsakları etkileyen bazı hastalıklar bu tür kabızlığa yol açar. Akut kabızlık ise yeni gelişen kabızlık şeklidir. Sebebinin ne olduğu araştırmak gereklidir.
Kabızlığın sebepleri nelerdir?
Çok fazla sayıda kabızlık sebebi vardır. Bu sebepleri beş grupta toplayabiliriz. Barsakta tıkanıklık yapan hastalıklar (kanser, dışkı taşlaşması vb), dahilî hastalıklar (şeker hastalığı, guatr hastalığı vb), sinir ve kas hastalıkları (Multipl Skleroz, Parkinson, hareketsizlik vb), ilaçlar (antidepresanlar) ve sebebi bulunamayanlar. Bunlar içinde sebebi bilinemeyen kabızlık, hastaların büyük kısmını oluşturur.
Kabızlığı sebebini bilmek gerekir mi?
Eğer kabızlığın sebebini bilirsek tedavimiz de ona göre değişecektir. Şeker hastalığı olan birinde kabızlık için tedavimiz başka, çocukta yiyecek değişikliğine bağlı kabızlığın tedavisi başka, barsak kanserine bağlı kabızlığın tedavisi elbette ki farklı olacaktır.
Kabızlığın sebebini öğrenmek için ne yapmak gerekir?
Öncelikle hastanın gerçekten kabız olup olmadığına karar vermek gerekir. Bazı hastalar her gün dışkılama yapmadıklarında kendilerinde kabızlık var zannedebilirler.
Hekim olarak kabız olduğu belirlediğimiz kişilerde kabızlığın süresini ve başlangıç zamanını sorguluyoruz. Bebeklikten beri olanlara başka, genç yaşta başlayıp uzun zamandır olanlara başka, son zamanlarda yeni başlamış kabızlığa yaklaşım başkadır. Kabızlıkla beraber yandaş şikayetler sorgulanır; kanama, zayıflama, halsizlik, karın ağrısı, şişkinlik hissi gibi.
Ardından anal (makat) bölgenin muayenesi yapılır, basur, çatlak, abse, gibi hastalıkların olup olmadığı kontrol edilir. Bazı hastalarda barsakların içini görmek için kolonoskopi, barsakların çalışma hızının tesbiti gibi daha ileri tetkikler yapmak gerekir.
Her hastaya bu tetkikler yapılıyor mu?
Kabızlığın sorgulaması her hastaya yapılır. Bu sorgulama sonrası genellikle hekim sebebini belirler ve tedavisini verir. Bazen bu tedavi sonucunda kabızlık düzelmez. Bu durumda hastalara tetkik yapmak gerekebilir. Ya da hastaların az bir kısmında ilk muayene sonrası bir tedaviye başlamadan bu tetkikleri yapmak gerekir. Tetkikler sonucunda kabızlık sebebine göre gereken tedavi verilir.
Tedavi olarak ne yapmak gerekir?
Eğer belirli bir sebep bulunduysa o sebebe yönelik tedavi yapmak gerekir. Sebep belli değilse ilk olarak yiyeceklerdeki lif miktarını artırmak, bol meyve sebze yemek ve sıvı alımını artırmak faydalı olur. Yaşlı insanlara biraz hareket etmeleri, yürüyüş yapmaları önerilir. Bu şekilde kabızlık düzelmezse ilaçlarla tedavi başlanır.
Kabızlığı önleyen azaltan gıdalar nelerdir?
Özellikle bol lifli ve posalı yiyecekler kabızlığı düzeltmek için yararlıdır. Meyve sebzenin bol tüketilmesi, kayısı, incir, zeytinyağı, baklagiller bol posalı olduklarından kabızlığı düzeltmekte faydalıdırlar. Ülkemiz ve Türk mutfağı bu bakımdan şanslıdır.
Kabızlığı düzeltmek için ne ilaçları kullanmak gerekir?
Eğer yiyecek içeriğini değiştirdikten, bol sıvı aldıktan ve hareket ettikten sonra hâlâ kabızlık devam ediyorsa ilaç tedavisi vermek gerekir. Bu durumda dışkı kitlesini artıcı, dışkının su hacmini artıcı ve barsakların çalışmasını hızlandırıcı ilaçlar kullanılabilir.
Sürekli ilaç kullanımı barsak tembelliğine yol açar mı?
Evet, bazı ilaçları uzun süre, yıllarca kullanmak barsakların bu ilaçlara hassasiyetini azaltır. Dolayısıyla ilaçların etkileri azalır. Bu bir anlamda barsakların çalışması için başka ve daha kuvvetli uyarıcılara ihtiyacı anlamına gelir. Bu yüzden kabızlığı düzeltmekte yeme alışkanlığını değiştirmek ve doğru dışkılamayı geliştirmek gerekir.
Doğru dışkılama nasıl olmalıdır?
Dışkılama, biyolojik, psikolojik ve sosyal yönleri olan bir faaliyettir. Bu üç faktörün her birisinin sağlıklı ve uygun şartlara sahip olması gerekir ki doğru bir dışkılama olsun.Bu faktörlerden birisinde bir eksiklik ve ya anormallik olursa hem doğru dışkılama olmaz, hem kabızlık gelişir hem de hastalıklar ortaya çıkabilir. Mekân değişiklikleri, seyahat, alışık olunandan farklı yemekler yemek, yoğun stres altında olmak da dışkılama düzenini bozup kabızlık yapabilir.
Herhangi bir hastalığı olmayan kişiler için doğru dışkılamayı şu şekilde önerebiliriz. Dışkılama ihtiyacı olduğunda bekletmeden tuvalete gidilmeli, tuvalette uzun süre beklemeden ve çok fazla ıkınmadan dışkılama yapıp bitirilmelidir. Tam boşalayım diye beklemek, dışkılama süresinin çoğunu ıkınarak geçirmek, gazete okuyacak sigara içecek kadar beklemek doğru değildir.
Doğru dışkılama için davranış değişikliği yapmak gerekir mi?
Bazı alışkanlıkları edinmekte yarar var. Her gün belli saatte, özellikle bir öğün sonrası, mesela kahvaltı sonrası ya da akşam yemeği sonrası tuvalete oturup barsakları dışkılamaya alıştırmak yararlıdır. Çömelme ile makat bölgesi kasları gevşeyeceği için alaturka tuvalet daha uygun olabilir.
Kabızlığın özel durumları var mıdır?
Çocuklarda, gebelerde, yatalak hastalarda ve ameliyat sonrası gelişen kabızlık özellik arzeder.Çocuklarda yeni yiyeceklere başlayınca kabızlık olabilir. Gıdaların düzenlenmesi ve geçici ilaçlarla bu kabızlık düzelebilir. Bazen de makat bölgesinde olan çatlaklar dışkılamayı ağrılı hale getirdiğinden, çocuk dışkılama yapmak istemez ve kabızlık olur. Gebelikte görülen kabızlık barsakların sıkışması sonucu olur. Yine diyet düzenlemesi ve bazı ilaçlarla kabızlık giderilir. Yatalak hastaların bol posalı gıdalarla beslenmeleri ve hafif dışkı yumuşatıcılar kullanmaları yararlıdır. Ameliyat sonrası kabızlık olduysa bu durumda kesinlikle hekime muayene olmalı ve ameliyata bağlı bir aksilik olup olmadığı kontrol edilmelidir. Barsakların çalışması ile ilgili bir aksilik yoksa ilaçlarla kabızlık düzeltilir.
Kabızlığın ameliyatla tedavisi var mıdır?
Çok nadir durumlar haricinde, sadece kabızlık için ameliyat yoktur. Ama bebek ve çocuklarda görülen, barsakları çalıştırıcı sinirlerin yokluğu (Hirschprung) hastalığında, ileri derecede tembel barsaklarda (kolonik inertia), makatı tıkamış, taşlaşmış dışkı varlığında (fekalom) ya da kolon kanseri gibi durumlarda ameliyat yapılabilir.
Kabızlık tedavi edilmezse başka hastalıklar oluşur mu?
Evet, kabızlığın devam ederse dışkılama esnasında ıkınmak da gerekli olur. Sürekli ıkınma makat bölgesinde basur, çatlak ve makat sarkmasına yol açabilir. Çok ileri vakalarda katılaşıp taş haline gelmiş dışkı barsak tıkanmasına, hatta delinmesine yol açabilir. Tabi en başta kabızlığın tedavi gerektiren başka bir hastalık sebebiyle olmadığından emin olmak gerekir.
Yrd. Doç. Dr. Alaattin ÖZTÜRK
Kabızlık çok öznel, kişiye göre değişen bir şikayet olduğu için bazen hastalar farklı dışkılama alışkanlığını kabızlık olarak değerlendirebilirler. Her gün dışkılama yapmamayı kabızlık sayabilirler.
Hekim olarak kabızlığı aşağıda sayacağımız değişikliklerden birinin varlığı olarak tarif edebiliriz. Dışkılama esnasında fazla ıkınma ihtiyacı, sürekli sert dışkılama, dışkılama sonrası tam boşalamama hissi, dışkılamaya elle destek ihtiyacı ve 3-4 günde bir dışkılamak. Tabi bu durumların arada sırada olması kabızlık olarak değerlendirilmez.
Kimlerde görülür?
Her yaşta kabızlık görülmesine rağmen ileri yaşlarda ve bayanlarda daha sık görülür. Bebek ve çocuklarda da sıklıkla görülür.
Kabızlığın türleri var mıdır?
Evet, kabızlığı ikiye ayırabiliriz. Kronik (müzmin) kabızlık; genellikle yaşlılarda görülen ve uzun zamandır olan kabızlık şeklidir; bazı ilaçlar, barsakları etkileyen bazı hastalıklar bu tür kabızlığa yol açar. Akut kabızlık ise yeni gelişen kabızlık şeklidir. Sebebinin ne olduğu araştırmak gereklidir.
Kabızlığın sebepleri nelerdir?
Çok fazla sayıda kabızlık sebebi vardır. Bu sebepleri beş grupta toplayabiliriz. Barsakta tıkanıklık yapan hastalıklar (kanser, dışkı taşlaşması vb), dahilî hastalıklar (şeker hastalığı, guatr hastalığı vb), sinir ve kas hastalıkları (Multipl Skleroz, Parkinson, hareketsizlik vb), ilaçlar (antidepresanlar) ve sebebi bulunamayanlar. Bunlar içinde sebebi bilinemeyen kabızlık, hastaların büyük kısmını oluşturur.
Kabızlığı sebebini bilmek gerekir mi?
Eğer kabızlığın sebebini bilirsek tedavimiz de ona göre değişecektir. Şeker hastalığı olan birinde kabızlık için tedavimiz başka, çocukta yiyecek değişikliğine bağlı kabızlığın tedavisi başka, barsak kanserine bağlı kabızlığın tedavisi elbette ki farklı olacaktır.
Kabızlığın sebebini öğrenmek için ne yapmak gerekir?
Öncelikle hastanın gerçekten kabız olup olmadığına karar vermek gerekir. Bazı hastalar her gün dışkılama yapmadıklarında kendilerinde kabızlık var zannedebilirler.
Hekim olarak kabız olduğu belirlediğimiz kişilerde kabızlığın süresini ve başlangıç zamanını sorguluyoruz. Bebeklikten beri olanlara başka, genç yaşta başlayıp uzun zamandır olanlara başka, son zamanlarda yeni başlamış kabızlığa yaklaşım başkadır. Kabızlıkla beraber yandaş şikayetler sorgulanır; kanama, zayıflama, halsizlik, karın ağrısı, şişkinlik hissi gibi.
Ardından anal (makat) bölgenin muayenesi yapılır, basur, çatlak, abse, gibi hastalıkların olup olmadığı kontrol edilir. Bazı hastalarda barsakların içini görmek için kolonoskopi, barsakların çalışma hızının tesbiti gibi daha ileri tetkikler yapmak gerekir.
Her hastaya bu tetkikler yapılıyor mu?
Kabızlığın sorgulaması her hastaya yapılır. Bu sorgulama sonrası genellikle hekim sebebini belirler ve tedavisini verir. Bazen bu tedavi sonucunda kabızlık düzelmez. Bu durumda hastalara tetkik yapmak gerekebilir. Ya da hastaların az bir kısmında ilk muayene sonrası bir tedaviye başlamadan bu tetkikleri yapmak gerekir. Tetkikler sonucunda kabızlık sebebine göre gereken tedavi verilir.
Tedavi olarak ne yapmak gerekir?
Eğer belirli bir sebep bulunduysa o sebebe yönelik tedavi yapmak gerekir. Sebep belli değilse ilk olarak yiyeceklerdeki lif miktarını artırmak, bol meyve sebze yemek ve sıvı alımını artırmak faydalı olur. Yaşlı insanlara biraz hareket etmeleri, yürüyüş yapmaları önerilir. Bu şekilde kabızlık düzelmezse ilaçlarla tedavi başlanır.
Kabızlığı önleyen azaltan gıdalar nelerdir?
Özellikle bol lifli ve posalı yiyecekler kabızlığı düzeltmek için yararlıdır. Meyve sebzenin bol tüketilmesi, kayısı, incir, zeytinyağı, baklagiller bol posalı olduklarından kabızlığı düzeltmekte faydalıdırlar. Ülkemiz ve Türk mutfağı bu bakımdan şanslıdır.
Kabızlığı düzeltmek için ne ilaçları kullanmak gerekir?
Eğer yiyecek içeriğini değiştirdikten, bol sıvı aldıktan ve hareket ettikten sonra hâlâ kabızlık devam ediyorsa ilaç tedavisi vermek gerekir. Bu durumda dışkı kitlesini artıcı, dışkının su hacmini artıcı ve barsakların çalışmasını hızlandırıcı ilaçlar kullanılabilir.
Sürekli ilaç kullanımı barsak tembelliğine yol açar mı?
Evet, bazı ilaçları uzun süre, yıllarca kullanmak barsakların bu ilaçlara hassasiyetini azaltır. Dolayısıyla ilaçların etkileri azalır. Bu bir anlamda barsakların çalışması için başka ve daha kuvvetli uyarıcılara ihtiyacı anlamına gelir. Bu yüzden kabızlığı düzeltmekte yeme alışkanlığını değiştirmek ve doğru dışkılamayı geliştirmek gerekir.
Doğru dışkılama nasıl olmalıdır?
Dışkılama, biyolojik, psikolojik ve sosyal yönleri olan bir faaliyettir. Bu üç faktörün her birisinin sağlıklı ve uygun şartlara sahip olması gerekir ki doğru bir dışkılama olsun.Bu faktörlerden birisinde bir eksiklik ve ya anormallik olursa hem doğru dışkılama olmaz, hem kabızlık gelişir hem de hastalıklar ortaya çıkabilir. Mekân değişiklikleri, seyahat, alışık olunandan farklı yemekler yemek, yoğun stres altında olmak da dışkılama düzenini bozup kabızlık yapabilir.
Herhangi bir hastalığı olmayan kişiler için doğru dışkılamayı şu şekilde önerebiliriz. Dışkılama ihtiyacı olduğunda bekletmeden tuvalete gidilmeli, tuvalette uzun süre beklemeden ve çok fazla ıkınmadan dışkılama yapıp bitirilmelidir. Tam boşalayım diye beklemek, dışkılama süresinin çoğunu ıkınarak geçirmek, gazete okuyacak sigara içecek kadar beklemek doğru değildir.
Doğru dışkılama için davranış değişikliği yapmak gerekir mi?
Bazı alışkanlıkları edinmekte yarar var. Her gün belli saatte, özellikle bir öğün sonrası, mesela kahvaltı sonrası ya da akşam yemeği sonrası tuvalete oturup barsakları dışkılamaya alıştırmak yararlıdır. Çömelme ile makat bölgesi kasları gevşeyeceği için alaturka tuvalet daha uygun olabilir.
Kabızlığın özel durumları var mıdır?
Çocuklarda, gebelerde, yatalak hastalarda ve ameliyat sonrası gelişen kabızlık özellik arzeder.Çocuklarda yeni yiyeceklere başlayınca kabızlık olabilir. Gıdaların düzenlenmesi ve geçici ilaçlarla bu kabızlık düzelebilir. Bazen de makat bölgesinde olan çatlaklar dışkılamayı ağrılı hale getirdiğinden, çocuk dışkılama yapmak istemez ve kabızlık olur. Gebelikte görülen kabızlık barsakların sıkışması sonucu olur. Yine diyet düzenlemesi ve bazı ilaçlarla kabızlık giderilir. Yatalak hastaların bol posalı gıdalarla beslenmeleri ve hafif dışkı yumuşatıcılar kullanmaları yararlıdır. Ameliyat sonrası kabızlık olduysa bu durumda kesinlikle hekime muayene olmalı ve ameliyata bağlı bir aksilik olup olmadığı kontrol edilmelidir. Barsakların çalışması ile ilgili bir aksilik yoksa ilaçlarla kabızlık düzeltilir.
Kabızlığın ameliyatla tedavisi var mıdır?
Çok nadir durumlar haricinde, sadece kabızlık için ameliyat yoktur. Ama bebek ve çocuklarda görülen, barsakları çalıştırıcı sinirlerin yokluğu (Hirschprung) hastalığında, ileri derecede tembel barsaklarda (kolonik inertia), makatı tıkamış, taşlaşmış dışkı varlığında (fekalom) ya da kolon kanseri gibi durumlarda ameliyat yapılabilir.
Kabızlık tedavi edilmezse başka hastalıklar oluşur mu?
Evet, kabızlığın devam ederse dışkılama esnasında ıkınmak da gerekli olur. Sürekli ıkınma makat bölgesinde basur, çatlak ve makat sarkmasına yol açabilir. Çok ileri vakalarda katılaşıp taş haline gelmiş dışkı barsak tıkanmasına, hatta delinmesine yol açabilir. Tabi en başta kabızlığın tedavi gerektiren başka bir hastalık sebebiyle olmadığından emin olmak gerekir.
Yrd. Doç. Dr. Alaattin ÖZTÜRK