- 20 Eylül 2011
- 4.482
- 1.845
Size bayram dolayısıyla tanıştığım bir ailenin evini bebeğinin beşiğini atmak isterdim!
Siz kendinizi kandırın fakir yok diye. Görmek isteyene fakir öyle çok ki ama bizler o fakirleri görmek istemiyoruz çünkü elimizdekilerin hep gidecek yerleri var, fakiri kim görür ki değil mi?
Ne diyeyim ne demeyeyim bilmiyorum ki.
O bebeğin yaşadığı hayat için kendimden utandım ama başkaları utanmıyor!
Nasıl böyle düşünüyorsunuz anlamıyorum? Sizin köydekiler yaşlılık engelli maaşı aldı diye herkes mi alıp zengin oluyor? Gören de diyecek maaşlar ne kadar!
Disardan bakanlar farki daha iyi anlarlar.
Ciddi anlamda refah buyuyor. Biz eskiden zekatimizi kendi koyumuzden geliri olmayan issiz perisan ailelere verirdik.
Onlar bile artik hastaya yasliya baktiklari icin maaslara baglanmislar. Eskisi kadar ihtiyac sahibi bulmak kolay degil.
Halk ekmek kuyruklari olurdu sabahlari, simdi karsisindaki borekci yetisemedigi icin daha buyuk bir yere gecmek icin hazirlik yapiyor. Butun bunlar benim Ankarada sahit oldugum seyler.
Her bayram memlekete giden insanlar artik tatile gidecek para bulabiliyolar.
Tabikide istisnalar vardir, ama objektif bakabilmekte onemli.
Benim gozlemdegim bir baska seyse, insanlar hayati birbirlerine zehir etmek icin canla basla calisiyolar.
Is ahlaki yok. Cok eksik. Saygi yok. Iscisini herkesin onunde azalayabilen isverenler gordum.
Isarkadaslari birbirlerine yardimci olmak yerine yeni ise girenlere comez diye fazla yuklenmeleri.
Doktorlari en kucuk sey icin sikayet etmeye doyamayanlar.
Insanlari mutsuz eden seyin en basinda gelen sey bu.
Teknolojig refaha gelecek olursak, uni ogrencileri ve hocalarindada buyuk pay var diye dusunuyorum.
Ogrenci ilimle ugrasmiyorki, varsa yoksa hukumete karsi isyan icinde. Kisir dongunun icine girmisler cikamiyolar.
Ben düzelen kimse görmüyorum. Ha zengin daha da zengin oluyor tabiki. Kendim gönüllü işlerde çalıştım hep doğumdan önce, şimdi de evden destek oluyorum inanın gördüklerimi görseniz bu dediklerinizi oturur bin kere daha düşünürsünüz.Ben durumun gittikce duzeldigini gozlemiyorum.
Bundan 5 yil once perisan olan aile daha fazlaydi.
Tamamen bitmemis olmasi normal. Daha bundan kac yil oncesine kadar kitaplarimizda Turkiye ucuncu dunya ulkesi diye geciyordu. Artik oyle degil. Bu degisimi gormezden gelememezlik edemeyiz.
Devletin butun heryere yetismesini bekleyemeyizki.
Bizede cok sey dusuyor. Bosunami zekatimizi verecek insan ariyoruz.
Bunu once kendi cevrenizde yapmamiz lazim.
Şimdi size daha çok sinirlendim. Hollanda’da yaşayıp o fakirleri görmemeniz kadar doğal bir şey yok! Kalkıp fakir yok bık bık diye edebiyat yapmayın! Buyrun gelin buraya taşının 1600 lira maaş alıp 850 lira ahır gibi eve verip hayatta tutunmaya çalışın. Ama yemezler tabi. Buraya gelseniz zekat verecek değil alacak duruma düşersiniz!Ben durumun gittikce duzeldigini gozlemiyorum.
Bundan 5 yil once perisan olan aile daha fazlaydi.
Tamamen bitmemis olmasi normal. Daha bundan kac yil oncesine kadar kitaplarimizda Turkiye ucuncu dunya ulkesi diye geciyordu. Artik oyle degil. Bu degisimi gormezden gelememezlik edemeyiz.
Devletin butun heryere yetismesini bekleyemeyizki.
Bizede cok sey dusuyor. Bosunami zekatimizi verecek insan ariyoruz.
Bunu once kendi cevrenizde yapmamiz lazim.
Babannem yatalaktı aklıda yerinde degildi binbir zahmetle hastanelere götürdük raporlar falan içinSize bayram dolayısıyla tanıştığım bir ailenin evini bebeğinin beşiğini atmak isterdim!
Siz kendinizi kandırın fakir yok diye. Görmek isteyene fakir öyle çok ki ama bizler o fakirleri görmek istemiyoruz çünkü elimizdekilerin hep gidecek yerleri var, fakiri kim görür ki değil mi?
Ne diyeyim ne demeyeyim bilmiyorum ki.
O bebeğin yaşadığı hayat için kendimden utandım ama başkaları utanmıyor!
Nasıl böyle düşünüyorsunuz anlamıyorum? Sizin köydekiler yaşlılık engelli maaşı aldı diye herkes mi alıp zengin oluyor? Gören de diyecek maaşlar ne kadar!
Hah aynen aynen adamı olana bir de bunlar. Haram yemeye alışan o kadar kişi var ki! kocasıyla boşanıyor ki yetim maaşı almak için, evleri var yaşlılık maaşı alıyor. Hasta değil engelli ve bakıcı maaşı alıyor neden çünkü hepsinin adamı var, haram yiyorlar gerçek fakirler de isteyemiyor zaten. Öyle yüzsüz değiller.Babannem yatalaktı aklıda yerinde degildi binbir zahmetle hastanelere götürdük raporlar falan içingit gel git gel sonra maaş için başvurduk işte eve gelip kontrol etmeleri gerekiyorsu bi 6 ay sonra geldiler ama babannem vefat etmişti herkes maaş aliyi adamı olana 1 haftada bağlıyorlar evet 5 katlı evi olup kışları ücretsiz kömır gelenleride gördü bu gözler karşımızda oturuyorlardı çünkü
Her zaman adam tutma vardı ama hiç bir zaman bu kadar ayyuka çıkmamıştı
Bu zihniyete örneği Mesut Özil üzerinden vereyim.
Müslüman Türk kimliğinden ötürü yaşadığı haksızlıkları paylaştı.
Ancak beyni, fikri asimile zihniyet Erdoğan'la çekindiği fotoğrafı kabahat olarak öne sürüp, Batı kültüründe tamamen asimile olduğu için suçladı.
Burada da benzer konular açan üyeler oldu. Ya inanmadılar ya da tam bir batılı olmadığı için, kimliğini muhafaza ettiği için suçlu ilan edildiler.
Batının karşısında üstün olmak; kimliğini muhafaza ederek teknoloji, bilim, edebiyat vb alanlarda ilerleme kaydetmekle mümkün olur.
Mesela; tahılı ithal ediyoruz tarım bitti diye yaygara yapıyor. Halbuki Türkiye tahıl ihracatında dünya 3.sü. Kalan tahıl iç piyasaya yetmediği için tahıl ithal ediliyor.
Elbette küçük büyük aksaklıklar var. Bunlar dile getirilir ancak üslup mühim.
Bu millet çomar, akılsız iphone kırmış hahaha. Halbuki gayet basit. Sadece sözle değil abartılı bir şovla tarafını belli ediyor o kadar.
Tanımadığınız ve sizden farklı düşünen insanları aşağılamak, hor görmek; ezikliğini gizleyen boş ego tavrıdır.
Savunma sanayiinde iki kat ihracat artışı olmuş. Saman ithal ediyoz tarım bitti diyor, zırcahil. Saman neden ithal ediyor yukarıda sebebi.
Sosyal devlet anlayışı gereği, vatandaşın refahı ön plandadır.
Ancak vatandaş da üzerine düşeni yapmalıdır.
Dolar en yüksek düzeye ulaştığında bozduran kişi, kendi menfaatini devletin menfaatinin önüne koyuyorsa konuşmaya hakkı yoktur.
Devlet dediğimiz olgu millettir, millet de fertlerden, senden, benden oluşur.
Devletin elinin yetişemediği yere fert yetişecek, eksiğini vatandaş tamamlayacak.
Utanmasa ayakkabısını bağlamak için devletten adam atamasını isteyecek kadar uçanlar var.
Mesela; tarım için pekçok teşvik veriliyor.
Milletin efendisi olan köylü, çorak araziyi tarla gösterip teşvikleri cebine indiriyor. Hazır para ama haram olması umrunda değil.
Devlet herkesin başına polis, denetmen atayamaz. Herkesin polisi önce vicdanı, sonra ailesi çevresi olacak.
Ben durumun gittikce duzeldigini gozlemiyorum.
Bundan 5 yil once perisan olan aile daha fazlaydi.
Tamamen bitmemis olmasi normal. Daha bundan kac yil oncesine kadar kitaplarimizda Turkiye ucuncu dunya ulkesi diye geciyordu. Artik oyle degil. Bu degisimi gormezden gelememezlik edemeyiz.
Devletin butun heryere yetismesini bekleyemeyizki.
Bizede cok sey dusuyor. Bosunami zekatimizi verecek insan ariyoruz.
Bunu once kendi cevrenizde yapmamiz lazim.
Disardan bakanlar farki daha iyi anlarlar.
Ciddi anlamda refah buyuyor. Biz eskiden zekatimizi kendi koyumuzden geliri olmayan issiz perisan ailelere verirdik.
Onlar bile artik hastaya yasliya baktiklari icin maaslara baglanmislar. Eskisi kadar ihtiyac sahibi bulmak kolay degil.
Halk ekmek kuyruklari olurdu sabahlari, simdi karsisindaki borekci yetisemedigi icin daha buyuk bir yere gecmek icin hazirlik yapiyor. Butun bunlar benim Ankarada sahit oldugum seyler.
Her bayram memlekete giden insanlar artik tatile gidecek para bulabiliyolar.
Tabikide istisnalar vardir, ama objektif bakabilmekte onemli.
Benim gozlemdegim bir baska seyse, insanlar hayati birbirlerine zehir etmek icin canla basla calisiyolar.
Is ahlaki yok. Cok eksik. Saygi yok. Iscisini herkesin onunde azalayabilen isverenler gordum.
Isarkadaslari birbirlerine yardimci olmak yerine yeni ise girenlere comez diye fazla yuklenmeleri.
Doktorlari en kucuk sey icin sikayet etmeye doyamayanlar.
Insanlari mutsuz eden seyin en basinda gelen sey bu.
Teknolojig refaha gelecek olursak, uni ogrencileri ve hocalarindada buyuk pay var diye dusunuyorum.
Ogrenci ilimle ugrasmiyorki, varsa yoksa hukumete karsi isyan icinde. Kisir dongunun icine girmisler cikamiyolar.
Bir de doğurmak istemeyenlere yaptikları beddualar Allah fırsat vermesin demeler yok rıskıyla gelirmişte o kadar kişi anne olmak istiyorda bunlarda şımarıyorda demelerBunu yazarken açlıktan ölen bebeği düşündünüz mü acaba? Lütfen bana izah edin bu ölümü. Birr bebeğin açlıktan ölmesini hangi vicdan kaldırır, hangi insan insanlığından utanmadan okur bu haberi ya..Dünyaya getirirken kendisine bir şey sorulmayan bebeğin yine kendisine bir şey sorulmadan, öyle sessiz sedasız, yok yok çığlık çığlığa,bomboş bir mideyle o yumuk gözlerini bir daha açmamak üzere kapamasını izah edin bana, gelsin bunu izah edin.
Siz hangi gelişmişlik düzeyini tartışıyorsunuz allah aşkına? Sadece bir bebeğin bile açlıktan ötürü gözünden bir damla yaş bile geliyorsa şayet; o ülkenin daha çok adım vardır atması gereken...
Bunu yazarken açlıktan ölen bebeği düşündünüz mü acaba? Lütfen bana izah edin bu ölümü. Birr bebeğin açlıktan ölmesini hangi vicdan kaldırır, hangi insan insanlığından utanmadan okur bu haberi ya..Dünyaya getirirken kendisine bir şey sorulmayan bebeğin yine kendisine bir şey sorulmadan, öyle sessiz sedasız, yok yok çığlık çığlığa,bomboş bir mideyle o yumuk gözlerini bir daha açmamak üzere kapamasını izah edin bana, gelsin bunu izah edin.
Siz hangi gelişmişlik düzeyini tartışıyorsunuz allah aşkına? Sadece bir bebeğin bile açlıktan ötürü gözünden bir damla yaş bile geliyorsa şayet; o ülkenin daha çok adım vardır atması gereken...
Anlamaz cnm hanımefendi bizi Boğaziçi ni kazanamayacak zekada olan insanlar olarak görüyorHırsızlığa övgüler düzüp, normalleştirip milleti harama alıştıran kim acaba oy devşirmek için ? ( Bknz : Günah işleme özgürlüğü, Rezanın önüne yatan bakan ve yavrucukları, rüşvet saatler, bahşişler etc.. )
Tepedeki yapınca en alttaki de yapacak hali ile..
Köy muhtarlarını boşuna saraylarda ağırlamadılar...
Geri kalan yazdıklarınız için de uzun uzun yazacak değilim. Zira anlayacak gibi durmuyorsunuz. Her paylaşımınız bir evvelki ile çelişiyor...
Ama bu kadar da 'mağduriyet' çığlığı atmayın ya..
'hata ettik, sorgulamadık, biz de birilerinin günahını girdik' deyin.
Ortalama bir insaniyet paydası bu ölçüde acımasız da, bu ölçüde gurursuz da olmamalı..
Disardan bakanlar farki daha iyi anlarlar.
Ciddi anlamda refah buyuyor. Biz eskiden zekatimizi kendi koyumuzden geliri olmayan issiz perisan ailelere verirdik.
Onlar bile artik hastaya yasliya baktiklari icin maaslara baglanmislar. Eskisi kadar ihtiyac sahibi bulmak kolay degil.
Halk ekmek kuyruklari olurdu sabahlari, simdi karsisindaki borekci yetisemedigi icin daha buyuk bir yere gecmek icin hazirlik yapiyor. Butun bunlar benim Ankarada sahit oldugum seyler.
Her bayram memlekete giden insanlar artik tatile gidecek para bulabiliyolar.
Tabikide istisnalar vardir, ama objektif bakabilmekte onemli.
Benim gozlemdegim bir baska seyse, insanlar hayati birbirlerine zehir etmek icin canla basla calisiyolar.
Is ahlaki yok. Cok eksik. Saygi yok. Iscisini herkesin onunde azalayabilen isverenler gordum.
Isarkadaslari birbirlerine yardimci olmak yerine yeni ise girenlere comez diye fazla yuklenmeleri.
Doktorlari en kucuk sey icin sikayet etmeye doyamayanlar.
Insanlari mutsuz eden seyin en basinda gelen sey bu.
Teknolojig refaha gelecek olursak, uni ogrencileri ve hocalarindada buyuk pay var diye dusunuyorum.
Ogrenci ilimle ugrasmiyorki, varsa yoksa hukumete karsi isyan icinde. Kisir dongunun icine girmisler cikamiyolar.
Ben asıl Türkiye'de oy kullananlar burada yaşamasın dediklerinde kimler o milliyetçi kimliklerine sahip çıkıp gelecek merak ediyorumYurt dışından bu şekilde sallayanlari burada 3 ay asgari ucretle gecindireceksin o zaman görürüm işkembe i kubradan sallamalarıni