Erkek isimleri Bankası

aynen bızde oyleyız kavga bıle edıyoruz bazen sonra guluyoruz ne oluyo dıye daha ortada bısey yok
 
biz de ortada fol yok yumurta yokken cocugun sececegi meslegi bile konusuyoruz esim futbolcu olsun diye ben doktor sonra halimizi biraz kırık biraz buruk gülüyoruz
 
alper
anıl
arda
baran
batuhan
berk
Bora
boran
boran
buğra
burak
çağan
çakir
çinar
demir
deniz
Dora
doruk
Efe
Efekan
Ege
eren
erşat
gökçen
hakan
hakdan
kaan
kaya
kayra
kerem
Keskin
koray
kuday
kuzey
mahir
Mert
murat
okay
onur
ömer melih
ömür
poyraz
şafak
tuna
Tunacan
tunç
Tutku
umut
yağız
Yigit
Yiğithan
yoldaş
yunus emre
 
TAHA AKIN
ADİL GİRAY
BEDİRHAN
merhaba benimde şu an tam 1 aylık oğlum var okadar güzel bir duyguymuşki anlatamam..allah herkeze nasip etsin
 
arkadaşlar son durum:)
ali
alper
anıl
arda
baran
batuhan
berk
Bora
boran
buğra
burak
çağan
çakir
çinar
deha
demir
deniz
Dora
doruk
Efe
Efekan
Ege
eren
erşat
gökçen
hakan
hakdan
kaan
kaya
kayra
kerem
Keskin
koray
kuday
kuzey
mahir
Mert
murat
okay
onur
ozan
ömer melih
ömür
poyraz
selçuk
şafak
tarkan
toprak
tuna
Tunacan
tunç
Tutku
umut
yağız
yalın
Yigit
yiğit aras
Yiğithan
yoldaş
yunus emre
 
en iyisi kura çekin.begendıkleri isim.

insanların isim konusunda karar vermeleri ister istemez çok uzun sürüyor
çünkü bebişlerinin ismi en güzeli en içlerine sineni olsun istiyorlar
bu topici bu yüzden açtım
genel bir isim bankası olsun
ve insanlar güzel isimleri bir arada görebilsinler diyea.s.
 

canlarım son durum...
 
koalacım ne güzel düşünmüşsün. biz de yeğenim için uzun süredir isim arıyoruz. anne babalar çocuklarına güzel anlamlı isimler koymakla sorumlular. bu isimlerin anlamlarını da yazsak çok daha güzel olur.
 

cnm çok güzel söylemişsin
arkadaşlar yazdığınız isimlerin anlamlarını eğer biliyorsanız yanlarına yazabilir misiniz?
sağolun şimdiden...
 
kız isimleri bankası var sıra erkeklerde :teytey:
ABAY: Sezgi, anlayış, dikkat
ABBAS: Sert, çatık kaşlı veya Aslan
ABDULLAH: Allah'ın adamı- Allah'a at olan, onun yolundan giden kişi
ABİDİN: Dua eden / Duacı
ACUN: Dünya,varlık
ADEM: Allah'ın yarattığı ilk insan / Adam
ADİL: Adaletli / Hakça davranan
ADNAN: Eski Türk isimlerinden / İki gökyüzü, iki cennet anlamında
AFFAN: Kendini kötülüklerden uzak tutan
AGAH: Bilgili / Bilen / Haberli / Uyanık
AHMET: Övülmeye değer/ Beğenilmiş / Allah'a şükreden /
AKAD: Soyluluk, Onurlu bir kişiliğe sahip olmak
AKAY: Beyaz ay,dolunay
AKEL: Dürüst,güvenilir
AKGÜN: Mutlu,sevinçli gün
AKIN: Hızlı bir biçimde düşmana yapılan saldırı
AKİF: Dünya işlerinden uzaklaşıp, ibadet için Allah'a yönelen
AKİL: Akıllı , Rüştünü kanıtlama konumuna gelmiş , yaptıklarının farkında olan
AKTAÇ: Beyaz taç,gelin tacı
AKTAN: Aydınlık gece
ALAADDİN: Din uğruna çalışan
ALDEMİR: Ateşte kıpkırmızı hale getirilen demir Al-Demir
ALİ: Yüce, yüksek, şanlı, onurlu kimse
ALİCAN: Cana yakın, içtenlikli, candan, sıcakkanlı, girişken
ALİM: Bilim adamı, bilgin ilim bilen, ilimle uğraşan kimse
ALİŞAN: Şanı şerefi en yüksek olan
ALKAN: Kızıl kan
ALKIN: Sevdalı,aşık
ALP: Kahraman,cesur,savaşçı
ALPAR: Yiğit,cesur
ALPASLAN: Aslan gibi cesur,savaşçı beyi
ALPAY: Cesur,yiğit
ALPER: Alp + Er Cesur erkek Soylu erkek anlamında
ALPHAN: Yiğit,hükümdar
ALPTEKİN: Alp+ Tekin Soylu prens, güvenilir ve soylu
ALTAN: Al + Tan Kırmızı + şafak, güneşin şafaktaki kırmızı rengi
ALTAY: Yüksek orman anlamında. Orta Asya'da bir sıradağ
ALTUĞ: Al+Tuğ Kırmızı + Tuğ değerli taşlarla süslü tuğ
ANDAÇ: Armağan,hediye
ANIL: Ölçülü davranan, hoşa giden kimse
ARAL: Takımada,sıradağlar.
ARAS: Sahip çıkılan buluntu, Doğu anadoluda bir ırmağın adı
ARCAN: Saf,temiz
ARDA: Halef, ardından gelen
AREL: Temiz,dürüst
ARGÜN: Temiz gün, günlük güneşlik, yaşama sevinci veren gün
ARIKAN: Temiz soy
ARIN: Temiz,saf - Alın
ARİF: Anlayışlı,tanınmış,meşhur,bilgi sahibi
ARKAN: Temiz kandan gelen - Üstün,galip
ARMAĞAN: Hediye,ödül
ARMAN: Hasret,özlem - Sıkıntı
ARSLAN: Yırtıcı,güçlü,yiğit
ARTAÇ: Ar+ Taç Utanma duygusunu baş tacı eden
ASIM: Temiz, namuslu, sağlam karakterli
ASİL: Soylu, soylu bir aileden gelen,seçkin insan
ASLAN: Türklerin, güçlü insan tanımlarında genellikle seçtikleri ormanlar kralı
ASRIN: Bu asıra ait, bu devire uygun
ASUTAY: Hırçın tay
aŞKIN: Benzerlerinden daha üstün - Coşkun
ATA: Baba, ced, Ecdat, Büyükbaba, Bilge
ATABEK: Şehzade eğitmeni - Devlet yetkilisi
ATABEY: Selçuklularda şehzadeleri eğitmekle görevli kişilere verilen ünvan
ATACAN: Hoşgörülü,babacan
ATAHAN: Han soyundan gelen, soylu yiğit
ATAK: Canlı,girişken-Cömert-Nişancı
ATAKAN: Atasının kanını taşıyan, atasının kanından gelen gücü barındıran
ATALAY: Ünlü,şöhretli
ATAMAN: Ata kişi,önder
ATANUR: Atasından aldığı nuru taşıyan
ATASOY: Ataların soyundan gelen
ATAY: Herkesçe bilinen, tanınmış, ünlü
ATEŞ: Yanıcı maddelerin yanmasıyla ısı ve ışığın ortaya çıkması
ATIF: Eğilimli, birine şefkatle eğilen, sevgi duyan / Bir şeye yönlendirilen
ATIL: İleri hamle yap, anlamında Atıl, atılmak
ATILAY / ATALAY: Kolaylıkla ileri atılabilen, cesur kimse
ATILGAN: Engelleri aşan - Korkusu olmayan
ATINÇ: Atılgan / Atak
ATİLLA / ATTİLA: Hunların "Tanrının Kırbacı" denilen büyük hükümdarı
ATLIHAN: At + Han kelimelerinden, İyi ata binen yiğit Han
AVNİ: Yardım etmek, yardımda bulunmak, yardımla ilgili
AYBAR: Gösterişli,heybetli
AYBARS: Ay ve Pars kelimelerinden, Ay gibi güzel, pars gibi yırtıcı
AYBERK: Sağlam kişilik- Ayın parlaklığı
AYDEMİR: Ay gibi ışıklı,temiz,demir gibi güçlü
AYDIN: Beyni çağdaş düşüncelerle aydınlanmış, bilgili kişi
AYGÜN: Ay gibi parlak ve ışıklı güzel gün
AYHAN: Ay gibi güzel yüzlü hakan Ay +Han
AYKAN: Kanı ay gibi parlak ve temiz Ay Kanlı
AYKUT: Kutlu ay, armağan, ödül
AYTAÇ: Başında ay gibi ışıklı taç bulunan Ay + Taç
AYTEK: Ay gibi
AYTEKİN: Tek ay, uğur getiren ay
AYTUNÇ: Ay gibi güzel,tunç kadar sağlam
AYYÜCE: Ay gibi aydınlık nurlu ve yüce olan er
AZER: Azerbaycan kelimesinin kökü olan Azer'den..
AZİM: Bir şeyler yapmak için kararlı kişi, Azmeden, Azimli
AZİZ: Onur sahibi yüce, Saygıdeğer, Manevi gücü çok üstün
AZMİ: Kemikli, kemikle ilgili / Azim sahibi
BABÜR: Hindistan'da yaşayan bir tür kaplan/Babür imparatorluğunun kurucusu Babürşah'tan

BAHA: Değer fiyat, kıymatinin karşılığı, Ederi

BAHADIR: Yiğit , kahraman, atak, gözünü daldan budaktan esirgemeyen

BAHATTİN: Dinin değerlisi,güzelliği

BAHİR: Deniz-Belli, açık-Işıklı,parlak

BAHRİ: Denizle ilgili, denizci, denizingücü, sonsuzluğu

BAHTİYAR: Mutlu, talihli, Hayatından memnunolan

BAKİ: Süreklilik sahibi, sonsuza kadar kalan, sonsuz, sonu olmayan

BALA: Küçük çocuk, Yavru, Korunması gereken

BALABAN: Bir tür yırtıcı kuş. İri cins birtür Doğan (kuş)

BALER: Tatlı dilli, cana yakın

BARAN: Yağmur mevsimi

BARANSEL: Güce, kuvvete ait. Güçsel.

BARBAROS: Barba Rosse Kırmızı sakal. Asıl adı Hızır olan büyük Türk amiraline Avrupalıların taktığı ad.

BARIN: Bütün,tüm - Güç kuvvet

BARIŞ: Uzlaşma.

BARKAN: Çölde oluşan küçük kum kitlesi

BARKIN: Gezgin, Seyyah, Sürekli gezipdolaşan

BARLAS: Kahraman

BARS: Kaplan benzeri yırtıcı hayvan

BASRİ: Gören, görme ile ilgili, görebilmek

BAŞAR: Başarılı ol anlamında

BAŞER: Başta gelen

BATI: Güneşin battığı yön

BATIHAN: Batı'nın hükümdarı, hanı

BATIKAN: Batı+ Khan Batının Hanı ya da Batının Kanı anlamında

BATIRAY: Ay gibi yiğit

BATTAL: Kahraman. Oldukça iri yapılı, Alışılmışın dışında büyük

BATU: Güçlü Kuvvetli

BATUHAN: Güçlü Kuvvetli Han. Altınordu devletinin kurucusu Batuhan.

BATUR: Korkusuz, yiğit.

BATURALP: Yiğitler yiğidi

BAYAR: Büyük, ulu yüce.

BAYBARS: Eski Türklerin beslediği kaplan

BAYBORA: Fırtına

BAYCAN: Zengin

BAYEZİT/BEYAZIT: Birçok Osmanlı şehzadesinin ortakadı.

BAYHAN: Zengin ve güçlü

BAYKAL: Yaban kısrağı. Moğolistandaki büyükgöl

BAYRAKTAR: Bayrak taşıyan.

BAYRAM: Ulusca kutlanılan, Kutsal ve önemli günler.

BAYSAL: Dirlik düzenlik içinde, sakin,gürültüsüz.

BAYÜLKEN: Göğün 16.katında oturan barış tanrısı

BEDİR: Ayın ondördü. Dolunay. Ay.

BEDİRHAN: Ay+ Han gibi Bedir + Han

BEDRETTİN: Ayın ondördü gibi ışık saçan, temiz ve yüce

BEDRİ: Ay gibi, aya benzeyen, Aya ait

BEHÇET: Sevinç, güzellik, güler yüzlülük.

BEHİÇ: Şen. Güleryüzlü, Neşeli.

BEHLÜL: Hayır sahibi - Daima gülen

BEHRAM: Merih Yıldızı.

BEHZAT: Doğuştan iyi, soylu kişi

BEKİ / BEKRİ: El değmemiş, Bakir, Tertemiz, bozulmamış.

BEKİR: Yeni doğmuş, bakir

BEKTAŞ: Saygın, aziz, denk, eşit.

BERAT: İzinli, müsaadeli olmak / Diploma

BERHAN: Han soyundan, Hanla ilgili, han üzerine.. (Han=Hakan)

BERK: Sağlam güçlü, dayanıklı

BERKAN: Parlama - Kıvırcık kuzu postu

BERKANT: Sağlam Yemin . Berk + Ant.

BERKAY: Sağlam yapılı ve ayışığı gibi parlak olan. Ay ışığı, Güçlü ay

BERKE: Cengiz Han'ın torununun adı. Değnek, sopa, kamçı anlamında da kullanılır

BERMAL: Birşeyler yapmakla ilgili, yapan, ortaya çıkaran, becerikli

BESİM: Güler yüzlü

BİLAL: İlk ezanı okuyan Bilal-i Habeşi'nin adından..

BİLGE: Derin bilgi sahibi

BİLGEHAN: Göktürk hakanı

BİLGİN: Bilgi sahibi. Alim

BİRANT: Tek yemin. Özelliği olan yemin

BİRCAN: Tek, eşsiz

BİROL: Tek ol, anlamında . Bir + Ol

BOĞAÇ: Bir Dedekorkut kahramanı

BOĞAÇHAN: İnanılmaz derecede güçlü , insanüstü gücü olan

BORA / BORAN: Ardından yağış getiren şiddetlirüzgar.

BOZKURT: Türklerin Orta asyadan çıkışında yol gösterdiğine inanılan efsanevi kurt

BUĞRA: Erkek deve

BUĞRAHAN: Müslüman Türk Hakanlardan Saltuk Buğrahan.

BULUT: Bildiğimiz bulut. (Havada bulut sen bunu unut gibi)(!)

BUMİN: Baykuş, Puhu kuşu.

BURAK: Hz. Muhammed'in Miraç'ta bindiği efsanevi ata verilen isim.

BURÇ: Kale, hisar çıkıntısı - Güneş sistemi - sarp yamaç

BURÇAK: Baklagillerden bir bitki

BURÇİN: Dişi geyik.

BURHAN: Delil, kanıt.

BURHANETTİN: Dinin kanıtı, dinin delili, isbatı

BÜLENT: Yüksek, uzun, erişilmesi zor, yüce

BÜNYAMİN: Hz. Yakup'un oğlu
CABBAR: Güç ve kuvvet sahibi kimse

CAFER: Çay dere küçük akarsu

CAHİT: Çalışan çaba gösteren / İnatçıayak direyen

CAN: İnsan ve hayvanlarda yaşamı sağlayan ve ilk korunan

CANALP: Özünde yiğitlik, güç olan

CANBERK: Güçlü, sağlam

CANDAŞ: Dost, yoldaş

CANDEMİR: Özü demir gibi sağlam

CANDOĞAN: Cana doğan

CANEL: Dostluk eli

CANER: İçten, sevimli

CANKAT: Yaşamına can ekle, sevinçle dol

CANKUT: Mutlu, talihli - Talih, şans

CANSIN: Dostsun, sevgilisin

CANTEKİN: Tek, eşsiz can

CAVİT: Sonsuz, ebedi

CELAL: Büyüklük ululuk, hışım

CELALETTİN: Büyüklük ululuk, hışım

CELAYİR: Moğolların kollarından

CELİL: Ulu, yüce, manevi değeri yüksek olan

CEM: Bir şeyin toplamı, tamamı

CEMAL: Güzellik, özellikle yüz güzelliği

CEMALETTİN: Güzellik taşıyan

CEMİL: Güzel

CEMRE: Ateş,kor-Suda,havada,toprakta oluştuğuna inanılan sıcaklık

CENAN: Yürek, gönül kalp

CENAP: Manevi büyüklük / Onur

CENGİZ: Sert ve haşin tabiatlı, kolay yumşamayan

CENGİZHAN: Moğol İmparatorluğunu kuran hükümdar

CENK: Savaşmak , Kısa süreli savaş

CEVAHİR: Mücevher,değerli süs taşı

CEVAT: İyilik, güzellik, olgunluk, kusursuzluk

CEVDET: Olgunluk, büyüklük - Kusursuzluk

CEYHAN: Güney bölgemizde bir ırmak adı

CEYHUN: Eski Türk isimlerinden / yiğitgüçlü kişi

CEZMİ: Kesin karar veren

CİHAN: Dünya

CİHANGİR: Cihanı ele geçiren

CİHAT: Din uğruna savaşmak

CİVAN: Yeni yetme, körpe, genç

COŞAR: Heyecan dolu, kabına sığmayan

COŞKU: Heyecan ve hayranlık uyandıran durum

COŞKUN: Aşırı heyecanlı, çok duyarlı

CUMA: Müslümanlar için haftanın kutsal günü

CUMHUR: Halk topluluğu

CÜNEYT: Büyük bir mutasavvıf

ÇAĞAN: Bayram, şenlik, mutlu gün

ÇAĞATAY: Küçük tay, çocuk gibi sevimli

ÇAĞDAŞ: Aynı çağda yaşayan, çağa uygun

ÇAĞIN: Yıldırım, şimşek

ÇAĞLAR: Çağıldayarak akan su, şelale

ÇAĞMAN: Çağdaş insan

ÇAĞRI: Davet

ÇAKABEY: 11.yy'da İzmir yöresinde beylik kuran Türk Beyi

ÇAKAR: Parlayan, ışık veren

ÇAKIN: Şimşek, parıltı

ÇAKIR: Mavi renkli, gri benekli gözü olan

ÇAVUŞ: Askerde bir rütbe

ÇELEBİ: Efendi, görgülü, terbiyeli

ÇELEN: Yakışıklı, saçak, akıllı

ÇELİK: Su verilerek sertleştirilmiş demir

ÇELİKER: Çelik gibi güçlü insan

ÇETİN: Güç, zor, engelli

ÇEVİK: Atak, hareketli

ÇEVRİM: Girdap, sürekli değişim, anafor

ÇIĞIR: Çığın açtığı iz, yol - Yenilikçilik

ÇINAR: Geniş yapraklı kalın gövdeli uzun ömürlü bir ağaç

DALAN: Biçim - İnce, zarif

DALAY: Deniz

DANİŞ: Bilgi, bilme, danışma

DARCAN: Sıkıntılı, aceleci

DAVUT: Davut peygamberin adı

DEHA: Dahi, zekaca çok üstün olan

DEMİR: Bildiğimiz, demir / Ondan korkanlar trene binmez.

DEMİRALP: Demir gibi güçlü, yiğit

DEMİRCAN: Demir gibi sağlam olan can

DEMİREL: Demir gibi güçlü eli olan

DEMİRHAN: Demir gibi güçlü hükümdar

DEMİRKAN: Güçlü soydan gelen

DENİZ: Bu da bildiğimiz masmavi sular

DENİZHAN: Denizlerin hükümdarı

DENKTAŞ: Akran, aynı yaşta

DERİN: Yüzeyi tabanına uzak olan

DERVİŞ: Alçak gönüllü, hoşgörü sahibi

DERYA: Deniz - Engin bilgili - Çok

DEVLET: Bütün Ulus

DEVRAN: Felek, kader

DEVRİM: Önemli ve temelli değişiklik /inkilap

DİLAVER: Yiğit / Yürekli

DİLMEN: Güzel konuşan

DİNÇ: Güçlü, sağlıklı

DİNÇER: Dinç + Er / Yorgunluk bilmeyen güçlü sağlam

DOĞA: Tabiat

DOĞAN: Yırtıcı bir kuş

DOĞU: Güneşin doğduğu yön

DOĞUHAN: Doğunun hükümdarı

DOĞUKAN: Doğunun hakanı

DOĞUŞ: Yaradılış

DORUK: Dağ ya da tepenin en yüksek yeri/ Şahika

DORUKHAN: Zirvenin hükümdarı

DURAN: Varlığını sürdüren-Dağyolu-Dingin,sakin

DURMUŞ: Çocukların sık ölümleri karşısında konulan dilek ifadesi

DURSUN: Çok yaşa , uzun ömürlü ol

DURUKAN: Soylu kan sahibi

DURUL: Suyun durulması, aklanması

DUYAL: Duygulu duyarlı çabuk duygulanan

DÜNDAR: Artçı asker, birliği koruyan asker

DÜNYA: Yeryüzü / Orhan abinin şarkısında"batsın" denilen yer
ECEVİT: Çevik,çalışkan,açık fikirli- Yaramaz,sinirli

EDİP: Edepli terbiyeli / Edebiyatla ilgilenenkişi

EDİZ: Değerli yüksek

EFDAL / EFTAL: En değerli en yüksek.

EFE: Ağabey - Yiğit,cesur - Kabadayı

EFGAN: Ağlayıp inleme - feryat

EFLATUN: Açık mor, leylak rengi ile erguvan arası / Bilgin, bilgili, herşeyi bilerek doğan çocuk

EGE: Yüce, büyük ulu / Ülkemizin Batısındaki deniz

EGEMEN: Bir yere hakim olan

EJDER: Bir masal yaratığı, korkulan, güçlü

EKBER: Kebir kelimesinden, En büyük

EKİN: Tahılın ekiminden, harman dönemine kadarki hali / Kültür

EKREM: Pek cömert, iyiliksever

ELDEM: Sevimli, cana yakın

ELVAN: Renk renk, çok renkli

EMİN: Güvenilen, inanılan kimse

EMİR: Reis, aşiret başı, Emreden

EMİRHAN: Emir veren hükümdar, hanın emri

EMRAH: Saz çalıp oynayan

EMRE: Aşık, dost, Beylerbeyi, Büyük erkek kardeş

EMRULLAH: Allah'ın emri

ENDER: Seçkin, eşi benzeri az bulunan

ENER: En yiğit, en kahraman

ENGİN: Ucu bucağı olmayan genişlik

ENGİNSU: Açık deniz

ENİS: Dost, arkadaş

ENSAR: Hz. Muhammed'i Medine'ye davet edenlere verilen isim

ENVER: En ışıklı, en parlaki

ERALP: Yiğit

ERAY: Ay gibi parlak erkek

ERBATUR: Cesur, yiğit

ERBERK: Şimşek gibi yiğit

ERCAN: Er canlı, korkusuz yiğit

ERCÜMENT: İtibarlı, haysiyetli, değerli

ERÇİN: Erken doğan, En erken davranan

ERDAL: Erken yeşeren dal / Er + Dal

ERDEM: Fazilet, insanın insan yapan değerleri

ERDEN: Bekaret / İnsan eli değmemiş /Erkenden

ERDİNÇ: Dinç erkek Er + Dinç

ERDOĞAN: Doğuştan yiğit / Erken doğan

EREM: Ulaşmak, kavuşmak için çaba gösteren

EREN: Ermiş kişi Ermekten

ERENAY: Ermiş olan Ay gibi nurlu

ERGİN: Olgunlaşmış, güngörmüş

ERGUN: Oynak, hızlı giden at

ERGÜN: Yumuşak huylu, uysal

ERHAN: Yiğit hakan

ERHUN: Hunlu yiğit

ERİM: Sevgi, mutlu haber

ERİNÇ: Rahat, dirlik

ERKAL: Erkek kal

ERKAN: Erkek kanlı

ERKİN: Özgür, serbest. Koşulsuz iş gören

ERKUT: Kutlu yiğit

ERMAN: Erdemli yiğit

EROL: Erkek ol sözünde dur anlamında

ERSAN: Adıyla ün salmış

ERSEN: Kolay, zor olmayan

ERSİN: Erkeksin anlamında

ERŞAT: Doğru yolu bulan

ERTAÇ: Erkekliği taç gibi taşıyan

ERTAN: Tan gibi ateş renkli er

ERTEM: Erdem / Fazilet

ERTEN: Sabah, gündoğumu anı

ERTUĞRUL: Temiz yürekli doğru yiğit

ERYAMAN: Güçlü, becerikli

ESAT: Çok uğurlu ve mutlu

ESEN: Sağ, sağlıklı

ESER: Nişan, iz - Etki - Yapıt - Soğuk esen rüzgar

EŞREF: Şerefli, şeref sahibi / Uğurlu

EVGİN: Telaşlı, aceleci

EVREN: Kainat, yaratılmışların tümü

EVRİM: Aşamalarla kendini gösteren ilerleme,değişim

EYÜP: Sabırın simgesi olmuş bir peygamber

EZEL: Başlangıcı olmayan

FADIL: Erdemli, üstün, parlak

FAHİR: Övünülecek, parlak, şanlı, güzel

FAHRETTİN: Diniyle övünen

FAHRİ: Karşılıksız kabul edilen görev,iş

FAİK: Başkalarından daha ileri, üstün

FAKİR: Yoksul

FALİH: Başarı kazanan, isteğine ulaşan

FARUK: Bir işi sonuca ulaştıran

FATİH: Ele geçiren, fetheden

FAZIL: Erdemli, manevi değerce üstün

FEHİM: Anlayışlı, zeki

FERDİ: Bireysel, tek başına

FERHAN: Sevinçli, mutlu

FERHAT: Rahatlık

FERİD: Eşsiz, tek, benzeri olmayan

FERİDUN: Tek, eşsiz, benzeri olmayan

FERİT: Avcı kuş

FERKAN: Güçlü, saygın soydan gelen

FERRUH: Kutlu, uğurlu, aydınlık yüzlü

FETHİ: Fetih ile ilgili

FEVZİ: Kurtuluş ve zaferle ilgili, üstünlük başarı

FEYYAZ: Bereketli, gür, bol

FEYZİ: Verimlilik, bolluk

FEYZULLAH: İlhamını Allah'tan alan

FEZA: Gökyüzü, uzay

FIRAT: Tatlı su - Türkiye'nin en uzun akarsuyu

FİKRET: Düşünmek, düşünceye dalmak

FİKRİ: Düşünce ile ilgili / fikir sahibi

FUAT (D): Yürek, kalp gönül

FURKAN: İyi ile kötüyü birbirinden ayıran kanıt / Kuran-ı Kerim
GAFFAR: Acıyan, bağışlayan

GAFUR: Bağışlayıcı, günahları affedici

GALİP: Yenen, üstün gelen

GANİ: Zengin, cömert, bol çok, elindekiyle yetinen

GARİP: Kimsesiz, yalnız, yabancı / Tuhaf

GAZANFER: Aslan - Yiğit, yürekli

GAZİ: Savaşta yara alan

GEDİZ: Su birikintisi, gölcük - Ege'de bir akarsu

GENCAL: Genç, taze

GENCALP: Genç yiğit, kahraman

GENCAY: Ayın bir haftalık hali, hilal

GENCER: Genç yiğit

GENCO: Genç olmaktan,genç o anlamına

GİRAY: Uygun, eskiden Kırım hanlarına verilen ünvan

GİRGİN: Kolay yakınlık kuran

GÖKALP: Mavi gözlü yiğit - Göklerin yiğidi

GÖKAY: Gök ve Ay gibi güzel olan

GÖKBERK: Yeşil yaprak

GÖKCAN: Yeşermiş, taze can, özlemle dolucan

GÖKÇE: Gökrengi, göğce

GÖKÇEN: Güzel, hoş

GÖKER: Gökyüzü gibi er

GÖKHAN: Göklerin hakanı Gök gibi büyükhan

GÖKHUN: Eski Türk isimlerinden Gök+Hun

GÖKMEN: Gök rengi gözlü

GÖKSEL: Gökle ilgili, göğe ait

GÖKTAN: Mavi şafak

GÖKTUĞ: Gök renkli Tuğ sahibi

GÖKTÜRK: Kök Türk / Tarihte bir Türk devleti

GÜÇHAN: Çetin, güçlü han

GÜÇLÜ: Kuvvetli, gücü yerinde - Önemli, etkili - Şiddetli

GÜLHAN: Gül gibi güzel hakan

GÜLTEKİN: Kültigin adından.. Güvenilen, herkese hayrı dokunan

GÜNALP: Güneş gibi yiğit

GÜNAY: Güneş ve ay - Güneşli yer

GÜNDOĞDU: Doğudan esen yel - Güneşin doğduğu yön

GÜNDÜZ: Gecenin karşıtı

GÜNER: Güneşin doğma zamanı

GÜNERİ: Günün yiğidi

GÜNEŞ: Gezegen sistemimizin enerji kaynağı

GÜNEY: Dört yönden biri - Her zaman güneşli yer

GÜNGÖR: İyi günler yaşa anlamında

GÜNHAN: Oğuz'un altı oğulundan Güneşi simgeleyenin adı

GÜNSEL: Gün ışığı, ışık seli

GÜNSER: Işık ver, parla

GÜNTAN: Güneşin doğuşundan az önceki zaman

GÜNTEKİN: Güneş gibi tek

GÜRAL: Çok al, bol al

GÜRALP: Güçlü yiğit

GÜRAY: Bereketli, bolluk içinde olan ay

GÜRBÜZ: Gelişmiş, iri yapılı, sağlam

GÜRCAN: Herkesi seven, özveride bulunan

GÜREL: Sürekli oluşum ve dönüşüm halinde olan

GÜRKAN: Gürbüz, kanı bol

GÜROL: Hayat boyu herşeyin bol olsun

GÜRSEL: Gürlükle ilgili, gür olan

GÜRSOY: Güçlü, kalabalık soydan

GÜRTAN: Işıklı, geniş tan yeri

GÜVEN: İtimat, emniyet

GÜVENÇ: Güven - Sevinçli - Dayanak, yardım

GÜZEY: Güneş görmeyen yer, kuzey

HABİB: Sevgili, dost

HACI: Hicaz'a gidip hac törenine katılan

HAFIZ: Ezberleyen/ Özellikle Kuran-ı Kerimi ezbere okuyan

HAKAN: Büyük Han, Hanlar hanı (Hükümdar anlamına=Han)

HAKKI: Doğrulukla, adaletle ilgili

HALDUN: Kalp, yürek / Yüreklilik

HALİL: İçten, dost çok yakın arkadaş

HALİM: Yumuşak huylu, sakin yaradılışlı

HALİS: Saf katkısız duru

HALİT: Süregelen, sürekli, geç yaşlanan

HALUK: Herkesle iyi geçinen iyi ahlaklı

HAMDİ: Hamd eden, şükreden / Tanrı ileilgili

HAMDULLAH: Allah'ın övgüsü

HAMİ: Koruyan, arka çıkan, koruyucu

HAMİT: Övgüye değer

HAMZA: Aslan

HANEFİ: Tanrı'nın birliğine iman eden

HARUN: Huysuz at / Postacı / İnatçı

HASAN: Güzellik, iyi davranma, iyilik

HASİP / HASBİ: Kişisel değeri olan, ünlü bir soydan gelen

HASRET: Özlem

HAŞİM: Ezen, kıran, parçalayan

HAŞMET: İhtişam, büyüklük, görkemlilik

HATAY: İl adı Antakya olan kentimizin adı

HATEM/ HATEMİ: Sonuncu en son olan / Mühürcü

HAYATİ: Yaşamsal, yaşamla ilgili önemli olan

HAYDAR: Aslan / Çok cesur

HAYRETTİN: Hayır eden, hayır sahibi

HAYRİ: Hayırla, iyilikle ilgili

HAYRULLAH: Allah'ın hayırlı ettiği

HAZAR: Barış / Bir yerde oturma hali

HAZIM: Hezimete uğratan

HEYBET: Korku ve saygı uyandıran görünüş

HIFZI: Saklamak, korumak, hafızaya almak

HINCAL: Öc al, intikam al anlamında

HIZIR: Darda kalanların yardımına koşan

HİCRİ: Göç eden / Hicrete ait, hicretle ilgili

HİDAYET: Doğru yolu arama / Yol gösterme

HİKMET: Felsefe, gizli, bilinmeyen güç

HİLMİ: Yumuşak huylu, sabırl

HİMMET: Çalışma, çaba

HİRAM: Yürüme, gezinme

HİŞAM: Eski bir Endülüs hükümdarının adı

HULKİ: İyi ahlaklı iyi huylu

HULUSİ: Saflık, doğruluk, içtenlik

HURŞİT: Güneş

HÜDAVERDİ: Allah verdi, çocuk özlemi çekenaileler ilk çocuklarına genellikle bu adı verirler

HÜRAY: Ay gibi özgür

HÜRKAN: Özgür soydan gelen

HÜSAM: Keskin kılıç

HÜSAMETTİN: Dinin keskin kılıcı

HÜSEYİN: Ruh ve madde güzelliği

HÜSMEN: Hüseyin

HÜSNÜ: Güzellikle ilgili, güzelliğe ait

HÜSREV: Büyük padişah, hükümdar

ILDIR: Parıltı, parlayış - Alacakaranlık

ILDIZ: Yıldız - Gündönümünden 10 gün öncesi

ILGAR: Çabuk, hızlı - Hücüm, akın - Havanın açık olması - Öfke

ILGAZ: Atın dört nala koşması - Akın, hücum - Çankırı'nın merkez ilçesi - Bir dağ

IŞIK: Cisimleri görmemizi sağlayan fiziksel erke

IŞIKHAN: Işıklı han

IŞIN: Bir ışık kaynağından çıkan ışık çizgisi

IŞITAN: Aydınlatan, ışık veren

ITRİ: Korkuya ait

İBRAHİM: İbranice'de hakların babası anlamında

İDRİS: Beyaz renkli çiçek açan bir ağaç cinsi

İHSAN: Bağışlamak, yardım etmek, iyiliketmek

İLBEY: Egemen olan

İLCAN: Ülkede en sevilen

İLGİ: İlişki - Yakınlık duyma

İLHAM: İçe doğma, esin

İLHAMİ: İçine doğmakla ilgili

İLHAN: Bir ülkenin egemen hanı

İLKAN: İran'da devlet kuran Türk hükümdarı

İLKAY: Ayın ilk günlerindeki hali

İLKCAN: İlk doğan erkek çocuklara verilen ad

İLKE: Temel düşünce, prensip - Temel bilgi - Davranış kuralı

İLKER: İlkle ilgili, ilk erkek çocuk

İLKİN: Öncelikle, ilkle ilgili, ilk olan

İLTEKİN: Tek eşsiz ülke

İLTER: Yurdunu seven, koruyan

İLYAS: Mersin ağacı

İMDAT: Yardım dilemek, yardım istemek , yardım beklemek

İNAL: Kendisine inanılan

İNAN: Dizgin - Yönetme - İman

İNANÇ: Bir düşünceye bağlılık - İman - Doğru, emin

İNAYET: İyilik, lütuf

İRFAN: Bilme, anlama - Sezme, kavrama gücü

İSA: Hristiyanlığın kurucusu peygamber

İSHAK: Hüzünlü öten bir tür kuş

İSKENDER: Tarihte fetihleriyle ünlü bir hükümdar

İSLAM: Hz. Muhammed'in kurduğu son din/ Teslimiyet

İSMAİL: İbrahim peygamberin Tanrı'ya kurban adadığı oğlunun adı

İSMET: Haramdan ve günahtan çekinen

İSRAFİL: Dört büyük melekten biri

İSTEMİ/HAN: Göktürklerin ünlü hakanı

İŞCAN: Çalışkan

İZZET / İZZETTİN: Değer, kıymet, ululuk, yücelik

JERFİ: Derinlik

JİYAN: Kızgın, hışımlı

KAAN / KAĞAN: Hükümdar, hanların hanı

KADEM: Uğur - Ayak adımı - Yarım arşın

KADİR: Değer, onur, incelik

KADRİ: İtibar, değerle ilgili

KAHRAMAN: Savaşta yiğitlik gösteren, cesur

KAMBER: Sadık hizmetkar / Hz Ali'nin kölesinin adı

KAMER: Ay ışığı

KAMİL: Tam, eksiksiz, olgun

KAMURAN: Dileğine, kavuşmuş olan

KANDEMİR: Güçlü soydan gelen

KANER: Güçlü, kanlı yiğit

KAPLAN: Yırtıcı hayvan

KARABEY: Esmer, rengi karaya çalan Bey

KARACAN: Esmer - Küçük ağaçcık

KARAHAN: Esmer hükümdar

KARAKAN: Bir tür dağ ağacı

KARAN: Kahraman, yürekli - Karanlık

KARANALP: Esmer, karayağız, yiğit

KARATAY: Selçuklu devlet adamı

KARTAL: Yırtıcı bir tür kuş

KARTAY: Yaşlı, pir

KASIM: Bölen, kısımlara ayıran

KAYA: Büyük ve sert taş kütlesi

KAYAHAN: Kaya gibi sert hakan

KAYHAN: Güçlü hükümdar

KAZIM: Kızgınlığını, öfkesini belli etmeyen

KEMAL: Bilgi ve erdem bakımından olgunluk

KEMALETTİN: Bilgi ve erdem sahibi

KENAN: Nuh peygamberin oğlu ya da Nemrut'un babası sanılan kişi

KERAMETTİN: Bağış, ihsan ağırlama

KEREM: Cömertlik, soyluluk büyüklük

KEREMŞAH: Asil, soylu şah, hükümdar

KERİM: Kerem sahibi, cömert

KEYHAN: Dünya

KILIÇ: Sivri uçlu,keskin, çelikten silah

KILIÇALP: Kılıç gibi keskin, yiğit

KILIÇHAN: Kılıç gibi keskin, güçlü yiğit

KIRCA: Dolu - Ufak taneli kar - Borayla gelen yağmur

KIRDAR: Ölçülü davranış

KIRHAN: Kırçıl han

KIVANÇ: Sevinç, hoşlanma

KIVILCIM: Yanan mddeden sıçrayan küçük ateş parçası - Harekete geçiren

KOLÇAK: Yiğit, mert, koçak

KONUR: Bozla sarı arası bir renk - Yanık kırmızı - Gururlu, kibirli - Kahraman,

KORAL: Sınır muhafızı

KORALP: Yiğit sınır muhafızı

KORAY: Kamış, kargı gibi, içi boş şeyler

KORCAN: Kanı sıcak, kanı kaynayan

KORÇAK: Heykel

KOREL: Kor gibi etkili, yakıcı kişi

KORHAN: Ateş gibi hakan

KORKMAZ: Korkmayan, yılmayan, cesur

KORKUT: Büyük dolu tanesi - Hayali yaratık

KORTAN: Kor renkli tanyeri - Yalçın kaya - Pelikan

KÖKER: Köklü soydan gelen

KÖKSAL: Kökünü derinliklere sal anlamında

KUBAT: Kaba, şişman

KUBİLAY: Cengiz Hanın torununun adı

KUDRET: Güç, kuvvet

KUNTAY: Ay gibi sağlam, güçlü

KUNTER: Sağlam, kuvvetli

KURT: Yırtıcı bir memeli - Kurnaz, işbilir

KURTBEY: Kurt gibi atılgan, güçlü

KURTULUŞ: Kötü, tehlikeli durumdan kurtulma

KUTAN: Dua, yalvarma - Saka kuşu

KUTAY: Uğurlu ay

KUTBAY: Uğurlu kişi

KUTER: Kutlu, uğurlu kişi

KUTHAN: Kutlu hükümdar

KUTLAY: Kutlu, uğurlu ay

KUTLU: Kutlanmış, mutlu, uğurlu

KUTSAL: Mübarek, kutlulukla ilgili

KUTSİ: Kutlanan, kutluluk sahibi

KUZEY: Kuzey yönü / Şimal

KÜRŞAT (D): Eski bir Türk adı
 
MACİT: Şan, şeref sahibi - İyi ahlaklı

MAHİR: Usta, elinden her iş gelen

MAHMUT: Övgüye değer

MAHSUN: Güçlendirilmiş, güçlü

MAHZUN: Hüzünlü, duygulu, üzgün

MAKBUL: Alınan kabul olunan

MAKSUT: İstek, niyet, maksat - Varılmak istenen yer

MALİK: Sahip, efendi

MANÇO: Manda yavrusu

MANSUR: Yardım edilmiş - Allah'ın yardımıyla galip gelmiş

MAZHAR: Birşeyin göründüğü ortaya çıktığı yer

MAZLUM: Zulüm gören, zulmedilen kişi

MECİT: Çok ulu, yüce

MECNUN: Deli, aklı başında olmayan

MEDENİ: Uygar, şehirli - Terbiyeli, nazik

MEDET: Yardım eden

MEHMET: Aslı Arapçada Muhammed, çok övülmüş anlamında

MELİH: Güzel, şirin

MELİK: Hükümdar, han

MEMDUH: Övülmüş, övülmeye değer

MEMNUN: Minnet eden - Hoşnut, sevinçli

MENDERES: Ege bölgesinde bir ırmak adı

MENGÜ: Ölümsüz, ebedi

MENGÜÇ: Güçlü ben / Men + güç

MENSUR: Saçılmış, dağılmış - Ölçüsüz, uyaksız söz

MERİÇ: Ülkemizin Bulgaristan sınırındaki nehir

MERİH: Güneş sistemimizdeki 5. gezegen

MERT: Sözünün eri, sözünde duran

MESTAN: Savruk. Cüret sahibi

MESUT: Mutlu, bahtiyar

METE: Büyük Hun imparatoru

METİN: Sağlam, dayanıklı

MEVLÜT: Yeni doğmuş çocuk - Doğulan zaman

MİKAİL: Allaha en yakın olduğuna inanılan dört melekten birinin adı

MİRKELAM: Güzel, nazik konuşan

MİRZA: Hükümdar soyundan gelen

MİTHAT: Övme

MUAMMER: Uzun ömürlü, çok yaşayan

MUCİP: Gerektiren, gerektirici

MUHAMMED: Çok övülmüş, hamdedilmiş

MUHARREM: Din tarafından yasaklanan

MUHİP: Seven, sevişen

MUHİTTİN: Dini güçlendiren

MUHLİS: İnanç ve eylemlerinde içtenlikle davranan

MUHSİN: Sağlamlaştıran

MUHTAR: Dilediği şekilde hareket edebilen

MUHTEŞEM: Görkemli, gözkamaştırıcı

MUKBİL: Mutlu, bahtiyar

MUNİS: Sıcakkanlı sevimli

MURAT: Arzu, istek, dilek

MURATHAN: Arzulu hükümdar

MURTAZA: Mürteza- Seçkin seçilmiş

MUSA: Sudan gelmek anlamındadır. Bir peygamber adı

MUSTAFA: Temizlenmiş, saf hale getirilmiş

MUTİ: İyi kalpli, yumuşak başlı

MUTLU: Mesud, bahtiyar

MUTLUHAN: Mutluluğa erişmiş hükümdar

MUZAFFER: Zafer kazanan, galip gelen

MÜCAHİT: Savaşçı, Cihada katılan

MÜFİT: Faydalı, yararlı

MÜJDAT: İyi, müjdeli haberler

MÜKERREM: Yardımsever, ikram sever

MÜKREMİN: Konuksever, ikram sever

MÜMİN: İnanan, iman eden

MÜMTAZ: Seçkin, başkalarından ayrı tutulan

MÜNİR: Aydınlatan, ışık veren

MÜREN: Akarsu, dere, ırmak

MÜRSEL: Yollanmış, gönderilmiş olan

MÜRŞİT (D): İrşad eden, doğru yolu gösteren

MÜSLÜM: İslam dininden olan / Teslim olan

MÜŞFİK: Acıyan, şefkat gösteren

MÜŞTAK: Özleyen, göreceği gelen

NABİ: Yüksek, yüce, haber veren

NACİ: Kurtulmuş, selamete kavuşmuş

NADİ: Bağıran, haykıran

NADİR: Ender, az bulunur, seyrek

NAFİ: Gelip geçen, etkili, sözü dinlenen

NAFİZ: İşleyen, içeriye giden, delip geçen işleyen

NAHİT (D): Venüs, Zühre yıldızı

NAİL: Ele geçiren, muradına eren

NAİM: Uyuyan, uykuda olan

NAMIK: Yazar, yazan kişi

NAMİ: Tanınmış, ünlü şöhretli

NASIR: Yardımcı, yardım eden

NASRETTİN: Dine yardımı dokunan

NASUH: Öğüt veren - Temiz

NASUHİ: Bozulmaz biçimde tövbe eden

NAŞİT (D): Şiir söyleyen, şiir okuyan

NAZIM: Düzenleyen, tanzim eden

NAZIR: Bakan, gözeten - Bakan, vekil

NAZİF: Temiz, güzel

NAZMİ: Vezinli, kafiyeli sözle ilgili/ Düzenli

NEBİ: Peygamber, Tanrı'nın buyruklarını kullara ileten

NECAT: Kurtuluş, selamet

NECATİ: Kurtuluşa ermek

NECDET: Güçlü ve korkusuz

NECİP: Soyu temiz, cömert

NECMETTİN: Din'in Yıldızı

NECMİ: Yıldızlarla ilgili , yıldızlara ait

NEDİM: Yakın dost, samimi arkadaş

NEDRET: Az bulunan, seyrek

NEHAR: Gündüz

NEJAT: Soy, asıl, hesap

NESİM: Hoşa giden hafif rüzgar

NEŞAT: Sevinç, neşe

NEŞET: Yetişme, meydana gelme

NEVZAT (D): Yeni doğmuş çocuk

NEYZEN: Ney çalan

NEZİH: Temiz, pak, seçkin

NEZİHİ: Temizlikle, saflıkla ilgili

NİHAT (D): Tabiat, huy

NİYAZİ: Yalvarma, yakarma

NİZAM: Sıra, dizi, düzen, kural

NİZAMETTİN: Düzenli, tertipli

NİZAMİ: Kurallara uygun, düzenle ilgili

NUH: Eski metinlerde rahat anlamında / Bir peygamber adı

NUMAN: Kan / gelincik

NURETTİN: Dinin ışığı, aydınlığı

NURİ: Işıklı, ışıktan geleni

NURKAN: Aydınlık, temiz soydan gelen

NURŞAT: Nura boğulmuş

NURTAÇ: Nurlu taç taşıyan

NUSRET (D): Tanrı yardımı

NUSRETTİN: Dinin üstünlüğü

NÜVİT: İyi haber, müjde

NÜZHET: Zevk, keyif, istek, tad

OFLAZ: Eksiksiz, tam - Gürbüz, yakışıklı - Becerikli - Eflatun

OGÜN: Belirli gün, bilinen, beklenen gün

OĞAN: Güçlü, kuvvetli

OĞUL: Erkek evlat - Kovandan çıkan arı topluluğu

OĞUR: Uğur - Samimi, içten

OĞUZ: Doğru ve iyi adam, sağlam, güçlü

OĞUZHAN: Oğuzların başı / Mete

OKAN: Anlama, öğrenme

OKAY: Beğenme, takdir etme

OKCAN: Hareketli, canı tez

OKER: Hızlı, hareketli

OKTAR: Ok taşıyıcı / Ok+dar (Bayraktargibi)

OKTAY: Çok hiddetli, kızgın

OLCAY: Şanslı, talihli

OLCAYTO: Bahtı açık, talihli

OLGUN: İşe yarar, ya da yeterli durumagelmiş

OMAÇ: Hedef, amaç

OMAY: Seçkin, seçilmiş

ONAT: İyi, güzel, düzgün, namuslu

ONAY: Uygun bulma

ONGAR: Kurtuluş

ONGUN: Tam - Verimli, bayındır - Kutlu, uğurlu - Gelişmiş, gürbüz

ONUR: Şeref, haysiyet, izzet-i nefs

ONURAL: Şan, şeref kazan

ONURALP: Saygıdeğer, aziz, yiğit

ONURHAN: Onurlu hükümdar

ORBAY: Ordu komutanı

ORÇUN: Ahlak, Töre

ORHAN: Kentin hakimi, yöneticisi

ORHUN: Eski bir Türk devleti, Asyada bir nehir

ORKUN: Or+khun (han) Kentin hanı

ORKUT: Kutlu kent

ORTAÇ: Tepe - Mirasçı - Veliaht

ORTUN: Ortanca kardeş

ORTUNÇ: Ateş renginde tunç

ORUÇ: Müslümanların yeme içmeden vs. uzaklaştıkları bir ibadet

OSMAN: Toy denilen, kazdan büyük bir kuşun yavrusu / Ateş gibi adam (Odman= Od +Man)

OYTUN: Beğenilen güzel yer / Kutsal

OZAN: Halk şairi

ÖCAL: Öc almaktan, intikal alan

ÖDÜL: Bir başarı ya da iyilik karşılığında verilen armağan

ÖGEDAY: Çok akıllı

ÖĞÜN: Yücel, gurur duy - Zaman, vakit - Kez, defa - Önde, ileride

ÖĞÜNÇ: Övünülecek şey

ÖĞÜT: Nasihat

ÖKER: Akıllı

ÖKKEŞ: Erkek örümcek - Bir dağın adı

ÖKMEN: Akıllı, zeki

ÖKTEM: Güçlü, onurlu

ÖKTEN: Akıllı, bilgili

ÖMER: Dirlik, canlılık yaşam gücü

ÖMÜR: Yaşayış, hayat

ÖNAL: Daima önde olmak

ÖNAY: Ayın ilk günlerindeki durumu, hilal

ÖNDER: Lider, yönetici, şef

ÖNEL: Bir şeyin tamamlanması için verilen süre, vade

ÖNER: Başta gelen - Yön - Sıra

ÖRSAN: Örs gibi sağlam adı olan

ÖRSEL: Örs gibi sağlam el

ÖVÜL: Kendini beğendir, övgü kazan

ÖVÜNÇ: Övünülecek şey

ÖYMEN: Evcimen, evine bağlı

ÖZAL: Özü kırmızı

ÖZALP: Özünde yiğit olan

ÖZAY: Özlü, özü ay gibi aydınlık olan

ÖZBEK: Yiğit, cesur - Bir Türk boyu

ÖZCAN: Candan, içten

ÖZDEMİR: Gerçek, özlü demir

ÖZDEN: Soyu temiz olan

ÖZEN: Dikkat, heves, itina

ÖZER: Özü er olan

ÖZGÜN: Orijinal, diğerlerine benzemeyen

ÖZGÜR: Serbest, hiçbir koşula bağlı olmayan

ÖZHAN: Han soyundan gelen

ÖZKAN: Temiz kan, soylu kişinin kanından gelen

ÖZMEN: Özü iyi, sağlam olan Aydınlık başlangıç

ÖZTÜRK: Soyu Türk olan

ÖZÜN: Hakkıyla kazanılmış ün

PAKEL: Sezgi, anlayış, dikkat

PAKER: Sert, çatık kaşlı veya Aslan

PAKSOY: Allah'ın kulu

PALA: Kısa, geniş kiliç

PAMİR: Herşeye gücü yeten

PARS: Yırtıcı bir hayvan

PAŞA: Bir askeri ünvan / ağabey, erkek kardeş

PAYDAŞ: Dünya,

PAYİDAR: Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

PEHLİVAN: Güreşçi

PEKCAN: Sıkı canlı, yufka yürekli olmayan

PEKER: Güçlü erkek

PERKER: Beyaz ay,dolunay

PERTEV: Dürüst,güvenilir

PEYAM: Mutlu,sevinçli gün

PEYAMİ: Haberle ilgili, haber veren

PEYKAN: Beyaz taç,gelin tacı

PEYMAN: Aydınlık gece

POLAT: Sertleştirilmiş , su verilmiş demir

POYRAZ: Kuzeydoğu yönünden esen rüzgar

POZAN: Candan,cana yakın

RACİ: Rica eden, dileyen

RAFET / REFET: Çok acıma

RAGIP: İçtenlikle isteyen, özleyen

RAHİM: Esirgeyen, acıyan

RAHMAN: Acıması bol olan

RAHMİ: Koruyan, esirgeyen

RAİF: Acıyan, esirgeyen

RAKIM: Yazan

RAMAZAN: Kameri yılın 9. ayı

RAMİ: Atıcı, mermi atan

RAMİZ: Remz eden, işaretleyen

RASİM: Resmeden, resim çizen

RASİN: Beyaz ay,dolunay

RAŞİT (D): Doğruyola giden

RAUF: Çok acıyan, esirgeyen

RECAİ: Umma, dileme

RECEP: Heybetli, azametli, saygı değer

REFET: Çok acıma

REFİĞ: Din uğruna çalışan

REFİK: Arkadaş, yoldaş, ortaklık

REHA: Kurtulma

REMZİ: İşaret ve gizliliğe ait

RENAN: Kızıl kan

RESUL: Haber getiren

REŞAT: Aklın gerektirdiğini yapan

REŞİT (D): Akıllı, iyi davranan

RIDVAN: Cennetin kapıcısı olan melek

RIFAT: Yükseklik, yüksek rütbei

RIFKI: Yumuşaklıkla, sükunetle ilgili

RIZA: Hoşnutluk, memnunluk

RUHİ: Ruhla ilgili

RUŞEN: Aydın, parlak

RÜÇHAN: Orta Asya'da Tanrı dağı,bir Türk boyu

RÜKNETTİN: Bir şeyin temeli / Dinin temeli

RÜSTEM: Ünlü Fars pehlivanının adı

RÜŞTÜ: Ergin, olgun

SAADETTİN: Dinin uğurlu, kutlu kişisi

SABAH: Günün başlangıcı

SABAHATTİN: Güzellik

SABİR: Sabreden, katlanan

SABİT: Yerinde duran kımıldamayan

SABRİ: Sabırla ilgili

SACİT (D): Secdeye varan, ibadet eden

SADETTİN: Kutluluk, saadete erme, mübarek olma

SADIK: İçten bağlı, gerçek dost

SADRİ: Anaya göre çocuk

SADULLAH: Allah'ın talihli kıldığı

SADUN: Yıldız bilimine göre, uğurlu olan

SAFA: Saflık berraklık, gönül rahatlığı

SAFFET: Saflık, temizlik

SAFİ: Katıksız, ayırt edilmiş

SAİM: Oruç tutan, oruçlu

SAİT (D): Kutlu, cennetlik

SAKIP: Delen, delik açan - Çok parlak

SAKİN: Uslu, kendi halinde - Bir yerde yerleşmiş, oturan

SALİH: İyi, yararlı, yetkili

SALİM: Eksiksiz, sağ, sağlam

SALTUK: Hiç bir koşul ve denetime bağlı olmayan

SAMET (D): Sonsuz, ebedi

SAMİ: İşiten, dinleyen

SAMİH: Cömert, eli açık

SAMİM: Bir şeyin merkezi

SANBERK: Gücüyle tanınmış

SANCAR: Kısa kama - Saplar, batırır

SANER: Ünlü, tanınmış

SANVER: Adın duyulsun, ünlen

SARGIN: Candan, içten

SARP: Dik geçilmesi ve çıkılması güç

SARPER: Sert, güçlü

SARUHAN: Eski bir Türk beyi

SAVAŞ: İki ya da daha çok tarafın vuruşması , kavgası

SAYHAN: Adaletli hükümdar

SAZAK: Kuvvetli ve soğuk rüzgar - Bataklık, sazlık - Kaynak, pınar

SEÇKİN: Seçilmiş olan

SEDAT: Doğruluk, haklılık

SEFA: Gönül rahatlığı, rahatlık - Eğlence

SEFA /SAFA: Saflık berraklık

SEFER: Yolculuk, savaş hali

SEHA: Eli açık, cömert

SELAHATTİN: Dinine bağlı

SELAMİ: Barış ve rahatlıkla ilgili

SELCAN: Coşkun, taşkın

SELÇUK: Sel gibi akan

SELİM: İyileşmesi kolay hastalık

SELMAN: Barış içinde, huzurlu

SEMİH: Bol, cömert gönüllü

SENİH: Yüce, yüksek

SERALP: Baş yiğit

SERBÜLENT: Önde gelen, üstün

SERCAN: Canların özü, canın başı

SERDAR: Askerin başı, komutan

SERGEN: Raf, bir şeylerin dizili olduğu yer

SERHAN: Hanların başı

SERHAT: Sınır - İki devlet arasındaki sınır

SERKAN: Serhan / baş han , ser + kan,

SERKUT: Mutlu, talihli

SERMET: Öncesiz ve sonrasız

SERTAÇ: Baştacı

SERTER: Sert + Er, sert erkek

SERVER: Bir topluluğun en ileri geleni, baş, şef, reis

SERVET: Para mal mülk

SEYFETTİN: Dinin kılıcı, koruyucusu

SEYFİ: Kılıç gibi - Askerlikle ilgili

SEYHAN: Çukurova'da bir akarsu

SEYİT: Efendi, bey

SEZAİ: Uygun, yaraşır

SEZER: Sezgisi güçlü olan

SEZGİN: Sezme yeteneği olan, duygulu, anlayışlı

SIDDIK: Çok içten ve doğru kimse

SITKI: Yalan söylemeyen, dürüst

SİMAVİ: Yüzle, çehreyle ilgili

SİNA: İlaç yapılan bir tür bitki

SİNAN: Süngü ve mızrak gibi şeylerin sivriucu

SİPAHİ: Tımar sahibi asker

SONER: Son erkek , son yardımı yapan

SONGUR: Şahin - Ağır, hantal

SOYSAL: Uygar

SÖKMEN: Yiğitlere veilen san

SÖNMEZ: Sürekli yanan, sönmeyen

Suat (d): Mutlu, mutlulukla ilgili

SUAVİ: Zorluklara dayanan

SUAY: Suya vuran ay ışığı gibi ışıltılı

SUPHİ: Sabahla, aydınlıkla ilgili

SÜLEYMAN: Davud peygamberin oğlu

SÜMER: Bugünkü Irak'ta kurulan eski bir uygarlığın adı

SÜREYYA: Ülker yıldız takımı

SÜRURİ: Sevinçli, sevinçle ilgili

ŞABAN: Kameri yılın 8. ayı

ŞADİ: Sevinç, neşe, mutluluk

ŞAFAK: Güneş doğmadan az önce, ufuktaki aydınlık

ŞAHAP (B): Ateş, alev parçası

ŞAHİN: Bir tür yırtıcı kuş

ŞAHZAT: Sevilen, sayılan kişi

ŞAİR: Şiir yazan, ozan

ŞAKİR: Şükreden, nankörlük etmeyen

ŞAMİL: Kapsayan, içine alan

ŞANSAL: Niteliklerinle ünlen, tanın

ŞANVER: İyi niteliklerin bilinsin, duyulsun

ŞARIK: Parlak, parlayan

ŞECAATTİN: Yüreklilik, yiğitlit

ŞEFİK: Şefkatli

ŞEHMUZ: Hükümdar soyundan gelen

ŞEHZADE: Hükümdar oğlu

ŞEMSETTİN: Dinin güneşi

ŞENEL: Neşelen, mutlu ol

ŞENER: Şen erkek

ŞENOL: Neşeli ol anlamında

ŞENSOY: Neşeli, mutlu soydan gelen

ŞENTÜRK: Neşeli Türk

ŞERAFETTİN: Dinlerin en şereflisi

ŞEREF: Onur. Manen yüksek ve erdemli olmak

ŞERİF: Kutsal, mübarek

ŞEVKET: Ululuk, yücelik, kudret ve kuvvetlilik

ŞEVKİ: Şevk, keyif, istekle ilgili

ŞİNASİ: Tanıyış, tanımakla ilgili

ŞÜKRÜ: Şükretme, hoşnut olma

TACETTİN: Taca ait

TACİ: Taç ile ilgili

TAÇKIN: Gurur

TAHİR: Pak, temiz

TAHSİN: Beğenip, alkışlanan, kale gibi sağlam

TAKİ: Günahtan kaçınan, dinine bağlı

TALAT: Yüz, surat, çehre

TALAY: Deniz, büyük nehir

TALİP: İstekli, isteyen, talep eden

TAMAY: Dolunay

TAMER: Tam erkek

TAN: Şafak vakti

TANAY: Şafak ve ayın birarada olması

TANBERK: Şafak çizgisi - Parlayan şimşek

TANER: Aydınlık erkek

TANJU: Türk imparatorlarına Çinlilerce verilen ad

TANKUT: Kutlu aydınlık

TANSEL: Aydınlığa ait, sabahla ilgili

TARHAN: Oğuzlarda demirci ustası - Tüccarlar - Han ve komutan ünvanı

TARIK: Sabah yıldızı

TARKAN: Eski Türk adı / Dağınık

TAŞKIN: Taşmış durumda olan, aşırı

TAYFUN: Çok zorlu bir fırtına

TAYFUR: Küçük bir kuş türü

TAYGUN: Çocuk, torun

TAYLAN: Uzun boylu

TAYYAR: Uçan, uçucu

TAYYİB (P): İyi, hoş çok temiz

TEKCAN: Değerli, eşsiz

TEKİN: Uğurlu

TEMEL: Kök, esas, dayanak

TEOMAN: Oğuz Han'ın Babasının adı

TERCAN: Genç, delikanlı - Kırmızı buğday

TEVFİK: Allah'ın yardımı, uygunlaştırma,başarı

TEZALP: Çabuk, hızlı yiğit TEZCAN Telaşlı, heyecanlı

TEZCAN: Canı tez olan

TEZKAN: Kanı kaynayan, heyecanlı

TINAZ: Ot ya da saman yığını

TİMUÇİN: Türk Moğol imparatoru Cengiz Han'ın asıl adı

TİMUR: Demir'in eski Türkçe'deki yazılışı

TOKCAN: Gönlü Tok

TOKER: Gözü, gönlü tok

TOKTAMIŞ: Bir yerde yerleşik oturan

TOLGA: Bir tür savaş başlığı, kask

TOLUNAY: Dolunay

TONGUÇ: En büyük çocuk

TOPRAK: Yer kabuğunun yüzey bölümü

TOYGAR: Çayır kuşu

TUFAN: Şiddetli, sürekli yağmur ve getirdiği su baskını

TUGAY: İki alaydan oluşan askeri birlik

TUĞRUL: Güçlü bir masal kuşu

TUNA: Avrupa'da bir nehir

TUNCA: Tunç gibi / Meriç nehrinin bir kolu

TUNCAY: Tunç renkli ay

TUNCEL: Tunç gibi el

TUNCER: Tunç gibi er

TUNÇ: Bakır, çinko ve kalay karışımı bir maden

TURAÇ: Bir tür küçük av kuşu

TURAN: Dünyadaki tüm Türklerin yaşayacağına inanılan ülke

TURGAY: Çayırkuşu / Toygar

TURGUT: Oturulacak yer, belde

TURHAN: Soylu seçkin

TÜMAY: Dolunay

TÜRKAY: Ay gibi parlayan Türk

TÜRKER: Türk erkeği

TÜRKEŞ: Orhun yazıtlarında adı geçen bir kahraman

UÇAR: Sezgi, anlayış, dikkat

UÇHAN: Sert, çatık kaşlı veya Aslan

UÇKAN: Allah'ın kulu

UFUK: Yerle göğün birleşmiş gibi göründüğü sınır

UĞUR: İyilik müjdesi, nesnelerde varolduğuna inanılan iyilik kaynağı

UĞURALP: Dünya,varlık

UĞURCAN: Doğruluk gösteren-Adaletli davranan

ULAÇ: Cennette ölümsüzlüğe kavuşan

ULAŞ: Çok övülmüş,methedilmiş

ULUÇ: Büyük Türk Denizcisinin adı (Uluç Ali Paşa)

ULUNAY: Dürüst,güvenilir

ULVİ: Yüce, yüksek

UMUR: Görgü, tecrübe

UMUT: Ummak, beklemek, ümit etmek

URAL: Aydınlık gece

UTKAN: Din uğruna çalışan

UTKU: Zafer, üstünlük sağlama, yenme

UYGUR: Şanı şerefi en yüksek olan

UZAY: Sonsuz boşluk

UZEL: Sevdalı,aşık

UZER: Kahraman,cesur,savaşçı

ÜLGEN: Yüce, ulu - İyilik tanrısı

ÜLKEM: Yurdum, vatanım

ÜLKER: Boğa burcunda yedi yıldızdan biri

ÜMİT: Umut / Ummak, beklemek, ümit etmek

ÜNAL: Ün almakla ilgili

ÜNALP: Tanınmış, ünlü yiğit

ÜNAY: Ay gibi tanınmış, ünlü

ÜNER: Tanınmış, ünlü

ÜNKAN: Tanınmış soydan gelen

ÜNSAL: Adın duyulsun, ünlen

ÜNVERDİ: Adını duyuran, tanınan

ÜSTAY: Ay gibi yüce, yüksek

ÜSTER: Baş yiğit

ÜZEYİR: Kur'an da adı geçen bir kişi

VAFİT: Elçi, temsilci

VAHAP: Çok bağışlayan, bol ihsan edici

VAHDET: Bir ve tek olma

VAHDİ: Bir ve tek olmayla ilgili

VAHİT: Tek, yalnız

VAKUR: Ağırbaşlı, temkinli

VAROL: Var olmakla ilgili / yüceltme ünlemi

VASFİ: Nitelikle ilgili

VECDİ: Coşkunlukla, vecd ile ilgili

VECİHİ: Soylu, asil

VEDAT: Dostluk, sevme, sevgi

VEFA: Sözde durma

VEFİ: Vefalı, bağlı - Tam, mükemmel

VEFİK: Yoldaş, aynı fikirde olan

VEHBİ: Tanrı vergisi

VELİ: Sahip, eren, ermiş

VELİT: Yeni doğmuş çocuk

VEYSEL: Kurt

VEYSİ: Yoksul, muhtaç

VOLKAN: Yanardağ

VURAL: Vurup almakla ilgili

YAĞIZ: Esmer - Doru - Yiğit

YAHYA: Meryem Ana'nın amcasının oğlu olduğu söylenen bir peygamber

YAKUP (B): Bir Peygamber adı

YAKUT: Parlak kırmızı, değerli taş

YALAZ: Alev - Bayrak

YALÇIN: Sarp ve dik

YALIM: Alev, ateş uzantısı

YALIN: Sade, çıplak, katışıksız

YALINAY: Ayın en güzel, sade görünümü

YALMAN: Kılıç, kama gibi şeylerin ucu - Sarp, dik

YAMAÇ: Dağın ya da tepenin bir yanı - Karşı - Yan, yakın

YAMAN: Güç etki ve beceriklilik sahibi

YASİN: Kuran-ı Kerimde bir surenin adı

YAŞAR: Yaşayan, yaşamakla ilgili

YAVUZ: Yaman, pek sert

YAZGAN: Yazar, yazıcı

YEKTA: Tek, eşsiz

YENAL: Galip gel, kazan

YENER: Üstün gelen, kazanan

YETKİN: Olgunlaşmış, kemale ermiş

YILDIRAY: Ayla ilgili / yıldır yıldır parlamak ay gibi

YILDIRIM: Buluttan buluta ya da yere elektrik boşalması

YILMAZ: Korkusuz, yılmayan

YİĞİT: Güçlü, cesur

YORDAM: Rehber, kılavuz - Beceri - Anlayış, davranış - Kural, yöntem

YUNUS: Bir takım yıldızının adı / Denizde yaşayan bir memeli türü

YURDAER: Yurdu için doğmuş

YURDAKUL: Yurdu için canını veren

YURTCAN: Yurduna canını veren

YUSUF: Eklenecek, ilave edilecek
YÜCEL: Yücelmiş olan
YÜKSEL: Manevi anlamda yükselmek, yücelmek
YADİGAR: Bir kimseyi ya da olayı hatırlatan şey veya kişi YAĞIN Yağmur – Yiğit
ZAFER: Savaş ve uğraşla elde edilen başarı, sonuç
ZAHİR: Parlak yıldız
ZAHİT: Günahtan kaçınan
ZEKAİ: Akılla, zeka ile ilgili
ZEKERİYA: Erkek
ZEKİ: Akıllı olan
ZEYCAN: Candan, cana yakın
ZEYNEL: Zenelabidin'in kısaltılmışı
ZİHNİ: Zihnin gücüyle, kavrayışla ilgili
ZİKRİ: Zikirle, ayinle, ilgili, zikreden
ZİRVE: Doruk, tepe noktası
ZİYA: Aydınlık, ışık
ZORLU: Güçlü, tuttuğunu koparan
ZÜHTÜ: Her türlü zevke karşı koyup kendini ibadete veren
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…