Gne55 le ay Saati...

hayırlı sabahlarrrr canlar
gülcen eşim iyi şükür önemli bir şey yok,,kan dolaşımıyla ilgilimiş ,

fatocum teşekkür ederim canım
 
Günaydınlar herkese :lepi:

Boğaz köprüsüne karşı çay içmek de çok hoş oluyor kaydirigubbakcemile5 buyrun birlikte içelim
kaydirigubbakcemile5



Diyettekilere de yeşil çayımız mevcut kafamçokkarıştı Afiyet olsuna.s.

 
Son düzenleme:
Günaydınlarrrrrr hanımlar .....
günaydın canım a.s.

esyn günaydın canım seni burda görmek ne güzel hoş geldin
ellerine sağlık teşekkürlerra.s.
 
YAŞAM ıÇıN ÖNERıLER



Öyle sabah uyanır uyanmaz, yataktan fırlama, Yarım saat erkene kurulsun saatin. Kedi gibi gerin, yine uyandım diye sevin.. Pencereyi aç, yağmur da olsa, fırtına da olsa, Nefes al derin. Yüzüne su çarpma, adamakıllı yıka yüzünü. Serin.. Geceden hazır olsun ne giyeceğin. Bir dilim ekmek kızart kendine, Çek kokusunu içine, Bak güzelim kahvaltının keyfine.. Ayakkabıların boyalı olsun, mis gibi olsun kokun, Önce sana güzel gelsin aynadaki pozun. Çık evinden neşeyle, karşına ilk çıkana gülümse, Aydınlık bir gün dile. Sonra koş git işine, ne kadar işin varsa, tamamla Bir kahve ya da çay ısmarla kendine, Seni mutlu eden sesi duymak için alo de. Hiç işin olmasa da, öğle üzeri dışarı çık, Yağmur varsa ıslan, güneş varsa ısın, Hatta üşü hava soğuksa.. Yürü, yürürken sağa sola bak, Öylesine değil, görerek bak. Çiçek görürsen kokla, Köpek görürsen okşa, Çocuk görürsen yanağından makas al.. Sonra, şöyle bir düşün: Kimler sana yol açtı, Kimler seni ferahlattı? Hani, kimsenin aramadığı günlerde, Kimler kapını tıklattı? Ne kadar uzun zamandır aramadın onları, Bir düşün.. Hadi hemen uğrayabilirsen uğra, Arayabilirsen ara, Hatırlarını sor, Öyle laf olsun diye değil, kucaklar gibi sor. Onların da, senin de yüreğin ısınacak, Yüzünde güller açacak.. Günün güzeldi değil mi? Akşamın da güzel olsun. Yemeğin ne olursa olsun, Masanda kumaş örtü olsun. Saklama tabakları, bardakları misafire! Sizden ala misafir mi var bu dünyada? Ailecek kurulun sofraya, Öyle vazife yapar gibi değil, Şöyle keyifle, lezzete lezzet katar gibi, Yarım bıraktıklarını tamamlar gibi.. Gece, evinde misafirlerin olsun, Sohbet mezen, kahkahan içkin olsun. Dostum, hayat bu, daha ne olsun? Ama en önce SAĞLIK olsun!
 
Son düzenleme:
PÜF NOKTASI

Vaktiyle testi ve çanak-çömlek imal edilen kasabalardan birinde, uzun yıllar bu meslekte çalışan bir çırak, kalfa olup artık kendi başına bir dükkan açmayı arzu eder olmuş. Ne yazık ki her defasında ustası ona:

"Sen," demiş, "daha bu işin püf noktasını bilmiyorsun, biraz daha emek vermen gerekiyor."

Ustanın bu sonu gelmez nasihatlerinden sıkılan kalfa, artık dayanamaz ve gidip bir dükkan açar. Açar açmasına da yeni dükkanında güzel güzel yaptığı testiler, küpler, vazolar, sürahiler onca titizliğe ve emeğe rağmen orasından burasından yarılmaya, yer yer çatlamaya başlar. Kalfa bir türlü bu çatlamaların önüne geçemez. Nihayet ustasına gider ve durumu anlatır. Usta,

"Sana demedim mi evladım; sen bu işin püf noktasını henüz öğrenmedin. Bu sanatın bir püf noktası vardır."

Usta bunun üzerine tezgaha bir miktar çamur koyar ve,

"Haydi," der, "geç bakalım tezgahın başına da bir testi çıkar. Ben de sana püf noktasını göstereyim."

Eski çırak ayağıyla merdaneyi döndürüp çamura şekil vermeye başladığında usta önünde dönen çanağa arada sırada "püf!" diye üfleyerek zamanla testiyi çatlatacak olan bazı küçük hava kabarcıklarını patlatıp giderir. Böylece çırak da bu sanatın püf denilen noktasını öğrenmiş olur.

Her sanatın incelik gereken nazik kısmına da o günden sonra püf noktası denilmeye başlanır.
 
ıNSANOĞLU KUŞ MıSALı

Zamanında Üsküdar�da bir �Miskinler Tekkesi� bulunurmuş. Adından da anlaşılacağı üzere buraya yurdun en tembel, en miskin insanları takılırmış. ışte burada iki miskin kendilerine iki sandalye bulup oturuyorlarmış. Gel zaman git zaman havalar gittikçe soğumaya başlamış. Tekkenin de penceresi açık ama kimsenin ayağa kalkıp pencereyi kapatmaya mecali yok.

Birinci miskin: "Yahu havalar iyice soğudu, şu pencereyi kapatmak lazım."der.

ıkinci miskin: "Doğru söylüyorsun mirim, kapatmak lazım." der ama aradan saatler geçer, haftalar geçer yine de birisi kalkıp pencereyi kapatmazmış. Sonunda birinci miskin daha fazla dayanamaz bütün gücünü toplayıp karşı pencereye ulaşır, camı kapatır ve hemen oracıktaki bir iskemleye kendini bırakır.

Sonra da öteki miskin arkadaşına:

"Ya mirim gördün mü, insanoğlu kuş misali. Dün neredeydim, bugün neredeyim..�der.
 
günaydın güneş ablaopuyorumnanaktan
yazılarını okudum hepsi birbirinden güzel emeğine sağlıkopuyorumnanaktan
ilk yazdığın yazıyı daha öncede okumuştum o beni çok etkiler zaman zaman hatrlarım uyandıgımdamirmirmirmir
herbir hikaye ayrı bir msj vermiş çok güzel bir paylaşımdı gerçekte:lepi:
 
tünaydın canım,,sağol
mrb bende geldim
çayınız varmı

canım hoş geldin
5 çayınız birazdan hazır
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…