Hacamat(Kan Aldırma) ile Gelen Sağlık...

azul

Muchas Gracias a DİOS..!
Kayıtlı Üye
2 Nisan 2010
3.236
14
Soru:

Hacamat yapımının şekli nasıl olmalıdır. Normal kan aldırmak da hacamat yerine geçer mi ve sağlık açısından faydaları var mıdır?

HACAMAT (HİCAMAT)


İki omuz arasından, sırttan, başın arka tarafından yahut vücudun herhangi bir yerinden tedavi maksadıyla bardak, şişe veya boynuzla kan aldırma.

Hacamat, sebebi belli bir hastalığın tedavisi olmaktan ziyade kan fazlalığının vücutta meydana getirdiği rahatsızlıkları gidermek için kullanılan genel bir tedavi usûlüdür.

Eskiden yaygın olarak "hacamat bıçağı" veya "hacamat zembereği" denilen bir aletle tatbik edilen bu usûl, bugün yerini enjektörle kan almaya bırakmıştır. Hacamat bıçağı, tarak biçiminde, vücutta bir sıra çizik meydana getiren bir alettir. Bir yüzünde birçok yarık bulunan bakır bir kutu içinde tetikli bir zembereğe bağlı olan bıçaklar, düğmesi basılınca zembereğin boşalmasıyla yarıklardan dışarı fırlar ve vücutta çizikler meydana getirir. Bardak vb. bir şeyle çizikler üzerinden kan çekilir. Bir cins sülük de bu iş için kullanılmaktadır. Sülük vücudun ağrıyan bölgelerine konularak kanı emmesi sağlanır.

Hangi araç ve metodla olursa olsun önemli olan kan aldırmaktır. Uzman bir hekimin muayenesi ve tavsiyesiyle yaptırılan hacamat faydalı ve İslâm'da caiz olan bir tedavi usûlüdür.


Hacamatın yani kan aldırmanın insan sağlığına birçok katkıda bulunduğu tıbbî bir gerçeğe dayanır. Özellikle bazı deri hastalıklarının tedavisinde hacamatın faydası görülmüştür.

Halid ÜNAL
 
Son düzenleyen: Moderatör:
Arkadaşlar var mı aranızda hacamat yaptıran,ya da sağlık için kan aldıran?

Deneyimlerimizi paylaşalım
...
 
Arkadaşlar bakın aşağıdaki linkte bazı arkadaşlar yaptırıp çok memnun kaldıklarını yazmışlar,


http://www.kadinlarkulubu.com/gebel...atif-tip/296407-hacamat-suluk-mucizesi-2.html


Kısırlığa,cin musallat olmasına,migrene vs. hepsine şifa deniliyor,

Peygamberimiz de yaptırmış,çok hadis var da eklemek yasak olduğundan ekleyemiyorum,ama çok çok tavsiye edilmiş,

Hatta Peygamberimiz zehirlendiğinde Cebrail(a.s) kafasının arkasından hacamat yapmasını söylemiş,ve yapılmış,şifa bulmuş.

İsteyen netten araştırabilir ayrıntılı olarak...

Resmen mucize yani,ben de Ramazan ayından sonra yaptırmayı planlıyorum...
 
Son düzenleme:
Profesör Doktor Sülük!

Yazıyı lütfen sonuna kadar okuyun!
Bana değil, size faydası var, isterseniz okumayın.
Sözün bittiği yeri gördüm çünkü.
Sözün bittiği yerden yazmaya çalışıyorum şimdi.
Zor bir yazı.
Bütün doktorlar aynı şeyi söylediler bu hastalara. “Tıbben yapılabilecek hiçbir şey yok”
Sonra da eklediler; “Sabredin, ileriki yıllarda tıp alanında gelişmeler olursa gözünüz açılabilir”
Kimi on yıldır, kimi de 26 yıldır bekliyor “bir gelişme” olsun diye.
Ama hala dünyaları karanlık. Yani bir gelişme olmadı.
Kimi Behçet hastası, kimi Glokom, kimi de tavuk karası.
Küçük yaşta kafası üstüne düşüp, görme merkezini hasara uğratanlar da var.
Hepsinin ortak özelliği gözlerinin görmüyor olması.
Hastalardan biri 26 yıl önce kaybetmiş gözlerini.
Behçet hastası. Doktorlar O’na “kesinlikle çaresi yok” demiş. Çünkü modern tıp bu hastalığa henüz çare bulamadı.
Kapı kapı dolaşıp çare arayan Aydınlı bir kadına doktor en son şu sözü söylemiş; “Amerika’ya da gitsen çaresi yok”
Kadın yıkılmış.
Bir diğeri defalarca ameliyat olmuş, ama nafile.
Tek isteği görmek. Ama göremiyor. Modern tıp çaresiz.
Şimdi buraya dikkat.
Tüm bu hastalar bir hafta gibi kısa bir sürede görmeye başladılar.
Yıllarca dünyaya kör bakan bu hastalar, mutluluktan havalara uçuyor.
Peki karanlık yılların hesabını kim verecek?
Onları tedavi eden doktor bir sülük.
Evet sülük.
Hani şu kocakarı ilaçlarından olan sülük.
Hem doktor, hem de ilaç.
Sülükle tedavi eden kişi bir tıp doktoru.
İşte sözün bittiği yer burası.
Sülük tedavisiyle bir hafta içinde yıllardır göremeyen bu hastalar şimdi görüyor.
Sadece göz değil.
Tıbbın çaresi yok dediği bir çok hastalık Manisa’daki bu merkezde tedavi ediliyor.
Yürüyemeyenler yürüyor, konuşamayanlar konuşuyor.
Merkez, Türkiye’nin dört bir yanından gelen hastalarla dolup taşıyor.
Yurt dışından gelenler de var.
Manisa’daki otellerde yer yok. Yeni oteller inşa ediliyor.
“Türk şeyi” bu değil de nedir sizce?
Şimdi soru şu;
Modern tıbbın yapamadığını yapan sülükler mi alternatif, yoksa, sülüğün yaptığını yapamayan modern tıp mı?
Hangisi alternatif tıp?
Benim kafam karışık.
Uyuyan bir insanı uyandırmak kolaydır, ama uyuyor taklidi yapıyorsa O’nu uyandıramazsınız.


Turgay Güler /haber7


Kızlar araştırırken buldum bu haberi ve resmen şok oldum yani,nasıl bi mucizedir bu!!!
 
Hacamat Nedir?

Hacamat deri altında birikmiş, damarda dolaşmayan, atıl kalmış, vücuda zararlı ve biriktigi noktada ilgili organa zarar veren PiS KANIN vücuddan dışarıya alınması işlemidir.

Dikkat edilmesi gerekli en önemli husus hacamat yapan kişinin ‘Modern Hacamat Eğitimi’ almış olmasıdır. Atadan deden kulakdan duyma bilgilerle şundan el aldım bundan el aldım diyerek yapanlar pek işe vakıf değillerdir.

Eğer hacamat yapan kişinin Akupunktur eğitimi (diploması) varsa o zaman Hacamat yaptırmanın faydası kat be kat olur.!!!

Hacamat ile Kızılay’a kan vermek arasında çok fark vardır. Kızılaya damardan verilen kan vücudun kullandığı temiz kandır. Hacamatla sadece pis kan alınır.

Hacamat daha yapılır yapılmaz kişide bir rahatlama ve hafifleme olur. Eğer Hacamat yapan uzman ve ehil ise başta tansiyon, migren, bel fıtığı, boyun ağrıları, romatizmal hastalıklar, karaciğer yağlanması, kolesterol başta olmak üzere bir çok hastalık tedavisinde başarılı sonuç alınır.
 
Son düzenleme:
Hacamatın hiç bir yan etkisi ve zararı olmaması; Hacamat’ı diğer tedavi yöntemlerine göre üstün kılar.

Örneğin modern tıbda migren ve yüksek tansiyon gibi hastalıkların tedavisi yoktur. Hacamat ile tansiyon, migren ve yüksek kolesterol hastalıkları nerdeyse %100′e yakın oranda hastaların ilaç almalarına gerek kalmayacak şekilde tedavisi mümkündür. Nerdeyse %100 dedik, çünkü sonuçlar hastalığın ilerleme seviyesine ve hastanın yaşına beslenme alışanlıklarına göre değişik oranda sonuçlar gösterir. Yaşı çok ilerlemiş, (65+) kılcal damarları kurumuş, hastalığı kronikleşmiş kişilerde başarı oranı daha azdır.

Ayrıca Tansiyon, migren gibi hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar ise sadece geçici rahatlama sağlar. Zamanla ilaçların yan etkileri ortaya çıkar. Buda yeni hastalıkların başlangıç sebebi olur.

İslamda Hacamat Hacamat Nerdeyse Hazreti Adem (AS) ile başlamış olup bir çok peygamber zamanında değişik kavimlerde uygulanmıştır.

İslamda ise Hacamat; Rasulallah Efendimize (sav) Mirac da Hacamat yaptırmanın önemi vurgulanarak ‘Ümmetine tavsiye olması’ melekler arzedildiği Hadis-i Şerfilerle sabitdir.

Bir hadis-i Şerifde Peygamber Efendimiz(s.a.v) buyuruyorki; ‘Sizin tedavi olmak için başvuracağınız en iyi çare Hacamattır’ (Hadis-i Şerif) (Nesei)

Abdullah b.Abbas(r.a) Şöyle demiştireygamber Efendimiz(s.a.v) Miraç gecesinde meleklerden hangi topluluğa uğradımsa bana ‘ümmetine kan aldırmayı emret’ diye tavsiye ettiler.

Unutkanlık, migren, Tansiyon, kolestrol, Pisikolojik rahatsızlıklar, Deprasyon, Belfıtığı, romatizma, İltihaplı eklem romatizması, Sedef, alaca, görme bozuklukları, erken yaşlanma cild kırışıklığı, gibi bir çok rahatsızlık tedavisi Hacamatla mümkündür. Hacamat’a tedavi edilen diğer hastalıklar nelerdir ve nasıl tedavi edilir merak edenler, ‘HACAMAT’LA HASTALIK TEDAVİSİ sayfamızı tıklayarak/ziyaret ederek okuyabilir.


Alıntı
 
Allah'ım sana geliyorum kkdan daha ne ögrenebilirim diye düşünmeye başladım şimdi
 
Hacamat tedavisi yeniden gündemde...

Hastalıklarından kurtulamayanlar çareyi hacamat yaptırmakta buldu. Özellikle Batı'da bu tedavinin yapıldığı merkez sayısı her geçen gün artıyor. Peki hacamat nedir, hangi hastalıkları tedavi eder?

Çağımız insanının en büyük sorunlarından biri hastalıklardan kurtulamaması... Bu da insanları modern tıbbın dışında tedavi yöntemlerine sevk ediyor. Bunlar içinde en çok ilgi gören ve her geçen gün dünya tıp çevrelerince de tavsiye edilense 'kupa terapisi', İslam literatüründeki adıyla 'hacamat'. Öyle ki, temmuz ayında, NHI Doğal Sağlık Enstitüsü ve Sade Hayat derneğinin girişimleriyle İstanbul'da Başbakan Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın katılımıyla 'Uluslararası Kupa Terapisi Sempozyumu' bile düzenlendi.

Kısacası; geçmişi insanlık tarihi kadar eski kupa terapisi (hacamat) tedavisinin itibarı iade ediliyor. Hacamat, Peygamber Efendimiz (sas)'in de uyguladığı, ümmetine de pek çok kez tavsiye ettiği bir tedavi yöntemi. Uzmanlara göre, iyileştirmediği birhastalıkyok. Peki nedir bu kupa terapisi (hacamat), nasıl yapılır, faydaları nedir?

Vücut yeniden doğmuş bebek gibi...

Kupa terapisi, yaş ve kuru olmak üzere ikiye ayrılıyor. Kuru olanı, ağrıyan bölgeye bardak/şişe çekme işlemine deniyor. O daha çok vücutta masaj etkisi yapıyor. Peygamber Efendimiz'in hadis-i şerifinde "Tedavi olduğunuz şeylerin en hayırlısı hacamattır." diye önemini vurguladığı vücuttan kan akıtılarak yapılan işlem 'yaş' olanı. Uygulama alanı daha fazla ve daha çok hastalığı tedavi ediyor. Çünkü işlem vücutta sağlığı koruma amacıyla atık maddelerin biriktiği belli noktalardaki tıkanıklık, kılcal veya ince damarlardan kirli kanın akıtılmasını sağlıyor. Hastalıklara sebebiyet veren bu kanlar atılıyor ve vücut işlemini yeni doğmuş bir çocuğunki gibi yerine getiriyor.

Hipokrat kupa terapisini savunuyor

Tedavinin geçmişi de hayli eski... Bu noktada bilgiyi Uluslararası Kupa Terapisi Sempozyumunu düzenleyenlerden Sade Hayat Derneği Başkanı Faruk Günindi'den öğreniyoruz.

Kupa terapisi 5 bin yıldır dünyanın pek çok yerinde uygulanan bir tedavi şekli. Modern tıbbın babası Hipokrat bile tedaviyi anlatmış. Tedavinin Müslümanlar içinse ayrı bir yeri var. Çünkü, insanlığa 5 vakit namazın hediye gönderildiği Miraç'ta, Peygamber Efendimiz'e melekler, kupa terapisini tavsiye ediyor. Efendimiz (sas) bu olayı hadis-i şerifinde şöyle buyurur: "Miraç'tan inerken hangi melek cemaatine rastlasam, 'Ey Muhammed! Ümmetine hacamat olmalarını emret' dediler."

Hadislerde hacamata dair her bilgi var

Hacamat ile hadis-i şerifler bunlarla sınırlı değil. Hadislerde, hacamatın nerelerden ve hangi tarihlerde yapılması gerektiğine kadar ayrıntılı bilgi yer alıyor. "Kafa hacamatı yaptırmak 7 derde şifadır: Cinnet, baş ağrısı, cüzam, maraz, uyuklama, diş ağrısı, baş dönmesi." hadis-i şerifi buna örnek. Şu anda İslam dünyası, tedaviyi, bu hadisler doğrultusunda uyguluyor. C-7 diye adlandırılan omuz, baş, kürek kemikleri ve kalp hizası, bel ve kuyruk sokumu, ayak bileklerini kapsayan bu noktalar, bugün dünyadaki bilim adamlarının da kupa terapisi için tavsiye ettiği yerler. Çünkü bu 7 bölge, vücutta atıkların toplandığı yerler ve hastalıklar bu noktalarda kendini belli ediyor.

Faruk Günindi, bu C-7 bölgenin dışında da terapi uygulanabileceğini söylüyor ama bazı bölgeler hariç. Mesela kafa çukuru. Uygulanırlığı 20. yüzyılda azalan ancak son birkaç yıldır tekrar gündeme gelen bu tedaviye dair günümüzde yapılmış tek akademik araştırmaİngiltereKupa Derneği'nin Genel Sekreteri Dr. Kaleem Ullah'a ait. Faruk Günindi'nin anlattığına göre, Kaleemullah'ın araştırmaya başlama hikâyesi ilginç. İngiltere'de tıp fakültesinde öğrenci olduğu yıllarda omuzunda bir ağrı başlar Ullah'ın. Okuduğu okuldaki pek çok profesörün kapısını çalar şifa bulmak için. ama nafile. Bir gün ev arkadaşı, "Sen doktor adayısın böyle şeylere karşı çıkarsın ama sana bir şey önereceğim. Bence hacamat ol." der. O da arkadaşının tahmin ettiği gibi karşı çıkar hacamata, fakat yine de yaptırır ve ağrısı geçer. Tedavi karşısında şaşkınlığını gizleyemeyen Ullah durumu hocalarına anlatır. Ve okuduğu bölümün başkanı, yüksek lisansını bu alanda yapmasını tavsiye eder. Böylece, konuya dair ilk akademik araştırma ortaya çıkar. Ullah, araştırma yapmakla kalmaz ve tedavi merkezleri açar.

Tedavinin faydaları kanıtlanmalı

Tedavinin Türkiye'de yayılmasını sağlayan ve modern öğelerle birleştirip üzerine araştırmalar yapan kişiyse Norveçli doktor Aidin Salih. Aidin Hanım, Türkiye'de bu alanda pek çok uzman yetiştiren biri. Tedaviye dair bir kitabı da var: Gerçek Tıp. Müslümanlığı bile İbn-i Sina'nın kitabında okuduğu 'hacamat tedavisi' sayesinde seçiyor. Aidin Hanım, tedavi için oldukça net fikirlere sahip. "Günümüzde iki yaşındaki çocuğa dahi hacamat uygulanmalı." diyor. Nedenini ise şöyle açıklıyor: "Bütün hastalıklar beslenme şeklimize bakıyor. Modern çağda da insanların ne yiyip ne içtikleri belli değil ve konsantre-hazır gıda tüketimi oldukça fazla. Haliyle vücut daha çok kirleniyor ve daha çok hastalık ortaya çıkıyor. İlaçlar da vücuttaki bu kiri temizlemiyor. Hacamatın önemi, kirlenen vücudu kan alarak temizlemesinden geliyor."
Bursa'da kupa terapisi uygulayan hekimlerden Orhan Ali de, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olmuş. Kupa terapisiyle sırt ağrısından kurtulmak için tanışmış ve nasıl yapıldığını öğrenmiş. Ona göre, kupa terapisi modern tıbbın çare olamadığı hastalıkların çaresi. Çünkü, ilaçlar sadece hastalığı dindiriyor. Ama kupa tedavisinde hastalıkların sebebini ortadan kaldırıyorsun. Çünkü kupa ile alınan kan vücudun bütün yükünü çeken bağ dokusunu boşaltıyor ve yeni kan üretme mekanizmaları harekete geçiyor.

Kupa sempozyumunda 40 kişi üzerinde yaptığı araştırmalarla, terapinin ağrıya etkisini araştıran hemşire Nuray Sağırlı ise tedavinin öneminden çok, bunu kanıtlayacak imkânların olmadığına değiniyor. Sağırlı, "Artık modern tıppın kupa terapisini görmezden gelmemesi gerek. Çünkü onlar görmese de hastalıklarına şifa bulmak isteyenler eninde sonunda yolunu bu tedaviyle kesiştirecek." diyor.

***

Neyi tedavi eder

Kanser, kısırlık, diyabet, yumuşak doku romatizması, felç, fibromiyoloji, gut, doğum lekeleri, karpal tünel sendromu, osteoporoz, sırt ağrısı, diğer ağrılar, kronik yorgunluk, gerginlik, zona, hıçkırık, romatoit artrit, nörodermatit, kronik astım ve bronşit, zatürre, kurdeşen, kabızlık, hemoroit, yüz spazmı, akut yüz felci, lezyonlar, öksürük, meme iltihabı, deri iltihabı, sedef, hipertansiyon, egzama, şizofren... vb.

***

Kupa terapisi için dikkat edilmesi gereken kurallar

Tedavinin İslam'a göre, bir uygulama adabı var. Mesela, tedavi hicri ayın 17., 19., 21. günlerinde yapılır. Çarşamba, cuma ve cumartesi günleri uygulanmaz. Özellikle sonbahar ve ilkbahar aylarında daha çok faydası vardır. Terapi uygulanacağı gün hastanın, kanı sulandırıcı gıdalar tüketmemesi gerekir. Ayrıca tedaviyi yapan ve yaptıranın abdestli olması lazım. Tedavi öncesi ve sonrasında bir şey yenmemesi gerekir.

***

Mehmet Kartallı (44 yaşında, ziraat mühendisi): Sırt ağrım için yaptırdım. İlk günde geçti. Vücudumdan 50 kilo ağırlığı atmış gibi hissettim. İnanın bu kadar fark edeceğini tahmin etmemiştim. Uykularımda da dinlenmeye başladım. Benden sonra ailede herkes hacamat oldu. Özellikle kızlarım memnun kaldı, çünkü sivilceleri geçti.

Halime Ulucan (37 yaşında, ev hanımı): Kalp kapağımdan doğuştan rahatsızdım. Nefes almakta zorlanıyordum. Bir yerden bir yere gitmek işkenceydi benim için. Bir de şiddetli migrenim vardı, 2 saatte bir hap alıyordum. Tedavinin ardından migren ağrılarım geçti. Hap kullanmıyorum ve nefes almam kolaylaştı.

Nafiye Hepgezerim (35 yaşında ev hanımı): Psikolojik sorunlarım vardı. Uzun yıllardır depresyon ilaçları kullanıyordum. Ve hep uyuyordum. Hacamat mutlu olmamı sağladı. Rahatladım, her şeyi dert etmemeye başladım.

Nurten Çarkçı (56 yaşında diş hekimi): Mesleğim gereği hep ayakta durmak zorundayım. Ve ayak bileklerim çok ağrıyordu bu yüzden. Bileğimi dairesel hareketler yaparak geçici olarak rahatlatmaya çalışıyordum. İlaçlarsa ağrıyı kesiyor, etkisi geçince yeniden başlıyordu. Bel, diz, bilek hacamatlarından sonra hareket ederken ağrı çekmemeye başladım.

***

Bilinen faydaları

Kılcal damarlardaki tıkanıklığı açar.

Kan ve dokulardaki gaz ve toksinlerin atılmasını sağlar.

Kaslardaki sertliği ve ödemi çözer.

Kan üretiminden sorumlu organları (kemik iliği, karaciğer, dalak) uyarır.

Bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır.

Ağrıları giderir, hastalıkları önler.

Bel tutulması, eklem ağrısı, baş ağrısı, bel-boyun fıtığı ve kireçlenmeye bağlı ağrıları giderir.

Kaygı bozukluğu, depresyon ve korkulara karşı etkilidir.

Dalak ve karaciğer hastalıklarını tedavi eder.

Tansiyonun dengelemesine yardımcı olur.

Zehirlenmeye karşı etkilidir.

Büyü ve sihire karşı etkilidir.

Aklı, hafızayı ve anlayışı artırır.

Migreni giderir.

Çıban, sivilce, kist ve tümöre iyi gelir.

Enerji ve key (canlılık) yollarındaki akımı düzenler.

Kan damarlarının tıkanmasını önler.

Dikkati artırır.



ZAMAN
 
Günaydın Kızlar

yaklaşık 1 hafta önce aldığım ama hiç okuma isteği duymadığım Can Boğazdan Çıkar adlı kitabı okumaya başladım sabah ve daha 53. sayfasında gözüme birşey çarptı peygamberimiz Hz. Muhammet SAV. a hediye olarak Mısır Meliki Mukavvısın gönderdiği doktor
-Efendim ben 1.5 senedir buradayım siz hiç hasta olmuyorsunuz sizin ashabınızda hiç hasta olmuyor deyince Peygamberimiz
- Biz hasta olmayız çünkü biz asla acıkmadan yemek yemeyiz, yemek yediğimizde de doymadan sofradan kalkarız ve senede bir hacamat yaptırırız. Buyurmuş.

Ben hemen netten hacamatın ne olduğunu araştırmaya başladım merakla ve işte Hacamat, deri altındaki birikmiş, damarda dolaşmayan, atıl kalmış, vücuda zararlı ve biriktiği noktada ilgili organa zarar veren pis kanın vücuttan dışarıya atılması işlemidir.

Ve hacamatın faydaları



Bedeni faydaları:
Sırttan alınan kan vücutta dolaşım sistemini rahatlatır. Zira sünnet olarak tavsiye edilen bölge tüm dolaşımın uğrak noktasıdır.
Hacamat ile vücut zindeleşir, yenilenir. Hacamat olan insanın hemen kendisini daha zinde hissetmesinin nedeni budur. Vücuda canlılık ve enerji verdiğinden dolayı sık hacamat olan insanda yaşlanma gecikir ve o insanın genç görünmesine sebebiyet verir.
Hacamat bağışıklık sistemini kuvvetlendirir, vücuda direnç kazandırır. Böylelikle hastalıkları da önler.
Hacamat ile vücuttan pis kanla beraber zararlı gaz, toksinler ve fazla asitler atılır.
Hacamat vücuttaki tüm ödemleri çözer.
Akupunktur etkisi sayesinde kan üretimi ile görevli organları uyarır.
Beynin, gözün vs. baştaki organların fonksiyonlarını artırır.
Göze canlılık verir, gözün görme kabiliyetini artırır. Başından hacamat olan bir insan bunu hemen fark eder. Çünkü hacamatın etkisi hemen zuhur eder.
Ağrıları giderir. Bilhassa boyun tutulmaları, kulunç ağrıları ve kireçlenme ağrıları gibi.
Psikolojik bir takım rahatsızlıklarda sinir sistemlerini rahatlatır.
Her hangi bir yerdeki tıkanıklıkları açar.
Bel ve boyun fıtığı durumlarında fıtık bölgesini rahatlatarak, ağrının azalmasını ve hatta kaybolmasını sağlar.
Özellikle migren ağrılarının kesin ve tek çözümüdür.
Diş eti çürümeleri, diş çürümesi, ağız kokusu ve diş eti hastalıkları düzenli Hacamat yaptıranlarda olmaz.

Ruhi ve uhrevi faydaları:
Hacamat olan kişilerin anlama ve anlayış kabiliyetleri artar. Analitik düşünme yetenekleri, hızla karar verme yetenekleri artar.
Çağımızın hastalığı depresyonun etkilerini kaldırır.
Hacamat yaptıran kişiler zamanla iç dünyalarında kendileri ve yaratanla barışık, çevresi sosyal çevresi kuvvetli birisi haline gelir. Bunun nedeni kaygı ve endişelerden arınmış herkes çevresine enerji ve huzur yayar. Pozitif enerji de denilen dengeli, sükunet hali olur.
Kalp hizasından yapılan hacamat her türlü vesvese ve evhama iyi gelir. Kalp hizasında yapılan hacamatın kişinin manevi alemine olumlu etkilerinin olduğu eski kaynaklarda belirtilmiştir.
Yine kafadan yapılan hacamat Allah’ ın izniyle 50 yıllık büyüyü çözer ve her türlü cin musallatında da kafadan hacamat tavsiye edilir. Zira Efendimiz (S.A.V.) e büyü yapıldığında kafasından Ebu Taybe isimli şahsa hacamat yaptırmıştır.


Tedavi ettiği hastalıklar

HORMONAL HASTALIKLAR: Kalp, karaciğer arkası ve sırttan mide ile bağırsak arkasına gelen noktalardan yapılır. Ancak boğazını tutamayıp şişmanlayanlar hacamattan yardım beklememelidirler. Onlar önce kendilerine yardım etmeli ve sağlıklı beslenmeye çalışmalıdırlar. Zira bizler hacamatla zayıflatamayız, sadece hormonal bozukluktan dolayı aşırı kilolu olanlara haccamlar yardımcı olabilirler.

HORMON BOZUKLUKLARI, AŞIRI KİLO ALMA: Bu tür kişilere hacamat tedavisi çok faydalıdır. Çünkü Özellikle genç yaşta yapılırsa çok daha faydalıdır. Bu tip hastalıklarda temel prensip hormon salgılama görevini sağlayan hipofiz bezinin görevini yapmamasından, veya tıkanması sonucu oluşur. Çözüm ilgili sinirleri uyarmakla başlanır. Aşağıda yazdığımız kilitlenmişlik sorunu ile paralellik gösterir.

Bunlar kendi araştırdığım ve henüz araştırmamın çok başında bulduğum bilgiler ve ben hemen hacamat yaptırmak istiyorum. detaylı bilgilere Hacamat Nedir? Hacamat Ne Demek? burdan ulaşabilirsiniz. Ve bunu bilmediğim hiç duymadığım için üzüldüm çünkü Peygamberimiz SAV bize sağlığın bilgisini vermiş ama biz hiç duymamışız öğrenmemişiz bile.

Peygamber Efendimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) Hadis-i Şerif'de "Mirac'dan inerken hangi Melek cemaatine rastlasam. Ey Muhammed (Sallallahü aleyhi ve sellem)! Ümmetine hacamat olmalarını emret! dediler." buyurmuştur.
 
Ben beş-altı ay önce yaptırdım hacamat,sırtımdan,belimden ve bacağımdan,

Faydasını da hayli gördüm,sırt ağrılarım baya azaldı,

Zaten hissediyosunuz hemen üzerinizdeki hafifliği,

Ama mutlaka uzman kişilere yaptırmak lazım...
 
Son düzenleme:
Hacamata bir seans gittim ama malesef İzmir'e dönünce tamamlayamadım.Ben de istiyorum tamamlamayı.Yararlarını yaptıranlar da gördüm.
 
hacamat yaptırmak isterim ama işin ehli olması lazım işin ehli olanda bardağını 25 ten yapıyormuş bana pahalı geldi...
fakat hacamat yaptıran ablamın eltisi omuz ve sırt ağrılarından kurtulduğunu ne kadar iş yaparsa yapsın yorulmadığını ve saatlerce sarma sarıp en ufak uyuşukluk hissetmediğini söylemişti..
dinimizdede yeri olduğunu duymuştum ama kendini kestirip hastanelere düşenlerde var aman diyim işin ehli olsun...
 
Zaten canım her ilde bir iki kişi var ve işin ehli insanlar.Ben Konya 'da gittim geçen yaz seansı 15ti.Ama İzmir'e dönünce yarım kaldı.Dernekleri var ve o derneğe üye olanlar yapıyor.İzmir'de de varmış ama bayanlara yapan kişi o aralar İzmir'de değildi.
 
Hacamat faydalı ama ehil insanların yapması lazım bence.Bu konuda kurs gören kişiler var diplomalı.Youtubede videolarda görmüştüm kan kupanın içinde jöle kıvamını alıyordu ve hacamatın birçok faydası varmış öncelikle karaciğere.Birde sülük tedavisi duymuştum oda çok faydalıymış ama onu yaptıracak cesaret nerdeee:))
 
ben gecen sene omuz bolgesıne yaptırmıstım cok faydasını gördüm,aslında her sene yaptırmak lazım
 
bu konuda çok araştırma yapmıştım ama bulunduğum yerde işin ehli birine rastlamadım yaptırmak isterim açıkçası
 
bende sırttımdan ve omuzlarımdan yaptırdım çok faydasını gördüm sanki önceden sırtımda yük taşıyormusum
 
bende sırttımdan ve omuzlarımdan yaptırdım çok faydasını gördüm sanki önceden sırtımda yük taşıyormusum

ben de yaptırdım hacamat. ilk sırta yaptırdım sonra bas sonra bacaklar. benım asıl sorunum yıllardır cektıgım sırt ve boyun agrısıydı. gıtmedıgım doktor, fızık tedavı, ıgne tedavılerı kalmamıstı. buna baglı oldugunu dusundum asırı bas agrıısı yorgunluk halsızlık benı cok etkılıyordu. sonunda hacamatı yaptırdım. agrılarım gıttı, uykumda dınlenıyorum, sabah kalktıgımda bıle yorgun kalkıyordum, halsızlık bıtkınlık gıttı. sac dıplerımde egzama var, hacamatı yapan karacıgere suluk onerdı, dun sırtıma suluk yaptırdım bakalım ınsallah o da gecer. eger gıtmek ıstersenız fıyat uygun tek bas 35- sırt omuzlar 30- bacak 35. oldukca temız ve hıjyenıklerdi. en guzelı cam kupa kullanıyor olmaları. ben ılk sırtı baska yerde yaptırdım orası da guzeldı fakat plastık kupayla yapıyordu. hacamatı tavsıye ederım...
 

ben hacamattan sonra dugun karacıger ıcın suluk yaptırdım. aynen ben de sızın gıbı sulukten cok korkuyordum, zor ıkna ettıler ama hıc korkuldugu gıbı degılmıs, varsa problemınız deneyın, zaten oturuken arkanızda ıslem yapılıyor, gormedınızı ıcın sıkıntı olmuyor.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…