Dişil enerji başka birşey , bakımlı olmak - dişilik çok başka bir şey. Ben kesinlikle bakimli-şık sayılabilecek biri değilim. Koskoca burç haritamda neredeyse hiç Venüs yok.
Estetik yoksunluğum doğuştan yani:) saçımi tepeden toplar çıkarım, resmi kıyafetim yazın kot tsort kışın kot kazaktir, neredeyse sadece spor ayakkabı giyerim, topukluyla yürüyemem, tırnaklarım asla uzun-torpulu değildir,yamuk yumuk uzar, makyaj yapmam -sadece rimel ruj, o da bir planım varsa. İki kol çantam var,uysa da uymasa da takarım, param var ama alışverişten nefret ettiğim için almiyorum.
Ama dişil enerjimin maşallahı var. Elektriğim tutan adamla aynı gün bir romansa girebilirim, sevgililerim su birikintisi görsün ayağım islanmasin diye kucağına alır (ben talep etmeden), bir kıta kadar uzakta bile olsalar tüm parasını bilete verir yine de her firsatta gelirler. İşve, cilve, adamı simartma falan hep bende
Yani bu tarz bir dişil enerjinin bakımlı-guzel kıyafetli olmakla çok da bir alakası yok. Bir yakın arkadaşım var. Eskiden Instagram'da oje sayfası vardı, hiç üşenmez her gün başka nailart yapar, kışın kimsenin görmediği ayaklarını bile pedikürler, sabah erken kalkar ise gitmeden saçlarını maşalar (ki biz yirmi yıllık arkadaşız, lisede bile erken kalkar saçlarını düzleştirirdi) , karda kışta, havuzda beachte bile topuklu giyer. Amma ve lakin kizda dişil enerjinin d'si yok. "Önce sen kapat" diyen sevgilisine "iyi o zaman" der, kapatır:) temas sevmez, çook sevse bile hayatındaki insana iki güzel kelime söyleyemez. Bir keresinde çift buluşması yapmıştık sanki askerlik arkadaşıyla gelmiş gibiydi.
Yani bu iki şey bambaşka iki şey.
Bence çok kasma.
Ama ille bir değişim istiyorsan dolabinda kombinlenmeyen, vücuduna ten rengine gitmeyen her şeyi giysi kumbarasına at ve dolabında sadece ama sadece sana yakışan - kolay kombinlenen kıyafetler olsun. Ayakkabilarda ve çantalarda da aynı şekilde. Kapsül gardırop deniyor adina.
Böylece hazırlanmadan evden de çıksan en azından şık olursun, kendini daha iyi hissedersin.