- Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.
Kadınlar Kulübü'ne ücretsiz üye olmak için tıklayın...
Ezel Atv
- Konu Sahibi hevin
- Başlangıç Tarihi
- 26 Nisan 2008
- 20.970
- 7.552
- 39
Ezeli bir boşluğa düştüm..
Halatı kestiğinde iplikler zamanla ayrılıp dağılmasın diye ucunu yakarsın. Aksi halde hiçbir işe yaramaz.
Ezel'in senaristleri de öyle yaptı.
Öykü ikinci sezonunda dağılıp lif lif ayrılmaya başlamıştı ki, Kerem Deren ve Pınar Bulut çakmağı çıkarıp son bölümün ucunu 'yakarak' halatı kurtardılar.
Ezel, şanına yaraşır bir final yaptı. Cengiz'in içindeki kötü ruhun tohumlarının, onu terk eden anne ve babası tarafından atıldığını anladık. Aşkın intikama galip geldiğini gördük. Ezel, Eyşan ile öteki dünyada buluşmak için yüzüğündeki zehiri içerken, Romeo ve Jüliet'e rahmet diledik. Mutlu sonun sadece 'filmlerde' olduğunu anladık. Ve Ezel son hamleyi yapmadan, oyunun bitmeyeceğine bir kez daha inandık.
Finalde bir vagon dolusu mevta vardı. Ramiz Dayı, Bahar, Mert, Tefo, Selma ve diğer iyiler...
Peki kötüler neredeydi? Sanırım onları en öndeki lokomotifte odun yerine ateşe atıyorlardı!
Baskın yapmaya 'da di da di' diye siren çala çala gelen polislerin eski Yeşilçam filmlerinde kaldığını sanıyordum. Ezel, final bölümünde bize bu nostaljiyi de(!) yaşattı. Kahramanımız baba evine geldiğinde tam 2 dakika boyunca siren sesi dinledik. Sanırım polis ekipleri, şampiyonluk kutlaması yapar gibi evin etrafında 4 tur filan attılar!
Bu arada şampiyonluk dedim de aklıma geldi... Son bölümün fonunda sürekli bir fenerin bulunmasını, yönetmen Uluç Bayraktar'ın şampiyona bayrak sallaması olarak yorumladım...
Dizinin ucunun açık bırakılması ise bana ticari bir zorunluluk gibi geldi. Öyle ya, sinema filmi olur; ya da kanal bastırır, devamını ister filan... Kapıyı kilitlemeyip aralık bırakmakta her zaman fayda vardır.
Peki Ezel'in oğlu Can, "Babamı görmeye geldim" dediğinde, fenerin kapısını açan kimdi? Silüetin kulağını kaşıma hareketi bana Ezel'i çağrıştırsa da ihtimal çok. Kimsenin kolay kolay ölemediği dizide; ister misiniz Cengiz 30 metreden kayalara düşüp ölmemiş olsun? Ya da Ezel'in içtiği zehrin son kullanma tarihi geçmiştir belki de... Öyle ya, Dayı o yüzüğü Ezel'e 10 yıl önce vermişti.
Aslında bu Can'a dizi boyunca çok acımıştım. Çocukcağız, babası Cengiz mi, Ezel mi bir türlü bilemedi. Sonra Kenan Birkan'ın evinde bir süre ikinci üvey babası ile yaşamıştı. Bir ara da dedesi ve babaannesinin evinde kalmıştı. Her evden kaçtığında ise onu bulan kişi, 'baba yarısı' Kerpeten Ali oluyordu. Yani çocukta baba çok... Can'ın "Babamı görmeye geldim" diye çaldığı kapıyı Orhan Baba, Müslüm Baba, hatta Süleyman Demirel bile açmış olabilir...
İyi de... Biz önümüzdeki pazartesi gecesi ne yapacağız yahu?
İŞTE O ŞAHANE ŞİİR
Herkes, Ezel'in son bölümünde Ramiz
Dayı'nın sesinden dinlediğimiz '
Herkes Öldürebilir Sevdiğini' şiirine hayran kalmış. Şiirseverlerin çok iyi bildiği o dizeler Oscar Wild'a ait...
Meraklısı için işte o enfes şiir:
Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!
Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimileri yaşlı iken öldürür;
Şehvetli ellerle öldürür kimi
Kimi altından ellerle öldürür;
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
Kimi aşk kısadır, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satın alır;
Kimi gözyaşı döker öldürürken,
Kimi kılı kıpırdamadan öldürür;
Herkes öldürebilir sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez!
yüksel aytuğ
Halatı kestiğinde iplikler zamanla ayrılıp dağılmasın diye ucunu yakarsın. Aksi halde hiçbir işe yaramaz.
Ezel'in senaristleri de öyle yaptı.
Öykü ikinci sezonunda dağılıp lif lif ayrılmaya başlamıştı ki, Kerem Deren ve Pınar Bulut çakmağı çıkarıp son bölümün ucunu 'yakarak' halatı kurtardılar.
Ezel, şanına yaraşır bir final yaptı. Cengiz'in içindeki kötü ruhun tohumlarının, onu terk eden anne ve babası tarafından atıldığını anladık. Aşkın intikama galip geldiğini gördük. Ezel, Eyşan ile öteki dünyada buluşmak için yüzüğündeki zehiri içerken, Romeo ve Jüliet'e rahmet diledik. Mutlu sonun sadece 'filmlerde' olduğunu anladık. Ve Ezel son hamleyi yapmadan, oyunun bitmeyeceğine bir kez daha inandık.
Finalde bir vagon dolusu mevta vardı. Ramiz Dayı, Bahar, Mert, Tefo, Selma ve diğer iyiler...
Peki kötüler neredeydi? Sanırım onları en öndeki lokomotifte odun yerine ateşe atıyorlardı!
Baskın yapmaya 'da di da di' diye siren çala çala gelen polislerin eski Yeşilçam filmlerinde kaldığını sanıyordum. Ezel, final bölümünde bize bu nostaljiyi de(!) yaşattı. Kahramanımız baba evine geldiğinde tam 2 dakika boyunca siren sesi dinledik. Sanırım polis ekipleri, şampiyonluk kutlaması yapar gibi evin etrafında 4 tur filan attılar!
Bu arada şampiyonluk dedim de aklıma geldi... Son bölümün fonunda sürekli bir fenerin bulunmasını, yönetmen Uluç Bayraktar'ın şampiyona bayrak sallaması olarak yorumladım...
Dizinin ucunun açık bırakılması ise bana ticari bir zorunluluk gibi geldi. Öyle ya, sinema filmi olur; ya da kanal bastırır, devamını ister filan... Kapıyı kilitlemeyip aralık bırakmakta her zaman fayda vardır.
Peki Ezel'in oğlu Can, "Babamı görmeye geldim" dediğinde, fenerin kapısını açan kimdi? Silüetin kulağını kaşıma hareketi bana Ezel'i çağrıştırsa da ihtimal çok. Kimsenin kolay kolay ölemediği dizide; ister misiniz Cengiz 30 metreden kayalara düşüp ölmemiş olsun? Ya da Ezel'in içtiği zehrin son kullanma tarihi geçmiştir belki de... Öyle ya, Dayı o yüzüğü Ezel'e 10 yıl önce vermişti.
Aslında bu Can'a dizi boyunca çok acımıştım. Çocukcağız, babası Cengiz mi, Ezel mi bir türlü bilemedi. Sonra Kenan Birkan'ın evinde bir süre ikinci üvey babası ile yaşamıştı. Bir ara da dedesi ve babaannesinin evinde kalmıştı. Her evden kaçtığında ise onu bulan kişi, 'baba yarısı' Kerpeten Ali oluyordu. Yani çocukta baba çok... Can'ın "Babamı görmeye geldim" diye çaldığı kapıyı Orhan Baba, Müslüm Baba, hatta Süleyman Demirel bile açmış olabilir...
İyi de... Biz önümüzdeki pazartesi gecesi ne yapacağız yahu?
İŞTE O ŞAHANE ŞİİR
Herkes, Ezel'in son bölümünde Ramiz
Dayı'nın sesinden dinlediğimiz '
Herkes Öldürebilir Sevdiğini' şiirine hayran kalmış. Şiirseverlerin çok iyi bildiği o dizeler Oscar Wild'a ait...
Meraklısı için işte o enfes şiir:
Kulak verin sözlerime iyice,
Herkes öldürebilir sevdiğini Kimi bir bakışıyla yapar bunu,
Kimi dalkavukça sözlerle,
Korkaklar öpücük ile öldürür,
Yürekliler kılıç darbeleriyle!
Kimi gençken öldürür sevdiğini
Kimileri yaşlı iken öldürür;
Şehvetli ellerle öldürür kimi
Kimi altından ellerle öldürür;
Merhametli kişi bıçak kullanır
Çünkü bıçakla ölen çabuk soğur.
Kimi aşk kısadır, kimi uzundur,
Kimi satar kimi de satın alır;
Kimi gözyaşı döker öldürürken,
Kimi kılı kıpırdamadan öldürür;
Herkes öldürebilir sevdiğini
Ama herkes öldürdü diye ölmez!
yüksel aytuğ
- 2 Nisan 2010
- 3.236
- 14
Merhaba kızlar,ben geldim,
Gecikmeli de olsa izledim finali bugün,
Herkes gibi ben de mutlu son bekliyordum ama olmayacağını da biliyordum açıkcası,
Çünkü bu Ezeldi,diğer banal dizilerden çok çok farklıydı,
Orjinaldi,mutlu sonla bitemezdi o yüzden,
Evet dayının son oyunu Ezeleydi,
Yüzüğü bir umut bir kurtuluş gibi gösterdi Ezele,ama o içtiği zehir değildi,
Sadece onu uyutan bi iksirdi,uyandı sonra ve herşeyin başladığı yere,dostlukların ve suç ortaklığının başladığı
yere,en başa,fenere dönüp Canın ona gelmesini bekledi,
Kapıyı açan Ömerdi,ve Can en sonunda babasına kavuştu,
Dayının dediği gibi bundan sonrası hiç yaşanmadı olayı ise bu Can ve Ömer buluşmasının hiç olmadığını,Canın ve
herkesin ortak bi hayali olduğunu düşündürüyo,
Bu da tabi ilerisi için açık bi kapı bırakmak amacıyla yapılmış bi senaryo,
Kim ne derse desin Türkiyede akılları zorlayan,beynimize bungy-jumping yaptıran bir dizi daha çekilmedi Ezel gibi,
Finali önceki bölümlerine göre daha az aksiyonlu ve daha çok duygusal sahnelerle dolu olduğu için biraz sönük
gelmiş olabilir seyirciye,
Ama olması gereken de buydu,yani yine vurdulu kırdılı aksiyonlu sahneleri kiminle yapılacaktı,ortada düşman kalmadı ki,
Neyse,sonuç olarak bu dizi yapım,senaryo,oyuncular,kurgu,perfonmans açısından tam anlamıyla MUHTEŞEM idi,
Her türlü konuyu,aşk,entrika,intikam,aile,dram,dostluk,trajedi,oyun,aksiyon,ikili ilişkiler ve aklıma gelmeyen her
türlü konuyu mükemmel biçimde harmanlayan,oyuncuların karakterlere gerçekten can verdikleri bi başyapıt olmuş,
Bir ŞAHESER meydana getirdiler bence,
Budur benim de yorumum......
Gecikmeli de olsa izledim finali bugün,
Herkes gibi ben de mutlu son bekliyordum ama olmayacağını da biliyordum açıkcası,
Çünkü bu Ezeldi,diğer banal dizilerden çok çok farklıydı,
Orjinaldi,mutlu sonla bitemezdi o yüzden,
Evet dayının son oyunu Ezeleydi,
Yüzüğü bir umut bir kurtuluş gibi gösterdi Ezele,ama o içtiği zehir değildi,
Sadece onu uyutan bi iksirdi,uyandı sonra ve herşeyin başladığı yere,dostlukların ve suç ortaklığının başladığı
yere,en başa,fenere dönüp Canın ona gelmesini bekledi,
Kapıyı açan Ömerdi,ve Can en sonunda babasına kavuştu,
Dayının dediği gibi bundan sonrası hiç yaşanmadı olayı ise bu Can ve Ömer buluşmasının hiç olmadığını,Canın ve
herkesin ortak bi hayali olduğunu düşündürüyo,
Bu da tabi ilerisi için açık bi kapı bırakmak amacıyla yapılmış bi senaryo,
Kim ne derse desin Türkiyede akılları zorlayan,beynimize bungy-jumping yaptıran bir dizi daha çekilmedi Ezel gibi,
Finali önceki bölümlerine göre daha az aksiyonlu ve daha çok duygusal sahnelerle dolu olduğu için biraz sönük
gelmiş olabilir seyirciye,
Ama olması gereken de buydu,yani yine vurdulu kırdılı aksiyonlu sahneleri kiminle yapılacaktı,ortada düşman kalmadı ki,
Neyse,sonuç olarak bu dizi yapım,senaryo,oyuncular,kurgu,perfonmans açısından tam anlamıyla MUHTEŞEM idi,
Her türlü konuyu,aşk,entrika,intikam,aile,dram,dostluk,trajedi,oyun,aksiyon,ikili ilişkiler ve aklıma gelmeyen her
türlü konuyu mükemmel biçimde harmanlayan,oyuncuların karakterlere gerçekten can verdikleri bi başyapıt olmuş,
Bir ŞAHESER meydana getirdiler bence,
Budur benim de yorumum......
- 13 Mart 2008
- 1.563
- 6
Merhaba kızlar,ben geldim,
Gecikmeli de olsa izledim finali bugün,
Herkes gibi ben de mutlu son bekliyordum ama olmayacağını da biliyordum açıkcası,
Çünkü bu Ezeldi,diğer banal dizilerden çok çok farklıydı,
Orjinaldi,mutlu sonla bitemezdi o yüzden,
Evet dayının son oyunu Ezeleydi,
Yüzüğü bir umut bir kurtuluş gibi gösterdi Ezele,ama o içtiği zehir değildi,
Sadece onu uyutan bi iksirdi,uyandı sonra ve herşeyin başladığı yere,dostlukların ve suç ortaklığının başladığı
yere,en başa,fenere dönüp Canın ona gelmesini bekledi,
Kapıyı açan Ömerdi,ve Can en sonunda babasına kavuştu,
Dayının dediği gibi bundan sonrası hiç yaşanmadı olayı ise bu Can ve Ömer buluşmasının hiç olmadığını,Canın ve
herkesin ortak bi hayali olduğunu düşündürüyo,
Bu da tabi ilerisi için açık bi kapı bırakmak amacıyla yapılmış bi senaryo,
Kim ne derse desin Türkiyede akılları zorlayan,beynimize bungy-jumping yaptıran bir dizi daha çekilmedi Ezel gibi,
Finali önceki bölümlerine göre daha az aksiyonlu ve daha çok duygusal sahnelerle dolu olduğu için biraz sönük
gelmiş olabilir seyirciye,
Ama olması gereken de buydu,yani yine vurdulu kırdılı aksiyonlu sahneleri kiminle yapılacaktı,ortada düşman kalmadı ki,
Neyse,sonuç olarak bu dizi yapım,senaryo,oyuncular,kurgu,perfonmans açısından tam anlamıyla MUHTEŞEM idi,
Her türlü konuyu,aşk,entrika,intikam,aile,dram,dostluk,trajedi,oyun,aksiyon,ikili ilişkiler ve aklıma gelmeyen her
türlü konuyu mükemmel biçimde harmanlayan,oyuncuların karakterlere gerçekten can verdikleri bi başyapıt olmuş,
Bir ŞAHESER meydana getirdiler bence,
Budur benim de yorumum......
Harika yorumlamışsın canım
senin yorumunu da bekliyordum
baştan sona katılıyorumm :) inşallah sinema filmide gelir..
- 2 Nisan 2010
- 3.236
- 14
Harika yorumlamışsın canım
senin yorumunu da bekliyordum
baştan sona katılıyorumm :) inşallah sinema filmide gelir..
Teşekkür ederim canım,ben de sinema filmini istiyorum valla,ne güzel olurdu...
azulcum harika yorumlamışsın.bende sadece benmi gecikmeli finali izledim diyorum.bende daha dün final bölümünü izledim.ama izlemeden önce çok merak ettiğim için buradaki yorumları okuyordum.Merhaba kızlar,ben geldim,
Gecikmeli de olsa izledim finali bugün,
Herkes gibi ben de mutlu son bekliyordum ama olmayacağını da biliyordum açıkcası,
Çünkü bu Ezeldi,diğer banal dizilerden çok çok farklıydı,
Orjinaldi,mutlu sonla bitemezdi o yüzden,
Evet dayının son oyunu Ezeleydi,
Yüzüğü bir umut bir kurtuluş gibi gösterdi Ezele,ama o içtiği zehir değildi,
Sadece onu uyutan bi iksirdi,uyandı sonra ve herşeyin başladığı yere,dostlukların ve suç ortaklığının başladığı
yere,en başa,fenere dönüp Canın ona gelmesini bekledi,
Kapıyı açan Ömerdi,ve Can en sonunda babasına kavuştu,
Dayının dediği gibi bundan sonrası hiç yaşanmadı olayı ise bu Can ve Ömer buluşmasının hiç olmadığını,Canın ve
herkesin ortak bi hayali olduğunu düşündürüyo,
Bu da tabi ilerisi için açık bi kapı bırakmak amacıyla yapılmış bi senaryo,
Kim ne derse desin Türkiyede akılları zorlayan,beynimize bungy-jumping yaptıran bir dizi daha çekilmedi Ezel gibi,
Finali önceki bölümlerine göre daha az aksiyonlu ve daha çok duygusal sahnelerle dolu olduğu için biraz sönük
gelmiş olabilir seyirciye,
Ama olması gereken de buydu,yani yine vurdulu kırdılı aksiyonlu sahneleri kiminle yapılacaktı,ortada düşman kalmadı ki,
Neyse,sonuç olarak bu dizi yapım,senaryo,oyuncular,kurgu,perfonmans açısından tam anlamıyla MUHTEŞEM idi,
Her türlü konuyu,aşk,entrika,intikam,aile,dram,dostluk,trajedi,oyun,aksiyon,ikili ilişkiler ve aklıma gelmeyen her
türlü konuyu mükemmel biçimde harmanlayan,oyuncuların karakterlere gerçekten can verdikleri bi başyapıt olmuş,
Bir ŞAHESER meydana getirdiler bence,
Budur benim de yorumum......
ya final aslında kötü değildi ama azulunda dediği gibi ortada düşman kalmadığı için oynayacak oyunda kalmadı.bu yüzdende sönükmüş gibi geldi final.ama şuana kadar ezel dizisi final bölümü olmadan final tadında o kadar çok güzel bölümler yaşattıki bu sönüklük çok fazla gözüme batmadı.
ben badeli kısımları çok beğenmezdim ama bu sefer gözlerim dolu dolu oldu.son sahnedeki kesinlikle ömerdi.cengiz öldü yanii.ezel aliyle vedalaşırken dedi ya öleceğimi nerden çıkardın.başka bir hayata başlayacağı için vedalaşıyordu.ama tabii keşke gitmeseydi.canın çocukluğu başka bir babayla geçti.gençliğide babasız geçti.keşke gitmesyedi en azından canla hayata başlardı.ayrıca annesi ve babasınada üzüldüm.o kadar sene ezel öldü diye üzüldüler sonrada gerçekten gitti.tabiii bu ezel.
- 12 Nisan 2008
- 122.538
- 2.965
bugün ezel yok
bir daha hiç yok:43:
Ezelin yerini tutmaz ama çalgı çengiyi izle azracım
bir daha öyle kafa yoracak dizi olurmu ahhh ahh..bugün ezel yok
bir daha hiç yok:
(((((((((((((ben tekrarını izlemek istiyorum.acaba bugün varmıki?
müziklerini bile çok özleyecem.hele şu heyecanlı kısıma geldğini gösteren müziğe bayılıyordum.hani şu suları dans ettiren müzik.sonra selmanın söyledği şarkılara.off offf.ezel yok kk da diziler kısmına gelip ezel de hareket olmayınca kapatıyorum
( - 2 Nisan 2010
- 3.236
- 14
bir daha öyle kafa yoracak dizi olurmu ahhh ahh..
ben tekrarını izlemek istiyorum.acaba bugün varmıki?
müziklerini bile çok özleyecem.hele şu heyecanlı kısıma geldğini gösteren müziğe bayılıyordum.hani şu suları dans ettiren müzik.sonra selmanın söyledği şarkılara.off offf.ezel yok kk da diziler kısmına gelip ezel de hareket olmayınca kapatıyorum
Valla ben de müziklerini çok özlicem,çok seviyordum her müziğini, ayrı ayrı heyecan katıyodu diziye,
Biraz Ezelden kopya çakilmiş gibi hissettiğim Behzat Ç. dizisi var,onda da Cengiz gibi bi psikopat ve karmaşık olaylar örüntüsü var,
Bir de çok doğal dizi,amirimi beğenerek izliyorum ben,
Pazarları onu izliyoduk biz,o da Ezelin yerini tutmaz ama yine de benziyo kurgusu,heyecanlı ve gerçekci bi dizi,
Tavsiye ederim kızlar,o da sezon finali yaptı gerçi ama yeni sezonda bi bakın derim,
Pazartesilerimiz boşaldı,gerçi Leyla ile Mecnun Pazartesi yayınlanıyo artık,ona bakıp gülmekten kırılıyoruz da,yine
Ezele kafa yormak vardı şimdi...öffff...
- 26 Nisan 2008
- 20.970
- 7.552
- 39
‘EZEL’İN GENÇLİK HALİ ÖMER’İ OYNAYAN İSMAİL FİLİZ, KENDİSİNE ‘ÇAKMA EZEL’ DİYEN 5 YILLIK EŞİ EVREN FİLİZ’İ BOŞADI!..
Çocukları olmayan çifti eşit kusurlu bulan mahkeme, iki tarafa da maddi manevi tazminat ödenmesi ile nafaka bağlanmasına gerek olmadığını karara bağladı.
Televizyonun sevilen dizisi Ezel'de Kenan Mirzalıoğlu'nun canlandırdığı Ezel karakterinin estetiksiz gençlik halini olan Ömer Uçar rolünü oynayan İsmail Filiz 1.5 yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığı 5 yıllık eşi Evren Filiz'den önceki gün boşandı. 9 Temmuz 2006 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek'in kıydığı nikahla hayatlarını birleştiren çifti, davanın görüldüğü Beykoz Aile Mahkemesi Hakimi eşit kusurlu buldu. Evren Filiz'in 350 bin lira tazminat istediği davada İsmail Filiz ise babasının yanında asgari ücretle çalıştığını söz konusu dizide ise bölüm başına 2 bin 500 lira aldığını bildirdi. İsmail Filiz, eşinin bir magazin programına verdiği röportajda kendisine 'Çakma Ezel' diyerek küçük düşürdüğünü ileri sürdü.
ŞÖHRETİ BULUP BENİ UNUTTU DEMİŞTİ
Evren Filiz bir magazin programına verdiği röportajda İsmail Filiz'in kendisini arayıp sormadığını, şöhretin kendisini değiştirdiğini öne sürerek, eşinin kendisini bekar olarak tanıttığını söylemişti. İsmail Filiz'e "Çakma Kenan" benzetmesinde bulunan genç kadın, eşinin şöhret sevdasına kapılıp kendisini unuttuğunu iddia etmişti.
Çocukları olmayan çifti eşit kusurlu bulan mahkeme, iki tarafa da maddi manevi tazminat ödenmesi ile nafaka bağlanmasına gerek olmadığını karara bağladı.
Televizyonun sevilen dizisi Ezel'de Kenan Mirzalıoğlu'nun canlandırdığı Ezel karakterinin estetiksiz gençlik halini olan Ömer Uçar rolünü oynayan İsmail Filiz 1.5 yıl önce şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma davası açtığı 5 yıllık eşi Evren Filiz'den önceki gün boşandı. 9 Temmuz 2006 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanı Melih Gökçek'in kıydığı nikahla hayatlarını birleştiren çifti, davanın görüldüğü Beykoz Aile Mahkemesi Hakimi eşit kusurlu buldu. Evren Filiz'in 350 bin lira tazminat istediği davada İsmail Filiz ise babasının yanında asgari ücretle çalıştığını söz konusu dizide ise bölüm başına 2 bin 500 lira aldığını bildirdi. İsmail Filiz, eşinin bir magazin programına verdiği röportajda kendisine 'Çakma Ezel' diyerek küçük düşürdüğünü ileri sürdü.
ŞÖHRETİ BULUP BENİ UNUTTU DEMİŞTİ
Evren Filiz bir magazin programına verdiği röportajda İsmail Filiz'in kendisini arayıp sormadığını, şöhretin kendisini değiştirdiğini öne sürerek, eşinin kendisini bekar olarak tanıttığını söylemişti. İsmail Filiz'e "Çakma Kenan" benzetmesinde bulunan genç kadın, eşinin şöhret sevdasına kapılıp kendisini unuttuğunu iddia etmişti.
- 27 Kasım 2010
- 14.169
- 599
- 2 Nisan 2010
- 3.236
- 14
kıskançlık
Yok kız valla ne kıskançlığı,çok hastaydım,sancıdan kıvrana kıvrana yattım,bayılmışım öyle yani,
Nerden estiyse ben de anlamadım,ama çok güzel bakıyodu bana valla...
- 13 Mart 2008
- 1.563
- 6
Yok kız valla ne kıskançlığı,çok hastaydım,sancıdan kıvrana kıvrana yattım,bayılmışım öyle yani,
Nerden estiyse ben de anlamadım,ama çok güzel bakıyodu bana valla...
yaa bende hep görüyordum özellikle diziyi izlediğim günler bütün gece peşlerindeyim :) zihnimize kazıldı dizi öyle böle değil 
