Fransa İçişleri Bakanı'ndan cami kararı



Düşünsenize bir grup hristiyan istanbulun ortasında terör estirse, müslümanlara ölüm diye gelip 150 kişiyi öldürse 400 kişiyi yaralasa, ülkedeki azınlık alkışlarla pankartlarla sokağa dökülse, başka ülkelerde yaşayan hristiyanlardan kutlama mesajları yağsa ne yapardık?
 
Neye göre "kin ve nefret saçan camiyi" belirleyecekler?

Bir arkadaş Kurandaki bir ayetin (gayrimüslimleri veli/dost edinmeyin) nefret saçtığını söylemiş. Fransız makamları da bu tarz bir yoruma giderek yasaklarsa bunun sonu gelmez. Bu sefer tüm ılımlı müslümanları IŞİD safına çekerler.... Bu adamları kim yönlendiriyor yahu? Ne biçim danışmanları var.
 

Düşün ki biz PKK insan öldürüyor diye her kürdü terörist ilan eden bir milletiz.

Sence bu tür bir senaryo olsa ne yapardık?

Eminönü dolaylarına gidip milletine bakmadan bikaç terörist tartaklardık o Allah'ın emri de.
 
ben Kur'andaki bir ayetten bahsetmedim, İmam'ın söylediğini ilettim ki imam uzun bir gayri müslimlerle dost olmayın, onlara evinizi açmayın konuşmasının içinde bu "gayrimüslimlerden dost edinmeyin" cümlesini kurmuştur.
aynı şeyden bahsetmiyoruz.
eğer mesela ilan edilen Cihadı kabul eden, destek veren imam varsa sınır dışı edilmelidir, bu doğru bir karar. Şeriatla yönetilen bir ülkede yaşamak istiyorlarsa hazır şeriatla yönetilen ülkeler var, onlardan birini tercih etsinler bence
 
Tamam ben de onu söylüyorum, imamın söylediği söz Kurandaki bir ayet. Sizinde kurduğunuz cümle ayetin ta kendisi... (Edit: Nefret söylemi değil de ne dediğiniz ayet aşağıda)
Yahudî ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirinin dostudurlar. İçinizden kim onları dost edinirse, o da onlardandır. Allah zalim topluluğa hidayet etmez."(Maide, 5/51)


Size yahudi ve hıristiyan devlet adamlarının müslümanlara zulmetmek için Kurandaki pek çok ayeti alıp eğip büktüğüne dair onlarca örnek verebilirim. Fransız makamlarının açıklamaları subjektiftir. Müslüman camilerini kontrol altına almaya yöneliktir. Ha yapmaya hakkı var mı?Yani kontrol eder mi, eder... Ama bunu zulüm olarak yaparsa mağripliler parisi daha çok yakar...
 
Son düzenleme:
ben Kuran'ı Kerim'i okudum hanımefendi, imamın söylediğinin hangisinin ayete dahil, hangisinin ayetten hariç olduğunu biliyorum.
elbette ben babamın bana aktardığından bahsediyorum, İmam'ın konuşmasının içinde Maide'de yazanın dışında da cümleler var, imam kendince yorumlayıp "doğru" olarak aktarmış.
bu birinci husus.
ikinci husus, Müslüman olmayan biri olarak herhangi bir ayeti haklı olarak kabul etme zorunluluğum yok, kabul etseydim, müslüman olurdum.

ben de sizin vereceğiniz her örneğe karşılık Müslüman devlet adamları tarafından zulüm görmüş, onlarca Müslüman, Yahudi ve Hristiyan, hatta agnostik, ateist, deist, eşcinsel, kadın gösterebilirim.
üstelik bunların tamamından çoğunu saydığım örnekler canları ile ödemişlerdir.
listenin içinde Müslümanlar da var, dikkat edin.
dolayısıyla IŞİD'e karşı açıktan ya da kapalı destek gösteren her kamu görevlisi, sınır dışı edilmelidir. Türkiye'de de böyle yapılmalı. IŞİD hakkında olumlar cümle yazar her kamu görevlisi kurumdan atılmalı eğer yabancıysa sınır dışı edilmelidir.
 
Genelde avrupadaki camiler kin ve nefret asilamaz, hos goru asilar.
Kin ve nefret asilayan kendilerini hoca veya imam ilan eden kisiler gizli bazi toplanti yerlerinde bu asilama isini yapar, isid e katilanlar da oralardan cikiyor zaten.
Ama fransa bu eylemi yasal camileri kapatmak icin bir firsat gibi kullanirsa insanlari o sahte imamlarin kucagina itmis olur.
Bu da camimizin paylastigi mesaj
"
Last night’s attacks in Paris highlight again that extremism is tarnishing not only faith communities but also working to divide the peace-loving society we live in.

The cries of the innocents as they went about their daily business ring in our ears and our prayers and thoughts are with them and their families.

At times like these we see the worst in humanity, but also the best of humanity. We look at the Emergency Services and those members of the public who quickly moved to help and save their fellow human beings and we should realise that within them is the humanity and love we ALL aspire to. We pray that they all return safely to their families.

Our community calls on all communities to stand firm and united in saying there is no place for extremism or violence in any faith. Whether you are praying in a house of worship in Nigeria, having a coffee in Lebanon, laying on the beach in Tunisia, visiting a hospital in Afghanistan, or watching a football match in Paris, it seems that no one is safe from these acts of senseless violence. Faith is never a reason for violence.

This attack is an attack on mankind. An attack on all of us – Parisians, Non-Parisians, Muslims, Christian, Jews, Hindus, Sikhs, people of faith and of no faith. Our duty is to stand united and send a clear message: “We will not let the terrorists win by dividing us.”

We stand with you Paris."
 

Rejim değişikliğine karşı mısın marilyn ? Yönetim el değiştirse de bir ülkede mutlak değişmez şey , rejimdir ?

____________________________

Konuya yorumuma gelince ; Hiç bir din, ırk , mezhep , ülke , topluluk ... adı ne ise işte ; kendine karşı yapılan nefret ve kışkırtıcı söyleme , örgütlenmeye hele de kendi topraklarında izin vermez doğal olarak .
Eeee burada bu şekilde toplansalar , bizde kapıyı gösteririz. Bu onların davalarında haklı olduğunu göstermez , onların bu konuda haklı olduğunu gösterir (bu çok ince bir çizgi)
 
Rejim değişikliğine karşı mısın marilyn ? Yönetim el değiştirse de bir ülkede mutlak değişmez şey , rejimdir ?
rejim değişikliğinden kasıtımızın ne olduğuna göre değişir. yarın patates adında demokrasiden daha iyi bir rejim bulursak hayır, karşı değilim.
ama bu rejim değişikliği şeriat yönünde olacaksa evet karşıyım.
benim ileri skalamda demokrasi şeriatten daha ileri, haliyle geri gitmek için bir sebep görmüyorum.
 

O zaman insan hakları ve fikir / düşünce özgürlüğünden ... İnsanların kime göre neye, göre ; iyi , ileri , doğru ... kıstasını da eleştirmemeliyiz değil mi ?
Takdir edersin ki mutlak doğru biz değiliz
 
aslında bu mutlak doğrunun ben olmamla alakalı değil.
şüphesiz ki mutlak doğru ben değilim. nasıl ki 3 yıl önceki fikrimi bugün savunmuyorsam muhtemelen 10 yıl sonra da bugünkü fikrimi savunmayacağım, haliyle mutlak doğru değilim.
ama şeriat demokrasiden daha iyi ya da daha ileri değil.
burada da kıstasım ben değilim, insan hakları.
şeriatta şeriat hukukuna itiraz edebilir misin? koyulan kural Allah Kelamıdır. haliyle de tartışmaya açık değildir. örneğin Kur'an'da hırsızlık yapan kadın ya da erkeğin elini kesin diyor.
Maide/38
hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah'tan bir ibret olmak üzere ellerini kesin. Allah izzet ve hikmet sahibidir.
şimdi ben şeriatla yönetilen bir ülkede hayır el kesmek vahşicedir, diyebilir miyim? diyemem çünkü Allah, Resul aracılığıyla hırsızlık yapanın Allah'tan bir ibret olması amacıyla ellerini kesin demiş.
kesebilirsiniz değil.
şunu da tercih edebilirsiniz, değil.
kesin.
demek istediğim bu.
ben hırsızlık yapanın elinin kesilmediği bir dünya düzeni istiyorum. bir başkası bu düzeni daha "doğru" bir toplum için daha hızlı, daha caydırıcı bulabilir.
ben bulmuyorum.
benim için suçlu olsa dahi kimsenin fiziksel bütünlüğüne zarar verilemez, verilmemeli. hele de hırsızlık gibi bir suç yüzünden.
 
yada zina yapanın bilmem kaç kırbaç yemesine karşıyım ben.
 

Sizin söylediğiniz kelimeleri aynen yazdım, inanın inanmayın sizin bileceğiniz iş...

Ben bir durum değerlendirmesi yaptım, çok da normal birşey sordum... Siz konuyu başka yerlere çekiyorsunuz, bilerek veya bilmeyerek..

Ki zaten sizin tabirinizle nefret saçan din adamları sınırdışı edilmesin denilmedi. Ölçü ne olacak diye soruyoruz. Bi fikriniz var mı???
 
Son düzenleme:
bu ülkede rejim değiştirmeye tabiiki karşıyız. ergenekonu unutmayın. bunu yapmadıkları halde yıllarca yattı insanlar.
bunu savunmak bile suçtur ayrıca. bir şikayete bakar bu tarz yorumlarınız
 
hiçbir yere çektiğim yok. eğer siz gayrimüslimlerden dost edinmeyiniz, onlara evinizi açmayınız diye Türkiye'de ya da müslümanların çoğunlukta olduğu başka bir ülkede derseniz bu su kaldırır ama kalkıp adamların ülkesinde yaşarken onları dost edinmeyin derseniz, kimin memleketinde kimi dost edinmiyorsun derler bu birincisi.
örneğimize dönersek yani İzmir/Bornova, bizim caminin imamı.
kendisi uzun bir konuşmada bunu söyledi, maide suresi'nin bir bölümü de o konuşmanın içindeydi, tamamı o yazdığım kısım değil.
üstelik azınlıkların evleri yakılırken, hemen her gün azınlıklara dair bir nefret söylemi geliştiriliyorken, onlara evinizi açmayın denmesinin yanlış olduğunu düşünüyorum.
üstüne üstlük, Maide Suresi baştan sona okunduğunda "onları dost edinmeyin" okyanusta su damlasıdır. surede açıkça sapmış, ve İslamiyetle alay eden gayri müslimler kastediliyor ki ben bu detayı bir müslüman olarak sizin yazmanızı beklerdim, bir sureyi bir agnostiğin açıklaması ayrıca ironik bir durum bence.

sorduğunuz soruya gelince, elbette müslümanlara karşı bir zulüm olarak kullanılmasını tasvip etmem, neden edeyim ki? kafamda müslüman= terörist gibi bir denklem yok.
demeye çalıştığım şu zulüm yaparlarsa da Mağripliler Paris'i yakamaz. bu ülkenin sınırlarında papaz öldürüldü, kim nereyi yaktı.
kaldi ki Mağriplilerin Paris'i yakmasının sebebi kendilerine zulüm yapılması da değil. yerde yatan insanları tarayan yaşam formlarını zulüm görmüşlerin tepkisi olarak göremem.
bir zulüm diğer zulmü doğrulamaz.
 

Yani sorumun asıl cevabı bu değildi aslında . Ama yine de bu yazdıklarından yola çıkıp cevaplayayım ki konu daha da dallanıp budaklanmasın .
Kıstas insan hakları demişsin .
Peki ; verilen cezanın insan haklarına aykırı olduğunun kararı kimde ? Yine X kişisinde . Sana göre hırsızlık yapanın 3 sene hapis yatması makul ve insan haklarına uygun bir ceza iken mesela ; ben hırsızlık yapanın hapis yatmasını da insan haklarına aykırı bulabilirim , çaldığını geri versin yeter derim mesela . Tam o sırada biri daha çıkar hayır eliyle çaldıysa elini alsınlar bu en hakkaniyetli karar der ... Örnekleri sabaha kadar uzatabiliriz .
Bugünkü anayasal düzende verilen cezalardan memnun muyuz ? Az ya da çok bulduklarımız , adaletsiz gördüklerimiz yok mu ? Var .
Eee o zaman .

Mesele bunlar değil . Benim sorum çok açıktı aslında . Rejim değişikliği isteyen o rejimin yaşandığı yere gitsin bir zahmet demişsin .
Ama bir taraftan da şeriattan daha yeğ diye demokrasi rejimini benimsemişsin .


Hani örnek verdiğin patates rejimi dile gelse , gerçek olsa ... Bayıldın , tam idealindeki rejim sistemi .Bunu bu ülkeye getirecek siyasetçiyi destekleyeceksin o zaman ? Çünkü yolun hep ileriye ...
Eeee , dön başa . Kime göre ''ne'' ileri ? O sadece senin ileri anlayışın ya X inki ?
Bunun kotasını belirlemek bence bencilce.

 
pardon ben dediğini yanlış anlamışım.
"Rejim değişikliği isteyen o rejimin yaşandığı yere gitsin bir zahmet demişsin ."
şimdi burada kastım, Türkiyedeki şeriat destekçileri değildi. ama örneğin göçmen bir Suudi Arabistanlı gelse ve ben şeriat istiyorum dese, git evladım kendi ülkende var derim.
ama kendi ülkemin vatandaşına bunu demem.
dediğin gibi ileri tanımı da insan hakları tanımı da subjektif kavramlar.
evet bundan mesela 30 yıl sonra hırsızlık için 3 yıl hapis yatmayı insan haklarına karşı görebiliriz, tıpkı bundan 100 yıl önce hırsızlık için el kesmeyi makul gördüğümüz gibi.
daha da önemlisi şeriatı destekleyen biri olabilir, ben nasıl ki demokrasi istiyorsam falanca da şeriat isteyebilir.
buraya kadar bir sorunum yok.
sorunumuz Şeriatla yönetilen ülkelerin tamamının insani gelişmişlik skalasında yerlerde sürünüyor olması. buradan da en azından Şeriat'ın pratikte uygulanmaya çok da müsait olmadığı, suistimale demokrasiden daha açık olduğu, insan hakları ve ifade özgürlüğü bakımından diğer ülkelerden daha geride olduğunu çıkarabiliriz.
örneğin bir ülkede evlilik dışı ilişki cezalandırılmıyorken diğer ülkede hapis, kırbaç, vs gibi cezalar gerektiriyorsa ikinci ülke geridedir.
örneğin bir ülkede dini eleştirmek cezalandırılmıyorken diğer ülkede idam cezası veriliyorsa, ikinci ülke geridedir.
bence bunlar o kadar da subjektif olaylar değil.
 
bu ülkede rejim değiştirmeye tabiiki karşıyız. ergenekonu unutmayın. bunu yapmadıkları halde yıllarca yattı insanlar.
bunu savunmak bile suçtur ayrıca. bir şikayete bakar bu tarz yorumlarınız

Sorgulamak iyidir okypete .
Sorguladığım için şikayet edileceksem , titrime bir de fikir hükmü yazılır , hiç gocunmam .

Burada gerçekten sorgulamak (laf sokup , aşağı çekmeden karşımdakini anlamak ) istediğim bir düşünce var .

Marilynin ; demokrasiden daha iyi bir rejim çıkarsa , mesela ''patates'' rejimi , karşı değilim değişime mesajını beğenmişsin mesela . Yani senin meselen rejim değişikliği değil , mevcut rejimin ne ile değişeceği ile ilgili . O yüzden rejim değişimine karşıyız deme , şeriat yönetimine karşıyım de . Ha bu hakkı sana ben sunacak değilim pek tabii ama bunu savunmak en doğal hakkın hatırlatayım , tıpkı patates rejimine ( belki daha esnek , daha modern , daha elit ) olacağı için destek olma ihtimalin gibi .

Benim derdim objektif olunmaması .

-Rejim değiştirmek isteyenler o rejime ait ülkeye gitsin .
-Peki bu ülkede de rejim değiştirildi .
-Eeee o daha iyi ve ileriydi , onda bir sorun yok .
-Kime göre iyiydi ? Sana göre iyi olması yeterli mi ? Peki X e göre daha iyi ve ileri olan bir gün öne çıkarsa ?
-Olmaz , rejim değişmez .
-Eeee patates oluncaa değişebilirdi ama ...

Bu kısır döngü neden yaşanıyor biliyor musun ? Herkes kendini mutlak doğru görüyor .

Benim böyle bir derdim yok . Tek derdim çelişki ve çifte standartın nahoş yüzünü gösterebilmek .
Yoksa patatesle de soğanla da hıyarla da kardeş kardeş yaşarım ben .

Not : Bir düzenleme yapayım , marliyn sorumu yanlış anlayarak cevap verdiğini yazmış , konu onun örneğinden çıksın o zaman .
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…