Merhaba. Uzun zamandır takip ettiğim bir başlıktı, buradaki tecrübeleri, paylaşımları okudukça iyi geliyor. Ben de denizci eşiyim. Eşimle 6 yıllık bir flörtten sonra geçen sene evlendik. 6 yıldır denize çıkıyor, izinlerinde onu yılda bir kaç haftalığına görebiliyordum. Evlendikten sonra da uzun sürmeden tekrar sefere çıktı ve bu ayrılığın evlilik sürecinde ne kadar meşakkatli olabileceğini evlendikten sonraki ilk ayrılığımıza kadar tahayyül edememiştim. Çok sabırlıydım, fakat çok da zorlanıyordum. Onu uğurladığım ilk gün içimden, canımdan bir parça kopmuş gibi hissediyordum. Eşim 2. müh. olunca, bu ayrılığa daha fazla dayanamayıp, bulunduğum şehirde kurs olmadığı için İstanbul'a gemi adamı cüzdanı almak için gittim. Eşim, gemiye eşli çıkabilmek için şirketini bırakıp başka bir şirkete geçti, ama eşimi çok uzun sürmeden gemiye çağırdılar. benim belgelerim eşim gemideyken çıktı, belgeler, evraklar, prosedürler derken meşakkatli bir sürecin ardından gemi adamı cüzdanımı aldım. tek başıma Singapur'dan gemiye katıldım. o kadar heyecanlıydım ki, yıllardır ilk defa aylardır yanyana kalma fırsatı yakalamıştık. uzun süre birlikte olmamıza rağmen onu gemideki süreçte daha yakınen tanımış, ve daha çok bağlanmıştım. Geminin şartları biraz zordu, kumanya sıkıntısı yaşadık, ve kontratımız boyunca bir kere bile liman yapamadık. Eşleriyle gemiye çıkıp her limanda inenleri hayranlıkla okurdum. Acaba benim gibi gemiye gidip hiç karaya ayak basamadan aylardır gemide bulunan var mıdır diye tebessüm ederek düşünürüm. ama yine de benim amacım eşimle daha çok yanyana olma isteği olduğu için geminin zorlu şartlarına katlandım ve inene kadar hiç karaya ayak basamasam da gemiye gitmekten hiç pişmanlık duymadım. Gemiden indikten sonra uzun bir izin yaptık. eşimle ilk defa bu kadar uzun bir süre geçirmiştim. ve gemiye gidişi yaklaşırken bu kez ayrılığın çok zor olacağını hissettim.uzun yıllar ayrı kaldığımız için ikinci defa gemiye gitmek istedim. fakat yine aynı tanker gemisi, aynı şartlar olunca eşim zorlanabileceğimi düşündü, çevremdekiler de gitmememi söyledi ve istememe rağmen zor bir kararla ikinci sefere gitmedim. eşimi uğurlayalı iki gün oluyor ve bu ilk gidişlerin vermiş olduğu içimden bir parça koparan bu hisssiyatı yine yaşıyorum. Buraları okuyunca insan yalnız olmadığını görünce bir nebze olsun teselli buluyor. Şimdi biraz hüzünlüyüm; o kadar emek verdik, birbirimizi o kadar sene bekledik, gemi adamı cüzdanı alıp işimi bırakıp bir kere de olsun gemiye onun yanına gitmek için fedakarlıklar yaptım ve hepsi bir kere gitmek için miydi diye kendi kendime soruyorum. Çünkü bu son gidişinde çok zorlanacağımı düşünüyorum, kolay ağlayan biri olmamama rağmen dokunsalar ağlayacak modunda geziyorum.
eşimin gittiği gemide iki ay sonra personel değişimi olacakmış o zaman gemiye bildirip tekrar gitsem mi, kabul ederler mi diye düşünüyorum. ama bazen de kararsız kalıp vazgeçiyorum. Fakat şu içimdeki özlem, son gidişin etkisini üzerimden atamamak tekrar gitme isteğimi güçlendiriyor. Biraz uzun oldu ama yazarak atmak istedim içimden. Denizci olmak da zor; denizci eşi, sevgilisi olmak da ayrı zor. Hepsine ve kendime büyük bir sabır diliyorum..