• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Fikir almak istiyorum

Cihandan

Üye
Kayıtlı Üye
3 Mart 2025
230
220
18
42
Merhabalar,

Benim ki dert sayılmaz ama içimde büyütüyorum bir şeyleri sanırım, o yüzden sizlerden de akıl almak istedim.
Ne de olsa akıl akıldan üstündür.

2 çocuğum var, biri 11 - diğeri 8 yaşında.
Ortaokula giden oğlum servis ile eve gidip geliyor, diğeri ise her sabah ben bırakıp ben alıyordum.
Ta ki işe başlayana kadar.

En son 2019 yılında çalışmışım, mesleğim asistanlık.
Pandemi girince araya 2 küçük çocuktan ötürü çalışmama kararı aldım, onlar ile ilgilendim hep.
Pandemi öncesinde çalışıyordum, çalıştığım dönemlerde annem bir ara çocuklara baktı.
Bir ara bakıcı tuttuk, beni soydu, bütün altınlarım çalındı vs. uzun hikaye, böyle bir tecrübe de yaşadım.
Sonrasında da baktık olacak gibi değil, ev hanımı olmaya karar verdim ve yıllarca da severek evimde vakit geçirdim.

Ama hayat çok pahalı, artık tek maaş ile geçinmek zor.
2021 de evimizi aldık, annemin üst dairesini, öyle denk gelmiş oldu ki, annemin de rahatsızlıkları olduğu için benim ona koşturmam, onun bana destek vermesi açısından bulunmaz nimet oldu bizim için.
Evi aldıktan sonra yine ben dürtülendim ve anneme bu kadar yakın oturmanın da avantajını kullanmak istedim.
Yıllardır çalıştığım için sigorta günlerimi tamamlamaya 2 senem var (üç aşağı - beş yukarı).
Günlerimi tamamlarsam da yaşı beklemem gerekecek ama en azından emekliliğimi garanti altına almış olacağım.
Allah ömür verirse tabii ki.

Şimdi gelelim soruma, annem bipolar.
Zamanında çok aşırı problemler yaşadık, fiziksel olarak zarar verme kendisine veya başkasına gibi bir durumu yok.
Sayısız kere Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde yattı. Ben üst dairesine taşınana kadar dönem dönem atak geçiriyordu.
Ben üst dairesine taşındıktan sonra, sanırım benim bu kadar yakınında olmam da ona güven verdi, atakları durdu.
Son yıllarda ilaçlarını da düzenli kullandığı ve düzenli doktor kontrollerini de aksatmadığı için gayet iyi.
Zaten buna güvenerek iş hayatına döndüm, zamanında da doktorları hep torunlarına baksın dediler, uğraş sahibi olması hayat kalitesini arttırır dediler.
Babam yurtdışında, hayırsızın önde gideni, bir baba nasıl olmaması gerekiyorsa, vuku bulmuş hali, o yüzden o konuya hiç girmeyeceğim.
Annem ve babam boşanmadılar, ama ayrı hayatlar yaşıyorlar, babam canı isterse gelir 1 ay kalır hepimizi altüst eder çeker gider.
Psikolojik problemlerinin annemden daha çok olduğunu düşünüyorum.
Babam ile görüşmüyoruz, tamamen yıktı geçti her şeyi, selamlaşmıyoruz dahi o kadar koptu bağlar.
Annem ile aralarında da bir bağ kalmadı sanırım, ama annem bipolar olduğu için bu gün evet dediğine yarın hayır diyebiliyor, o kapasitede.
Onu da öyle kabul ediyoruz artık.

Çalışma hayatına döndüm, ama iyi mi yaptım kötü mü yaptım bunda kararsınızım.
Başlayalı henüz 3 hafta oldu diyebilirim, yine aynı şekilde asistanlık yapıyorum, ofis ortamı.
Sakin bir ortamda çalışıyorum, herkes işinde gücünde, kimsenin kimseye üstünlük taslamadığı nezih bir ortam.
Aldığım maaşta beni tatmin edecek miktarda.

Çocuklarım için aşırı endişe duyuyorum. Zaten anksiyete bozukluğum var. Zamanında destek aldım bu minimuma indirgendi.
Ama yine de kaygılanmadan duramıyorum.
Sabah beslenmelerini ben hazırlıyorum, akşam yemeklerini bir gece önceden hazır etmeye çalışıyorum, eşim de aşırı destek bu konularda.
Sabahları çoğu zaman çocuklar uyanmadan evden eşim ile çıkmış oluyoruz.
Akşam da eve varmam saat 8'i buluyor, biraz buna Ramazan trafiğinin katkısı da büyük.
İstanbul şartlarında yaşanılınca, metropolün getirisi diyebiliriz.
Çalıştığım yer çok merkezi bir noktada ve tek vesait ile ulaşım sağlıyorum, eminim yaz aylarında ulaşım daha da kolay olacaktır.

Benim kaygılarım yaz aylarına yönelik aslında.
Şimdi çocuklar sabah okula gidiyorlar, geldikleri saat 16:00 zaten, eşim eve beni işten almadığı günlerde 18:30 en geç 19:00 gibi varmış oluyor ve annem evine dönüyor. Onun da çok yorulması taraftarı değiliz zaten.
Yaz aylarında bu çocuklar evde ne yapacaklar? Annem çocuklara ne kadar mukayyet olabilecek?
Çevremde iyi insanlar olmasına rağmen, yine de bu anlamda tam destek alabileceğim birisi yok.
Bakıcı tecrübesi 2 sefer daha önce yaşadım, kötü tecrübelerdi zaten işi bırakmama en büyük sebeplerden bir tanesi buydu, sonrasında da pandemi olunca iş arama sürecine girmemiştim. Pandemi sonrasında da zaten çocukların düzeni oturduğu için iş hayatına dönmek mantıklı gelmemişti.

Çalışmaya ihtiyacım var çünkü görüyorum eşim tek başına yetmeye çalışıyor ve çocuklar büyüdükçe masrafları da artmaya başlıyor.
Hem de hayat pahalılığı aldı başını gitti. Çok şükür kirada değiliz ama yine de mortgage ödüyoruz.
Tek maaş ile eşim döndürmeye çalıştığından, belli başlı borçlarımızda oluştu, eşimin ayrıca ödediği bir kredi var.
Ben finansal anlamda hiç karışmam hiç birşeye, geçmişte böyle anlaşmıştık eşimizle.
Bütün ödemeleri, finansal düzenlemeleri eşim bilir zaten mesleği de bu.
Ben de elimden geldiğince ona destek olmak için şimdi çalışma hayatına dönüş yaptım.

Üzüldüğüm noktalar, çocuklarımı göremiyorum istediğim kadar ve onları özlüyorum.
Hafta sonları her zaman ailece aktiviteler yapardık, gezerdik, hala o şekilde devam ediyoruz bunda bir değişim yok.
Evin işlerine yetişme konusunda çok sorun yaşamıyorum bu aralar, sanırım çocukların büyümesi ile de alakalı, daha düzenli ev.
Akşamdan akşama yapabildiklerimi yapıyorum, cumartesi yarım gün ev temizliyorum, yarım gün ailece vakit geçiriyoruz.
Pazarları da evin meyve sebze alışverişleri ile uğraşıyoruz, çocukların ödevleri, ihtiyaçları şeklinde bir dengeyi kurduk.

Sizce dişimi sıkmalıyım değil mi?
Sanki olumlu şeyler olmuş gibi çalışmam ile beraber.
Niye kendimi ikna da bu kadar zorluyorum sizce?
Çalışmadığım dönemde evde oturmakta keyifli geliyordu bana, kendime göre bir düzenim, kendime göre bir arkadaş ortamım oluşmuştu.
Gerçek dostlar diyebileceğim 3-5 insan vardı hayatımda.
Maddi zorluk elbette çekiyorduk, zaten o yüzden biraz kredi kartı borcu ve kredi borcu oluştu.
Maddi anlamda bize evlendiğimden beri destek veren olmadı, hep kendi yağımız ile kavrulduk ama bu da zaten ne benim ne eşimin sorun ettiği bir konu olmadı, memnunduk halimizden.

İşe başladım başlayalı biraz ruh gibi oldum.
Hayatıma enerji katmasını beklerken sanki daha bir enerjimi emiyor gibi oldu.
Hele eve vardığımda pelte gibi atıyorum kendimi koltuğa çoğu zaman.
Böyle sanki ilk grip semptomlarının başladığı zaman gibi oluyor kafamın içi, boş bakıyorum sanki etrafa....

Çocukları arada sorguluyorum çalışma konusunda, beni özlediklerini ama çalışmamın kötü olmadığını söylediler şaşırdım.
Sadece benim onlarla ilgilenmemi özlemişler, onlarla vakit geçiremediğim için ben de çok üzülüyorum, çalışmak zorunda olduğum için.
Şu borçları halledene kadar sıksam dişimi diyorum.
Kafam karışık...
 
Son düzenleme:
İşe yeni başlamışsınız buna rağmen düzeni böyle bir kısa sürede oturtabilmis olmanız bile güzel. Saatler sıkıntılı evet ama inanın çoğumuz o şekilde çalışıyoruz. 13 ve 7 yaşındaki ogullarimi geçen yaz tek başlarına evde bıraktım sabah kahvaltı hazırlıyorum öğlen yemek isterlerse evde varsa onu yiyorlar yoksa sipariş ediyorum ki benim hiçbir yakınım yok bulundugum şehirde, sizin annenizin olması çok büyük avantaj. Onu yoracak bir yaşta değiller, sadece göz kulak olması bile yeterli o yaş grubu için. İnanın her şey rayına oturacak çalışma hayatı size de iyi gelecek en kötü zorunlu sürenizi tamamlar çıkarsınız. Her annenin taşıdığı kaygıyı, özlemi taşıyorsunuz sadece, eşinizde destekciniz bu dönemi kolayca atlatirsiniz eminim.
 
Merhabalar,

Benim ki dert sayılmaz ama içimde büyütüyorum bir şeyleri sanırım, o yüzden sizlerden de akıl almak istedim.
Ne de olsa akıl akıldan üstündür.

2 çocuğum var, biri 11 - diğeri 8 yaşında.
Ortaokula giden oğlum servis ile eve gidip geliyor, diğeri ise her sabah ben bırakıp ben alıyordum.
Ta ki işe başlayana kadar.

En son 2019 yılında çalışmışım, mesleğim asistanlık.
Pandemi girince araya 2 küçük çocuktan ötürü çalışmama kararı aldım, onlar ile ilgilendim hep.
Pandemi öncesinde çalışıyordum, çalıştığım dönemlerde annem bir ara çocuklara baktı.
Bir ara bakıcı tuttuk, beni soydu, bütün altınlarım çalındı vs. uzun hikaye, böyle bir tecrübe de yaşadım.
Sonrasında da baktık olacak gibi değil, ev hanımı olmaya karar verdim ve yıllarca da severek evimde vakit geçirdim.

Ama hayat çok pahalı, artık tek maaş ile geçinmek zor.
2021 de evimizi aldık, annemin üst dairesini, öyle denk gelmiş oldu ki, annemin de rahatsızlıkları olduğu için benim ona koşturmam, onun bana destek vermesi açısından bulunmaz nimet oldu bizim için.
Evi aldıktan sonra yine ben dürtülendim ve anneme bu kadar yakın oturmanın da avantajını kullanmak istedim.
Yıllardır çalıştığım için sigorta günlerimi tamamlamaya 2 senem var (üç aşağı - beş yukarı).
Günlerimi tamamlarsam da yaşı beklemem gerekecek ama en azından emekliliğimi garanti altına almış olacağım.
Allah ömür verirse tabii ki.

Şimdi gelelim soruma, annem bipolar.
Zamanında çok aşırı problemler yaşadık, fiziksel olarak zarar verme kendisine veya başkasına gibi bir durumu yok.
Sayısız kere Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde yattı. Ben üst dairesine taşınana kadar dönem dönem atak geçiriyordu.
Ben üst dairesine taşındıktan sonra, sanırım benim bu kadar yakınında olmam da ona güven verdi, atakları durdu.
Son yıllarda ilaçlarını da düzenli kullandığı ve düzenli doktor kontrollerini de aksatmadığı için gayet iyi.
Zaten buna güvenerek iş hayatına döndüm, zamanında da doktorları hep torunlarına baksın dediler, uğraş sahibi olması hayat kalitesini arttırır dediler.
Babam yurtdışında, hayırsızın önde gideni, bir baba nasıl olmaması gerekiyorsa, vuku bulmuş hali, o yüzden o konuya hiç girmeyeceğim.
Annem ve babam boşanmadılar, ama ayrı hayatlar yaşıyorlar, babam canı isterse gelir 1 ay kalır hepimizi altüst eder çeker gider.
Psikolojik problemlerinin annemden daha çok olduğunu düşünüyorum.
Babam ile görüşmüyoruz, tamamen yıktı geçti her şeyi, selamlaşmıyoruz dahi o kadar koptu bağlar.
Annem ile aralarında da bir bağ kalmadı sanırım, ama annem bipolar olduğu için bu gün evet dediğine yarın hayır diyebiliyor, o kapasitede.
Onu da öyle kabul ediyoruz artık.

Çalışma hayatına döndüm, ama iyi mi yaptım kötü mü yaptım bunda kararsınızım.
Başlayalı henüz 3 hafta oldu diyebilirim, yine aynı şekilde asistanlık yapıyorum, ofis ortamı.
Sakin bir ortamda çalışıyorum, herkes işinde gücünde, kimsenin kimseye üstünlük taslamadığı nezih bir ortam.
Aldığım maaşta beni tatmin edecek miktarda.

Çocuklarım için aşırı endişe duyuyorum. Zaten anksiyete bozukluğum var. Zamanında destek aldım bu minimuma indirgendi.
Ama yine de kaygılanmadan duramıyorum.
Sabah beslenmelerini ben hazırlıyorum, akşam yemeklerini bir gece önceden hazır etmeye çalışıyorum, eşim de aşırı destek bu konularda.
Sabahları çoğu zaman çocuklar uyanmadan evden eşim ile çıkmış oluyoruz.
Akşam da eve varmam saat 8'i buluyor, biraz buna Ramazan trafiğinin katkısı da büyük.
İstanbul şartlarında yaşanılınca, metropolün getirisi diyebiliriz.
Çalıştığım yer çok merkezi bir noktada ve tek vesait ile ulaşım sağlıyorum, eminim yaz aylarında ulaşım daha da kolay olacaktır.

Benim kaygılarım yaz aylarına yönelik aslında.
Şimdi çocuklar sabah okula gidiyorlar, geldikleri saat 16:00 zaten, eşim eve beni işten almadığı günlerde 18:30 en geç 19:00 gibi varmış oluyor ve annem evine dönüyor. Onun da çok yorulması taraftarı değiliz zaten.
Yaz aylarında bu çocuklar evde ne yapacaklar? Annem çocuklara ne kadar mukayyet olabilecek?
Çevremde iyi insanlar olmasına rağmen, yine de bu anlamda tam destek alabileceğim birisi yok.
Bakıcı tecrübesi 2 sefer daha önce yaşadım, kötü tecrübelerdi zaten işi bırakmama en büyük sebeplerden bir tanesi buydu, sonrasında da pandemi olunca iş arama sürecine girmemiştim. Pandemi sonrasında da zaten çocukların düzeni oturduğu için iş hayatına dönmek mantıklı gelmemişti.

Çalışmaya ihtiyacım var çünkü görüyorum eşim tek başına yetmeye çalışıyor ve çocuklar büyüdükçe masrafları da artmaya başlıyor.
Hem de hayat pahalılığı aldı başını gitti. Çok şükür kirada değiliz ama yine de mortgage ödüyoruz.
Tek maaş ile eşim döndürmeye çalıştığından, belli başlı borçlarımızda oluştu, eşimin ayrıca ödediği bir kredi var.
Ben finansal anlamda hiç karışmam hiç birşeye, geçmişte böyle anlaşmıştık eşimizle.
Bütün ödemeleri, finansal düzenlemeleri eşim bilir zaten mesleği de bu.
Ben de elimden geldiğince ona destek olmak için şimdi çalışma hayatına dönüş yaptım.

Üzüldüğüm noktalar, çocuklarımı göremiyorum istediğim kadar ve onları özlüyorum.
Hafta sonları her zaman ailece aktiviteler yapardık, gezerdik, hala o şekilde devam ediyoruz bunda bir değişim yok.
Evin işlerine yetişme konusunda çok sorun yaşamıyorum bu aralar, sanırım çocukların büyümesi ile de alakalı, daha düzenli ev.
Akşamdan akşama yapabildiklerimi yapıyorum, cumartesi yarım gün ev temizliyorum, yarım gün ailece vakit geçiriyoruz.
Pazarları da evin meyve sebze alışverişleri ile uğraşıyoruz, çocukların ödevleri, ihtiyaçları şeklinde bir dengeyi kurduk.

Sizce dişimi sıkmalıyım değil mi?
Sanki olumlu şeyler olmuş gibi çalışmam ile beraber.
Niye kendimi ikna da bu kadar zorluyorum sizce?
Çalışmadığım dönemde evde oturmakta keyifli geliyordu bana, kendime göre bir düzenim, kendime göre bir arkadaş ortamım oluşmuştu.
Gerçek dostlar diyebileceğim 3-5 insan vardı hayatımda.
Maddi zorluk elbette çekiyorduk, zaten o yüzden biraz kredi kartı borcu ve kredi borcu oluştu.
Maddi anlamda bize evlendiğimden beri destek veren olmadı, hep kendi yağımız ile kavrulduk ama bu da zaten ne benim ne eşimin sorun ettiği bir konu olmadı, memnunduk halimizden.

İşe başladım başlayalı biraz ruh gibi oldum.
Hayatıma enerji katmasını beklerken sanki daha bir enerjimi emiyor gibi oldu.
Hele eve vardığımda pelte gibi atıyorum kendimi koltuğa çoğu zaman.
Böyle sanki ilk grip semptomlarının başladığı zaman gibi oluyor kafamın içi, boş bakıyorum sanki etrafa....

Çocukları arada sorguluyorum çalışma konusunda, beni özlediklerini ama çalışmamın kötü olmadığını söylediler şaşırdım.
Sadece benim onlarla ilgilenmemi özlemişler, onlarla vakit geçiremediğim için ben de çok üzülüyorum, çalışmak zorunda olduğum için.
Şu borçları halledene kadar sıksam dişimi diyorum.
Kafam karışık...
2 çocukla evin sorumluluğu da var tabii hiç kolay değil.
Ama borçlanınız bitene kadar en azından ve priminiz dolana kadar bile çalışsanız iyi olur.
Tek çocuğum var,emekliyim ama çalışmam gerek diyorum,tabii ne zamana kadar çalışırım bilmem.
Çocuğun üni.bitene kadar bile çalışsam hiç yoktan iyidir.
Siz çocuklar ufak anladığım kadarıyla kolaylıklar dilerim.
 
Rahat bir düzenden sonra zorlanmanız çok normal. Ama iki sene nedir ki? En azından emeklilik için gereken günü tamamlayın. Baktınız sonra hala zorlanıyorsunuz en azından evde oturur yaşı beklersiniz. Ama en azından gününüzü tamamlayın bence
 
Merhabalar,

Benim ki dert sayılmaz ama içimde büyütüyorum bir şeyleri sanırım, o yüzden sizlerden de akıl almak istedim.
Ne de olsa akıl akıldan üstündür.

2 çocuğum var, biri 11 - diğeri 8 yaşında.
Ortaokula giden oğlum servis ile eve gidip geliyor, diğeri ise her sabah ben bırakıp ben alıyordum.
Ta ki işe başlayana kadar.

En son 2019 yılında çalışmışım, mesleğim asistanlık.
Pandemi girince araya 2 küçük çocuktan ötürü çalışmama kararı aldım, onlar ile ilgilendim hep.
Pandemi öncesinde çalışıyordum, çalıştığım dönemlerde annem bir ara çocuklara baktı.
Bir ara bakıcı tuttuk, beni soydu, bütün altınlarım çalındı vs. uzun hikaye, böyle bir tecrübe de yaşadım.
Sonrasında da baktık olacak gibi değil, ev hanımı olmaya karar verdim ve yıllarca da severek evimde vakit geçirdim.

Ama hayat çok pahalı, artık tek maaş ile geçinmek zor.
2021 de evimizi aldık, annemin üst dairesini, öyle denk gelmiş oldu ki, annemin de rahatsızlıkları olduğu için benim ona koşturmam, onun bana destek vermesi açısından bulunmaz nimet oldu bizim için.
Evi aldıktan sonra yine ben dürtülendim ve anneme bu kadar yakın oturmanın da avantajını kullanmak istedim.
Yıllardır çalıştığım için sigorta günlerimi tamamlamaya 2 senem var (üç aşağı - beş yukarı).
Günlerimi tamamlarsam da yaşı beklemem gerekecek ama en azından emekliliğimi garanti altına almış olacağım.
Allah ömür verirse tabii ki.

Şimdi gelelim soruma, annem bipolar.
Zamanında çok aşırı problemler yaşadık, fiziksel olarak zarar verme kendisine veya başkasına gibi bir durumu yok.
Sayısız kere Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde yattı. Ben üst dairesine taşınana kadar dönem dönem atak geçiriyordu.
Ben üst dairesine taşındıktan sonra, sanırım benim bu kadar yakınında olmam da ona güven verdi, atakları durdu.
Son yıllarda ilaçlarını da düzenli kullandığı ve düzenli doktor kontrollerini de aksatmadığı için gayet iyi.
Zaten buna güvenerek iş hayatına döndüm, zamanında da doktorları hep torunlarına baksın dediler, uğraş sahibi olması hayat kalitesini arttırır dediler.
Babam yurtdışında, hayırsızın önde gideni, bir baba nasıl olmaması gerekiyorsa, vuku bulmuş hali, o yüzden o konuya hiç girmeyeceğim.
Annem ve babam boşanmadılar, ama ayrı hayatlar yaşıyorlar, babam canı isterse gelir 1 ay kalır hepimizi altüst eder çeker gider.
Psikolojik problemlerinin annemden daha çok olduğunu düşünüyorum.
Babam ile görüşmüyoruz, tamamen yıktı geçti her şeyi, selamlaşmıyoruz dahi o kadar koptu bağlar.
Annem ile aralarında da bir bağ kalmadı sanırım, ama annem bipolar olduğu için bu gün evet dediğine yarın hayır diyebiliyor, o kapasitede.
Onu da öyle kabul ediyoruz artık.

Çalışma hayatına döndüm, ama iyi mi yaptım kötü mü yaptım bunda kararsınızım.
Başlayalı henüz 3 hafta oldu diyebilirim, yine aynı şekilde asistanlık yapıyorum, ofis ortamı.
Sakin bir ortamda çalışıyorum, herkes işinde gücünde, kimsenin kimseye üstünlük taslamadığı nezih bir ortam.
Aldığım maaşta beni tatmin edecek miktarda.

Çocuklarım için aşırı endişe duyuyorum. Zaten anksiyete bozukluğum var. Zamanında destek aldım bu minimuma indirgendi.
Ama yine de kaygılanmadan duramıyorum.
Sabah beslenmelerini ben hazırlıyorum, akşam yemeklerini bir gece önceden hazır etmeye çalışıyorum, eşim de aşırı destek bu konularda.
Sabahları çoğu zaman çocuklar uyanmadan evden eşim ile çıkmış oluyoruz.
Akşam da eve varmam saat 8'i buluyor, biraz buna Ramazan trafiğinin katkısı da büyük.
İstanbul şartlarında yaşanılınca, metropolün getirisi diyebiliriz.
Çalıştığım yer çok merkezi bir noktada ve tek vesait ile ulaşım sağlıyorum, eminim yaz aylarında ulaşım daha da kolay olacaktır.

Benim kaygılarım yaz aylarına yönelik aslında.
Şimdi çocuklar sabah okula gidiyorlar, geldikleri saat 16:00 zaten, eşim eve beni işten almadığı günlerde 18:30 en geç 19:00 gibi varmış oluyor ve annem evine dönüyor. Onun da çok yorulması taraftarı değiliz zaten.
Yaz aylarında bu çocuklar evde ne yapacaklar? Annem çocuklara ne kadar mukayyet olabilecek?
Çevremde iyi insanlar olmasına rağmen, yine de bu anlamda tam destek alabileceğim birisi yok.
Bakıcı tecrübesi 2 sefer daha önce yaşadım, kötü tecrübelerdi zaten işi bırakmama en büyük sebeplerden bir tanesi buydu, sonrasında da pandemi olunca iş arama sürecine girmemiştim. Pandemi sonrasında da zaten çocukların düzeni oturduğu için iş hayatına dönmek mantıklı gelmemişti.

Çalışmaya ihtiyacım var çünkü görüyorum eşim tek başına yetmeye çalışıyor ve çocuklar büyüdükçe masrafları da artmaya başlıyor.
Hem de hayat pahalılığı aldı başını gitti. Çok şükür kirada değiliz ama yine de mortgage ödüyoruz.
Tek maaş ile eşim döndürmeye çalıştığından, belli başlı borçlarımızda oluştu, eşimin ayrıca ödediği bir kredi var.
Ben finansal anlamda hiç karışmam hiç birşeye, geçmişte böyle anlaşmıştık eşimizle.
Bütün ödemeleri, finansal düzenlemeleri eşim bilir zaten mesleği de bu.
Ben de elimden geldiğince ona destek olmak için şimdi çalışma hayatına dönüş yaptım.

Üzüldüğüm noktalar, çocuklarımı göremiyorum istediğim kadar ve onları özlüyorum.
Hafta sonları her zaman ailece aktiviteler yapardık, gezerdik, hala o şekilde devam ediyoruz bunda bir değişim yok.
Evin işlerine yetişme konusunda çok sorun yaşamıyorum bu aralar, sanırım çocukların büyümesi ile de alakalı, daha düzenli ev.
Akşamdan akşama yapabildiklerimi yapıyorum, cumartesi yarım gün ev temizliyorum, yarım gün ailece vakit geçiriyoruz.
Pazarları da evin meyve sebze alışverişleri ile uğraşıyoruz, çocukların ödevleri, ihtiyaçları şeklinde bir dengeyi kurduk.

Sizce dişimi sıkmalıyım değil mi?
Sanki olumlu şeyler olmuş gibi çalışmam ile beraber.
Niye kendimi ikna da bu kadar zorluyorum sizce?
Çalışmadığım dönemde evde oturmakta keyifli geliyordu bana, kendime göre bir düzenim, kendime göre bir arkadaş ortamım oluşmuştu.
Gerçek dostlar diyebileceğim 3-5 insan vardı hayatımda.
Maddi zorluk elbette çekiyorduk, zaten o yüzden biraz kredi kartı borcu ve kredi borcu oluştu.
Maddi anlamda bize evlendiğimden beri destek veren olmadı, hep kendi yağımız ile kavrulduk ama bu da zaten ne benim ne eşimin sorun ettiği bir konu olmadı, memnunduk halimizden.

İşe başladım başlayalı biraz ruh gibi oldum.
Hayatıma enerji katmasını beklerken sanki daha bir enerjimi emiyor gibi oldu.
Hele eve vardığımda pelte gibi atıyorum kendimi koltuğa çoğu zaman.
Böyle sanki ilk grip semptomlarının başladığı zaman gibi oluyor kafamın içi, boş bakıyorum sanki etrafa....

Çocukları arada sorguluyorum çalışma konusunda, beni özlediklerini ama çalışmamın kötü olmadığını söylediler şaşırdım.
Sadece benim onlarla ilgilenmemi özlemişler, onlarla vakit geçiremediğim için ben de çok üzülüyorum, çalışmak zorunda olduğum için.
Şu borçları halledene kadar sıksam dişimi diyorum.
Kafam karışık...
Zaten ben bu aralarda ki 1 haftalık tatilleri ve 3 ay yaz tatilini hiç anlamış değilim. Hangi arge çalışmasıyla böyle bir tatil uygun görüldü acaba?
Yani bu okullar ne sebeple 3 ay kapalı kalıyor? Tamamen ülkede yaz turizmi olması adına. Çalışan anneler ne yapacak düşünen yok. Onlar da paralı yaz okullarına versin oh mis yine bir gelir kapısı.
İlk yazı görmeden karar vermeyin. Daha yaza zaman var bir bakın bakalım yaz nasıl geçiyor. Şimdiden bunları düşünüp bugünü zehir etmeyin yaşamadan bilemeyeceksiniz çünkü
 
Emeklilik priminin doldurun ayrıca çocuklar da çalışmanızdan memnun gözüküyor. Bence borçlar bittikten ve prim günü tamamladıktan sonra da full time çalışmasanız bile part time çalışmaya devam edin. Çocuklar için annelerini güçlü görmek önemli, onlara da rol model oluyorsunuz 🌸
 
İşe yeni başlamışsınız buna rağmen düzeni böyle bir kısa sürede oturtabilmis olmanız bile güzel. Saatler sıkıntılı evet ama inanın çoğumuz o şekilde çalışıyoruz. 13 ve 7 yaşındaki ogullarimi geçen yaz tek başlarına evde bıraktım sabah kahvaltı hazırlıyorum öğlen yemek isterlerse evde varsa onu yiyorlar yoksa sipariş ediyorum ki benim hiçbir yakınım yok bulundugum şehirde, sizin annenizin olması çok büyük avantaj. Onu yoracak bir yaşta değiller, sadece göz kulak olması bile yeterli o yaş grubu için. İnanın her şey rayına oturacak çalışma hayatı size de iyi gelecek en kötü zorunlu sürenizi tamamlar çıkarsınız. Her annenin taşıdığı kaygıyı, özlemi taşıyorsunuz sadece, eşinizde destekciniz bu dönemi kolayca atlatirsiniz eminim.
Moral verdi yazdıklarınız çok teşekkür ederim.
Kaygılı bir insan olmak zor gerçekten ve eminim dediğiniz gibi her çalışan/çalışmayan anne kaygılarla yaşıyor.
İnşallah şu 2 seneyi atlatsam en azından hem borçlar hafiflemiş hem de bir nebze geleceği kendi adıma garantiye almış olacağım.

Annem en büyük sıkıntı aslında, beni yarı yolda bırakır diye korkuyorum.
O dahi olsa, gittiği yere kadar diyorum ama bakalım.
Eşim sağolsun aşırı destek oluyor bu konuda, hatta sen istersen yarın işe de gitme diyor.
Ama işte, sorumluluklar maddi anlamda sadece onun omzunda olması da beni rahatsız ediyor, elimden gelebilecekken yardım etmemek huzursuz ediyor.
 
2 çocukla evin sorumluluğu da var tabii hiç kolay değil.
Ama borçlanınız bitene kadar en azından ve priminiz dolana kadar bile çalışsanız iyi olur.
Tek çocuğum var,emekliyim ama çalışmam gerek diyorum,tabii ne zamana kadar çalışırım bilmem.
Çocuğun üni.bitene kadar bile çalışsam hiç yoktan iyidir.
Siz çocuklar ufak anladığım kadarıyla kolaylıklar dilerim.

11 ve 8 yaşındalar. Aslında kurtardılar kendilerini.
Çalışmamam büyük avantaj, kendi düzenimiz çocukların rahatı açısından.
Ancak borçlar olunca bu rahatlık sadece evde oturmak oluyor ve borçların birikmesi anlamına geliyor.
Bu da beni aşırı huzursuz ediyor, belki 2 sene sonra çalışamayacağım veya bir süre sonra annem bu denli destek veremeyecek bana.
 
Rahat bir düzenden sonra zorlanmanız çok normal. Ama iki sene nedir ki? En azından emeklilik için gereken günü tamamlayın. Baktınız sonra hala zorlanıyorsunuz en azından evde oturur yaşı beklersiniz. Ama en azından gününüzü tamamlayın bence

Çok haklısınız, en doğrusu günümü tamamlayana kadar dişimi sıkmak.
Girdiğim firma da beklentimin üstünde çıktı açıkçası.
Çalışma şartları ve koşulları rahat, hatta işte dinlenebiliyorum bile diyebilirim neredeyse.
Bunun artısı çok, ama ulaşım anlamında tek vesait ile gidiyor olsam da, çok geç varıyorum eve.
Çocukların derslerine katkım olamıyor, günlük hayatlarına karışamıyormuşum gibi hissediyorum.
Haftasonları beraberiz ve dolu dolu geçiyor hepimiz için, ailece bir aradayız, ama sonradan çocukların hayatından çok mu zaman kaçırmış olurum diye de düşünmüyor değilim.
 
Zaten ben bu aralarda ki 1 haftalık tatilleri ve 3 ay yaz tatilini hiç anlamış değilim. Hangi arge çalışmasıyla böyle bir tatil uygun görüldü acaba?
Yani bu okullar ne sebeple 3 ay kapalı kalıyor? Tamamen ülkede yaz turizmi olması adına. Çalışan anneler ne yapacak düşünen yok. Onlar da paralı yaz okullarına versin oh mis yine bir gelir kapısı.
İlk yazı görmeden karar vermeyin. Daha yaza zaman var bir bakın bakalım yaz nasıl geçiyor. Şimdiden bunları düşünüp bugünü zehir etmeyin yaşamadan bilemeyeceksiniz çünkü
Aynı fikirdeyim.
Yaz okuluna verebilecek bir bütçede değilim, zira olsam zaten çalışmam.
Benim de mantığıma oturmuyor, çalışmak durumunda olan annelerin en büyük kanayan yarasıdır sanırım.
En düşündüğüm şeylerden birisi de bu, yaz aylarında ne yapacağız?
Annem şu an bir kaç saat günde idare ediyor, tüm gün onlarla baş edebilecek mi?
Büyük oğlum sakin herhangi bir zorluğu yok, ama küçük oğlum çok hareketli, onunla biraz baş etmesi daha zor.
 
Emeklilik priminin doldurun ayrıca çocuklar da çalışmanızdan memnun gözüküyor. Bence borçlar bittikten ve prim günü tamamladıktan sonra da full time çalışmasanız bile part time çalışmaya devam edin. Çocuklar için annelerini güçlü görmek önemli, onlara da rol model oluyorsunuz 🌸
Çok haklısınız.
Ancak yaş 44 bu sene, her geçen gün yaş durumundan dezavantaja düşüyorum ve iş bulmak zorlaşıyor.
O yüzden bulduğum işe hemen başladım ve sizlere danışmak istedim ki midyata pirince giderken eldeki bulgurdan olmayayım diye.
Çok teşekkür ederim, benim de planım o yönde de şu yaz aylarını nasıl atlatacağız bakalım onun kaygısı sardı.
 
İki yıl dişinizi sıkın. Göz açıp kapayana kadar geçiyor yıllar. Emekliliğinizi hak edin
 
Eşinizin maaş durumu nedır?
Tek maaş geçirmenize yetıp yetmemesı acısından sordum.
Hem emeklilık içinde az kalmıs çocuklar küçük degıl bence calısmanız gerekır.
 
Merhabalar,

Benim ki dert sayılmaz ama içimde büyütüyorum bir şeyleri sanırım, o yüzden sizlerden de akıl almak istedim.
Ne de olsa akıl akıldan üstündür.

2 çocuğum var, biri 11 - diğeri 8 yaşında.
Ortaokula giden oğlum servis ile eve gidip geliyor, diğeri ise her sabah ben bırakıp ben alıyordum.
Ta ki işe başlayana kadar.

En son 2019 yılında çalışmışım, mesleğim asistanlık.
Pandemi girince araya 2 küçük çocuktan ötürü çalışmama kararı aldım, onlar ile ilgilendim hep.
Pandemi öncesinde çalışıyordum, çalıştığım dönemlerde annem bir ara çocuklara baktı.
Bir ara bakıcı tuttuk, beni soydu, bütün altınlarım çalındı vs. uzun hikaye, böyle bir tecrübe de yaşadım.
Sonrasında da baktık olacak gibi değil, ev hanımı olmaya karar verdim ve yıllarca da severek evimde vakit geçirdim.

Ama hayat çok pahalı, artık tek maaş ile geçinmek zor.
2021 de evimizi aldık, annemin üst dairesini, öyle denk gelmiş oldu ki, annemin de rahatsızlıkları olduğu için benim ona koşturmam, onun bana destek vermesi açısından bulunmaz nimet oldu bizim için.
Evi aldıktan sonra yine ben dürtülendim ve anneme bu kadar yakın oturmanın da avantajını kullanmak istedim.
Yıllardır çalıştığım için sigorta günlerimi tamamlamaya 2 senem var (üç aşağı - beş yukarı).
Günlerimi tamamlarsam da yaşı beklemem gerekecek ama en azından emekliliğimi garanti altına almış olacağım.
Allah ömür verirse tabii ki.

Şimdi gelelim soruma, annem bipolar.
Zamanında çok aşırı problemler yaşadık, fiziksel olarak zarar verme kendisine veya başkasına gibi bir durumu yok.
Sayısız kere Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesinde yattı. Ben üst dairesine taşınana kadar dönem dönem atak geçiriyordu.
Ben üst dairesine taşındıktan sonra, sanırım benim bu kadar yakınında olmam da ona güven verdi, atakları durdu.
Son yıllarda ilaçlarını da düzenli kullandığı ve düzenli doktor kontrollerini de aksatmadığı için gayet iyi.
Zaten buna güvenerek iş hayatına döndüm, zamanında da doktorları hep torunlarına baksın dediler, uğraş sahibi olması hayat kalitesini arttırır dediler.
Babam yurtdışında, hayırsızın önde gideni, bir baba nasıl olmaması gerekiyorsa, vuku bulmuş hali, o yüzden o konuya hiç girmeyeceğim.
Annem ve babam boşanmadılar, ama ayrı hayatlar yaşıyorlar, babam canı isterse gelir 1 ay kalır hepimizi altüst eder çeker gider.
Psikolojik problemlerinin annemden daha çok olduğunu düşünüyorum.
Babam ile görüşmüyoruz, tamamen yıktı geçti her şeyi, selamlaşmıyoruz dahi o kadar koptu bağlar.
Annem ile aralarında da bir bağ kalmadı sanırım, ama annem bipolar olduğu için bu gün evet dediğine yarın hayır diyebiliyor, o kapasitede.
Onu da öyle kabul ediyoruz artık.

Çalışma hayatına döndüm, ama iyi mi yaptım kötü mü yaptım bunda kararsınızım.
Başlayalı henüz 3 hafta oldu diyebilirim, yine aynı şekilde asistanlık yapıyorum, ofis ortamı.
Sakin bir ortamda çalışıyorum, herkes işinde gücünde, kimsenin kimseye üstünlük taslamadığı nezih bir ortam.
Aldığım maaşta beni tatmin edecek miktarda.

Çocuklarım için aşırı endişe duyuyorum. Zaten anksiyete bozukluğum var. Zamanında destek aldım bu minimuma indirgendi.
Ama yine de kaygılanmadan duramıyorum.
Sabah beslenmelerini ben hazırlıyorum, akşam yemeklerini bir gece önceden hazır etmeye çalışıyorum, eşim de aşırı destek bu konularda.
Sabahları çoğu zaman çocuklar uyanmadan evden eşim ile çıkmış oluyoruz.
Akşam da eve varmam saat 8'i buluyor, biraz buna Ramazan trafiğinin katkısı da büyük.
İstanbul şartlarında yaşanılınca, metropolün getirisi diyebiliriz.
Çalıştığım yer çok merkezi bir noktada ve tek vesait ile ulaşım sağlıyorum, eminim yaz aylarında ulaşım daha da kolay olacaktır.

Benim kaygılarım yaz aylarına yönelik aslında.
Şimdi çocuklar sabah okula gidiyorlar, geldikleri saat 16:00 zaten, eşim eve beni işten almadığı günlerde 18:30 en geç 19:00 gibi varmış oluyor ve annem evine dönüyor. Onun da çok yorulması taraftarı değiliz zaten.
Yaz aylarında bu çocuklar evde ne yapacaklar? Annem çocuklara ne kadar mukayyet olabilecek?
Çevremde iyi insanlar olmasına rağmen, yine de bu anlamda tam destek alabileceğim birisi yok.
Bakıcı tecrübesi 2 sefer daha önce yaşadım, kötü tecrübelerdi zaten işi bırakmama en büyük sebeplerden bir tanesi buydu, sonrasında da pandemi olunca iş arama sürecine girmemiştim. Pandemi sonrasında da zaten çocukların düzeni oturduğu için iş hayatına dönmek mantıklı gelmemişti.

Çalışmaya ihtiyacım var çünkü görüyorum eşim tek başına yetmeye çalışıyor ve çocuklar büyüdükçe masrafları da artmaya başlıyor.
Hem de hayat pahalılığı aldı başını gitti. Çok şükür kirada değiliz ama yine de mortgage ödüyoruz.
Tek maaş ile eşim döndürmeye çalıştığından, belli başlı borçlarımızda oluştu, eşimin ayrıca ödediği bir kredi var.
Ben finansal anlamda hiç karışmam hiç birşeye, geçmişte böyle anlaşmıştık eşimizle.
Bütün ödemeleri, finansal düzenlemeleri eşim bilir zaten mesleği de bu.
Ben de elimden geldiğince ona destek olmak için şimdi çalışma hayatına dönüş yaptım.

Üzüldüğüm noktalar, çocuklarımı göremiyorum istediğim kadar ve onları özlüyorum.
Hafta sonları her zaman ailece aktiviteler yapardık, gezerdik, hala o şekilde devam ediyoruz bunda bir değişim yok.
Evin işlerine yetişme konusunda çok sorun yaşamıyorum bu aralar, sanırım çocukların büyümesi ile de alakalı, daha düzenli ev.
Akşamdan akşama yapabildiklerimi yapıyorum, cumartesi yarım gün ev temizliyorum, yarım gün ailece vakit geçiriyoruz.
Pazarları da evin meyve sebze alışverişleri ile uğraşıyoruz, çocukların ödevleri, ihtiyaçları şeklinde bir dengeyi kurduk.

Sizce dişimi sıkmalıyım değil mi?
Sanki olumlu şeyler olmuş gibi çalışmam ile beraber.
Niye kendimi ikna da bu kadar zorluyorum sizce?
Çalışmadığım dönemde evde oturmakta keyifli geliyordu bana, kendime göre bir düzenim, kendime göre bir arkadaş ortamım oluşmuştu.
Gerçek dostlar diyebileceğim 3-5 insan vardı hayatımda.
Maddi zorluk elbette çekiyorduk, zaten o yüzden biraz kredi kartı borcu ve kredi borcu oluştu.
Maddi anlamda bize evlendiğimden beri destek veren olmadı, hep kendi yağımız ile kavrulduk ama bu da zaten ne benim ne eşimin sorun ettiği bir konu olmadı, memnunduk halimizden.

İşe başladım başlayalı biraz ruh gibi oldum.
Hayatıma enerji katmasını beklerken sanki daha bir enerjimi emiyor gibi oldu.
Hele eve vardığımda pelte gibi atıyorum kendimi koltuğa çoğu zaman.
Böyle sanki ilk grip semptomlarının başladığı zaman gibi oluyor kafamın içi, boş bakıyorum sanki etrafa....

Çocukları arada sorguluyorum çalışma konusunda, beni özlediklerini ama çalışmamın kötü olmadığını söylediler şaşırdım.
Sadece benim onlarla ilgilenmemi özlemişler, onlarla vakit geçiremediğim için ben de çok üzülüyorum, çalışmak zorunda olduğum için.
Şu borçları halledene kadar sıksam dişimi diyorum.
Kafam karışık...
Sizinle aynı yollardan geçtim. O yıllarda inanılmaz yoruldum. Bizde hiç bir büyük yoktu ayrıca inanın.Yaz dönemi daha çok yorulurduk.Çalışmayı hiç bırakmadım.Hafta sonları mutlaka onlarla dışarda yeme içme gezme tozmalı aktivite yaptık.Hiç aksatmadık.( Hatta bu cmt veya pazar dışarı çıkma olayına bakıyorum çocuklar bizim gibi aynısını şimdi aileleri ile yapıyorlar.)Çocuklarımın benim çalışmamdan rahatsız olduğunu hiç duymadım hatta sorduğumda hayır çalış derlerdi.Hatta çalışan anneleri ile gurur duyduklarını hissederdim inanın.
Neyse öyle böyle yıllar geçti gitti şimdi torun sahibi kv yim.Siz yazınca o yıllar aklıma geldi.Nasıl becerdik diye.
Yaz dönemleri kabusumdu.Biz yaz dönemleri kurslar bulduk yüzme spor basket müzik aleti çalma vb gibi etkinliklerle yazı geçirdik.Sizin yine anneniz var kapıda karşılayacak.Anneyede aktivite olur.Ben çalışma sonrası evde çok sıkıldım.Şimdi bende torunla ilgileniyorum seve seve.Size önerim bu.
Çalışmayı bırakmayın anne desteğine devam edin.Zaten aynı yerde oturuyorsunuz.Yakınımda kimse yokken biz bu günleri geçirdik sizde geçirirsiniz inanın.Burada en önemlisi eş desteği ve ev huzuru.
 
Sizinle aynı yollardan geçtim. O yıllarda inanılmaz yoruldum. Bizde hiç bir büyük yoktu ayrıca inanın.Yaz dönemi daha çok yorulurduk.Çalışmayı hiç bırakmadım.Hafta sonları mutlaka onlarla dışarda yeme içme gezme tozmalı aktivite yaptık.Hiç aksatmadık.( Hatta bu cmt veya pazar dışarı çıkma olayına bakıyorum çocuklar bizim gibi aynısını şimdi aileleri ile yapıyorlar.)Çocuklarımın benim çalışmamdan rahatsız olduğunu hiç duymadım hatta sorduğumda hayır çalış derlerdi.Hatta çalışan anneleri ile gurur duyduklarını hissederdim inanın.
Neyse öyle böyle yıllar geçti gitti şimdi torun sahibi kv yim.Siz yazınca o yıllar aklıma geldi.Nasıl becerdik diye.
Yaz dönemleri kabusumdu.Biz yaz dönemleri kurslar bulduk yüzme spor basket müzik aleti çalma vb gibi etkinliklerle yazı geçirdik.Sizin yine anneniz var kapıda karşılayacak.Anneyede aktivite olur.Ben çalışma sonrası evde çok sıkıldım.Şimdi bende torunla ilgileniyorum seve seve.Size önerim bu.
Çalışmayı bırakmayın anne desteğine devam edin.Zaten aynı yerde oturuyorsunuz.Yakınımda kimse yokken biz bu günleri geçirdik sizde geçirirsiniz inanın.Burada en önemlisi eş desteği ve ev huzuru.

Gerçekten çok motive ettiniz beni.
Eminim benim çocuklarda benim çalışmamdan memnun, bu anlamda bir şikayetleri çok şimdilik.
Sadece eve girince 'anneeeee seni özlediiikkk' diye boynuma atlıyorlar, sağolsunlar.
Buna hem seviniyorum özlendiğim için, hem de içim buruluyor.

Zor dönemden geçmişsiniz gerçekten.
Ben yaz aylarında ne yaparım gerçekten bilmiyorum, annem getir-götür yapabilecek kapasitede biri değil.
Annemin hayatında şu an fırtınalar kopuyor bana göre zaten.
Yalnız olduğu için, annemin yaptığı en büyük aktivite yattığı yatağından kalkıp halk ekmekten glutensiz ekmek almak.
Veya marketten ufak tefek ihtiyaçlarını almaktı.
En büyük sorun zaten annemin koltuk + tv alışkanlığından kopmaması.
Çok torun aktivitesi ile ilgilenebilecek birisi değil, beni de korkutan şu an kısa saatler içinde çocukların başında.
Yaz döneminde nasıl olacak onun endişesi var ama bakalım bulacağız artık ona da bir çare.
 
Back
X