Ama maaş 9 bin artı evin banka kredisi hayat pahalılığı derken şuan eşim çalışmadığı için benim tek maaşımla ikimizde kart borçlarına batmış durumdayız . Çocuk masraflarını da göz önüne aşınca boğulacak gibi oluyorum
(
uzatmayacaktım ama yazıcam belki başka okuyanlara örnek olur
şimdi boğulurken çocuk olunca nasıl yorgunlukla masraflarla sorumluluklarla başa çıkacaksınız
bu hikaye tam 18 yıllık eskiden çok anlattım sitede belki hatırlayan olur
ben o zamanlar vekil öğretmenlik yapıyordum bugünkü ücretliden maaşı daha iyiydi
kızımın babası seramik sanatçısıydı,gerçekten de çok yetenekli ve başarılı biriydi,hem okula gider dönüşte atölyede onunla çalışırdım
hamile olduğumu öğrendiğimizde espri olsun diye seramik küp yapıp içine altın atmaya başladık çocuk için
o zamanlar sanatçılar için sigorta zorunluluğu yoktu şimdi nasıl bilmiyorum,ama benim işim sigortam ev araba para hatta küple altınımız vardı
sonra ne oldu biliyor musun
kızım beş buçuk aylık doğdu,ben beş buçuk ay boyunca 22 tansiyon 24 saat mide bulantısı su bile içemeden kuru ekmek kabuğu yiyerek yaşadım
hastanede düşürülen tansiyonum eve gelmeden yolda tekrar çıkıyor geri dönüyorduk
sürekli hastanede yattığım için işsiz ve sigortasız kaldım
24 saat midem bulandığı ama asla kusamadığım için ekmek kabuğu yedim
bütün vücudum şişti ellerimi kapatamıyordum,gözlerim balon gibiydi hareket ettiremiyordum,tansiyon ağrısından kafamı dik tutamıyordum
dünya kadar ilaç kullandım
kızım diyorum ama suyu da yoktu ultrasonda görünmediği için sağlıklı mı kız mı erkek mi hiç bir şey belli değildi
en son ikimiz de öleceğiz diye almaya karar verdiler
kızım 1240gr doğdu,76 gün anne sütü almadan kuvözde kaldı,daha kalacaktı ama hastanede hastane mikrobu çıktığı için gelin alın dediler
2004te sezeryan ücreti 4500,gecelik kuvöz ücreti 250tl ödediki,ekstra masrafları vs saymıyorum
hastaneden çıktıktan sonra kalacağı oda sıcaklığı,yiyeceği mama mlsi giyeceği kumaşın türü bile belirliydi
babasından kızım bir buçuk yaşındayken ayrıldım
hamileyken bize bir şey olacak diye yatağımın ayak ucunda yatan,gece boyu uyumayan,ben ameliyattayken doktorların zor sakinleştirdiği adam bir kere bile kızını görmedi,beş kuruş vermedi,istemem de zaten
ayrılırken bir kolumda kızım bir kolumda kol çantam vardı
ha bu arada bugün bir sülale olarak kızıma baksak da o zaman benim de ailem gittiysen dönme demişlerdi
peki bunlarla bitti mi dertler dersin ,hayır
her ay özel hastaneler,özel besinler,özel aşılar,gece çocuğun üzerini on beş dakikada bir terlemesin diye değiştirmeler uykusuz kalmalar,yıllarca süren tansiyon belası,her gün taze yemekler yapmalar,her şeyle tek başına uğraşmalar,işe gitmeler,koştura koştura kreşten çocuğu almalar, masraflar sorumluluklar
çalıştığım için nerdeyse doğduğundan beri kreşte büyüdü
derken okul başladı kızımın üstün zekalı olduğu tespit edildi
çok güzel bir şey gibi görünse de o kadar çok sorun yaşadı ki bununla ilgili 1. sınıftan beri psikolog ,pedagog,psikiyatrist geziyoruz,taktir edersin ki hepsi para,para,para
bugün geldiğimiz noktada kızımın eğitim masrafları en azından benim için çok pahalı
kullandığı bir kalem 150 lira,bir kağıt 20 lira,aylık takip ettiği dergiler var,şehre gelen her tiyatroya filme gitmek ister,her türlü sporu denemek ister,piyano çalmak ister,her ay kitap almak ister,üniversitede evde kalmak ister çünkü malzemeleri masası hiç bir yere sığmıyor
bir sülale ebesi dedesi teyzesi dayısı ona bakıyoruz
hani dedin ya birine çocuğun olmasını mı olmamasını mı isterdin
evet bugün yanımda ,allah uzun ömür versin hep mutlu sağlıklı başarılı olsun(tüm çocuklarımız)
ama tercih hakkım olsa ne bu yaşadıklarımı yaşamak ne de ona yaşatmak isterdim
bugün kızım neden yurt dışında okumuyormuş,neden boğaza karşı yalısının odasında boğaza bakarak resim yapamıyormuş,neden 20 liralık kağıda değil de 100 liralık kağıda resim yapamıyormuş derdinde
çünkü hayatta isteklerin sonu yok
ha elbette bunları vermek zorunda değiliz kuru ekmekle de doyuyor çocuk ama ruhu doymuyor işte
elbette benim yaşadıklarımdan daha kötüsünü veya daha iyisini yaşayanlar vardır ,sen de benim yaşayacaklarımı yaşayacaksın diye bir şey yok ama
ya yaşarsan
ya hamileliğin sorunlu geçerse
9 ay yatmak zorunda kalır çalışamazsan
eşin iş bulamazsa
ekonomi daha kötüye giderse
normal şartlarda bile erkekler çocukla noldum delisine dönerken işsizlik psikolojisindeki eşin sana destek olmazsa
bakar dediğin aile üyeleri bakmazsa çocuğa
ben mesela o ilk yılların paranoyası yüzünden o kadar yoruldum ki bugün tahammülsüz sabırsız sinirli bir lafı ikinci defa tekrar etmekten nefret eden bir insana dönüştüm
asla başka çocuk yapmam bir yana torun falan da bakamam
öyle bir sabrım da gücüm de yok çünkü
velhasılı allah maddi manevi bakabilecek sevebilecek yetiştirebilecek isteyen herkese çocuk nasip etsin
ancak bu ülkede bir kadın tek başına çocuğa bakabilecekse,yetebilecekse çocuk yapmalı
yoksa evli çocuklu ama mutsuz bir insan olursun