Çocuğumuz yaklaşık 2,5 yıl önce henüz 27 aylıkken Dadya Ümitköyde Kreşe başladı. Süreç içinde kurum ile her zaman iletişim halinde olduk ve veli olarak kurumdan gelen her türlü dönüte önem verdik. Gerek yönetim, gerekse öğretmenler iletişime çok açık olduğumuzu, bizimle her türlü konuyu rahatlıkla görüşebildiğini, sorun olarak gördükleri konuları çözüme kavuşturmamız konusunda bizden hep destek gördüğünü her görüşmede tarafımıza ilettiler. Kurum bu yıl Ümitköy binasından Alacaatlıda yeni bir VİLLA'ya taşındı ve kapasitesi 2 katına çıktı. Geçiş aşamasında pek çok sorun olsa da dillendirmedik, hoş gördük. Önemli olan çocuğumuzun mutluluğu alıştığı ortamdan ayrılmaması diyerek kuruma göndermeye devam ettik.
21 Kasım Perşembe Günü Kurum kurucusu Banu Özkan'dan Çocuğumuzun okulla 1 gün sonra, yani Cuma günü ilişiğini kestiğini ilettiği bir mail aldık. Bizimle hiçbir iletişim kurmadan sözleşmeye konu olan 4,5 yaşında bir çocuk değil de bir ürünmüş gibi sözleşme maddelerini referans vererek çocuğumuzdan değil bizden ayrıldığını, bizimle baştan beri uyumlu ilerleyemediğini, (İlk günden itibaren her zaman kurumla iletişim halinde olmamıza ve bu kurum tarafından bize iletilmesine rağmen) Çocuğumuz için onlara tahammül ediyormuşuz dediğimizi (bu sanının dayanağı belirtilmeden) aktardığı bir mail ile 1 günde çocuğumuzun psikolojisi ve sosyal gelişimini düşünmeden tamamen keyfi bir fesih işlemi gerçekleştirmiştir.
Aramızda güven ilişkisinin olmadığını iddia eden kurum bizimle 3 yıldır sözleşme yenilemiştir. Hangi aile güvenmediği kuruma küçücük çocuğunu emanet eder. Okul idarecilerinden biri ile bir gün önce yaptığımız ve tamamen kapı önü sohbeti sayılacak bir konuşmada okulun büyüdüğünü, iletişim kuramadığımızı ve oğlumuzun son senesi olduğu için onun düzenini bozmak istemediğimizi söyledik ve ertesi gün okul kurucusundan ilişik kesme maili aldık.
Ve sonuç olarak bizimle müşteriden öte bir bağ kuramadıklarını, çocukların üstün yararını gözetmediklerini, çocuk perspektifinden tamamen uzak davrandıklarını, çözüm üretmek yerine, iletişim kurmaktan sakındıklarını ve bir mail ile çocuğumuzun duygularını hiçe saydıklarını göstermişlerdir.
21 Kasım Perşembe Günü Kurum kurucusu Banu Özkan'dan Çocuğumuzun okulla 1 gün sonra, yani Cuma günü ilişiğini kestiğini ilettiği bir mail aldık. Bizimle hiçbir iletişim kurmadan sözleşmeye konu olan 4,5 yaşında bir çocuk değil de bir ürünmüş gibi sözleşme maddelerini referans vererek çocuğumuzdan değil bizden ayrıldığını, bizimle baştan beri uyumlu ilerleyemediğini, (İlk günden itibaren her zaman kurumla iletişim halinde olmamıza ve bu kurum tarafından bize iletilmesine rağmen) Çocuğumuz için onlara tahammül ediyormuşuz dediğimizi (bu sanının dayanağı belirtilmeden) aktardığı bir mail ile 1 günde çocuğumuzun psikolojisi ve sosyal gelişimini düşünmeden tamamen keyfi bir fesih işlemi gerçekleştirmiştir.
Aramızda güven ilişkisinin olmadığını iddia eden kurum bizimle 3 yıldır sözleşme yenilemiştir. Hangi aile güvenmediği kuruma küçücük çocuğunu emanet eder. Okul idarecilerinden biri ile bir gün önce yaptığımız ve tamamen kapı önü sohbeti sayılacak bir konuşmada okulun büyüdüğünü, iletişim kuramadığımızı ve oğlumuzun son senesi olduğu için onun düzenini bozmak istemediğimizi söyledik ve ertesi gün okul kurucusundan ilişik kesme maili aldık.
Ve sonuç olarak bizimle müşteriden öte bir bağ kuramadıklarını, çocukların üstün yararını gözetmediklerini, çocuk perspektifinden tamamen uzak davrandıklarını, çözüm üretmek yerine, iletişim kurmaktan sakındıklarını ve bir mail ile çocuğumuzun duygularını hiçe saydıklarını göstermişlerdir.
Son düzenleme: