- 8 Eylül 2017
- 11.039
- 19.736
- 31
Al benden de o kadar canım ya.Yaa çok merak ettim kimdi onlar
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Al benden de o kadar canım ya.Yaa çok merak ettim kimdi onlar
Biz de annemle İngiltere'de bir küçük butiğe girdik. deneme kabinlerinde annem üzerine bir şey denedi sonra çıktık. Biz çıkar çıkmaz butiğin sahibi kadın bize İngilizce "siz Türk müsünüz?" dedi "evet nasıl anladınız?" dedik "konuşmalarınızı duydum, ben Türkiye'de yaşamıştım, Türkçe biliyorum" dedi. Biz iyi falan olduk sonra ne konuştuğumuzu anımsadık. Kabinde geçen konuşmamız şu şekilde : Annem "Gül os.rdun mu sen?" Ben "Hayır os.rmadım" Annem "Doğru söyle, leş gibi kokuyor, sen mi os.rdn" Ben "Hayir anne vallahi billahi ben os.rmadım"Her zaman basima gelir bu yurt disindayiz ve bir yere gidince hep turkce konusuyoruz nasil olmazsa fransizlar anlamazlr diyorum ve ben karsimdakini elestiriyom daha agzima ne geliyosa diyom sonunda bana bakip guluyo ayy rezil oldum yike diyorum turk cikdi buda millet kahkaha atiyo Hatta bir kerede kuzenim esiyle banka hesabu acicaz kiz fransiz dedik konusuyoz esine diyorumki iyki kocan gelmemis yoksa kiz fenaymis dibi dusermis ha vuvutta masallahi var kizda tas gibi ayy aradan 1 dk gecdi kiz bize turkce konusmasinmi dilimiz tutuldu kiz daha konussaniza devam edin niye durdunuz diye bide azarladi bizi
Kasım ayı bir bayram tatili idi bir arkadaşımın ısrarı ile deniz kenarında tam pansiyon bir otele gittik. Arkadaşımın küçük oğlu bir de yaşlı alzheimer olan annesi var. Neyse biz yoldan geldik akşam yemeğine oturduk. İçecekler beleş ya yemekten önce de bir sürü şey içtik, yemekte de bir sürü şey bira falan. Saatlerce oturduk masada, sohbet ettik, yemekten sonra da çay istedi arkadaşım ama saat 12 olmuş servis kapanmış, koyun öteki tarafında bir kafe var" orada çay içebilirsiniz" dediler. Biz de kalktık oraya gitmek için. Bu arada ben bu kadar süre hiç tuvalete gitmedim. Arkadaşım "sen annemle bekle ben oğlanı bir tuvalete götüreyim" dedi. Biz teyze ile açık büfenin başında bekledik, benim de aşırı tuvaletim var ama teyzeyi bırakamıyorum, alzheimer. Ama nasıl zor duruyorum. Bu arada açık bufede böyle baharat kaseleri var, ekmek hamurundan yapmışlar, göye süs ama aşırı saçma ve komik duruyorlar. Teyze gitti bunları uzun uzun inceledi sonra çatlak bir sesle "Ne bu? hamur mu bu?" demesiyle bana bir gülmek geldi şar diye olduğu gibi kaçırdım altıma. O sırada arkadaşım geldi ve "hadi gidiyoruz" dedi. Ben bir şey diyemedim. Ama altımdaki açık renk kot pantolon olduğu gibi batmış altıma kaçırdığım apaçık belli oluyordu. Kafeye vardığımızda herkes anlayacak. Ben de anlaşılmasın diye ani bir kararla deniz kenarından yürürken kazara düşmüş numarası yapıp kendimi denize bıraktım. Böylelikle pantolonum sırıl sıklam oldu ve işediğim belli olmuyordu. Neyse biz gittik çay içtik, dönüyoruz hava da soğuk üşümeye başladım. O sırada artık arkadaşıma kazara düşmediğimi ve denize girmemin gerçek sebebini anlattım. Anlatırken ikimiz de kahkahalarla gülerken bir baktım tekrar işiyorum.
Biz de annemle İngiltere'de bir küçük butiğe girdik. deneme kabinlerinde annem üzerine bir şey denedi sonra çıktık. Biz çıkar çıkmaz butiğin sahibi kadın bize İngilizce "siz Türk müsünüz?" dedi "evet nasıl anladınız?" dedik "konuşmalarınızı duydum, ben Türkiye'de yaşamıştım, Türkçe biliyorum" dedi. Biz iyi falan olduk sonra ne konuştuğumuzu anımsadık. Kabinde geçen konuşmamız şu şekilde : Annem "Gül os.rdun mu sen?" Ben "Hayır os.rmadım" Annem "Doğru söyle, leş gibi kokuyor, sen mi os.rdn" Ben "Hayir anne vallahi billahi ben os.rmadım"
Güzel moral olmuşsun adamaTeyzemin eşinin saçları döküktür yani kel neredeyse. Bir gün saçını komple kazıtmış. "Nasıl olmuş?" diye sordu ama böyle pişman gibiydi, yüh gitti saçlar falan gibi. ben de morali düzelsin diye "yoo güzel olmuş, hatta hiç farketmemiş bile" dedim Eniştem "Yani zaten keldin farketmemiş diyorsun yani?"
öyle bir fıkra var, oldukça popüler, bilenleriniz çoktur ama ben yine anlatayım. Adama doktor fitil yazıyor ama adam nasıl kullanacağını anlamıyor. Karısı diyor ki aç doktora sor. Adam utana sıkıla arayıp "nasıl içeceğim bu ilacı?" diye soruyor Doktor "onlar supozituvar Beyefendi anüsten alınır" diyor. Bizimki teşekkür edip kapatıyor ama hiç bir şey anlamıyor tabi. Eşi aç tekrar sor diyor Adam olur du olmaz dı utana sıkıla tekrar arıyor "kusuruma bakmayın doktor Bey ben yine anlayamadım nasıl kullanacağımı bu ilacı" diyor Doktor "fitil bu makattan alacaksın" diyor. Bizimki tamam diyor kapatıyor ama yine anlamıyor karışı aç tekrar sor diyor adam bu sefer olmaz çok ayıp olur, doktor kızar diyor aramak istemiyor. Yok kızardı kızmazdı, eşinin zoru ile tekrar arayıp "Doktor Bey kusuruma bakmayın sizi rahatsız edip duruyorum ama ben cahil adamım söylediklerinizi anlayamıyorum, bir daha anlatabilir misiniz ben nasıl alacağım bu ilacı?" diyor doktor "Kçına sok kçna" diyor bizimki telefonu kapatıyor ama yüzü bembeyaz dönüyor eşine "Bak gördün mü sonunda kızdırdık işte doktoru" diyor.Ben de şöyle bi anı var hala utanırım idrar yollarmda iltihap vardı doktor bi hap ve fitil vermiş ama bilmiyorum fitil verdiğini hatta kutunun içindekininde fitil olduğunu bilmiyodum.eczaneye ilaçları almaya gittim eczacı bey bi kutuya sabah akşam 1 tok yazdı diğerine bişey yazmayınca sordum pardon bu günde kaç kere aç mı tok mu diye..Hayır hanmefendi bunu yutmayacaksınız hazneye yerleştireceksiniz deyince başımdan aşşa kaynar sular döküldü.Hmm öylemi tamam dedikten sonra nasıl topukladım ordan o kısım ben de yok sanki bi narkoz etkisi
öyle bir fıkra var, oldukça popüler, bilenleriniz çoktur ama ben yine anlatayım. Adama doktor fitil yazıyor ama adam nasıl kullanacağını anlamıyor. Karısı diyor ki aç doktora sor. Adam utana sıkıla arayıp "nasıl içeceğim bu ilacı?" diye soruyor Doktor "onlar supozituvar Beyefendi anüsten alınır" diyor. Bizimki teşekkür edip kapatıyor ama hiç bir şey anlamıyor tabi. Eşi aç tekrar sor diyor Adam olur du olmaz dı utana sıkıla tekrar arıyor "kusuruma bakmayın doktor Bey ben yine anlayamadım nasıl kullanacağımı bu ilacı" diyor Doktor "fitil bu makattan alacaksın" diyor. Bizimki tamam diyor kapatıyor ama yine anlamıyor karışı aç tekrar sor diyor adam bu sefer olmaz çok ayıp olur, doktor kızar diyor aramak istemiyor. Yok kızardı kızmazdı, eşinin zoru ile tekrar arayıp "Doktor Bey kusuruma bakmayın sizi rahatsız edip duruyorum ama ben cahil adamım söylediklerinizi anlayamıyorum, bir daha anlatabilir misiniz ben nasıl alacağım bu ilacı?" diyor doktor "Kçına sok kçna" diyor bizimki telefonu kapatıyor ama yüzü bembeyaz dönüyor eşine "Bak gördün mü sonunda kızdırdık işte doktoru" diyor.
Ayy, uzun zamandan sonra ilk defa yüksek sesle gülme krizine girdimBiz de annemle İngiltere'de bir küçük butiğe girdik. deneme kabinlerinde annem üzerine bir şey denedi sonra çıktık. Biz çıkar çıkmaz butiğin sahibi kadın bize İngilizce "siz Türk müsünüz?" dedi "evet nasıl anladınız?" dedik "konuşmalarınızı duydum, ben Türkiye'de yaşamıştım, Türkçe biliyorum" dedi. Biz iyi falan olduk sonra ne konuştuğumuzu anımsadık. Kabinde geçen konuşmamız şu şekilde : Annem "Gül os.rdun mu sen?" Ben "Hayır os.rmadım" Annem "Doğru söyle, leş gibi kokuyor, sen mi os.rdn" Ben "Hayir anne vallahi billahi ben os.rmadım"
Kuzenim burun ameliyatı olmuştu. Tuvaleti geldi narkoz etkisinde tabi getirdikleri kaba yaptırdım yardım edip agsjahaj sonra nedense o kabı banyoya diilde danışmaya götürdüm kadın boş mu dedi hayır dedim işedi. Hanımefendi banyoya koyun alırlar ordan dedi ahskwjkd. Küçüktüm daha ama salakmışım da eniştemler falan hep gördü tam rezillikti. Hala aklıma gelince yüzüm kızarır
Hayır işediKuzenim burun ameliyatı olmuştu. Tuvaleti geldi narkoz etkisinde tabi getirdikleri kaba yaptırdım yardım edip agsjahaj sonra nedense o kabı banyoya diilde danışmaya götürdüm kadın boş mu dedi hayır dedim işedi. Hanımefendi banyoya koyun alırlar ordan dedi ahskwjkd. Küçüktüm daha ama salakmışım da eniştemler falan hep gördü tam rezillikti. Hala aklıma gelince yüzüm kızarır
Ordan bi aşk başlayaymış ya romantik olurduAyy çok güldüm bir tane de ben anlatayım
Üniversitenin ilk senesi ilk günlerindeyiz. Sınıfta yabancı bir çocuk var böyle iri yarı kilolu esmer ve çoğunlukla renkli giyinen biriydi, böyle kırmızılar pembeler falan bana çok sevimli gelmişti.Çocuk asla Türkçe konuşmuyor, bir şey söyleyeceği veya soracağı zaman hep İngilizce konuşuyor ve biz arkadaşlarla Türkçe bilmediği kanısına varıyoruz Yine sanırım okulun ilk haftası falandı, bir gün sınıfa girdik gelmiş oturuyor, ben görür görmez yaa kızlar çok tatlı canım baksana ayıcık gibi falan bi şeyler zırvaladım neyse oturduk bir kaç dakika sonra yanına başka bir çocuk geldi ve Türkçe konuştular...
Kuzenim burun ameliyatı olmuştu. Tuvaleti geldi narkoz etkisinde tabi getirdikleri kaba yaptırdım yardım edip agsjahaj sonra nedense o kabı banyoya diilde danışmaya götürdüm kadın boş mu dedi hayır dedim işedi. Hanımefendi banyoya koyun alırlar ordan dedi ahskwjkd. Küçüktüm daha ama salakmışım da eniştemler falan hep gördü tam rezillikti. Hala aklıma gelince yüzüm kızarır
Ay yok kız gördüğüm yerde kaçıyodum artık Zaten bi sene sonra da okul değiştirdi sanırım görmedim hiçOrdan bi aşk başlayaymış ya romantik olurdu
Senin yüzünden mi okul değiştirdiAy yok kız gördüğüm yerde kaçıyodum artık Zaten bi sene sonra da okul değiştirdi sanırım görmedim hiç