Son kullanma tarihi geçmiş, bayatlamış bir tarayıcı kullanıyorsanız. Mercedes kullanmak yerine tosbaya binmek gibi... Websiteleri düzgün görüntüleyemiyorsanız eh, bi zahmet tarayıcınızı güncelleyiniz. Modern Web standartlarını karşılayan bir tarayıcı alternatifine göz atın.
Hiçbir kadeh, hiçbir antidepresan, hiçbir hediye, hiçbir psikiyatr, hiçbir oyun, hiçbir kadın, hiçbir şarkı, hiçbir çek ve hiçbir memleket, beni, senin 'NAABER'in kadar mutlu etmedi.
Soğuktu hava, her taraf kardı. Gazyağının Karaborsaya düştüğü yıllardı. SArılıktım, halim yoktu. Evin yolunda anamın elinden tuttum. Tek sadık yardı. Yol kıyısı kalabalık, Jandarma gelmiş. Kamyonlar durup bakıyor. Bir olay vardı. Beyaz karın ortasında, izinlik yeşilleriyle iki büklüm bir asker... Her yanı kardı. Sonradan anlattılar işin aslını. İki kutu Optalidon... Zamansız bir ayrılık... Bir kasaba gelin olmuş bir aşkı vardı.
O güldüğüm basit aşk şarkıları Özür dilerim sizden çok özür dilerim Bu acıyı anlatacak kelime yokmuş meğer O yüzden hep aynıymış cümleler. ''Ayrılık ölümden beter''
Ne geceler ne gündüzler gördüm En vazgeçilmez yeminlerden döndüm Görmedim senin gibi sevmedim hiçkimseyi Yapayalnızım şimdi unuttum gülmeyi.........
Sen Vaktinden çok sonra gelen Sevdalı bir yağmur gibisin Çisil çisil gözlerimden......
Sen Çıldırmış şairlerin Titreyen mısralarında Bahsettiği o perisin
Pencereler önünde çürürken Senden kalan çiçekler Hayalin gözlerimin önünde Bize ağlıyorum.......
Pencereler önünde çürürken O güzelim yıllarım Hayalin gözlerimin önünde Bize ağlıyorum...
Güneş doğduğunda başka bir şehrin sabahında olacağım Her insanın bir öyküsü vardır ya Benimki de böyle işte..... Bu sabah pencereden bak Bu koca şehri sana bıraktım Başka bir şehrin sabahından Başka bir dilde Elveda....
Nur yüzüne çizdiğin çaresizlik yakışmamış sana. Gül tenine giydiğin o yalanlar hiç olmamış. Ben daha iyisini de görmüştüm. O nur yüzünü kıskanan kuyruklu yıldızları, o gül teninde yalvar yakar dolaşan rüzgarları... Ben seni böyle sevmedim. Riya bekleme. Ben seni bu hallerinle sevmedim ki...
Sende unuttum hayalleri Sende unuttum sevilmeyi Bari sen unutma beni Sende unuttum ümitleri Sende unuttum ben herseyi Bari sen unutma beni
Yüregimin kiyisina vurdu minicik bir dalga Tutmaliydim tutamadim kendimi Bi canim var feda etsem sevdami bilemezsin Bi acim var anlatsam önünü göremezsin Herkes unuttu gitti bende unuttum herseyi Bari... sen unutma beni
Ben, seni düşünürken, yaşım ne olursa olsun çocuk olurum. O kolu sökük, el örgüsü kazak ve lastik tokyalarıyla salya sümük küfredip, ağlayan, minicik elleriyle pencereleri kıran, isyankar, hırçın, gözükara bir çocuk olurum. Ben seni düşünürken, aşkın ne olduğunu ve neden yaşadığımı aramadan bulurum.
Severek ayrılanlar bilirler ayrılığı Severek ayrılanlar yaşarlar pişmanlığı Çok uzak şehirlerde aynı çarpar iki yürek Çok uzak bir şehirde beklendiğini bilerek
Gün gelir için yanar elin gider mektuplara Gün gelir beni ararsın gözün dalar uzaklara Yaz gelir sıcak olur akşam sahil yollarında Her adımda beni anarsın gözün dalar ufuklara
Severek ayrılanlar bilirler ayrılığı Sen benim eş ruhumsun Unutmuş olsan hissederdim Unutmuş olsan yanımda durmazdı her sabah hayalin Seni görmek için geri geldim Sen gideli çok olmuş Nereye gidersen git Çantanda bir resmim Aklında gülüşüm olsun Beni seni gerçekten sevdim Bitmez demiştim bitmedim.
Bir gümüş kolye kaldı senden hatıra O güzel günler artık çok uzaklarda Bir yanık türkü oldum puslu dağlarda Söyleyen bilmez aklım hatıralarda
Avucumda yanar aşkın Ne yazık ki yürek şaşkın Sel gibi denize taştım Taştım da geçmedi aşkım
Seyyah aşıklar hangi kumsallarda ağlar Söyle anlatsam yalnızlığımı kim anlar Seyyah yürekler hangi kumsallarda ağlar Eyvah evimden çok uzak bu rüzgarlar
bütün gece sus pus oturduk çıt çımıyordu bütün gece sus pus oturduk sezen söylyordu gözlerin ayrılık dedi gözyaşların yalan o güzel günler geldi geçti sakın ağlama ardından
son defa elveda diye diye içimden kal demni bekledim, kal demeni bekledim
yanlış gözlere aglıyorum bomboş hayallere sığınıyorum eski resimlere bakamıyorum lanet ettim sevdaya
Yazılar bitince denizi seyret biraz. Sözler bitince anlatamadıklarına üzülme. Yorgunsan konuşma istersen. Saat kaç olursa olsun, ben gözlerini dinliyor olacağım...
Yalnızlığımın en güzel yeriydi Tam üstümde mermerden bir yazıt Diyor ki.. 'umarım yeteri kadar kalabalıktın ben yalnızım diye bağırırken'
Yalnızlığımın üstü on üç tahta Kurtlu toprak beslediğim böcekler Onlar okur mu? ..Mermeri anlar mı? Bence sadece yaban otlarını ve ayak seslerini bilirler Benim yalnızlığım benimdir Düşünüp bulmaya ihtiyacım var Şimdiki suskun bilgeliğim için Yeteri kadar konuştum Ve hatta şarkı bile söyledim Acıyı hoca Hayatı okul eyledim.