Gümüşhane'de çalışmıştım yıllar önce.İlk görev yerimdi. Çok zordu. Gümüşhaneli ahbaplarımız çok kalın giyinin gidin demişlerdi.Kıştı. Her yeri uçurum yolardan köyüme gitmiştim minibüs kiralayıp. Çocuklar beni ilk kez görüyordu ama hakkımda her şeyi beni görmeden öğrenmişlerdi. En iyi dostluklarımı orda kurdum. Üç gün üç gece aralıksız nasıl kar yağarmış orda gördüm. Aşırı oksijenden orda çarpıldım. Öğretmen evinin daimi müşterisi olarak geçirdim günlerimi. Kaldığım her odasını detaylı hatırlarım. Mecburiyet caddesini -siz bu terim için kızmayın bana, tanımıyorduk oradan kimseyi gidecek yer olmayınca git gel aynı cadde, günde 3 defa kahvaltı ve yemek için-, hafta sonu haber almak için ailemden gittiğim PTT yi, pideciyi, minibüslerin kalktığı yerde bir toptan gıda satıcısı vardı Alim Abiyi, Milli Eğitim binasının karşısında...herşeyi hatırlarım. Bilmem köyümün kızları ne yaptılar, büyüdüler mi çocuklarım?