Evlilik nedir?

minimixx

Üye
Kayıtlı Üye
26 Ağustos 2019
48
79
Kızlar selam,
Dün eşimle konuşuyoruz şöyle bi konu açıldı size de sormak istiyorum bunu. Biraz da kendi kendimize günah çıkarmak istiyorum.

Kim olduğunu hatırlayamıyorum ama bi psikolog şöyle söylüyor:
''Çocukluğumuzdan itibaren dinlediğimiz bütün masallarda kadın ve erkek birbirine kavuşmaya çalışıyor ve sonunda birbirine kavuşup mutlu mesut yaşıyorlar; ya da izlediğimiz tüm yeşilçam filmlerinde de bu durum aynı. Birbirlerine kavuşma süreçleri genelde daha sancılı oluyor ve hep mutlu sonla yani evlilikle bitiyor. Bu yüzden biz evlilik olana kadar olan süreci gözlemleyebiliyoruz. Çoğu kadın evliliği bi başlangıç olarak değil bi son olarak görüyor. Evlilikle beraber de sonsuz ve mutlak bir mutluluk hayal ediyoruz. Ufacık bi anlaşamama durumunda evliliğimizde problemler olduğunu ve mutsuz olduğumuzu düşünüyoruz. Çünkü ne masallardan ne hikayelerden ne de filmlerden evliliğin içeriğini tam olarak bilemiyoruz.''

Sizce evlilik nedir hanımlar?
Siz eşinizle neden evlendiniz?
Evlilikten beklentiniz nedir? Pişmanlığınız nedir?
Burda haklı olarak kendimizi anlatıyoruz.
Kendi beklentilerimizi, kırgınlıklarımızı ve öfkemizi.. İlişkimizde kendi yapmış olduğumuz hatalarımızdan bahsetmeyi pek sevmiyoruz.
Kendi hatalarımız neler?
Hangi hataları tekrarlıyoruz, hangilerini değiştirebildik?

Dış dünyadan ne kadar etkileniyoruz? Neden etkileniyoruz?
Kontrolcü olmalı mıyız? Ne kadar olmalıyız?
Ne kadar taviz vermeliyiz?
Nerede uzlaşmalı nerede tırnaklarımızı çıkarmalıyız?

* Bi de son zamanlarda kendi içimde takıldığım bi konu var. Bunu özellikle sormak istiyorum.
Bazen bi tepkimde duruyorum kendi içimde diyorum ki ''ne kadar annemin tepkisi. Aslında haklıymış/ ya da evet hatalı ama ben neden şimdi bu şekilde davranıyorum? Böyle bi durumu kendi içinizde nasıl karşılıyosunuz?
 
Kızlar selam,
Dün eşimle konuşuyoruz şöyle bi konu açıldı size de sormak istiyorum bunu. Biraz da kendi kendimize günah çıkarmak istiyorum.

Kim olduğunu hatırlayamıyorum ama bi psikolog şöyle söylüyor:
''Çocukluğumuzdan itibaren dinlediğimiz bütün masallarda kadın ve erkek birbirine kavuşmaya çalışıyor ve sonunda birbirine kavuşup mutlu mesut yaşıyorlar; ya da izlediğimiz tüm yeşilçam filmlerinde de bu durum aynı. Birbirlerine kavuşma süreçleri genelde daha sancılı oluyor ve hep mutlu sonla yani evlilikle bitiyor. Bu yüzden biz evlilik olana kadar olan süreci gözlemleyebiliyoruz. Çoğu kadın evliliği bi başlangıç olarak değil bi son olarak görüyor. Evlilikle beraber de sonsuz ve mutlak bir mutluluk hayal ediyoruz. Ufacık bi anlaşamama durumunda evliliğimizde problemler olduğunu ve mutsuz olduğumuzu düşünüyoruz. Çünkü ne masallardan ne hikayelerden ne de filmlerden evliliğin içeriğini tam olarak bilemiyoruz.''

Sizce evlilik nedir hanımlar?
Siz eşinizle neden evlendiniz?
Evlilikten beklentiniz nedir? Pişmanlığınız nedir?
Burda haklı olarak kendimizi anlatıyoruz.
Kendi beklentilerimizi, kırgınlıklarımızı ve öfkemizi.. İlişkimizde kendi yapmış olduğumuz hatalarımızdan bahsetmeyi pek sevmiyoruz.
Kendi hatalarımız neler?
Hangi hataları tekrarlıyoruz, hangilerini değiştirebildik?

Dış dünyadan ne kadar etkileniyoruz? Neden etkileniyoruz?
Kontrolcü olmalı mıyız? Ne kadar olmalıyız?
Ne kadar taviz vermeliyiz?
Nerede uzlaşmalı nerede tırnaklarımızı çıkarmalıyız?

* Bi de son zamanlarda kendi içimde takıldığım bi konu var. Bunu özellikle sormak istiyorum.
Bazen bi tepkimde duruyorum kendi içimde diyorum ki ''ne kadar annemin tepkisi. Aslında haklıymış/ ya da evet hatalı ama ben neden şimdi bu şekilde davranıyorum? Böyle bi durumu kendi içinizde nasıl karşılıyosunuz?
Öncelikle ben güven hissiyatimin olmadığı kimseyi hayatımın hiç bir noktasında bulundurmuyorum. Eşimle görüşmeye baslamamin temel sebebi güvenilir olmasıydı ve birbirimizi besleyebilecegimjzi fark ettiğimde aşık olmuştum. Benim her anlamda kendimi gelistirmemi destekleyen biridir.
Ben her zaman kitap okumayan insanlarla evlenmeyin derdim şükür kitap okuyan biriyle de evlendim.
Evlendim nasıl bir adamsa hala aynı adamla evliyim .
 
Kızlar selam,
Dün eşimle konuşuyoruz şöyle bi konu açıldı size de sormak istiyorum bunu. Biraz da kendi kendimize günah çıkarmak istiyorum.

Kim olduğunu hatırlayamıyorum ama bi psikolog şöyle söylüyor:
''Çocukluğumuzdan itibaren dinlediğimiz bütün masallarda kadın ve erkek birbirine kavuşmaya çalışıyor ve sonunda birbirine kavuşup mutlu mesut yaşıyorlar; ya da izlediğimiz tüm yeşilçam filmlerinde de bu durum aynı. Birbirlerine kavuşma süreçleri genelde daha sancılı oluyor ve hep mutlu sonla yani evlilikle bitiyor. Bu yüzden biz evlilik olana kadar olan süreci gözlemleyebiliyoruz. Çoğu kadın evliliği bi başlangıç olarak değil bi son olarak görüyor. Evlilikle beraber de sonsuz ve mutlak bir mutluluk hayal ediyoruz. Ufacık bi anlaşamama durumunda evliliğimizde problemler olduğunu ve mutsuz olduğumuzu düşünüyoruz. Çünkü ne masallardan ne hikayelerden ne de filmlerden evliliğin içeriğini tam olarak bilemiyoruz.''

Sizce evlilik nedir hanımlar?
Siz eşinizle neden evlendiniz?
Evlilikten beklentiniz nedir? Pişmanlığınız nedir?
Burda haklı olarak kendimizi anlatıyoruz.
Kendi beklentilerimizi, kırgınlıklarımızı ve öfkemizi.. İlişkimizde kendi yapmış olduğumuz hatalarımızdan bahsetmeyi pek sevmiyoruz.
Kendi hatalarımız neler?
Hangi hataları tekrarlıyoruz, hangilerini değiştirebildik?

Dış dünyadan ne kadar etkileniyoruz? Neden etkileniyoruz?
Kontrolcü olmalı mıyız? Ne kadar olmalıyız?
Ne kadar taviz vermeliyiz?
Nerede uzlaşmalı nerede tırnaklarımızı çıkarmalıyız?

* Bi de son zamanlarda kendi içimde takıldığım bi konu var. Bunu özellikle sormak istiyorum.
Bazen bi tepkimde duruyorum kendi içimde diyorum ki ''ne kadar annemin tepkisi. Aslında haklıymış/ ya da evet hatalı ama ben neden şimdi bu şekilde davranıyorum? Böyle bi durumu kendi içinizde nasıl karşılıyosunuz?
Bana göre ikilem evlilik.hem Cok güzel,hem çok zor, hem paylaşmak, hem paylasmamak.sevgi saygı heyecan, merhamet.bazen haksızlık.ve bilinmezlik.
 
Bence çok güzel bir duygu .evlendigimden beri kendimi anne olmuş gibi hissediyorum kılına zarar gelmesin iyi beslensin mutlu olsun yeterki üşümesin hasta olmasın canım eşim iyiki var kokusu cennet gibi
 
İnsan an geliyo sevdiğini şefkatten içine sokmak istiyo sonra bişey oluyo ufacık bi olayda nasıl anlaşamadığına şaşırırken buluyo kendini :bicak:
Gerçekten ikilem.
Hem seviyosun ortak planlar yapıp anlar yaratmak istiyosun, bazen de gerçekten iki kişilik sorumluluklardan yorulup kabuğuna çekilip dinlenmek istiyosun.

Sürekli yaptığımız hataları sormuştum ya ona kendi adıma cevap vereyim.
Ben ilgiyi çok severim bu yüzden beklentilerim baya fazla oluyo. Bu beklentiler istediğim gibi olmadığında direk ona odaklandığım için moralim bozuluyo. Ama bırak değil mi karşındaki sana sevgi ve ilgisini kendi dilinde kendi alışık olduğu düzende göstersin. Ki eşim de öyle bi insandır ama bazen kendi küt kafamın içinden çıkamıyorum. Kontrolcülük galiba bu. Anneme benzediğim özellik de bu aslında. Herşeyin kendi istediği çizgide olması. Eskiden düşünürdüm ''yapıyorum yani bırak nasıl istersem öyle yapayım'' diye ama bazen ister istemez aynı şeyi yaptığımı fark ettiğimde kendime çok kızıyorum. Bu yüzden artık eşimin isteklerine daha çok odaklı olmaya çalışıyorum o zaman onu serbest bırakıyomuş gibi hissettiğim için daha mutlu ve rahat olduğumu fark ettim. Kendi kendimi eğitmeye çalışıyorum bu konuda ama alışkanlıklar çok zor değişiyo tavsiyelere de açığım bu konuda :KK51:

Hepimizin ilişkilerinde iyi ve kötü olan, hatalı olduğumuz ve bence haksızlığa uğradığımız kısımlar var. Ama hep karşı tarafı yorumlamak da ilişkiyi yıpratan bişey.
 
Yol arkadaşlığıdır evlilik. Güven huzur özgürlük..
evlilik bir insanın geri kalan ömrünü cennete ya da cehenneme çevirebilir. En önemli kararlardan biridir o yüzden yol arkadaşını seçmek. Benim evliliğim beklentilerimi karşılıyor.
ben de o da törpüledik bazı konularda kendimizi elbet yolda virajlar da oluyor. Taviz derecesi karşı tarafın taviz derecesiyle dengeli olmalı.
Hiç bir şey aman şimdi huzurumuz kaçmasın diye ertelenmemeli yoksa anormal tepkiler verdiğin bir patlamaya dönüşüyor ve karşıdaki o kadar küçğk birşeye nasıl bu kadar büyük bir tepki verdiğini anlamıyor. Bilmiyor ki o son minnacık damla bardağı taşıran. O yüzden eğer konuşabildiğiniz dertleşenildiğiniz, aynı zamanda iyi de arkadaşınız olacak bir adamla evlilik mutlu evliliktir
 
İki sene önce evlendim. Evlendiğimden beri de Allah’a şükür ki mutluyum. Hep evlenmeden önce aynı eve gir de o zaman anlarsın bakalım tanıdığın gibi mi der dalga geçerlerdi. İki sene oldu bakıyorum hala tanıdığım gibi. Biz eşimle çok yakın arkadaştık en başta sonradan sevgililğe döndü belki evliliği de bu yüzden gözüm kapalı yaptım. Her şeyini biliyordum, güveniyordum.. beni de yanıltmadı. İlk zamanlarında aynı evde birbirine alışma sürecin var bir de. Tabii hiç kavga gürültü olmuyor mu oluyor bu da işin güzel yanı. Hep aynı fikirdeyseniz asıl sorun oradadır. Kendimde gördüğüm hatalarsa ilk başta en ufak bir tartışmada çok kırıcı konuşuyordum ve yapıcı olmuyordum. Ama daha sonra kendimi törpülemeyi öğrendim. Bazen güleriz bazen tartışırız ama işin sonunda anlaşmaya varırız. Arkadaş, dost, sevgili olduğunuz, iyi anlaştığınız sürece tadından yenmez
 
X