- 3 Mayıs 2007
- 14.906
- 22
- 41
maşallah maşallah bu çocuklar yanıltmıyor beni
bebek tekrar hayırlı olsun sağlıklı olsun tabi de kız çocuğu isterdim ben allah da verdi çok şükür bir kız bi erkek daha güzel tabi
ne güzel şeyler yazmışlar yaaaaaa bayıldımmmmbenim adım sıla ben 2ye giderim çok da şirinim çok tatlı yanaklarım vardır annem onları öper sever çok da gevezeyimdir bazen yaramazlıklar da yaparım ben çok yaramazım aman aman çok da tatlıyım saman inek otumu yedi otum kalmadı benim
işte benim hikayem
harika vucudum neler yapıyormuş benim adım kemal ben erkek bir çocuğum topum ve ben iyi bir takımız birlikte eğleniriz mutlu oluruz ben bir erkek çocuğuyum bunun için çok mutluyum erkek çocuk olmak çok güzel allahım sana teşekkürler
benim adım ceren bebeğim ve ben iyi bir arkadaşız birlikte oyunlar oynarız mutlu oluruz ben bir kız çocuğuyum bunun için çok mutluyum kız çocuğu olmak çok güzel allahım sana çok teşekkürler
benim adım da nisa ben ve gözlerim iyi arkadaşız şimdi göstereceğim bizim neler yaptığımzı neler gördüğümüzü bunlar benim gözlerim neşe işle gülerim bana gözlerimi verdiği için rabbimi çok severim,dünyamızı yaratmış güzelliklerle donatmış bizler görelim diye onu sevelim diye
benim adım furkan kulağımla müzik dinleyeceğiz şimdi neler yaptığımızı öğreneceksiniz bu benim kulağım tüm sesleri onunla duyarım annemin yavrum deyişini minareden yükselen ezan sesini radyodaki müziği ve diğer sesleri kulağımı ben çok severim bana kula veren allaha çok teşekkür ederim
benim adım ezgi beslenmemi anlatacağım masadaki yemekler hepsi bana gülümser dengeli beslenirsem midem rahat eder allah vermiş bizlere çeşit çeşit nimetler kıymetini bilenler allaha teşekkür ederler
allahım sana dua ediyoruz verdiğin pırıl pırıl gözler için kulağımla sesleri duyabildiğim için burnumla kokuları alabildiğim dilimle tadabildiğim dilimle hissetttiğim harika vucudum için sossuz teşekkür allahım
:13: 42::44: ::: :76::83::86::86::::90::90: :92::93::93::94::95::95::97::97::97::97::997::103::103::103::102::102::101::101::100::100::::108::108::107::107: 119::118::118::116::115: :109::120: :122::123::123::124::124::125::125::126::126::127::128::129::130::1 alın size komiklik
sılanın mesleği belli oldu, tiyatrocuuu
ne güzel şeyler yazmışlar yaaaaaa bayıldımmmm
oklulistikti demi canım bu, ay özeniyorum size bazen, bizde yalandan bile bi sınav olmadı, herhalde seneyede olmaz, 4. sınıfı beklicez artık, tebrik ederim oğlunu:13::13:
chesscim ben senin yazını şimdi gördüm sanırım gözlüklerim yoktu gözümde
sağol canımevet okulistik sınavı her dönem 3 er tane olucaklarmış 2 tane olduk 1 tane kaldı bu dönem için hayırlısı
hepimizin çocukları başarılı olsun dileğimiz amacımız bu ama tekrar ediyorum en önemlisi mutlu olmaları...
Selam kızlar sürekli okuduklarınızı okuyorum çok guzel paylaşımlar yapıyorsunuz bizde deneme sınavı olduk kitapçığa 5 yanlış işaretleyen oğlum maalesef 3 soruyu optik forma yanlış işaretlemiş oysakitapciga doğru işaretlemiş onları okuldada siniftada 1.olacakken maalesef okuldada siniftada 2. Olmuş d ondan daha çok yanlısı çıkan kisi 1. olmuş çok üzüldü bende üzüldüm açıkcası....
Büyük bir bilgisayar firmasinin genel müdürü, bilgisayar fuarinda kendi
standinin bir isiyle ugrasirken telasli bir baba sokulur yanina...
- "Kardes bakar misiniz," der, tezgahtar sandigi genel müdüre.
- "Çocuguma bir bilgisayar almak istiyorum. Hangi modeli tavsiye edersiniz?
Ram'i kaç olsun? Hafizasi kaç gigabayt olursa iyidir? CD okuyucusu
recordable olursa daha iyi olur mu? Ekran karti kaç megabayt olursa iyi
sonuç aliriz? Bu modeli ileride update edebilir miyiz?"
Bilgisayar firmasinin müdürü, nefes almadan konusan ve isteklerini ardi
ardina siralayan baba sözünü bitirince araya girer...
- "Çocugunuz kaç yasinda?"
- "Onbir."
- "Siz ona en iyisi gidin bir bisIklet alin beyefendi."
Ne zaman satanizmin pençesine düsüp intihar eden gençlerin haberini okusam
gazetelerde, hep bu öykü gelir aklima. Bilgi amaci ile kullanilmayan
bilgisayarlarin insan üzerine tahribatindan kuskulanirim hep. Bu kez de öyle
oldu zaten. Çocuklarini ortalikta patirti yapmasinlar diye dört - bes
yaslarinda bilgisayarin önüne oturtan anne ve babalar, onlara artik bir
bilgisayar oyunu kadar uzak kaldiklarini çok geç farkettiler bence.
Potansiyel katil yetistiren Doom oyunlarinin, kötü ile iyiyi ayirmaktan
yoksun taze beyinlere seytan veya kurban olmayi ögütleyen fantastik
interaktif safsatalarin; büyücüler, cadilar, efsunlu yüzüklerden ibaret
saçma sapan Hollywood yapimlarinin o güzelim kusagi gelip koydugu yer
elbette ki bir uçurumun kiyisi olacakti. Üstelik en egitimlilerin arasindan
çikti bu intiharlar. Ve çok sasirdi anneler babalar.
Oysa o okula girebilmek için yillarca bir tek sey ögrettiler çocuklarina:
- "Bilgisayarinin basina otur ve digerlerini parçalamayi ögren. Eger test
sinavlarinda senin yasindaki 10 arkadasini elersen, yani 10 arkadasinin
hayatini kaydirabilirsen, onlari mahvedersen yabanci dille egitim yapan o
okullara girebilirsin... Mutlu olmak için 10 kisiyi mutsuz etmen lazim
çocugum."
Böyle hazirladilar çocuklarini hayata.
"Parçala, yok et ve öldür..." Yok et arkadaslarini. Öldüremediklerini de
intihara tesvik et...Öldürdügün sürece hayatta kalirsin evlat. Mutluluk
sadece ve sadece basaridir. Oysa bir çocugun mutlu olmasi için oyunlari,
bebegi, futbol topu ve bir bisIklet yeter...Bir bisIklet bazen daha çok sey
ögretir çocuga. Ama aileler arasinda insan yetistirmek yerine sinavlari
birer birer kazanan bir robot yetistirme egilimi daha çok agir basiyor.
Onlari agaç seven, deniz seven, kus seven, doga seven birer çocuk olarak
yetistirmek yerine onlardan test hocasini sevmelerini istiyoruz nedense.
Oysa düsünsenize; sadece hayvan sevgisi asilasaniz bile kedilerin
katledildigi aptal saptal satanist ayinlerden uzak durur çocugunuz. Sadece
bir kedi sevgisi... Miril miril bir kedi sesi, gürül gürül akan bir hayat
olur...
Kumsala vuran deniz yildizlarini kurtarmak için onlari birer birer denize
atan çocuga "Kumsalda milyonlarca deniz yildizi var. Ne fark eder ki" diye
sorduklarinda, denize firlattigi deniz yildizini göstererek "Bunun için çok
sey fark edecek" demek için, dolasilan kumsallarda hiçbir zaman "Game Over"
yazmaz kumlarin üzerinde...
"Game Over..."
Gani MUJDE
başka bir topikte bu yazıyı gördüm şimdi...
sizlerle de paylaşmak istedim...
fikirlerinizi alayım dedim...
başka bir topikte bu yazıyı gördüm şimdi...
sizlerle de paylaşmak istedim...
fikirlerinizi alayım dedim...
çok güzel gerçekten ya kızlar bi çok arkadaş artık oyuncak almıyorum kitap falan alıyorum diyor ama uzman bana oynadığı kadar oyuncak alın demişti ben her çıktığımda bişey alıyorum yani çok para gerekmiyor 3 liraya bi frizbi 20 liraya bi bebek değil de 20 liraya bi anne iki küçük bebek -ikizler güya- gibi şeyler alıyorum ve dikkat ediyorum sıla hiçbir zaman bi bebek alıp onunla oynamıyor o bebeği alıyor ona ev yapıyor bahçe yağıyor kıyafet kesip biçiyor kağıttan vs komplike oynuyor yani bence faydalı da oluyor siz ne düşünüyorsunuz büyüyor diye almıyor musunuz ben yarış atı yetiştirmek istemiyorum ya
valla bende almıyorum canım ama artık büyüdün değil sebep, oynamaması, iskambilden ev yapmak, ya da origami yapmak gibi basit oyunlar uyduruyor, neden oynamayacağı oyuncağa para vereyim ki, ucuz bile olsa, bebekken o kadar aldık ettik ama şimdi pişmanım valla, oyuncaklar artık o kadar çok kimyasal içeriyor ki, gizli otisme bile sebep oluyormuş. bizden önceki jenarasyonun hiç oyuncağı yokmuş, kendileri oyuncak oyun icat ederlermiş bence öylesi her açıdan sağlıklıymış aslında
ev araba dolu, onlarlada kırk yılda bi oynar.
bide yazıdaki rekabet konusuna katılmadım ben, rekabet taş devrinden beri, bebeklikten beri insanın doğasında var, şahit olursunuz, bebekler birbirinden oyuncak kaçırır, yiyecek kaçırır, neden çünkü öyle yapmak zorundalar dna larında kayıtlı
yazıda öss ye gireceklerden bahsedilmiş sanırım, 10 çocuğun hayatını kaydırarak bi yere gelmek bence saçma bi bakış açısı olmuş, bi kanal, 11 tane senaryodan, gani müjdenin kini seçince diğer senaristlerin hayatımı kaymış oluyo yani. hedefe sadece bir yoldan gidilmez, bence çocuklara bunu öğretmek lazım, diğer seçenek ne onu düşündürmek lazım, o olmadı diğer seçenek...
ama burdaki bazı öğretmenlerin yaptıtırdığı rekabet 2. sınıflara, kesinlikle acımasız ve ruhsal olarak sakatlayıcı bence, çünkü doğal ve yaşlarına uygun değil.
aslına bakarsanız bencil ve acımasız olmasının bir sakıncası yok duygusal olup acı çekmesindense ,ama benim çocuğum daha 1 yaşındayken televizyonda ağlayan bebeğe elindeki çikolatasını uzatan bir çocuk o da zor ,benim gibi çekecek
bende almıyorum eskisi kadar oyuncak çokta umru değil zaten
kitap daha çok ilgisini çekiyor oynamak için de jenga fala daha hoşuna gidiyor gerçi aldığımızdan beri jengaları jenga olarak oynamıyo ya
ya domina taşları gibi diziyor onları ya da araba pisti yapıp araba yarıştırıyor
otoban yapıyormuş ilginç ilginç şeyler yada satranç tahtası falan istedi onu aldım onunla oynuyor...
üzücü olmuş gerçekten , bir daha ki sefere başarısının tadını doya doya çıkarırSelam kızlar sürekli okuduklarınızı okuyorum çok guzel paylaşımlar yapıyorsunuz bizde deneme sınavı olduk kitapçığa 5 yanlış işaretleyen oğlum maalesef 3 soruyu optik forma yanlış işaretlemiş oysakitapciga doğru işaretlemiş onları okuldada siniftada 1.olacakken maalesef okuldada siniftada 2. Olmuş d ondan daha çok yanlısı çıkan kisi 1. olmuş çok üzüldü bende üzüldüm açıkcası....
ben oyun kartları alıyorum en son pictureka aldım arkadaşlarıyla oynuyor .ben oyuncağı 3 ,4 yaşında çok aldım oyuncağa verdiğim paralarla kimbilir neler alırdımçok güzel gerçekten ya kızlar bi çok arkadaş artık oyuncak almıyorum kitap falan alıyorum diyor ama uzman bana oynadığı kadar oyuncak alın demişti ben her çıktığımda bişey alıyorum yani çok para gerekmiyor 3 liraya bi frizbi 20 liraya bi bebek değil de 20 liraya bi anne iki küçük bebek -ikizler güya- gibi şeyler alıyorum ve dikkat ediyorum sıla hiçbir zaman bi bebek alıp onunla oynamıyor o bebeği alıyor ona ev yapıyor bahçe yağıyor kıyafet kesip biçiyor kağıttan vs komplike oynuyor yani bence faydalı da oluyor siz ne düşünüyorsunuz büyüyor diye almıyor musunuz ben yarış atı yetiştirmek istemiyorum ya
istesekte istemesekte kendimizi bi yarışın içinde buluyoruz dozunu bilmek lazım. bende bu yaşlarda uygun bulmuyorum ağır geliyor çocuklaravalla bende almıyorum canım ama artık büyüdün değil sebep, oynamaması, iskambilden ev yapmak, ya da origami yapmak gibi basit oyunlar uyduruyor, neden oynamayacağı oyuncağa para vereyim ki, ucuz bile olsa, bebekken o kadar aldık ettik ama şimdi pişmanım valla, oyuncaklar artık o kadar çok kimyasal içeriyor ki, gizli otisme bile sebep oluyormuş. bizden önceki jenarasyonun hiç oyuncağı yokmuş, kendileri oyuncak oyun icat ederlermiş bence öylesi her açıdan sağlıklıymış aslında
ev araba dolu, onlarlada kırk yılda bi oynar.
bide yazıdaki rekabet konusuna katılmadım ben, rekabet taş devrinden beri, bebeklikten beri insanın doğasında var, şahit olursunuz, bebekler birbirinden oyuncak kaçırır, yiyecek kaçırır, neden çünkü öyle yapmak zorundalar dna larında kayıtlı
yazıda öss ye gireceklerden bahsedilmiş sanırım, 10 çocuğun hayatını kaydırarak bi yere gelmek bence saçma bi bakış açısı olmuş, bi kanal, 11 tane senaryodan, gani müjdenin kini seçince diğer senaristlerin hayatımı kaymış oluyo yani. hedefe sadece bir yoldan gidilmez, bence çocuklara bunu öğretmek lazım, diğer seçenek ne onu düşündürmek lazım, o olmadı diğer seçenek...
ama burdaki bazı öğretmenlerin yaptıtırdığı rekabet 2. sınıflara, kesinlikle acımasız ve ruhsal olarak sakatlayıcı bence, çünkü doğal ve yaşlarına uygun değil.
duygusal merhametli bir çocuk sıla zamanla, düşüp kalktıkça öğrenecek bir çok şeyiaslına bakarsanız bencil ve acımasız olmasının bir sakıncası yok duygusal olup acı çekmesindense ,ama benim çocuğum daha 1 yaşındayken televizyonda ağlayan bebeğe elindeki çikolatasını uzatan bir çocuk o da zor ,benim gibi çekecek
kıyamam, benim oğlumda merhametlidir, ama yetişkin olduklarında herkes iş güç peşine düşecek, mecburen, birilerini elicekler, onlarda elencek, bu mermahetsizlik değilde, doğanın kanunu bence, ne bileyim bi aslan, ben bu ceylanı niye yedim ya, şimdi çocuklarıda vardır bunun diye düşünmez, yapması gereken odur ve yapar, her ne kadar insanoğlu, biz geliştik, düşünen varlığız vs.. vs.. desene, insanoğlu için rekabet koşulları yüzyıllar geçtikçe daha da çetinleşiyo, yüzyıllar geçtikçe kalabalıklaşıyoruz çünkü, ay çok sosyolojik konuştum