Erdoğan: 'Bu Bir Veda Değil, Fatiha’dır'

20 yil oncesiyle simdinin belediyesini kiyaslamak ve bunu Erdogana mal etmek??? Yapma lutfen..Yazdiklarini okumayi seviyorum ama yazarken arka fonda dombra dinlemeyip fazla gaza gelmedigin zamanlar weiss.Bazen abartiya cok kaciyorsun.

Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.

Birazdan 100 yıl öncesindeki başka ülkelerin belediyeleriyle kıyaslama yaparsa şaşırmam:KK14:
 
Chelzy;

Yazinin ana fikrini kacirmissin..
Erdoganin degistirdigi sistem carpikliklarini dile getiriyorum orada.
Erdogan belediyecilik yapmadan, belediyelerin yaptiklari sadece halkin evrak islerini yapip, nikah kiymakti.
Keyiflerine bakar, sorunlari umursamazlardi bile.
20 sene öncesi ile kiyaslamiyorum.
1992 de ki belediye anlayisi ile 1993 te Erdogan in IBB ye gelmesi ile degisenleri dile getiriyorum.
Sadece 4 yil belediye baskanligi yapti ve sorunlarin cogunu cözdü.
Zaten onun icin hemen bir bahane ile hapse attilar.
20 yillik degil yani 1992 ile 1998 arasinda fark o...

Ayni sey hükümet icinde gecerli.
Erdogandan önceki hükümetler ve Erdogandan sonraki hükümet anlayisi..

Simdi bu yazimi unutma.
Erdogan Cumhurbaskani olunca bu ülke toptan degisecek.
Halk ile Cumhur birlesecek ve halkin ayaklari altina serilecek.

Erdogan Cumhurbaskani olursa AKP biter deniyor degil mi?
Peki madem öyle 12 yildir AKP bitsin diye ugrasanlar neden Erdogan Cumhurbaskani olmasin diye kendilerini paraliyorlar?
Biliyorlar kokusmus sistemlerinin sonu geldi.
Biliyorlar o Cumhurbaskani olunca artik o konusmus sistemleri birdaha asla Türkiye de olmayacak.
IStiyorlar ki Erdogan gitsin ama en azindan sistemi kökten degistirmesin ki biz eski sistemimizi tekrar hayata gecirebilelim..
Ama yok, onlar görmesede bitti.
Artik egemenlik milletin.
Artik halkin basinda halkin hizmetkarlari olacak...
 
Sayisiz yolsuzluk davalarinin yaninda bide sonradan dünür oldugu Albayraklar belediyecilik yaptigi donemde baya bir yukseldi ultra zengin oldular.Baya iyi yedirmis zamaninda ihalelerde..Afiyet bal seker olsun:))Yarasin:))Belediyecilik demisken aklima geldi oyle..


Sanirim ozamandan belliymis slogan ben lafa degil icraate bakarim diye..
Kadınlar Kulübü Mobil uygulaması kullanılarak gönderilmiştir.
 
Son düzenleme:
Eee canım Güney Kore de gemi kazası sonrası vatandaşlar bakana tokat atıp, başbakana su şişesi fırlattı başbakan ve bakan karşılığında sadece özür dileyip istifa ettiler :KK14:
Eki Görüntüle 1177338 Eki Görüntüle 1177339 Eki Görüntüle 1177340

Bizim fanatik taraftarlarımızda başbakanın arabasına tekme attı diye tekmelenen adamın hakettiğini düşünebiliyor.

Acaba sorun nerde?

Biri bu konuda araştırma yapmalı bence:KK14:
 
Erdoğan belediye sorunlarını çözdü evet. İstanbul'un en büyük problemlerinden biri kaçak yapılaşmaydı, plansız şehirleşmeydi. Erdoğan ne yaptı? Hemen kaçak gecekondulara belli ücretler karşılığında tapularını verdi. Ondan sonra yine belli ücretler karşılığında bu plansız yapılaşmalara kat çıkma izinlerini verdi. Noldu bütün fakir istanbullu mutlu mesut ev sahibi oldu evlerinde yaşamaya devam etti. Şimdi de kentsel dönüşüm adı altında plansız programsız saçma sapan bir yapılaşmanın yeni bir örneği yaşanıyor. Dedemler 1960ta türkiyeye yerleştirildiğinde kendilerine istanbulun köylerinden birinde o dönemde satılan 3 kuruşluk arazi ve içindeki derme çatma kondumuz yıllardır hatıra niyetine sefil halde dururken bir de baktık komşular haber salmış, rantsal götürüşüme girmişiz 130 bin lira ödedik 6 tane dairemiz oldu. Ulan istanbulun dağını taşını sat sat bitiremediler. Ve Erdoğanla da ilgisi yok hangi belediye gelse bize o arsamızla ilgili bir şeyler sattı biz de paşa paşa parasını verdik.

Yani demem o ki ranttan kara geçen o kadar çok insan var ki Erdoğan sayesinde. Tabi ki mükemmel belediyeci o olur. Kimin umrunda istanbulun dağı taşı. Herkes cebine bakar. O zaman en birinci Erdoğan olsun :KK53:
 
weiss

ileriye dönük bu soyledıklerının gerçekleşip gerçeekleşmeyeceğini hepberaber göreceğiz sanırım.
Şimdilik bu soylenenler afaki kalıyor haliyle bizim için.
Bekleyip görelim.
 
Chelzy keske arastirma zahmetine girseydin:)

Zira senin o bahsettigin Albayrak holding ile Erdogan in dünürü olan Sadik Albayrak arasinda en ufak bir baglanti yok:))

Yani Erdogan i karalamak isteyenlerin bir iftirasi daha:))
 
Son düzenleme:
O zaman görünenlere bakalim:)

Erdogan Istanbul belediye baskani olmadan önce 1992 ye kadar Istanbulun hali söyleydi;

Hava durumu haberlerinde hava durumu ile birlikte, hava kirliligi oranida verilirdi
Borulardan genelde su akmaz, binde bir aktigi zamanda 50-60 yillik pasli borulardan gelen su camur gibi akardi.
Imkani olmayan evinin banyosuna bidonlarda su depolar, biraz elinde olan su deposu yaptirirdi.
5-6 tane yolun birlestigi yerler bile trafik isiklari ile düzenlenmeye calisilirdi.
Sehrin ici cöp yiginlari ile doluydu.
Cöp yiginlarinda patlamalar olur insanlar ölürdü
MFÖ artik sehrin haline isyan edip " Belediye nerede" sarkisini yapmisti
.................................................. .......
............................................
......................................
Ahanda o yillardan bir resim (11 Agustos 1992) Erdogan IBB nin basina gecmeden önce.. Yazin sicaginda insanlar bu pislik ve mikrop yiginlari icinde ölüyordu..

554612_163392807194357_393087255_n.jpg



Erdogan IStanbul belediye baskani olduktan sonra yaptiklari;

Cok uzun olacak:)
Adam 4 yil belesiye baskanligi yapmasina ragmen bakin neler yapmis:)

Önceki dönemde günde 600.000 metreküp su verilebiliyor, bunların çoğu boru çatlaklarında kayboluyor ve vatandaşlar faturalarını ödemediği için İSKİ çok az para tahsil edebiliyordu. Tayyip Erdoğan'ın yönetimindeki İSKİ çalışmaları sonucunda verilen su miktarı 1.800.000 metreküp'e çıkarıldı, borular yeni teknoloji düktil font borularla değiştirildi, vatandaşlar faturalarını düzgün ödemeye başladıkları için de İSKİ'nin gelirleri kat kat arttı ve bir çok yeni yatırıma olanak doğdu.

Eskiden su, barajlardan evlere kadar sadece kalından inceye azalan borularla geliyordu. Arada hiç bir aktarma organı yoktu. İlk defa Tayyip Erdoğan zamanında bir çok terfi merkezi, su haznesi ve isale hattı yapıldı. Böylece su önce, 2-3 metre çapında çelik borularla terfi merkezine geliyor, oradan orta çaplı borularla su haznelerine geliyor, orada bir miktarı depolanıyor ve yeni döşenen borularla evlere geliyor. Bu yapılanmadan sonra evlerdeki sular ilk defa tazyikli akmaya başladı.

İnsan, Haliç kıyısında yürürken, "Acaba yanlışlıkla elim ayağım şu sıvıya değerse ölür müyüm?" diye düşünüyordu.

Haliç'in kıyılarında bazı binalar vardı, binaların çevresindeki 20-30 metrelik alanlar da dahil olmak üzere, Haliç'ten taşmış o sıvının içinde bataklığa batmış gibi duruyordu. O yıl Haliç'in içindeki pislikler yüzeye çıkmıştı ve her yeri bir çok çamur kabartısıyla dolmuştu. Kadıköy'den Eminönü'ne vapurla gelirken yaklaştıkça denizin rengi önce yeşilleşir, sonra kahverengileşir, sonra acayip renklere ve siyahlara bulanırdı. Haliç'in içini dolaşması gereken vapurlar da 7 iskele gitmek yerine sadece 4 iskeleye kadar gidebiliyorlardı.

Recep Tayyip Erdoğan'ın yönetiminde İSKİ'nin geliştirdiği projeyle Alibeyköy Taşocağına kadar çamur boru hattı döşendi, haliçteki çamurlar oraya transfer edildi. Haliç'e dökülen derelerin suları da arıtma tesislerine yönlendirildi ve Haliç şimdiki haline kavuştu.

30 tane katlı kavşak yapıldı. İstanbul'un transit yol trafiği kesintisiz akmaya başladı. Bazı yerlerde ilçe içlerine de kavşaklar yapıldı.
İstanbul Bülteni çıkarıldı, halk gelişmelerden haberdar edildi. - Demokrasinin en önemli şartlarından biri, halkın yapılanlardan haberdar edilmesidir, bu sağlandı.
İSFALT ve İSTON kurularak belediye kendi asfalt ve beton ihtiyacını kendisi karşılamaya başladı. Beton ihraç etmeye başladı. İSTON dünyanın 500 büyük sanayi şirketi arasına girdi.
Hemen hemen her ilçeye bir spor salonu yapıldı. İki yeni şehir tiyatrosu binası açıldı. Hemen hemen her ilçeye İSKİ hizmet binası kuruldu.
Atıksu arıtma tesisleri çevreye çok faydalıdır.


Yani senin dedigin gibi 20 yil öncesi ile degil.
1992 ile 1998 arasindaki fark bunlar:))
 
Son düzenleme:
Simdi birde Erdogan basbakan olmadan önce 2002 ye kadar ki Türkiye ye bakalim...

Ülke can cekisiyordu.
Devlet memurunun, iscisinin maasina zam bile yapamiyordu, aksine verdigi maasida "nema, key " adi altinda geri aliyordu ellerinden.
Ülkede yol namina birsey yoktu, hamile kadini en büyük sehirler arasi yolda biraz seyahat ettir, dogururdu yani o derece, bildigin tarla yolu gibiydi.
Ülke batmis, ülkeyi bu bataktan kurtarmasi icin ülke icinde adam bulunamamis, kurtarmasi icin yurtdisindan ithal adam getirilmisti.
O adamda IMF den 5 milyar borc aldi Türkiye adina ama o parada onlarin cebine inmisti.
Ülke bir gecede %200 fakirlestirilmis, kendini Basbakan ve Cumhurbaskani zanneden zavallilar, cocuk oyunu oynar gibi ülke yönetmeye kalkmis, aralarinda cocuk kavgasi yapmis, birde bunu cikip kameralar önünde sürdürmüslerdi.
Ülkede yillardir siyasette istikarar denen birsey yoktu.
Halk tüm partilere sans veriyor ama her gelen 1-2 sene basta kalip, cebini doldurup, cekip gidiyordu.
Azcik is yapanida Ülkenin ordusu darbe yapip bastan indiriyor, ya asiyor, ya kesiyordu.


Erdogan Basbakan olduktan sonra yapilan hizmetler saymakla bitmez..

O basa geldi, halka hizmet nedir, hükümet olmak ne demektir ögretti.
Allah in yardimi ile zekasi öyle müthistiki, darbe sonrasi ortaya cikmis olan cemaate, önce darbe yapanlarin icabina baktirdi.
Sonrada o darbecilerin yerine gecip, ülke icinde paralel olmak isteyen cemaatin icabina bakti.
Kisaca " bu ülkede bir hükümet, bir yönetici olacak, oda herzaman halkin sectigi olacak artik devlet üstü devlet diye birsey olamayacak"
demisti.
Sayisiz atilimlar yapti.
Önceki hükümetlerin yillardir yapamadigi, artik pes edip, patates deposu yapmak istedigi "Bolu dagi tüneli" ni yapip tamamladi.
Hastanede rehin kalmalari, kuyruklarda can vermeyi biitirdi.
Ülkenin basina gelen kandil dagi bombalamaktan baska is yapmazken, o PKK icin cözüm üretti. Dogudaki vatandaslari kucakladi sahip cikti, ülkenin refahinin ve terörü bitirme üzerinde kafa yorup yapilmasi gerekeni buldu.
Savuma sanayinde disa bagimli Türkiye yi, savunma ihtiyacinin %54 ünü kendi yapar hale getirdi.
Dis ülkelere ihraca basladi.
....................
.........................
............................
Sistem sahipleri baktilar, Erdogan iyice sistemlerini baslarina gecirecek ve ülkeyi tüm boyunduruklarindan kurtaracak, son 1-2 yildir her 3 ayda bir kaos ve kargasa cikardilar, sandikta yikamadiklarini kaosla yikmak istediler, Hatta Kilicradoglu cikip " SALDIRACAGIZ VE HÜKÜMETI DÜSÜRECEGIZ" dedi.

Yani Sistem sahiplerinin Erdogan dan kortugu kadar var.
Cünkü, halki düsünmeyen, halka zulmedip, kendi keyfine bakan carpik sistemlerini baslarina gecirdi....

 
Simdi mi?
Simdi sira o carpik sistemlerinin kökünü kaziyip birdaha geri getiremeyecekleri bir Türkiye icin son asamaya gelindi.

Yani Erdogan Cumhurbaska ni olacak ve Türkiye artik eski Türkiye olmayacak insallahhhhhh...
 
Simdi mi?
Simdi sira o carpik sistemlerinin kökünü kaziyip birdaha geri getiremeyecekleri bir Türkiye icin son asamaya gelindi.

Yani Erdogan Cumhurbaska ni olacak ve Türkiye artik eski Türkiye olmayacak insallahhhhhh...

inşallah. Allah utandırmasın.
 
İstanbul'da yaşıyorum.Tayyip Erdoğan gelmeden önce,İstanbul çöp içinde yaşamıyordu.Sözkonusu haber,grev zamanı olan aksaklıkla ilgili ve bakın o grev nasıl sonuçlanmış :

SHP’nin Belediye yönetiminde bir dönem işçi grevi yüzünden İstanbul’da çöpler toplanmadı. AKP bunu genelleştirerek SHP dönemi hiç çöp toplanmadı gibi bir algı yarattı. SHP döneminde asla taşeron işçi kullanılmamış, belediye işçilerine sendika, grev, toplu sözleşme gibi sosyal haklar sonuna kadar verilmişti.

Nurettin Sözen, “ Önce İnsan “ diyerek o dönem işçiler ile toplu sözleşmeler için görüşmeler yapmış, ancak bazı aksilikler çıkmıştı. Görüşmeler sırasında yaşanan tıkanıklık belediyenin çöp toplama hizmetlerini engelledi ve kentte çöp sorunu başlattı.

Müzakereler sonucunda Belediye işçileri belki de İstanbul belediyesinin tarihinin en rekor zamlarından birisini aldılar. Sözen işçilere enflasyon oranının üstünde ektradan %10 refah zammı vermişti.

Daha sonra belediye yönetimini alan Tayyip Erdoğan ve sonrasındaki AKP ekibi, belediye işçilerini tutmak ve onların sosyal haklarını korumak yerine taşeronlaştırmayı hızla arttırarak, belediyelerde hiçbir sosyal ve özlük hakları olmayan taşeron işçi sistemine geçtiler.

Sözen, İşçi ve Emekçi haklarına saygının kurbanı olmuştu.

http://www.odatv.com/n.php?n=akpnin...hp-yalanlari-bu-belgelerle-curuyor-1903141200
 
[h=4]3. “PERSONEL TAŞIMA YOLSUZLUĞU[/h] Belediye ve bağlı şirketlerinin personelinin işe gidiş gelişlerini sağlamak için yapılan personel servisi ihalelerindeki yolsuzluktur. İstanbul Belediyesi ve bağlı kuruluşlarının personelinin taşınma işleri Tayyip’in yakın arkadaşı Albayraklar şirketine verilmişti. Burada da akıl almaz yolsuzluk olayları yaşanmıştı. Danışıklı dövüş şeklinde yapılan bu ihalelere birkaç akraba şirket, bazılarına da sadece Albayraklar davet edilmişti. Sahte araba ruhsatlarının düzenlendiği müfettiş raporları ve savcılık iddianamelerine konu olan bu ihaleler % 2-3 gibi komik tenzilatlarla Albayraklar firmasına verilmişti.Tayyip Erdoğan bu yolsuzların önemli bölümünden yakasını beş yıllık zaman aşımı nedeniyle kurtardıysa da, 1998′de yapılan iki ihale nedeniyle İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “ihaleye fesat karıştırmak”tan yargılanıyor.

[h=3]ÖZELLEŞTİRMENİN GÖZDESİ ALBAYRAKLAR – I[/h] Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde aldığı ihalelerle adını duyuran Albayraklar, AKP’nin iktidara gelmesiyle de özelleştirmenin vazgeçilmez şirketi oldu. Sümerbank Ereğli Tekstil, Balıkesir SEKA ve Trabzon Limanı’nı alan Albayraklar Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Albayrak ve kardeşlerinin de aralarında bulunduğu 11 kişi Büyükşehir Belediyesi’nden alınan ihalelere fesat karıştırmaktan mahkum oldu. Albayraklar’a da 1 yıl süre ile ihaleye girme yasağı getirildi. Ancak bu cezalar ertelendi. Albayrak kardeşler, Mustafa Albayrak öncülüğünde 1980 yılında işe İstanbul’da minibüsçülük ve otobüsçülük yapmakla başladı. 1994 yılına dek yalnızca otobüsçülükle geçinen Albayraklar’ın işleri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı Recep Tayyip Erdoğan’ın kazanmasıyla açıldı. İlk önce belediyenin personel taşıma ihalesini alan Albayraklar’a daha sonra belediyenin çöp, inşaat ve metro ihaleleri de verilmeye başladı.

Bu albayraklar baska herhalde...Verilen ihalelerde sağlammış ama..Çöp ihaaleesi ,inşaat ihalesi,metro ihalesi...
 
Bu da Tayyip Erdoğan'ın Belediye Başkanlığı döneminde yaşanan yolsuzlukların 12 maddesinden 4 numaralı çöp yolsuzluğu maddesi :

4. ÇÖP YOLSUZLUĞU

Toplanan çöplerin döküm alanlarına götürülmesi için açılan ihalelerde yapılan yolsuzluktur.

İstanbul'un çöplerinin aktarma merkezlerinden döküm alanlarına götürülmesi işi de yine BİT'ler kullanılarak yandaş firma Albayraklar'a verilmişti. İstanbul Belediyesi bu işi önce belediye şirketi İSTAÇ'a ihale etmiş ve İSTAÇ da Albayraklar ortaklığı iki şirkette vermişti. 1996 çöp taşıma ihalesi Albayraklar'a ait Sistem İnşaat ile Günaydın Kardeşler'e 7 trilyon lira bedelle verilmişti. Aynı iş müfettiş denetimleri sırasında 2002 yılı için ihale edilmiş, Albayraklar'ın teklif vermediği bu ihale 6.67 trilyon TL'ye Ceynak firmasın işi almıştır. İstanbul'un çöp işi tüm enflasyon artışlarına rağmen 6 yıl sonra bile daha ucuz fiyata ihale edilmiştir."


http://www.guncelmeydan.com/pano/tayyip-in-yaptigi-yolsuzluklar-t32502.html
 
Erdoğan seçilirse Türkiye'nin eski Türkiye olmayacağı malum da...

İnşallah değil mazallah demek lazım.
 
Yahu sunu soracagim:)))

MAdem adam belediye baskanliginda bu kadar yolsuzluk yapmis, adami hapse atmak icin bir siiiri bahane edeceklerine bu yolsuzluklar icin hapse atsalarmis:)))

1993 ten basbakan olana kadar 10 sene gecmis neden bu yolsuzluklarin hesabini sormamislar ki:))))))

Yani diledigin kadar att kuslar belki yer hesabi olmus..

Mantik olayini unutuvermisler:)))
 
Bu ülkede karıştığı onca kepazeliğe rağmen cem uzan doğru düzgün hapse girememiş bb'mı girsin :) Her suçlunun cezasını çektiğini düşünecek kadar adalet olgusu gelişmiş bir ülke değil henüz ülkemiz.Hem dokunulmazım dokunulmazsın dokunulmaz.
 
olsa olsa ofsayttan gol olur bence :KK9::KK9::KK9:

12 senedir topu auta atıyorlar..ülkeyi yönetiyorlar, bundan sonra değiştireceklerini söylüyorlarsa demekki bunca zaman değiştirememişler hala... Yazık neden acaba :KK1: Türkiye iki türlü değişir 1-rejim giderse 2-ülke bölünürse. Acaba hangisine gol atıldı göremedik daha.
 
Bak ne diyorum:)

Hani okudugu bir siiri bahane edip hapse attilarya..
Öylesi bir sacmaliga imza atacaklarina, bu dedikleriniz icin atsalardi hapse eger gercekse bunlar..

Buna cevap verin..

Madem yolsuzluk yapti belediye baskaniyken, neden hapse atmak icin okudugu bir siiri bahane etttiler.
Bunlar icin etselerdi...
 
X