4 Mart Pazar günü doktorda çatı kontrolüm vardı. Önce nstye, sonra ultrasona en son da çatı muayenesinde bulunduktan sonra perşembe hastaneye gel, nst, ultrason ve bazı kan tahlilleri istiycem. Ondan sonra da her an tetikte ol. Suyun gelirse ya da sancın başlarsa hemen beni arayıp acile geliyorsun dedi. Doğumunun olacağı gün büyük bir enerjiyle uyanırsın. O gün pek çok şey yapmak istersin. Temizlik, alışveriş... Böyle dinamik uyanırsan tetikte ol. Doğumun o gün olabilir dedi. Perşembe sabah(8Mart) hastanede işlerimizi hallettik. Cuma günü biraz dolaştık falan akşam üstü eve geldiğimde kendimi üşümüş ve yorgun hissettim. Uzandım biraz uyumuşum. Sonra biraz suyumun gelmesiyle uyandım, kıpırdanınca biraz daha geldi. Ayağa kalktım biraz daha. Tuvalete gittiğimde tahminen yarım çay bardağı kadar toplamda suyum gelmişti. Ama tam da emin olamadım su olduğundan. Biraz beklemek istedim ama bu arada çantama son dakika atmam gereken eşyalarımı ortadan toplamaya ve giyinmeye başladım. Annem ve kayınvalideme söyledim durumu. Eşim geldi, acele etmek istemedim. Ama suyum geldiyse hemen acile gitmem gerektiğini de biliyordum. Suyum 17:30 gibi gelmişti. Ard arda pek çok kez tuvalete gittim. 20:00de doktorumu aradım. Hemen acile gitmem gerektiğini acili arayacağını söyledi. Turnusol kağıdıyla suyumun gelip gelmediği kontrol edilecekmiş. Acildeki kontrolde turnusol kağıdına gerek kalmadan suyumun geldiğini, açıklığımın 1 cm olduğunu yatışımın yapılacağını söyledi. Yatışım yapıldı. Hemen antibiyotik iğne vuruldu. Benimle ilgilenen doktorlar suyum geldiği için doğumu başlatmak zorunda olduklarını söyledi. Suni sancı verdiler. 21:15'ten 04:00'e kadar suni sancıyla açıklığım 4 cme ulaştı. 4 cmden sonra epidural takıldı ancak dozu çok az verdiler. Sancılarımın ve kasılmalarımın çok da azalmasını istemediler. Yoksa doğum süresi çok uzarmış. Bu nedenle ben aynı sancıları çekmeye devam ettim. Belki epidural olmasa sancılarımın şiddeti artacaktı bilmiyorum. Epiduralin bi etkisini hissetmedim desem yeridir. Doğum sancısı denilen şey benim için müthiş bir bel ağrısıydı. Hiç böyle düşünmemiştim. 4den sonra bi 10 dk yürümeme izin verdiler. Suyum geldiği ve suni sancı verildiği için ne yazık ki yatağa bağlı haldeydim. Zaten doğum sancısı bel ağrısı şeklindeydi bi de sürekli yatınca daha da belim ağrımıştı. Biraz yürümek iyi geldi. Ardından gene yatırdılar. 8'e kadar ciddi sancı çektim. Kendimi sezaryan istememek için zor tuttum diyebilirim. Ama tüm gece eşim ayaklarımı, annem belimi ovuyor, kayınvalidem elimden tutup bana destek oluyorlardı. Sabah 8'de açıklığım 10 cme ulaştı. Kendi doktorum gece boyunca nöbetçi doktorlarla iletişim halindeydi ve sürekli eşimi arayıp gelişmelerden onu da bilgilendiriyordu. 8:30da kendi doktorum geldi. Gece nöbetçi olan tüm doktorlarla birlikte 10dk içinde 3-4 ıkınmayla doğumumu gerçekleştirdiler. Bebeğim doğduğunda hemen yanımdaki küvette onu sildiler ve giydirdiler. 2880 gr ve 48 cm boyunca minyon bir kızım olmuştu. Doğduğunda gözleri açık ve dil çıkartıyordu. Hemen hemşire daha plasenta çıkartılırken bebeğimi bana yaklaştırıp emzirtti. Ardından biraz dikiş atıldı. Doğum öncesi bacağımdan bi iğne yapmışlardı. Dikişleri hiç duymadım. Ardından odayı temizlediler. Bebeğime kavuşmuş oldum. 10 Mart Cumartesi sabahı saat 08:40'da doğdu. (39+2 günlükken suyum geldi, 39+3 günlükken doğdu.) Geceyi düşündüğümde gerçekten suni sancı zordu ama doğumdan sonra kendim giyindim. Kucağıma bebeğimi alıp emzirdim. Birisinin bana bakmasına ihtiyacım yoktu ve gayet iyiydim. Sonrasını düşününce normal doğumun avantajları gerçekten çok fazla. Umarım suni sancı almaya gerek kalmadan önce sancılarınız başlar da gerçekten normal bi normal doğum yaşarsınız. Bebeğim şu an 10 günlük. Umarım en kısa zamanda sizler de bebeklerinizi kucaklarına alırsınız.