• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Düğünüme 2.5 ay kala :(

Hımm anladım kadarıyla sen bizden su yorumu bekliyordun...
Olsun canım ya erteleyipte ne yapıcaksın düzelir nişanlın yapmış bir hata...
Annende zamanla nasıl olsa güvenir.. Bu mu yani...


Bence burada yazan arkadaşların hepsi objektif bakmıslar konuya herkes iyiliğin için birşeyler yazmıs...
Şuan bulunmuş olduğun durumun sana vermiş olduğu karmaşıklık var...
Ama inan bazı şeyleri zamana yaymak en iyisidir...

kimseden benden yana olun böyle böyle cevaplar verin gibi bişey beklemedim. herkesin objektif bakarak yorum yaptığının farkındayım ve hepsine tek tek teşekkür ediyorum. söylediğin tek bir cümleye katılabilirim o da ciddi anlamda bir karmaşıklık yaşadığım ve zamanın ilacım olacağını biliyorum, zaten kafamdaki karışıklığı anlatıyorum ben burada.
 
hastanelik olan ben değilim, onun kendine verdiği bir zarar..tedavi süresi 1 yıldan önce sonuç vermez biliyorum ama evimiz eşyalarımız tarihimiz düğünümüz her şeyimiz netleşmişken böyle bir durumla karşı karşıya kalmak canımı acıtıyor. yani şimdi değişip evlendikten sonra da çıkabilir diyorsunuz ya bu 1 yıl sonra evlensem o zamanda çıkmaz mı sizce? ben ona bişeyleri değiştirebilmesi düzeltebilmesi için Haziran'da olmaz diye konuştuğumda kendine bi zarar vereceğini ve bu zararın gerçektende Haziranda olmaması için önümüze sebep olarak çıkacağını tahmin bile edemezdim. ona inanıyorum, güveniyorum, bana zarar vermeyeceğinden ve kaybetme korkusunu ciddi olarak yaşadığından eminim. körü körüne aşık olan biri olmadım hiç. kimse için fedakarlık yapmadım mücadele etmedim. olan en ufak bir tartışmada dahi güle güle dedim. gece hayatı olan uyuşturucu hırsızlık namussuzluk gibi şeyler değil, düzeltebilir kendini diye hissediyorum. tereddütten ziyade objektif bakabilecek birilerinin fikrine ihtiyaç duydum yalnızca

Ozaman yukarıdaki yaklaşımın yanlış tatlım...
Neyse herşey gönlünce olsun..
 
ertelemekte fayda var gibi görünüyo
hastanelere taşınacak kadar büyük olaysa düşünmek lazım.
buraya konuyu açtığına göre çok büyük tereddütlerin var demektir.
mantığının sesini dinle
.

bu cümleye istinaden yazmıştım onu fakat ayrı bir yere açmadığım için farklı algılandı sanırım.

evet düzelebileceğine inanmak istiyorum çünkü ben bu adamı seviyorum ancak gözümü kulağımı kapatıp hareket etmek istemediğim için burada paylaştım.

yani objektif bakıldığından şüphem yok zaten
 
söylediklerine bazı noktalarda katılabilirim. yani aslında ben onu çok seviyorum ve gerçekten ömrümün sonuna kadar onunla olmak istiyorum. onsuz bir hayatı düşünemiyorum bile ama her an gidebilirimi çok iyi biliyor, kıskançlık desen niye baktın niye konuştun vs gibi şeylerim yok, hatta kıskanmaz mısın sen hiç der bazen bana.

yok işte bilmiyor.. sen bugün "giderim" de yine hastanelik olması an meselesi.. herkes bunu anlatmaya çalışıyor aslında.. nişanlın önce sorunlarını halletmeli ki bu ne kadar zamanda hallolur (veya hallolur mu) bilinmez.. ev,eşya her zaman olur.. zamana yay derim..
 
Nişanlın -her an gidebilirimi- iyi bilmiyor bence. Zaten sonucunuda görmüşsünüz, kendine yapacağını yapmış. Ayrıca bu korkuyla ne ilişki ne de evlilik yürütülebilir. Kimse heran gidebilir korkusuyla yaşamak istemez ama heran gitme ihtimali olduğunuda bilir. Ama bunu devamlı karşı tarafa hissettirmek, karşı taraf içinde çok yorucudur. Kimsede biri hayatından çıktı diye, ne kadar severse sevsin, kendine zarar verme derecesine gelmemeli, geliyorsa, tedavi olmalı. ışte beklemeden kasıt burası için geçerli.

Diğer kıskançlık konusu ise, sizde de şöyle bir yapı var sanırım, sizin için önemli olabilir mutlaka ama bazı şeyleri yakıp yıkabiliyorsunuz sanırım. Kıskançlık konusunda da madem olay çok ciddi, ya tamamen yolları ayırsaydınız ya da bu konu yüzünden ayrılmasaydınız keşke. Madem konu bu kadar ciddi niye tekrar döndünüz.

Kıskançlık konusunun düzelebileceğinin garantisinide kimse veremez ki, evlenince daha da sıkıcı olabilir bu durum, ama akside olabilir.

En önemli soru ise, nişanlına , kendine zarar verdi diye mi döndün?
 
evlenmek, hayatımızda verdiğimiz en büyük karar... bir kere kıskançlık başlı başına bir sorun.. senden ayrılamayacağı için canına zarar vermesi ayrı bir sorun.. ve senin yine bir delilik yapacağından korktuğun için nikah tarihini erteleyememen, bu da bir sorun..
bir de psikolojik tedavi görmesi, annenin tam olarak bu evliliğe haziran da razı olmaması...

bu kadar problemli bir durumda isen şuanda canım, ve önemli olan tabi ki senin de hayatınsa, bence bir süre ertelemelisin.. haziran çok erken...
 
eski sevgililere gereksiz yere takan erkeklere katlanamıyorum. sanırım sizi öyle Bunaltmış ki Bi sorusu Bile sizi çileden çıkarmış. sizin tepkiniz tamamen Birikim. çook iyi anlıyorum sizi.. umarım hakkınızda en hayırlısı olur
 
bence burdaki en önemli sorun nişanlının sana güvenmemesi canım. bir insanın bu kadar aşırı kıskanmasının nedeni güvensizliktir, seni çok seviyor olabilir ama sana güvenmediği için 'acaba böyle mi yaptı, kimlerle beraberdi' gibi şeyleri aklından geçirebilir. zaman zaman bu konu yüzünden tartışmışsınız sonra tatlıya bağlanmış konu kapanmış aslında kapanmamış, bilinç altına atılmış ve sonunda patlak vermiş. eğer sorunlar tek tek çözülebilseydi inan ki bugün böyle olmazdı. ara sıra biz de bazı nedenlerden dolayı tartışıyoruz ve gerçekten konunun tamamen çözülmesini istiyoruz içimizdekileri iyice döküyoruz eğer biriktirirsek sonucu depresyon olur maalesef...
düğün konusuna gelince de bence erteleyin ama erteleyince nişanlın yine kötü bir şey yapar mı? onun gittiği doktora sen de git ve en sağlıklı sonuca doktorla beraber karar verin.
 
canım bence de ertelet. ilerde pişman olmaktansa 1 yıl da olsa beklemekten bi zarar gelmez bence. tam tersi sen de hem böylece ne kadar değiştiğine anlaşabildiğinize bakarsın hem de annenin de kırgınlığı geçip geçmediğini görürsün
belki de bundan sonra çok daha dikkatli olucak böyle şeylerde sevgilin ya da aynı şeyleri bi daha yaşatıcak bunu önceden bilemezsin en iyisi yaşayarak görmek hem bak bakalım işe girmen vs o huylarını törpüleyip kıskançlığını tamamen atabilecek mi
bence annen diyorsun ama kendinin de emin olman gerekmez mi
benzer bi olayı burda okumuştum sanırım erkek intihar etmiş kadın da çocuklarına zarar vermemesi için boşanmıştı. amacım kötümser olmak değil ama düşünmek gözlemlemek lazım bence
 
Bazen HAYAT önümüze , gözümüe soka soka bazı şeyleri bize göstermeye çalışıyor ,biz bakıyoruz , ama göremiyoruz...
Niyetim sizi üzmek değil, sakın yanlış anlamayın, fakat sizin burada yazdıklarınıza istinaden nikah ve düğün tarihinizi ertelemeniz sizin sağlığınız ve geleceğiniz açısından çok daha mantıklı gibi geliyor bana...
Yaşadığınız olay bence gerçekten sizin gözünüzü açmanızı sağlamalıydı...

ve evli biri olarak şunu söyleyebilirim ki sadece sevmek ve sevilmek yetmiyor... Ama severken ve sevilirken önünüze çıkacak olan sorunlar çok daha küçük görülüp çok daha kolay atlatılıyor...

Dilerim hakkınızda hayırlı karar verirsiniz...

not: sizin göremediklerinizi anneniz görümüş olabilir ve sizi üzmemek için konuşmuyordur , ama akıllıca erteleme teklifinde bulunmuş...
 
hepinize çok çok teşekkür ederim, o kadar güzel bir yaklaşımla fikirlerinizi paylaşmışsınız ki.. direk olumsuz asılıp kesilerek, bıçak gibi bitir devam etme uzak dur tavırlarından çekindiğim için yazıp yazmamakta tereddütlüydüm ama herkes gerçekten çok ılımlı şekilde, beni üzmeden yorumlar yapmış.. gelişmeleri bildireceğim, tekrardan sağolun hepiniz..
 
Canim bence senin asil tereddutun kendi icindeki celiski degil cunku aslinda sen bir celiskide degilsin, seni tereddute surukleyen sey annenin endiseleri. Once bunun adini koy ki soruna dogru sekilde yaklasabilesin. Ben hayatin ve iliskilerin bize sunulan bazi kaliplasmis sloganlardan ibaret olmadigina inaniyorum. Nisanliyken bunu yapan sonra neler yapmaz, insan evlilikte karsisindakine oncelikle guvenmeli sevgi sonra gelir, iliskiye belli bir sure vermek onu saglamlastirir vs vs, bunlarin hepsi kaliplasmis genel-gecer dusunceler. Oysa gercekte isler hic de oyle yurumuyor. Tipta bir soz vardir, "hastalik yoktur hasta vardir" derler. Bu iliskiler icin de gecerli, her iliskinin kendi icinde bir tarzi, gelenegi, dinamigi var, X kisiye cok katlanilmaz gelen bir durum senin israrla arzu ettigin bir durum olabilir mesela. Ayni sekilde benim olasi kabul ettigim bir seyi Y kisisi asla cekilemeyecek bir durum olarak tanimlayabilir. Bunlari su sebeple soyledim canim, yazdiklarindan cikardigim sonuc o ki sen bu adamla evlilige kafanda ok demissin. Onu seviyorsun, sana olan sevgisine de inaniyorsun, bak farkindaysan hafif capli bir koruma durumuna bile girmissin onu burda. Iste bu dusuncelerini ve olan biten diger herseyi bir araya koyup hepsini soyle bir tart bakalim kafanda bir daha. Bunu yaparken, sizin askinizin ve evliliginizin dunya uzerindeki hicbir askla/evlilkle ayni olmadigini, kendi icinizde yalniz ikinizin tanimlayabilecegi bir duzen tutturdugunuzu, kendi iyi-kotu ve dogru-yanlisinizin sadece size ozel oldugunu hesaba katarak ver kararini. Senin o adama nasil bir gozle baktigini, icinde ona karsi nasil bir tolerasyon oldugunu, onunla gececek bir hayata gosterecegin hevesin ve rizanin derecesini burdaki kimse ve annen de dahil baska hic kimse bilemez, sadece sen bilirsin, o yuzden zaman konusundaki cevaplar sende, senin icinde. Kendini butun dis seslerden arindirip iyice bi dinle bakalim neler duyacaksinyerimseniben

Sonra da annenle konusarak temeldeki korkusunun ne oldugunu anlamaya calis. Evet korkuyor ama, tam olarak neden korkuyor? Konustur onu. Anlatsin bakalim. Bakarsin konustukca icindeki endisenin aslinda sandigi kadar buyuk olmadigini gorur, ya da bastirilmayacak kadar buyuk oldugunu farkeder ve kesin bir tavir koyar vs. her iki olasi durumda da olay senin lehine ilerler, sana isik tutar, ortadaki celiskiler yok olur. Konusun bakalim annenle. Kelimeler buyuludur, cok seyi degistirme gucleri vardiryerimseniben
 
ben anne babanın hayır duası olmayan işlerde herşeyin yolunda gideceğinden pek emin olamıyorum, tabii istisnalar var mıdır vardır mutlaka.. yani nasıl oluyor bilinmez ama çok derin bir içgüdüleri var annelerin, hissediyorlar bir şekilde.. kaldı ki kendisine verdiği zararı bir gün sizede vermeyeceğinden emin olamadım bir türlü.. bence tamamen iyi olduğuna emin olmadan evlilik gibi önemli bir kararı almayın, ömür boyu pişmanlığını duymaktansa 1 sene erteleyip huzurla evlenin.. hakkınızda hayırlısı olsun inş.
 
Siz nişanlınıza güvenebilecekm misiniz ?
Asıl önemli olan bu.
Belliki büyük şeyler yaşanmış.
Ciddi kıskançlıklar var belliki.
Bu durumu kimi atlatabiliyor.
Kimi aynı kıskançlıkla devam ediyor.
Annenizin güvenini zamanla yeniden kazanabilir.
Kırgınlıkların içinden çıkması uzun zaman alabilir.ama;
Önemli olan sizin onunla hayatı paylaşmaya emin olmanız.
Eğer eminseniz sorun yok.Aileler dengeyi kurar, enazından hatrınız için.
 
Son düzenleme:
kimisi kayBedeceğini anlayınca gerçekten değişir kendine çeki düzen verir kimisi de daha da Beter olur o kayBetme korkusuyla.. umarım sizin nişanlınız kendisine çeki düzen veren hatalarından ders çıkaran sizi kayBetmemek için savaşanlardan olur.. ona Bi şans verip iyice gözleyin. her hareketini gözleyin gerekirse sınayın onu..
 
Bir yorumu okudum ve arkadaşıma cidden katıldım.
Konumuzun sizinle hiç alakası yok hatta sizinkine göre çok basit bir konu ama örneklemek istedim.
Eşim iş bulur bulmaz evlenmeye karar verdik.
Ama babam ertelememiz bizim adımıza iyi olacağını savundu.
Israrla evlendik hemde 38 gün gibi kısa bir sürede.
Mecburi durumlarımız yoktu yalnız, belirtmek isterim.
Evlenmeden 9 ay evvel eşim bir kuruma başvurdu cevap bekliyorduk.
Olmayacak heralde evlenellim dedik.Babamda ertelemenin doğru olduğunu düşünüyrdu.
Herşeyi aşarız sandık.Evlendik.Eşimin başvurusu kabu edildi.
Başka şehirde, 45 gün sonra gitti.O kadar sorunlarımız oldu ki altından kalkamadık.
Sıkıntı üstüne sıkıntı geldi.Vaktine bekleseydik herşey kolay olacaktı.
Eşimle kırgınlıklarımız olamayacaktı.
Kötü günler yerine hep güzel anılar olabilecekti.

O yüzden ertelemekte fayda var.Aileler bizim göremediklerimizi görür.
Söylemezler ortayı bulurlar uygundur derler ama yinede içlerinin sinmediği olayda göz kapatmaz
bir şekilde uyarı verirler.ıyi düşünün.
Evlilik riske atılacak kadar küçük bir değişim değil.
Hayat mahvedecek yada mükemmelleştirecek kadar büyük bir değişim.
Attığınız adımın geri dönüşü yok.ınsanlar evlenir Allah kimselere yaşatmasın ama
boşanmak durumundada kalabilir.Geri dönüşü bu denebilir.
Ama yürekte geri dönüş olmaz.
Kırıklık senle kalır.Her yeni başlangıçta hayal kırıklığın gözünde canlanır.
Güvenini zedeler.

Bu olay sizin için bir fırsat, değenlendirmelisiniz bence.
Belki nişanlınız düzelecek.Ama düzelmişken evli olacaksınız.
Düzelme aşamasındaki felaketlere şahit olmadan yani canını fazla yakmadan en azından farklı evlerde atlatacaksınız bu dönemi.
Nişanlınız düzelmesi durumunda da düzelmemesi durumunda da 1 yıl beklemek sizin adınıza kazanç olacak.
Dilerim herşey istediğiniz gibi şekillenir.Mutlu hayatlar diliyorum.
 
Son düzenleme:
sizlere ne diyeceğimi bilemiyorum o kadar mutlu oldum ki..buradaki dayanışma, fikir alışverişi ve herkesin destek olması çok güzel..ayrıca puskuut benim hislerimi en güzel şekilde ifade etmiş :(
 
Güven problemi çok önemli canım...
Bunu belli bir noktaya getirmeden tedavisinde ilerlemeden sakın ola ki evlenme.
ıster ekim olsun ister 1 sene sonra...
Önemli olan senin ve onun birbirinizi incitmeden bir yola başlamanız.
Tez olmasındansa geç olsun güç olmasın diyorum ben...
:1hug:
 
Canım gelinlik provam var demiştim? Gittin mi peki ?
Kararını verdinmi? Şimdi mi sonra mı düğün ?
 
ya benım algımda bır sorun var sanırım
anlayamadım cok acık yazıyorum belkı kızma ama
sen onun kıskanclıkları sebebıyle kızdın ve bırıkımlerden dolayı dugunu ertelesek mı dıye teklıf ettın
o da ıntıhara mı kalkıstı
 
Back