- 31 Ekim 2015
- 333
- 613
- Konu Sahibi geldikgidiyoruz
- #1
Güncelleme 3. sayfada merak edenler var ise.
Merhaba kızlar. Gününüz güzel geçiyordur umarım çünkü benim ki iğrenç bir şekilde başladı öyle de devam ediyor.
Sabah eşim saçma sapan bir nedenden dolayı sesli bir şekilde söylenmeye başladı. Nedeni ise kızımın beslenme çantasının fermuarı kırılmış bana dün akşam 10 gibi söyledi. Ben de çok önemsemedim sonuçta o saatte alabileceğim veya tamir edebilecek bir şey değil. Bu sabahta hazırlandım bir yandan kızımı hazırlıyorum o sırada her şeye vakit ayırıyoruz, her şeye para harcıyoruz da bir çocuğa niye beslenme çantası almıyoruz, anca telefona bakalım zaten, sana dün demiştim bunun böyle olduğunu ama sen umursamıyorsun tarzında daha birçok şey söyledi bir yandan da sadece sana değil kendime de söylüyorum falan diyor.
Tabi ben sinirlenmemek için kendimi tutuyorum çantaya baktım düzeltilecek gibi değil yapacak bir şey yok sırt çantasının içine koydum öyle gönderelim dedim. Ama eşim susmak bilmiyor o sırada bile bir çanta almak çok mu zor (daha öncede fermuarı ile sıkıntı yaşamıştık ama halletmiştik) falan dedi ben de alsaydın o zaman madem öyle olduğunu gördün alsaydın neden benden bekliyorsun her şeyi diyerekten tartışmaya başladık.
Evden çıkarken de arabada da devam etti. Trafikteyiz hala konuşuyor ama normal sakin bir konuşma değil ben artık yeter sus, kes günümü mahvetme dedikçe hiç susmadı. Sonra ben artık dayanamadım bağırmaya arabanın camlarına vurmaya başladım hem ağlıyorum hem de bağırıyorum sinir krizi tarzı bir şey geçirdim sanırım o sırada kızım şahit oldu tabi ağlamaya başladı çok korktu. Ama hala susmak bilmiyor ya beni o halde gördüğü halde sinir hastasısın sen diyor. Sen hasta ettin beni dedim daha hatırlamadığım birçok şey söyledim. Sonunda sustu ama ben işe gidene kadar sakinleşemedim. İşin kötü tarafı aynı yerde çalışıyoruz.
O işyerine yaklaştığımızda hiçbir şey olmamış gibi poğaça alayım mı canım dedi. Kafayı yiyecek gibi oluyorum böyle yaptığında. Elini yüzünü yıka odana öyle geç istersen diyor ne bir özür ne başka bir şey. Kapıyı açıp kendimi yola atmak istedim bir an. İşe gelince de özür dilerim bir daha seni böyle küçük şeyler için kırmayacağım diye de mesaj atmış. Ama benim yüreğim soğumuyor kızımı da korkuttuğum için ayrı bir vicdan azabı çekiyorum. Odadakilerden utanmasam hüngür hüngür ağlayacağım aklıma geldikçe gözlerim doluyor zor tutuyorum kendimi.
Ben ne yapayım şimdi nasıl bir tavır sergileyeyim bilemiyorum kimseye de anlatamadım içimde de kaldıkça daha da büyüyor. Fikirlerinize ihtiyacım var. Cidden sinir hastası olacağım yoksa artık.
Bu arada Dipnot: 6 yıllık evliyiz evin bütün yükü zaten ben de temizlik, çamaşır, yemek, çocuğu hazırlamak aklınıza ne gelirse üstelik bende çalışıyorum aynı anda evden çıkıp aynı anda eve giriyoruz. Ben eve gelince koştur koştur yemek hazırlamaya başlıyorum beyfendi de koltuğa uzanmış oluyor genelde. Çok nadiren de yardım ediyor o da söylersem binbir naz ile. Nerden buldum bu hödüğü bilmiyorum.
Merhaba kızlar. Gününüz güzel geçiyordur umarım çünkü benim ki iğrenç bir şekilde başladı öyle de devam ediyor.
Sabah eşim saçma sapan bir nedenden dolayı sesli bir şekilde söylenmeye başladı. Nedeni ise kızımın beslenme çantasının fermuarı kırılmış bana dün akşam 10 gibi söyledi. Ben de çok önemsemedim sonuçta o saatte alabileceğim veya tamir edebilecek bir şey değil. Bu sabahta hazırlandım bir yandan kızımı hazırlıyorum o sırada her şeye vakit ayırıyoruz, her şeye para harcıyoruz da bir çocuğa niye beslenme çantası almıyoruz, anca telefona bakalım zaten, sana dün demiştim bunun böyle olduğunu ama sen umursamıyorsun tarzında daha birçok şey söyledi bir yandan da sadece sana değil kendime de söylüyorum falan diyor.
Tabi ben sinirlenmemek için kendimi tutuyorum çantaya baktım düzeltilecek gibi değil yapacak bir şey yok sırt çantasının içine koydum öyle gönderelim dedim. Ama eşim susmak bilmiyor o sırada bile bir çanta almak çok mu zor (daha öncede fermuarı ile sıkıntı yaşamıştık ama halletmiştik) falan dedi ben de alsaydın o zaman madem öyle olduğunu gördün alsaydın neden benden bekliyorsun her şeyi diyerekten tartışmaya başladık.
Evden çıkarken de arabada da devam etti. Trafikteyiz hala konuşuyor ama normal sakin bir konuşma değil ben artık yeter sus, kes günümü mahvetme dedikçe hiç susmadı. Sonra ben artık dayanamadım bağırmaya arabanın camlarına vurmaya başladım hem ağlıyorum hem de bağırıyorum sinir krizi tarzı bir şey geçirdim sanırım o sırada kızım şahit oldu tabi ağlamaya başladı çok korktu. Ama hala susmak bilmiyor ya beni o halde gördüğü halde sinir hastasısın sen diyor. Sen hasta ettin beni dedim daha hatırlamadığım birçok şey söyledim. Sonunda sustu ama ben işe gidene kadar sakinleşemedim. İşin kötü tarafı aynı yerde çalışıyoruz.
O işyerine yaklaştığımızda hiçbir şey olmamış gibi poğaça alayım mı canım dedi. Kafayı yiyecek gibi oluyorum böyle yaptığında. Elini yüzünü yıka odana öyle geç istersen diyor ne bir özür ne başka bir şey. Kapıyı açıp kendimi yola atmak istedim bir an. İşe gelince de özür dilerim bir daha seni böyle küçük şeyler için kırmayacağım diye de mesaj atmış. Ama benim yüreğim soğumuyor kızımı da korkuttuğum için ayrı bir vicdan azabı çekiyorum. Odadakilerden utanmasam hüngür hüngür ağlayacağım aklıma geldikçe gözlerim doluyor zor tutuyorum kendimi.
Ben ne yapayım şimdi nasıl bir tavır sergileyeyim bilemiyorum kimseye de anlatamadım içimde de kaldıkça daha da büyüyor. Fikirlerinize ihtiyacım var. Cidden sinir hastası olacağım yoksa artık.
Bu arada Dipnot: 6 yıllık evliyiz evin bütün yükü zaten ben de temizlik, çamaşır, yemek, çocuğu hazırlamak aklınıza ne gelirse üstelik bende çalışıyorum aynı anda evden çıkıp aynı anda eve giriyoruz. Ben eve gelince koştur koştur yemek hazırlamaya başlıyorum beyfendi de koltuğa uzanmış oluyor genelde. Çok nadiren de yardım ediyor o da söylersem binbir naz ile. Nerden buldum bu hödüğü bilmiyorum.
Son düzenleme: