Doğum Korkusu

MaVili_06

♥♥MERT♥♥
Kayıtlı Üye
21 Mart 2007
1.685
6
43
DOĞUM KORKUSU -Alıntıdır.Benim Doğum hikayem değil...
Yazan:SEDEN EDGÜ
Son birkaç aydır Anneler Kulübü üyeleriyle gerek online gerek mailler yoluyla yaptığım konuşmalarda bana en çok sorulan soru "normal doğumdan korkup korkmadığım" oldu. Bu konuda daha önce de pek çok kişiyle konuşmuştum ve size de görüşlerimi aktarmak istedim.

Öncelikle şunu belirteyim, ilk doğumum çok kolay gerçekleşti ve bunda doğum korkumun olmamasının çok etkili olduğundan eminim. Çünkü doğanın bana verdiği bir özelliği kullanacaktım ve ne yalan söyleyim, sezaryen olacaksın deseler daha çok korkardım.

Doğada bütün dişi memelilere verilen ve insan dışında hiç bir canlının korkmadığı bu işlemi kolay olarak gerçekleştirmemem için hiç bir neden yoktu.

Bir sağlık sorunu yaşamıyordum, bebeğim ters değildi ve onun da bir problemi yoktu, çatım da açılmaya başlamıştı.
gebelik.org Yıllar önce doğum yapan kedimi düşündüm.

Yavrulamak için uygun bir yer bulduktan sonra bizi yanına istememiş, bir kaç dakika miyavladıktan sonra dört tane şirin ve yalanmaktan sırılsıklam olmuş yavrusunu bize gururla göstermişti. Yani bir kedi kadar da olamayacak mıydım?

Doğumdan önce yaşanan kasılmalara sancı adını vermek nereden aklımıza gelmişse, bu isim bile pek çok kadını korkutmaya yetiyor.

Kültürümüzde ise ne yazık ki abartılı hikayeler anlatma geleneği olduğu için pek çok kadın, sadece doğum değil gerdek korkusu bile yaşıyor.

Kına gecelerinde bilinçli olarak kızlara anlatılan "dehşet hikayeleri" yüzünden ilk gecelerinde vaginismus yaşayan kadınlar, ya da aynı korkuyla iktidarsızlık yaşayan erkekler bazan namus davalarına sebep olabiliyor. Bu "korkunç" gecenin sonrasında hastanelik olan kadın sayısı da az değil hani.

İşte aynı anlayışla, kadınlar belki de kendilerine pay çıkarmak ve erkeklere "bakın ne kadar zor bir iş yapıyoruz " demek için doğumla ilgili pek çok abartılı hikaye anlatıyor.

Oysa bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek var: doğum korkuyla zorlaşır.

1900'lü yılların başında yaşayan Dr. Read, Afrika'da doktorluk yaparken ilginç bir olayla karşılaşıyor. Orada kadınların çok kısa süren ağrısız doğumlar yaptıklarına tanık olan doktor bunun nedenini araştırıyor. Sonuçta görüyor ki "Bu ilkel topluluklarda, bir kadın hamile kaldığı zaman, kasabanın başrahibesinden başka hiç kimse ona doğumdan bahsetmiyordu. Eğer doğum kötü geçer ve yaşlılardan birinin izinsiz olarak ona doğumdan bahsettiği tespit edilirse, suçlu şiddetle cezalandırılıyordu" (Bir Çocuk Bekliyorum- Laurence Pernoud) Dr. Read bu kadınların ne kadar kolay ve ağrısız doğum yaptıkların görünce, korkunun doğumu zorlaştırdığını anlamış ve hastalarındaki doğum korkusunu yenmeye çalışarak onlara kolay doğumlar yaptırmaya başlamış.

Daha sonraları Fransız doktor Lamaze, Rusya'da aynı şekilde kolay doğum yapan kadınları görünce bu konuda inceleme yapmış ve hamile eğitim merkezlerinde öğretilen o ünlü "Lamaze yöntemi"ni geliştirmiş. Yöntem temel olarak doğumun aşamalarını tanımak; ve bu aşamaların etkilerine direnmek yerine, onları kolaylaştırmak amacıyla uygun nefesler almak şeklinde özetlenebilir. Burada anahtar kelime pek çok kişinin sandığı gibi nefes değil, "doğumun aşamalarına direnmemek".

Ben nefes alma eğitimi almadım, sadece kitaplarda okudum ve doğumun aşamalarını iyice tanıdım. Rahmimin ne zaman genişleyeceğini, bebeğin kafasının ne zaman rahim boynunu aşacağını, hangi aşamada ıkınmak gerektiğini öğrendim. Daha sonra bu aşamalarda nasıl nefes almam gerektiğini doktorumun hatırlatması yetti. Kasılmalar geldikçe, onların rahat geçmesi için nefes alıp verdim ve iki kasılma arası uykuya dalarak dinlendim. (ister inanın ister inanmayın o arada rüyalar bile gördüm) Üstelik daha önce hiç bir hazırlayıcı sancı yaşamadığım için ve amniyotik sıvımın (suyumun) azalması sonucu, suni sancı verilerek doğum başlatılmıştı. Hani herkesin "ay, suni sancı mı korkunç!!!" dedikleri şey.

Şimdi ikinci hamileliğimde da suyum azaldığı için aynı şeyi yapacağız. Böylece kasılmalarım normal bir doğumdan biraz daha şiddetli olacak ve ben yine hiç korkmuyorum. Daha önce böbrek taşı düşürmüş biri olarak doktoruma şunu söylemiştim : "Böbrek ağrısında hiç durmayan şiddetli bir ağrı var, oysa bu çok kısa sürüyor. Üstelik dinlenmek için arada kahve molası da var."

Özetlemek gerekirse, kadın olarak bize verilen bedenimizin normal fonksiyonlarından biri olan normal doğum aslında korkulacak bir şey değil.
Ben doğumdan birkaç saat sonra kucağımda bebeğim hastane koridorunda dolaşırken sezaryenle "kolay" doğum yaptıklarını sanan annelerin yataklarından bana ne kadar imrenerek baktıklarını, eve geldiğimde kendimle değil de bebeğimle ilgilenmenin verdiği mutluluğu görseydiniz normal doğumu bu kadar şiddetle savunmamın nedenini anlardınız.

Doktorunuz aksini söylemedikçe, normal doğumun sizin için en uygun doğum olduğunu aklınızdan çıkartmayın. Ve kimsenin doğum hikayelerini dinlemeyin, tabii benimkiler hariç :-)))
SEDEN EDGÜ DOĞAN KİMDİR:
1966 Yılında İstanbul'da doğdu. Liseyi Saint Benoit Fransız Lisesi'nde okuduktan sonra, yapmak istediği işi buluncaya kadar bir kaç üniversite dolaştı. Sonunda işletme bölümünü bitirdi, ama çocukken Şehir Tiyatroları'nda yaptığı oyunculuk onu hiç rahat bırakmadığı için tiyatro sanatçısı oldu.


Herkese iyi doğumlar.
 
Son düzenleme:
canim ya ne mutlu sana...
benim cocugum yok bir dusuk yaptim ama dogum olayindan oldum olasi korkarim cocuk istedigim halde hep kararsiz kaliyorum ya bir sorun olursa ya sezeryan olursa ben ne yaparim diyorum...bir de dedigin gibi basklarinin dogum hikayelerini dinlemek hic dogru degil cunku beni korkutan biraz da anlatilanlar acikcasi...ama senin bu yazdiklarini okuduktan sonra kendimi anne olmaya tam olarak hazir hissediyorum.ki ben cocuklari cok ama cok severim ve hep anne olmak istemisimdir....
umarim ben de hamile kalirsam cocugumu senin gibi rahta ca dogururum....
sevgiler canim
 
ne mutlu sana, yaa birazda tercih meselesi, normal doğum adı üstünde mutlaka çok iyidir ama, ben bu zamana kadar hiç düşünmedim normal doğumu hep sezeryan daha ağır bastı. zorluk kolaylık meselesinden daha çok benimki bi tercih.
 
Kızlar bu benim doğum hikayem değil..Oraya yazdım zaten alıntı olduğunu.Beni çok rahatlattı belki sizide biraz olsun rahatlatır diye düşündüm.Öpüyorum kocamannnn
 
Son düzenleme:
ne mutlu sana, yaa birazda tercih meselesi, normal doğum adı üstünde mutlaka çok iyidir ama, ben bu zamana kadar hiç düşünmedim normal doğumu hep sezeryan daha ağır bastı. zorluk kolaylık meselesinden daha çok benimki bi tercih.

Varmı gebelik gibi bi durum?:eek:
 
X