dikkat!mikrodalganın zararları!!!!!

talin

Guru
Kayıtlı Üye
20 Haziran 2007
4.250
27
45
MİKRO DALGA İLE PİŞİRMENİN GİZLİ ZARARLARI

İnsanların mikrodalga fırınların sağladığı rahatlık uğruna sağlıklarından fedakârlık etmeleri mümkün mü? Sovyetler Birliği 1976 yılında mikro dalga fırınların kullanımını neden yasakladı? Mikrodalga fırınları icat eden kimdir ve ne sebeple icat edilmiştir?

Amerikan evlerinin %90 ın da mikrodalga fırınlar yemek hazırlamak için kullanılmaktadı r, çünkü hem kullanımı çok rahat hem de klasik fırınlara kıyasla enerji açısından son derece tasarrufludur. Genelde insanlardaki kanı mikrodalga fırınların hem içinde pişen besinlere hem de bu besinleri tüketen kişilere bir zararı dokunmadığı şeklindedir.

Aşağıda detayları verilen araştırmanın hedefi mikrodalgada pişirmenin doğal ve sağlıklı olmadığını ve insan vücudunda hayal edilemeyecek kadar büyük zararları olduğunu ispatlamaktır.

Mikrodalga fırınlar nasıl çalışır?

Mikrodalgalar da ışın dalgaları veya radyo dalgaları gibi bir çeşit elektromanyetik enerjidir ve elektromanyetik güç veya enerji spektrumunun bir kısmını işgal ederler. Günümüzde, modern teknoloji çağında mikrodalgalar uzun mesafeli telefon sinyallerini, televizyon programlarını ve bilgisayar bilgilerini hem dünya çapında hem de bir uzayda ki bir uyduya yollamak için kullanılırlar. Ancak, bizim bildiğimiz ve de bize hiç yabancı olmayan mikrodalgalar yemek pişirmek için bir enerji kaynağı olarak yaralandığımız mikrodalgalardı r.

Her mikrodalga fırında bir magnetron vardır. Bu bir tüptür ve burada elektronlar hem manyetik hem de elektrik alanlarından etkilenerek 2450Mega Hertz veya 2.45 Giga Hertzlik bir mikrodalga radyasyonu üretirler. İşte bu radyasyon yiyeceklerdeki moleküllerle etkileşim yapar.

Bütün dalgasal enerjiler dalganın her bir döngüsü ile pozitif kutuptan negatife doğru bir değişim yaşarlar. Bu polarite değişimi her saniyede milyonlarca defa meydana gelir. Besin moleküllerinde özellikle su moleküllerinde aynen bir mıknatısta ki kuzey-güney kutbu gibi bir pozitif birde negatif uç vardır.

Ticari fırın modellerinde 1000Wattlık bir elektrik akım vardır. Magnetron denilen tüpten üretilen bu mikrodalgalar fırının içindeki besini bombardımana tabi tutarken kutupsal moleküllerin de aynı frekansta saniyenin milyonda biri bir zamanda dönmelerini sağlarlar.

Bütün bu aktivite yemeğin ısınmasını sağlayan moleküler bir sürtünmedir. Bu alışılmadık ısıtma şekli çevredeki moleküllere zarar verir, onları parçalara ayırır ve deforme eder.

Güneşten gelen mikrodalgalar ise direkt akım (DC) prensiplerine göre fonksiyonları nı yaparlar ve yukarıda bahsedilen sürtünme ısısını üretmezler. Buna karşılık mikrodalgalar AC akım kullanırlar ve sürtünme ısısı meydan getirirler.

Bir mikrodalga fırın ince ve çok keskin bir enerji dalgası üretir ve bu dalga tüm enerji spektrumunda sadece dar bir frekansta bulunur. Fakat güneşten gelen enerji geniş bir frekans spektrumunda çalışır.

Mikrodalga kullanarak pişirme yönteminin hem günlük yemek pişirmede hem de bebeklere verile biberon sütlerinin ısıtılmasında çeşitli zararlarının olduğu tespit edilmiştir.

Ayrıca, 1991 yılında, Oklahoma’da mikrodalgada ısıtılmış kan verilen bir hasta ölmüştür. Mikrodalga da ısıtılmış kan hastanın kendi kanında değişim yapmış ve sonuçta hastanın ölümüne sebep olmuştur.

Bu da açıkça gösteriyor ki mikrodalga kullanılarak yapılan ısıtma işlemi ısıtılan maddelere zararlı bir şeyler yapmakta. Beden, doğası itibariyle bir elektrokimyasal olduğu için insanın elektrokimyasal işlemlerini zorlayan veya değiştiren bir zorlayıcı güç bedenin fizyolojisinde etkilemektedir. Bu konu Robert O.Becekr’ın kitabı ‘’The Body Electric’’ ve Ellen Surgaman’ın kitabı ‘’Dikkat, Çevrenizdeki Elektrik Sağlığınıza Zaralı Olabilir’’ isimli kitapta detaylı olarak anlatılmıştır

Bilimsel veriler ve gerçekler

1992 yılında Raum ve Zelt tarafından yayınlanan ‘’Geleneksel şekilde hazırlanan yiyecekler ve Mikro dalgada hazırlanmış yiyeceklerin kıyaslanması’’ başlıklı çalışmada şu noktalar vurgulanmıştır:-

‘’Doğal tıbbın en temel hipotezi insan vücudu alışık olmadığı moleküller ve enerjiler ile karşılaştığı zaman bu molekül ve enerjiler bedene fayda yerine zarar verirler.

Mikrodalgada hazırlanmış yiyeceklerin içinde insanların ateşin keşfinden beri pişirdikleri yiyeceklerinde bulunmayan moleküller ve enerjiler bulunmaktadır. Hâlbuki güneşten ve diğer yıldızlardan gelen mikrodalga enerjinin esası DC/direkt akımdır.

Buna karşılık yapay olarak üretilen mikrodalgalar (ki buna fırınlarda üretilenlerde dâhildir) AC (değişken akımdan) meydana gelir ve dokundukları her yiyecek molekülünde saniyede bir milyarın üstünde polarite değişmelerine neden olurlar.

Böyle bir işlemde doğal olmayan moleküllerin ortaya çıkması kaçınılmazdır. Fırınlarda üretilen mikrodalgadan dolayı doğal olarak ortaya çıkan amino asitlerde bile isomerik değişiklikler (şekil değişimleri) olduğu ve toksik formlara dönüştükleri tespit edilmiştir.

Kısa bir sürede tamamlanmış bir çalışmada mikrodalgada hazırlanmış süt ve sebzeleri tüketen kişilerin kanlarında belirgin ve rahatsız edici değişimler olduğu gözlenmiştir. Bu araştırmada sekiz gönüllü değişik şekillerde pişirilmiş aynı besin türlerini tüketmişlerdir.

Mikrodalga fırınlarda işlem görmüş yiyecekler gönüllülerin kanlarında değişimler yaratmıştır. Hemoglobin seviyeleri düşmüş ve toplam beyaz hücreler ile kolesterol seviyeleri yükselmiştir. Buna karşılık lenfositler düşmüştür.

Kandaki enerji ile ilgili değişimleri tespit edebilmek için ışık yayan bakteriler kullanılmıştır. Mikrodalgada işlem görmüş yiyecek tüketiminden sonra kişilerden elde edilen kan serumuyla karşılaşan bakterilerin yaydıkları ışınlarda belirgin bir artış gözlenmiştir.

1991 yılında İsviçre de Dr. Hans Ulrich Hertel ile Lozan Üniversitesinden bir profesörün birlikte yaptıkları araştırmada da yukarıdaki sonuçlar elde edilmiştir.

Bunlara ek olarak Ruslar tarafından tespit edilmiş bir ‘’mikro dalga hastalığı’’ vardır. 1950’li yıllarda Ruslar radarın geliştirilmesi çalışmalarında mikro dalgalara maruz kalmış binlerce işçi üzerinde yaptıkları araştırmada bu kişilerde çok ciddi sağlık sorunları olduğunu tespit etmişler ve bu nedenle mikro dalga kullanımı için kesin kısıtlamalar getirmişlerdir. Buna göre işçiler en fazla 10mikrowatt enerjiye maruz kalabilecekler, siviller için ise bu miktar 1 mikrowatt belirtilmiştir.

‘’The Body Electric’’ isimli kitabında Robert O.Becker mikrodalga radyasyonunun sağlık üzerindeki etkileri ile ilgili olarak Ruslar tarafından yapılan araştırmayı ve ‘’mikrodalga hastalığını’’ şöyle tanımlamıştır :-

‘’Mikrodalga hastalığının ilk işaretleri düşük kan basıncı ve düşük nabızdır. Daha sonra çoğunlukla sempatik sinir sisteminin kronik olarak uyarılması (stres sendromu) ve yüksek kan basıncı ortaya çıkar.

Bu dönemde baş ağrısı, baş dönmesi, göz ağrısı, uykusuzluk, huzursuzluk, endişe, mide ağrısı, sinirsel gerilim, konsantrasyon bozukluğu ve bunlara ek olarak apandisit, katarakt, üreme organları ile ilgili sorunlar ve kanser görülür.

Kronik semptomlardan sonra adrenalin fazlalığı, koroner damarların bloke olması ve kalp krizleri ortaya çıkar.

Ayrıca lenfatik sorunlarda gözlemlenmiştir ki bu da bazı kanser türlerini önleyebilmek için bedenin ihtiyacı olan gücün daha azalmasına yol açmaktadır.

Yapılan gözlemlerin sonuçlarına göre kanda daha fazla kanser hücresi oluştuğu, ayrıca mide ve bağırsak kanserlerinde de artış olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, daha fazla sindirim sorunu, idrar ve dışkılama sisteminde yavaş yavaş bozulmalar meydana gelmiştir
 
Mikrodalga fırınların etkileri üç ana grupta toplanmıştır:

I. Kansere yol açan etkiler:

a) Atmosferdeki radyoaktivite ile bir bağlanma etkisi yapması, böylece yiyeceklerdeki alfa ve beta partiküllerinin artması,

b) Süt ve diğer tahıl tanelerinde bulunan protein hydrolysate bileşimlerinde kansere yol açan maddeler yaratması (bunlar su ilavesi ile doğal olmayan parçalara ayrılan natürel proteinlerdir) ,

c) Mikrodalgaya maruz kalan yiyeceklerde ki temel maddelerin değişmesi dolayısıyla sindirim sisteminde bozuklukların ortaya çıkması.

d) Yiyeceklerin sıvılarında değişiklik olmasından dolayı lenfatik sistem de çalışma düzensizliklerinin ortaya çıkması. Emici damarlarda ve böylece beden dokularındaki anormal büyümeleri engelleyen bağışıklık potansiyelinin degenerasyona uğraması.

e) Mikrodalgaya maruz kalmış gıdaların tüketilmesinden sonra kan serumunda yüksek oranda kanser hücreleri görülmesi (cytomalar ve sarcoma gibi hücre tümörleri)

f) Dondurulmuş gıdalar mikrodalga kullanarak çözdürüldükten sonra bu gıdalarda ki glucosid (hidrolize edilmiş dextrose) ve galactoside (okside olmuş alkol) elemanlarının metabolik bölünmelerinde bozukluklar ortaya çıkması,

g) Özellikle taze köklü sebzelerde kansere yol açan serbest radikallerin (yüksek reaksiyonlu tamamlanmamış moleküller) meydana gelmesi,

h) Yapılan istatistiklerde mikrodalgada pişirilmiş yiyecekleri tüketen kişilerin çoğunda mide ve bağırsak kanserleri görülmüş, aynı zamanda perifer hücre dokularının dejenere olduğu bunun sindirim ve dışkılama sisteminde yavaş yavaş bozulmalara yol açtığı tespit edilmiştir.

II. BESİN DEĞERİNDE AZALMA

Araştırmalara göre mikrodalga fırınlardaki ışınlara maruz kalmak yiyeceklerin besin değerlerinde azalmaya yol açmaktadır. Bu konudaki en önemli bulgular:

1. Bedenin B-complex vitaminleri, vitamin C, Vitamin E ve tüm yiyeceklerdeki lipotropiklerden yararlanma yeteneğinin azalması.

2. Test edilen bütün gıdalarda beden için en gerekli enerjinin %60–90 arası azalması;

3. Alkoloidlerin (nitrojen bazlı organik elementler), glucosidlerin, galactosidlerin ve nitrilosidlerin metabolik davranışlarında ve entegrasyon yeteneğinde azalma;

4. Et ürünlerinde ki nucleoproteinlerin harab olması;

5. Ayrıca, bu ışınlara maruz kalan bütün yiyeceklerde belirgin bir şekilde yapısal yok olmalar tespit edilmiştir.

III. Biyolojik etkiler

Mikrodalga ışınımlarına maruz kalmak insanların genel biyolojik yapılarında beklenmedik bir negatif etki yaratmıştır.

Ancak, bu konu Ruslar çok hassas aletlerle ölçüm yapana kadar tespit edilememiştir. Yapılan araştırmadan elde edilen bulgulara göre zarar görmek için bir insanın mikrodalgadan geçmiş yiyecek maddelerini tüketmesine bile gerek yoktur. Böyle bir enerji alanına maruz kalmak bile istenmeyen yan etkilere yol açmaktadır. Bu yüzden 1976 yılından beri Rusya’da mikrodalga ile çalışan aletleri kullanmak kanunla yasaklanmıştır.

Aşağıda bu aletlerin etkileri belirtilmiştir:

1. Mikrodalga fırınlar çalıştıkları esnada onların etki alanında bulunan kişilerin yaşam enerjisinde azalma ve daha uzun süreli kalıcı olarak da kişilerin enerji alanında görülen bazı yan etkiler.

2. Aletin kullanımı sırasında hücresel voltajda ve özellikle kan ve lenfatik alanlarda dejenerasyon,

3. İnsan metabolizması ndaki proseslerde besinlerden yararlanmak için gerekli potansiyel enerjide bir dejenerasyon ve bozulma,

4. Hücre iç zarında sindirim işleminden sonra kan serumuna aktarılan metabolik işlemlerin yapılması sırasında meydana gelen dejenerasyon;

5. Serebrum denilen beynin ön kısmında (düşünme ve daha üst düzey fonksiyonları n serbest bırakıldığı bölüm) sinir uçlarının birleşme yerlerindeki potansiyel elektrik impalslarında dejenerasyon ve dengesizlik.

6. Sinirlerin elektrik devrelerinde bozukluk ve enerji alanında kayıplar. Bu kayıplar simetrik olarak hem merkezi hem de otonom sinir sisteminin hem arka hem de ön taraflarında meydana gelir.

7. Denge ve şuurluluk fonksiyonunu kontrol eden retiküler aktivasyon sisteminde ki biyoelektrik güçte azalma;

8. Çalışmakta olan aletin çevresinde ki 500 metrelik yarıçaplı bir alanda bulunan insan, hayvan ve bitkilerde uzun dönemde kümülatif olarak hayati enerji kayıpları,

9. Uzun süreli kalıcı olan manyetik atıklar sinir sistemi ve lenf sisteminde birikim yapar;

10.Kadın ve erkeklerde hormonal dengesizlik ve hormon üretiminin engellenmesi;

11.Beyin dalgalarında bozukluklar. Mikrodalga ışınıma maruz kalmış kişilerin alfa, beta, teta ve delta dalga sinyallerinde bozukluklar;

12.Beyin dalgalarındaki bu bozukluklardan dolayı negatif psikolojik etkilerin ortaya çıkması. Gerek pişirme gerekse transmisyon istasyonlarında mikro dalgaya sürekli maruz kalmış kişilerde hafıza kaybı, konsantrasyon eksikliği, baskılanmış duygular, zihinsel aktivitelerde yavaşlama gibi etkiler görülmüştür.
 
eee ne olacak şimdi mikrodalga fırınlarımız çöpemi atıcaz halbuki daha yeni almıştık ben sadece ısıtma işlemi yapıyorum
 
Bende mikrodalga kullanıyorum sadece ısıtma ve buz çözme için. Valla kime inanayım bende şaşırıyorum bazen...
Yinede teşekkürler...
 
kızlar inanın bu yazılanları okuyunca ben de şok oldum:1shok:
ben 1.5 seneye yakındır kullanıyorum mikrodalgayı.sadece yemek filan ısıtmak için kullanıyorum ama elim hep üstünde
üstelik oğlumun sütünü,yumurtasını bile mikroda ısıtıyorum
yiyeceklerin yapısını değiştirdiğini okuyunca kendimmi çok kötü hissettim
oğluma bunca zaman zarar mı vermişim ben şimdi yanisenağlama
onca paralar dökerek aldığımız mikrodalgamı sanırım satıcam kızlar
tüm bu bilgileri okuduğum halde bilmiyormuş gibi davranamamsenağlama
 
Birşey diycem yiyeceklerin yapısını değiştirdiği kanısına, kanı mikrodalgada ısıtarak varmışlar (tabii başka başka örneklerde var lafım yok ama) kanı teflon tavada ısıtmayı hiç denemişlermi acaba ???????????
 

bilmem=))
denemişlerdir gerhaldefisfisfis
 
güler yüzlü talin,teşekkürler paylaşımın için...a.s.
benim hiç mikrodalgam olmadı abla.senağlama
 
ben kesinlikle katılıyorum sağlıkçı bir abimde beni çeyiziime almak üzereyken şiddetle karşı çıkarak önledi....
iyiki almamışım...
zaten besinleri atomların ayırdığını o şekilde ısıttığını biliyordum ama bu derece zararlı olabileceğini tahmin etmiyordum kesinlike almam artık....
 
bu biilgiler hangi kaynaktan acaba güvenilir biryerden mi:uhm: bukadar zararı varsa
neden bukadar çok kullanılıyor hem benim bildiğim molekülleri parçalamak zor
birşeydir hleki atomlşarına ayırmak çok çok zor... şu alet bunu nasıl sağlıyor evet
değişimler oluyor ve evet moleküllerin çarpışmaları sonucu enerji transferi meydana
gelerek ısınma gerçekleşiyor ama bunu yiyeceğe uyguladığı sürece sorun olmaz
ama tabi gidip kanı mikrodalgada ısıtırsan sonrada adama verirsen sorun çıkartır s
onuçta bir iç dengemiz var ama yiyecek kısmına inanmıyorum bir sorayım bakayım
ben de bunu:uhm:
bizimde kendimize göre beyaz eşyacı tanıdıklarımız var bizzat üreticilerin
kendilerinden öğrenelim:tomato:
 
Mikrodalgada Isıtılan Su – Bakın Bitkilere Ne Yapıyor

Resimler 2006 daki bir bilim fuarı projesinden alınmıştır. Filtrelenmiş su ikiye bölündü, yarısı soba üzerinde kaynama noktasına kadar ısıtıldı, diğer yarsısı mikrodalga fırında kaynama noktasına dek ısıtıldı. Su soğutulduktan sonra, tamamen aynı iki bitki bu ayrı sularla sulandı, amaç normal kaynayan suyla beslenen bitki ile mikrodalgada ısıtılan suyla beslenen bitkinin büyümesi arasında fark olup olmayacağını görmekti. Suyun enerjisinin veya yapısının mikrodalga tarafından değiştirilebileceğ i düşünülüyordu. Ve sonuçlar şaşırtıcı oldu.








 

canım tabıyıkı sor beyaz eşyacı tanıdıklarına
ama sanırım kendi sattıkları ürünleri kötülemezler diye düşünüyorum ben
inşallah tüm bu bilgiler doğru değildira.s.
 
Kendimiz için dikkat etmediğimiz pek çok durum, çocuklarımız söz konusu olunca daha fazla ilgimizi çekiyor, daha hassas davranma gereği duyuyoruz. Mikrodalga fırın kullanımı da bu konulardan birisi. Özellikle bebeğinin sütünü veya mamasını mikrodalgada ısıtan anne-babalar pek çok kez benzer soruları doktorlarına soruyorlar, internetten araştırma yapıyorlar.

Bu konuda bana gelen pek çok soru ve mesaj üzerine mikrodalga fırınların insan sağlığı üzerine etkileriyle ilgili küçük bir araştırma yapma ihtiyacı duydum. Bu şekilde kendi bilgilerimi de tazeleme fırsatım oldu.

Mikrodalga fırınların fayda veya zararlarını anlayabilmek için önce bu cihazların nasıl çalıştıklarını bilmek gerekiyor sanırım.

Mikrodalga nedir?

Mikrodalga fırınlar, elektromanyetik enerji alanları yaratarak çalışan cihazlardır. Aynı teknoloji günümüzde sıklıkla TV ve radyo dalgaları ve de cep telefonlarında da kullanılmaktadır. Mikrodalga olarak adlandırılan dalgalar ışık hızında hareket eden elektromanyetik enerji akımlarıdır.

Mikrodalga nasıl pişirir?

Mikrodalga ile pişirme geleneksel pişirme yöntemlerinden hem daha hızlıdır hem de pişirme sürecinde yalnızca besin pişerken fırın ve ortam ısınmaz.

Mikrodalga fırın içindeki magnetron adı verilen vakum tüpünden üretilir. Magnetron 60 HZ'lik elekrik enerjisini mikrodalgaya dönüştürür.

Mikrodalgalar besin içindeki su moloküllerini titreştirerek ısıtır ve açığa çıkan ısı ile besinler pişer. Bu nedenle içinde daha çok su molekülü taşıyan besinler daha hızlı pişer. İçinde bulundukları kaplar (metal veya alüminyum değilse) ısınmaz.

Mikrodalga enerjisi besin içinde ısıya dönüştüğü için besin içinde bir radyasyon oluşması veya bir radyasyon bulaşması söz konusu değildir. Buna rağmen hidrojen iyonları saniyede milyarlarca kez titreşirler ve salınım yaparlar.

Kan mikrodalga ile ısıtılır mı?

1991 yılında Oklahoma, ABD'de mikrodalga ile ısıtılmış kan verilmesi sonucunda kalça ameliyatı olan bir kadın hayatını kaybetmiştir. Bu uçuk örneğin dışında mikrodalga fırınların, camlarının çatlak veya kapılarının bozuk olduğu durumlarda, insanlara zarar verebilecekleri bilinmektedir. Böyle bir durumda mikrodalga cihazının yaydığı elektromanyetik alandan direkt olarak etkilenen kişilerin "hücrelerinin piştiği" söylenmektedir. Piyasadaki mikrodalga fırınlarda bu tür kazaları önlemek amacıyla bir takım güvenlik önlemi alınmıştır.

Mikrodalgalar zararlı mı?

TÜBİTAK'a bağlı Türkiye Metroloji Enstitüsü Başkanı Doç. Hüseyin Uğur bu konuda Türkiye'deki en yetkili ağızlardan biri. Uğur'a göre kullanıcı kurcalamadığı sürece mikrodalga fırınların kimseye bir zararı yok:

"Doğru frekansı bilirseniz her molekülü titreştirebilirsiniz. Mikrodalga fırında yapılan bu. Titreşimler ısıya dönüşerek gıdayı pişiriyor. Kullanılan frekans özellikle su molekülleri ve gıdalarda sık rastlanan diğer bazı moleküller üzerinde etkili. Bu bildiğimiz radyasyondan farklı. Daha az önemli ve daha az tehlikeli, ikincil bir şey. Cep telefonunda kullanılanla aynı."

Mikrodalga fırında tehlikeli olan ışınların gıdaya geçmesi değil, dışarı sızması. Tek sızabileceği yer ise kapak. O yüzden kapak açıkken fırın çalışmıyor. Ayrıca kapaktaki topraklanmış ızgara enerjiyi yeniden içeri yansıtıyor. Ancak 1970'li yılların başında fırınlardaki güvenlik önlemlerinin yetersiz oluşu yüzünden zarar gören kullanıcılar olmuş. Mikrodalganın gelecek yıllarda ortaya çıkacak bir zararı yok. Ancak ışınlara maruz kalırsanız besinlere yaptığını size de yapması, yani pişirmesi sözkonusu.

Mikrodalga fırınlar hakkındaki iddialar korkutuyor!

Türkiye ve Amerika'dan yükselen seslerin aksine özellikle Rusya ve İsviçre'deki bazı araştırmacılar son 15 yıldır mikrodalga fırınların kullanımının insan sağlığı üzerindeki zararları ile ilgili çalışmalar yapıyor. Lozan Üniversitesi'nden Dr. Hans Ulrich Hertel'in 1991 yılında yayınladığı araştırmada mikrodalga ile ısıtılmış yiyeceklerin vücutta oluşturduğu değişiklikler bildirilmiş. Buna göre özellikle mikrodalgada ısıtılmış süt ve çiğ sebzelerin tüketilmesi sonucunda kan Hemoglobin (kanda oksijen taşıyan madde) ve lökosit (kandaki bağışıklık savunma hücreleri) düzeylerinde ciddi düşüşler gösterilmiş. Bu kişilerin ayrıca kan HDL (iyi kolesterol) oranlarında da düşüş saptanmış

Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu (FDA) mikrodalga fırınların sağlığa herhangi bir şekilde zarar vermediğini açıklamasına rağmen Dr. Lita Lee gibi bazı araştırmacılara göre mikrodalga ile ısıtılmış yiyecekler insan vücudunda kanserojen etkiye sahip!

Bu konuda araştırma yapan bazı Rus bilim adamları özellikle etlerin mikrodalga ile ısıtılması sonucunda d-Nitrosodienthanolamine isimli kanserojen bir maddenin oluştuğunu iddia ediyorlar. Dondurulmuş gıdalar, kök sebzeler, süt ve tahıllı gıdaların bu şekilde pişirilmesi sonucunda ise serbest radikal denen oksidan (hücreyi paslatan) maddelerin oluştuğu ve de bu gıda ürünlerinin besinsel değerlerini yitirdikleri bildiriliyor.

Biberon sütleri veya mamaların mikrodalga ile ısıtılması sağlığa zararlı mı?

Amerikan Gıda ve İlaç kurumu (FDA)'e göre bebek maması ve sütlerinin mikrodalga fırınlarda ısıtılmasının sağlığa herhangi bir olumsuz etkisi yok! Hatta daha az süre ile ısıya maruz kaldıkları için vitaminlerin daha iyi korunduğu da bildirilmiş.

Bunun aksi bir diğer görüş ise biberon mamalarının bu şekilde ısıtılmasının tehlikeli olabileceğini savunmakta. Bilindiği gibi biberon sütlerinin içine beyin gelişimini ve büyümeyi hızlandırmak amacıyla bazı amino asitler ve vitaminler eklenmiştir.

İşte bir grup araştırmacıya göre mikrodalga ile ısıtılan biberon sütlerindeki bu katkı amino asitlerden bazıları, kimyasal ve fiziksel yapılarının değişmesi sonucunda, sinir sistemi ve böbrekler için zararlı formlara dönüşüyor.

Bu iddiaların yanı sıra belki de daha sık karşılaşılan bir başka risk ise yanıklar! Kimi zaman mikrodalgadan çıkan ve de soğuk olan biberonun yüzeyi anneleri aldatabiliyor. İçindeki kaynar sütün fark edilmeden bebeklere verilmesi sonucunda ise tedavisi güç, ciddi yanıklar ortaya çıkıyor.

Kim ne derse desin, ben ve benim gibi düşünen "eski kafalı" lar için mikrodalga ile yiyecek ısıtmak ne tad ne de şekil itibarı ile hiç çekici olmayacak. Mikrodalganın zararlı olup olmadığı tartışması ise uzun süre devam edecek gibi gözüküyor.

Afiyetler, mutlu ve sağlıklı günler...
 
eşim yüksek kimyager. bu yazılanları ona sordum çünkü biz de sürekli kullanıyoruz. hiç bir şekilde zararlı olmadığını söylüyor.
 
talincim cok güzel bir konuya deginmişin ve cok bilgilendirici cnm cok tşklerrrr
güzel paylasımın için Şeniz
eeee nolcak simdi kullanmıcaz sanırım
 
inanın ben de ne yağacağımı şaşırdım
ama yukardaki bayanın eşi kimyagermiş
o kullanın diyorsa doğrudur herhalde
ama o halde tüm bu yazılanlar neden???
 
inanın ben de ne yağacağımı şaşırdım
ama yukardaki bayanın eşi kimyagermiş
o kullanın diyorsa doğrudur herhalde
ama o halde tüm bu yazılanlar neden???

bende kimyagerim :lepi: ama dediğim gibi yok molekülleri parçalarmış yok atomlarına
ayırırmış külliyen yalan buna kesinlikle inanına.s bir de şöyle bir durum var her dalga
insana zarar vermez örneğin radyo dalgaları heryerde ama zararı var mı ? yok olamazda
çünkü büyük dalgalar bunlar mikrodalgada yine önceden dediğim gibi titreşim yaratır ve bu
titreşimin ısıya dönüşmesiyle besinleri içerden ısıtır. geçen sözlümle konuştuk olacağını
sanmıyorum dedi(beyaz eşya firmasında çalışıyor kendisi:)) ki onlarda kullanıyorlar. he
ama dedi garantisini de kimse veremez tabi ama kendimizi uzak tuttukça birşey olmayacağını
sanıyorum bende a.s kapalı ortamda oluşan bir dalga söz konnusu kapatın kapağı işiniz
bitene kadar uzak durun olmadı X-ray gibi dalgalar değil bunlar masum radyasyon yok
 
Son düzenleme:


şekildende görüdğünüz gibi ve okuduğunuz gibi tv nin yaydığı dalgalardan bile büyük dalgalara sahip ve iyonize olmuyor iyonize olmamasının avantajı da moleküler yapıyı bozmadığını göstermektedir. yani mikrodalgadan korkuyorsunuz tv de kullanmayacaksınız vapurada binmeyeceksiniz vs.sengözlerimebaksanab
 
lepi çok güzel açıklamalar bunlar
çok teşekkür ederimŞeniz
tamam biz uzak uruyoruz çalışırken de
umarım yiyeceklere bir zararı olmuyordur gerçekten
 
lepi çok güzel açıklamalar bunlar
çok teşekkür ederimŞeniz
tamam biz uzak uruyoruz çalışırken de
umarım yiyeceklere bir zararı olmuyordur gerçekten

valla tübitak ın sitesine de baktım ben zararlı diye birşey duymadım hatta adam kalorifer suyunu
ısıtmak için mikrodalga ile fikirler geliştirmiş çılgın bu insanlar yavkaydirigubbakcemile3 korkmayın canım ya kontrollü olduktan sonra birşey olmaz orda
kullanılan malzemeler ki demir çelik dalgaları absoprlamıyormuş yani geçirmiyormuş o
yüzden cam plastik gibi şeylerde ısıtma gerçekleştiriliyormuş. hatta okuduğum kadarıyla
ev tipi mikrodalga fırınlarda enerji iletimi heryere eşit değilmiş o yüzden içerdeki tabak
döner durumdaymış heryere eşit iletimi sağlamak için yani ne okadar güçlü bir enerji
oluşuyor ne yiyecekler mutasyona uğruyor mikrodalgalı yiyecekerinizi afiyetle yiyin garicokacimcoook​
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…