Erkek Arkadasim Mı Yoksa Is Yerindeki Supervizor mü?

Bitmeye yuz tutmus bir iliskim var. Heyecan, saygi ve sevgi kalmadi. Ama bana verdigi yuzuk hala parmagimda. (Birbirimize soz) bitmeden cikartmam. Eminim o da benim gibi dusunuyor ama bitirmekten korkuyoruz onca yila yazik diye belki de. Ama benim sorunum farkli.

1 yildir yeni bir isde calisiyorum. 8 ay boyunca supervizorum olan kisi var ve ben inanilmaz bir saygi cercevesinde calistim. Is yerinde bayan erkek olsun erkek arkadasim oldugunu bilir, yuzuk hep parmagimda. Benim pozisyonum degisti, o artik supervisorum degildi. Daha rahat ve arkadas gibi olduk. Sonra nasil oldu, ne sebeple oldu bilmiyorum bu adam benim gecem gunduzum oldu. Sonu belli olmayan bir iliskim var ama ona ragmen saygim da var diye kendimi dizginlemeye calisiyorum. Basaramiyorum. Bu is yerindeki kisinin de ne hissettiginden hic emin degilim. "Yuzugum var ya biliyordur kesin, kaliteli cocuk sevgilisi olana sarkmaz" dedim hep. Oyle de oldu.

Yalniz gulup arkadasca sohbetlerimizde bana "tatile gitsen kimle gidersin?" gibi sorular sorardi. Ben de acaba ogrenmeye mi calisiyor diye dusunup "nereye gittigime bagli" deyip gecistiriyordum. Pozisyonum ilk degistiginde "seni onumdeki masaya oturtucam ki gozum ustunde olsun, milletle sosyallasip cok calismazsin sonra" deyip guluyordu. Birgun burclardan konusuyoruz bir bayan arkadas onun burcunu sordu "yay" dedi. Ben gulup ufak bir yay yorumu yaptim 4 bayan arasindan bir tek benim burcumu sordu "aslan" dedim. Baska bir gun "eee anlat bakalim?" Dedi. "Neden dedim?" "Yaydan, aslandan... ne diyor bugun?" Dedi. Neyse gunler boyle gecti ve bir gun yine konusuyoruz benim gelecegimden calistigimiz isten ve dedi ki "neden oyle diyorsun daha gencsin bak evlisin de galiba" deyip ilk kez yuzugumu gosterdi. Ben birsey demedim, suan icin evli degilim dedim. Bilmem nedendir o ana kadar neden yuzugumun lafini etmedi anlamadim.

Ya ilgisi yok, ya da is yerinde supervisor diye cok profesyonel davraniyor. Is yerindekilere o da dahil sacimin rengini actiricam diyorum. Bayanlar dahil kimse farketmiyor ama ondan baska. "Saclarinin rengini dedigin gibi deistirmissin, guzel olmus begendim" diyor. Saclarima maşa yapsam "bugun saclarin cok guzel olmus" diyor. Biraz şık giysem "bugun baya şıksın" diyor.(herkese mi boyle bilmiyorum) Bir gun bir sohbette begendigim hatta taptigim bir aktorun ismini unuttum diye kendisine mail yoluyla aktorun resmini gonderdim "iste bu" diye.(aktor Jude Law) "Annem de bu aktoru cok begeniyor. Biliyor musun bir gun biri bana bu aktore benzedigimi soyledi, bana asilmayi birak bence hahahaha, saka bir yana bana kisaca Jude diyebilirsin" dedi. Konustugumuzda ben utanip cok ona bakamiyorum ama o gozlerini benden cok ayirmiyor. Bazen gozlerinin icine bakiyorum ama onun gozleri de benim gozlerime mi yoksa yuzume mi bakiyor emin olamiyorum. Bazen onun masasina gidiyorum sohbet icin (herkes gidiyor, cok nazik ve sevilen biri). Biraz dikkatli dikkatli dinleyip hemen odasindan cikip baska yere gidiyor ya da baska isler yapiyor. Kendi kendime hoslansaydi o da sohbete doymazdi sıkılıp gitmezdi boyle diyorum.


Anlamiyorum. Ya hic mi hic ilgisi yok benle, iltifati falan nazik olusundan. Ya da biraz ilgi duyacak oldu, bekar olmadigimi ogrenince geri tepti.

Onu dusunmeden yapamiyorum. Sosyal medya hesaplari var ama kullanmiyor. Hakkinda cok sey bilmiyorum. Siz ne dusunuyorsunuz?

Biliyorum once usunde kafa yormam gereken bir iliski var. Ama inanin onun o gozlerini bakisini unutamiyorum.

Bence bir an önce mevcut ilişkini sonlandır. Belli ki bitmiş içinde herşey
Bu süpervizör ile olsa da olmasa da bitirmelisin ki karşı tarafa da haksızlık olmasın.

Bitmiş, sürüncemedeki bir ilişki insanın yalnız hayat enerjisinden ve zamanından çalar. Geçmişin, güzel günlerin hatrına bir ömrü vasat geçirmeye mi niyetlisiniz? Neden kendinize bunu layık görüyorsunuz? Bu yalnız kendinize değil, karşı tarafa da yapacağınız bir kötülük olur.

Kaldı ki şu ikileme düşmeniz bile aslında kendinizi suçlu hissetmeniz için bir sebep olmalı. İşyerindeki kişinin ilgisi garanti de olsa size kayıtsız da olsa mevcut ilişkinizi sonlandırmalısınız.

Yoksa bu kaçan ne ilk fırsat olur ne de en büyül kayıp.

Ha, haybeden atıp tutuyorum da sanmayın. Ben de maalesef bir buçuk yıl öncesine kadar böyle bir ilişkinin içindeydim. İnanın, “Allah’ım, bir yanlışını yakalasam da bu ilişki bitse” dediğim zamanlar da oldu, erkek arkadaşımın benim istediğim kişi olmak için gösterdiği çabalara ve hayatında yaptığı değişikliklere bakıp minnet gerekliliği ile elimi kolumu bağlı hissettiğim de. Her niyeyse, basiretim bağlanmış gibiydi. Yapamıyordum. En sonunda bir gün bitti.

Özsaygımı dahi yaklaşık 6 ay önce filan yeniden kazanmaya başladığımı hissettim. Sanki hayatımdan bir sis perdesi kalkmış gibi oldu. Şimdi, ben neden hep o sis perdesiyle yaşasaydım, ya da o neden hep o sis perdeli kişiye mahkum kalsaydı? Kalbi onun için güm güm atacak, ona çok heyecan duyacak kişidense? Ya da, bu heyecansızlık beraberinde bahsettiğiniz tarzda küçük flörtleri ya da başkası için duyulan en azından küçük merakları ya da heyecanları içerdiğinde, ki uzaktan bakan biri olarak diyebilirim ki bu da bir çeşit ve bir nebze ihanettir, bunu neden hak etsin?

İnanın, bir daha hayatımda onun kadar uyumlu olacağım kimse belki de hiç çıkmaz diye düşünüyorum ama ayrıldığımız için o kadar memnun ve mutluyum ki. Nil’in yeni şarkısında dediği gibi, “iyi ki olmadı” :) Hepimiz için hayırlısı olsun...

Bilindik bir laf vardır " iki kişi arasında kaldiysan ikincisini sec. Eğer birinciyi sevseydin ikinci olmazdı" diye.
Süpervizör de sanki sadece samimi olmaya çalışıyor gibi. Arkadaş gibi sanki. Olur yada olmaz ama size ve erkek arkadaşınıza yazık. Birbirinizin yolunu kapatmayın. Dostça daha kötü birşeyler yaşanmadan ayrılın.

En güzeli ayrılmak, uzun süren ilişkilerde zor oluyor ama baska caren yok gönlünden çıkmış o. 2.çocuk için süpervizör mü supervisor mı diyordun he onun için onla olmak için degil kendine ve sözlüne daha fazla saygısızlık yapmamak için ayrıl. Sonrası Allah kerim.