Ulkenin ve dunyanin hali ortada. Ekonomik sikintilar, her gun her yerden duydugumuz akil almaz olaylar. Merak ediyorum cocuk sahibi olmaktaki motivasyonunuz nedir? Hic korkmuyor musunuz dunyaya gelecek olan canliya guzel bir gelecek sunamamaktan? Cocugum yok ve cocuk sahibi olmayi da istemiyorum bu gibi dusuncelerden dolayi. Sizlerin fikirlerini merak ettim.
2 kız çocuğu annesiyim. 26 yaşında evlendim. İlk kızımı 30, ikincisini 35 yaşında doğurdum. Benim çocuk sahibi olma motivasyonum, kendi ailemi kurmak istememdi. Sadece eşimle değil, çocuklarımın da olduğu bir aile hayatı istedim. Evlenir evlenmez çocuk işine girmedim. Eşimle baş başa vakit geçirmek, evlilik borçlarını bitirmek, çocuk için birikim yapmak ve doğum izni ve sonrası ile ilgili iş yerinde sorun yaşamamak adına belirli bir tecrübe ve pozisyona gelmeyi bekledim. Öncesinde aldığım bu tedbirler sonucunda da işimi bırakmadan, bakıcı desteği alarak, kimseye yük olmadan ve minnet etmeden çocuklarımı büyütebildim.
2. çocuğa hamile kalma kararını 1. sine göre çok daha zor aldım. İlk çocukta bilinmezlik insanı korkuturken ikinci de başına gelecekleri biliyor olmak insanı daha çok tedirgin ediyor. Ama ben, büyük kızıma bazı olasılıklar vermek istedim. Ömür boyu yol arkadaşı, teyze veya hala olma ve kendi çocuklarının kuzenleri olma ihtimalleri. Hepsi gerçekleşebilir veya hiç biri gerçekleşmeyebilir.
Çocuk sahibi olmanın aynı zamanda bir toplumsal sorumluluk olduğunu düşünüyorum. Çünkü sadece çocuk değil, aynı zamanda bu ülke için vatandaş yetiştiriyoruz. Aklı başında eğitimli insanların hiç çocuk sahibi olmaması veya tek çocukta kalması ile birlikte, cahil kesimin 5-10 tane çocuk sahibi olması; toplumsal dengenin cahillik ve beraberinde gelen kötülük lehine bozulmasına neden oluyor. Ben iyilerin safını sıklaştırmak, iki iyi insan ve vatandaş yetiştirerek dünyayı ve ülkemi bulduğumdan daha iyi bırakmak istediğim için de çocuk sahibi oldum.
Çocuklarım için elbette endişeleniyor ve gelecek kaygısı taşıyorum. Ama bu konuda Yaradan ile aramda bir emanet ilişkisi olduğuna inanıyorum. Yani bana hakkını vererek yetiştirmem için iki çocuk emanet edildi ve ben elimin uzanmadığı yerlerde, mesela çocukları okula gönderirken bile içimden "Allah'ım benim elim uzanmaz, çocuklarım sana emanet diye geçiriyorum." Mesela çocuk sahibi olmadan önce kendi ölümüme ilişkin bir kaygı taşımazken, anne olduktan sonra erken ölmekten korkmaya başladım. Çünkü çocuklarım küçük ve annesizlik her yaşta zor ama çocukken daha zor. Evlatlarım benimle ben de evlatlarımla sınanmayayım çok isterim ama bu konuda dua etmekten başka elimizden gelen hiç bir şey yok.
Annelik beni çok değiştirdi ve birçok anlamda geliştirdi. Mesela annelik kriz yönetimi, çoklu iş yapabilme kabiliyeti, planlama, zaman yönetimi gibi konularda epey gelişmemi sağladı. Aman çocukta travma yaratmayayım diye okuduğum pedagoji ve psikoloji kitapları ile birlikte kendi çocukluğuma ve yaralarıma ilişkin farkındalığım arttı. Rol model olduğum gerçeğini idrak ettiğimden beridir de tüm davranışlarım ve konuşmalarım konusunda daha özenli ve dikkatli davranmaya gayret ediyorum.
Ancak annelik, başta özgürlüğüm olmak üzere bir çok şeyi de kaybetmeme sebep oldu. Mesela artık plansız hareket etmem mümkün değil, görmek istediğim yerlere gidebilmek için çocuklarımın büyümesini beklemem gerekiyor. Kendimi sıkışmış hissettiğim çok zaman oldu. Doğum ve sonrası fiziksel olarak çok yıpratıcı. 2. kızım doğalı 6 sene oldu ve ben hala fiziksel olarak tam anlamıyla toparlanmış sayılmam. Bir de işin maddi tarafı var. İki kızımı da kendi kültürüme ve değerlerime yakın insanlar ile büyütebilmek için büyük maddi bedeller ödüyorum. Mesela sadece eşim ile ikimiz olsak, şehir merkezinde bir ev tercih ederdim. Ancak çocuklar için güvenliği ve çocuk parkı olan bir sitede yaşıyorum. İkisi de özel okula ve biri spor, biri sanat dalı olmak üzere okul dışı ikişer kursa gidiyorlar. Dolayısıyla kazandığımız paranın önemli bir bölümü eğitim harcamalarına gidiyor.
Sonuç olarak hayatta her seçim, olumlu ve olumsuz bir takım sonuçları da beraberinde getiriyor. 11 yıldır anneyim. İyi ki anne oldum ve ben bunu kendime niye yaptım düşünceleri arasında çok sık gidip geliyorum. Annelik sonsuz bir sevgi ve muazzam bir deneyimi beraberinde getirirken, yetersizlik, endişe, bıkkınlık ve suçluluk duygularını dibine kadar yaşatan bir deneyim. Bu konuda net olarak söyleyebileceğim tek bir şey var, annelik deneyimi bu hayatta başka hiç bir şeye benzemiyor.