en sevdigim film serisinden bir alıntı birakmak istiyorum şu paragrafa;
Eki Görüntüle 2846605 Konuya gelince... Aynı hisleri ben de yaşamıştım. Üniversitede harika bir ilişkim vardı; Kahvaltıda yiyeceğim patatesleri , salatalıkları, yumurtalari hiç usenmez kalp biçiminde keserdi
şiirler şarkılar, başrolün ben olduğum tiyatro oyunları yazardı, uzak mesafeye dustugumuzde her ay bir gün görmek için 3 günde 8er vasıta gelir, 8er vasıta dönerdi (balık erkeği)...
Sonra biz ayrıldık. Ben yine kolay atlatmistim, hatta birkaç aya yeni biriyle tanışmıştım , hayatım gayet güzel gidiyordu.
Derken yağmur bastıran bir günde yeni bebe beni bırakıp önden hızlı hızlı gidene kadar. Oysa eski sevgilim yolda çamur birikintisi varken beni kucağına alır,bir kaldırımdan diğerine taşır, bunu da buyuk bir zevkle yapardi.
Bunu farkedince kaldırımın başında durdum. Çocuk yokluğumu belki iki dakika sonra farketti
İşte o zaman içime bir yumru oturdu. Dedim ki; 'yengenc, bak , diğer erkekler nasıllar.
Belki de sen çok kıymetli ve belki de bir daha asla karşina benzeri çıkmayacak bir adamı kaybettin...'
O his çok tanidik bir his. İnsana aylar sonra vuruyor.
Ama yıllar geçince görüyorsun ki her insanın başka başka huyları , başka başka sevilesi yanları var. Yağmurda beni taşımak aklına gelmeyen çocuk mesela , şiirler tiyatrolar yazmazdi , ağzı da iyi laf yapmazdi ama izlediği filmlerden , okuduğu kitaplardan,dinlediği kliplerden birilerini hep bana benzetirdi. Anlardım ki hep aklındayim demek ki
ya da sonradan hayatıma girenler. Herkesin bir digerinden farklı,kendince iyi tarafları var. Bir süre sonra sen de farkedeceksin. Ama tavsiyem eski sevgilini
komple çıkar hayatından. Böyle kossan geri dönecek yakınlıkta olunca insanın her mutsuz olduğunda aklı oraya gidiyor. Oralarda bir yerlerde olduğunu bilmek yeni iliskine adapte olmana engel oluyor. Zor olsa da komple sil numarasını . hatta sen numaranı değiştir. Ne kadar etki edecegine inanamazsin