Ben her zaman arkalarında oldum , babamız biraz daha yönlendirme yaptı , büyük oğlumuza şu mesleği yapcaksın diye tutturmuştu , emrivakiyle sınavlara zorladı , bile bile kaybetti , ikinciye tekrar zorladı onu da isteyerek kaybetti , en sonunda dedim istemiyor zorlama karışma , peşini bıraktı öylece .ben bunu ılk duydugum zaman o zamanda hak vermıstım cocuk haklı ınsanlar senelerce okuyor yuksek yapıyor sonra 3 kurus ıcın aylarca ıs bekleyıp depresyona gırıyor ben o tarafta degıl dırekt ılgılendıgım alana meslek olarak yonelıcem dıyor zamanla yarısmak ıstıyor kuzucuk
bu konuda zamana bırakarak goz ardı da etmeyerek cıddıye alarak destekle bence suan kı aklım olsa bende şef olurdum :) madem var yetenegı madem bunu ıstıyor mutlu olacagı seyı yapsın enı sonu oyle ya da boyle calısacak nefret ede ede ıse gıtmesı ıstemeye ıstemeye zorla yuksek ogrenım gormesı daha ıyı olacak anlamına gelmıyor sonucta
sans tanımak lazım canım
İşte o bizim devrimizdi bizim zamanımızdı , çıt çıkaramazdık .Çocuğum yok hele hele ergen psikolojisinden hiç anlamam ama size kolaylıklar dilemeye geldim ve şu cümleye istemsiz güldüm. 13 yaşında şu sözleri anneme babama desem (ki diyemezdim) kızılcık sopasıyla kovalarlardı beni, küçük filozofa bak sen. Şimdiki çocuklara mı laf dinletmesi zor yoksa biz mi fazla munistik bilmiyorum, allah yardımcınız olsun.
Benimki de kaçmış bi kaç defa , okul müdürü bir daha olursa mesuliyet kabul etmem , ben bu çocuktan bezdim demişti . En sonunda zaten tayinini istedi gitti müdür .Erkek kardeşimde dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu vardı. Mutlu mesut anaokuluna giden çocuğun içinden ilkokula başlayınca bir canavar çıktı. Annem sınıfın kapısında beklerse sınıfta oturuyor, yoksa asla sınıfta tutulamıyordu. Evimiz okula çok yakındı, gizlice kaçıp eve geliyordu. Öğretmen panikten deliriyordu tabi çocuğa bir şey mi oldu diye. Bi kere kantinden ayran almış açamamış annem açsın diye eve gelmiştiOkula gönderilmesin diye her şeyi yaptı. Ödevleri asla almadı, kalem kutusunu okulda bıraktı, önlüğünü, kitaplarını, okul çantası, ne varsa kaybetti. Annem aklını kaçıracaktı. Okulda da ders saatinde tenefüs, tenefüste ders yapmaya karar vermişti, dersler çok uzunmuş Bu krizler eşliğinde 4.sınıfa geldi ve babam bir gün dedi ki “tamam oğlum okula gitme seni okuldan alıyorum, madem okumuyorsun çalış paranı kazan, yarın sanayide bi ustayla konuşayım, arabaları da çok seviyorsun, tamirci ol” 2 gün de okula göndermediler.
Nedense birden bire kardeşime bir ilim irfan aşkı geldiertesi dönem teşekkür, sonraki dönem takdir aldı. Üniversitede okuduğu iki yıllık bölümü tek bir bütünlemeye kalmadan bitirdi. Ayda hala en az 3-4 tane de kitap okur.
Bence ters psikoloji kullanın, evdeki şartlar, telefon, internet vs. sana okuyorsun diye sağlanıyordu, madem okumak istemiyorsun gir çalış deyin, hatta tanıdık bi esnaf varsa salgından sonra bi iki gün gitsin yanına azcık yorulsun, bundan sonra hayat böyle deyin. Tv, tablet, internet iptal olsun. Nasıl olsa babam özele yollar, babam kursa yollar, babam tanıdık bulur kafasına girdiklerinde oluyor bunlar.
Bu tip durumlarda olayları kapatırsanız çocuk kurallara uymanın gereğini anlamaz. Aynı tutumu evde de sergiler.İşte o bizim devrimizdi bizim zamanımızdı , çıt çıkaramazdık .
Benim sıpada özgüven tavan resmen , her okul dönemimiz öğretmenleriyle sorunlu geçti , sorsanız hep kendi haklı .
Bir defasında " siz kız öğrencileri kayırıyorsunuz , eşitlik istiyorum" diye tutmuş öğretmeninin defterini pencereden atmaya kalkmış .
6.sınıftaydı yanılmıyorsam ,tüm çocuklar okul kıyafetiyle okula giderken , bizimki kot pantolon tişörtle giderdi , 1 uyarı 2 uyarı derken en son müdüre " siz benim kıyafetime karışamazsınız özgür bir ülkede yaşıyoruz " demiş utanmaz , bunun üzerine velisi olarak eşimi çağırmışlardı konuşmak için olay kapanmıştı . ve daha bi çok vukuat ...
Kesinlikle şimdiki çocuklara laf dinletilmiyor , dinlemiyorlar .
Yorumunuz için teşekkür ediyorum sağolun. .
Bu örnekler özgüvenin tavan olması değil yalnız...İşte o bizim devrimizdi bizim zamanımızdı , çıt çıkaramazdık .
Benim sıpada özgüven tavan resmen , her okul dönemimiz öğretmenleriyle sorunlu geçti , sorsanız hep kendi haklı .
Bir defasında " siz kız öğrencileri kayırıyorsunuz , eşitlik istiyorum" diye tutmuş öğretmeninin defterini pencereden atmaya kalkmış .
6.sınıftaydı yanılmıyorsam ,tüm çocuklar okul kıyafetiyle okula giderken , bizimki kot pantolon tişörtle giderdi , 1 uyarı 2 uyarı derken en son müdüre " siz benim kıyafetime karışamazsınız özgür bir ülkede yaşıyoruz " demiş utanmaz , bunun üzerine velisi olarak eşimi çağırmışlardı konuşmak için olay kapanmıştı . ve daha bi çok vukuat ...
Kesinlikle şimdiki çocuklara laf dinletilmiyor , dinlemiyorlar .
Yorumunuz için teşekkür ediyorum sağolun. .
Güzel arkadaşım benim
Neden otoriteyi kuramadığımı az çok biliyorsun ..
Abisini yazmıcaktım ama mademki sen yazmışsın ben de yazayım :)
Şu sıralar abisiyle de gelgitler yaşıyor , olur olmaz tartışma yaratıyo , noluyo diyip araya girdiğimde abisi haksız gösteriyor ki haksız olan tamamen kendisi , bunu da kabul etmiyor .
Ama güzel olan bi şey var , şu saat oldu hâlâ oyun oynamadı ama ders de çalışmadıne yapmaya çalışıyor anlamış değilim .
Bu durum eninde sonunda yoluna girecek , girmeli yani :)
sen ıyıkı varsın ıyıkı o cocukların annesı sensın :) hepsının altından kalkacagını her zamankı gıbı kalkacagını bılıyorumBen her zaman arkalarında oldum , babamız biraz daha yönlendirme yaptı , büyük oğlumuza şu mesleği yapcaksın diye tutturmuştu , emrivakiyle sınavlara zorladı , bile bile kaybetti , ikinciye tekrar zorladı onu da isteyerek kaybetti , en sonunda dedim istemiyor zorlama karışma , peşini bıraktı öylece .
Derslerine çalışmayan sıpaya da askeriye istiyordu , taaa ki okul müdürü " aşçı olmak istiyor , karışmayın , zorlamayın " diyene kadar .
Sonuna kadar şans kendi elinde , gayret gösterip çabalanadan bi yerlere gelemeyeceğini anlaması gerek .
Okula erken başladı ( kendi isteğiyle ) 60 ayını dolduran çocuklar ilköğretime başlayabilir dediklerinde , 13 yaşında henüz .işte o ipleri elime alsam ,balığın tırmanamadığı ağaca bağlıcam da , ipler yok tutamıyorum .
Kendi kendine çalışma becerisini kazanamamış.Arkadaşlar hepinize selâm .
Malum corona hayatı altüst etti . Okullar tatil oldu .
Benim çocuğum ders çalışmıyor , babası eve gelmemiş olsa 24 saat oyun oynar , kendinden geçiyo resmen ( keşke aynı performansı derslerine de göstereydi ) .
Bu gün yine onun tartışmasını yaşadık , " oğlum neden ders çalımıyorsun " dedim , bana dediği şu oldu " anne bir balığa şu ağaca tırman dersen , o balık kendini hayatı boyunca aptal zanneder " ben böyle şaşkın kalakaldımimdaaaaat diye bağırasım var gerçekten .
Ebaya baktığı yok , kitaplarını açtığı yok , yiyor içiyor oyun oynuyor telefondan ( nadir de olsa ev işlerine yardım eder ve arada mutfağa gidip kendine yiyecek hazırlar )
Liseye başlayacak-tı , ittire kaktıra okutuyoruz resmen , ülkemizde mecburi olmasa okula da gitmezdi .
Ben ne yapayım bu çocuğa , nasıl bir yol izlemeliyim ?
Yazım yanlışım varsa affola , yorumlarınızı bekliyorum .
Okuyan ve yorum yazan herkese şimdiden teşekkürler .
Burayı okumamışım.Sizin çocuğunuz zeki falan değil, terbiyesiz. Ne demek öğretmenin defterini atmak, müdüre kafa tutmak falan?
Öğretmen dediğiniz müdür dediğiniz en fazla 3 sene 4 sene muhatap olur, sonrasında kurtulur gider, ömür boyu çekecek olan sizsiniz. Eh bir de maalesef topluma karışacağı için toplum çekecek.
Terbiye vermemenin, eğitmemenin adı "çocuk çok zeki ama çalışmıyor" olmuş.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?