Bu sayfa siz gebelere özel!

Emzirmek göğüslerin sarkmasına yol açmıyor ancak geçirilen hamilelik sayısı ve sigara etkili olabiliyor...
Yeni bir araştırmaya göre bebeğini emziren kadınlarla emzirmeyen kadınlar arasında göğüs sarkması açısından belirgin bir farklılık bulunmuyor.

ABD Kentucky Üniversitesi'nden Plastik Cerrah Brian Rinker "emzirme nedeniyle bozulan göğüslerini düzelttirmek üzere" başvuran hasta sayısının çokluğu nedeniyle, emzirmenin gerçekten göğüslerde sarkmaya neden olup olmadığını araştırdı.

Araştırma kapsamındaki kadınların %93'ü en az bir hamilelik geçirmişti ve bu annelerin %59'u bebeklerini ortalama 9 ay boyunca emzirmişti.

Araştırma kapsamındaki kadınların tıbbi geçmişi, boyu ve kilosu, hamilelik öncesi sutyen ölçüsü ve sigara içip içmediği incelendi.

Emzirenle emzirmeyen arasında fark yok
Amerikan Plastik Cerrahlar Derneği'nin 2007 Ekim ayı sonunda yapılan bir konferansında sunulan araştırma sonuçlarına göre emziren kadınlarla emzirmeyen kadınlar arasında göğüslerin sarkması bakımından bir farklılık olmadığı belirtildi.


Buna karşın göğüslerin sarkmasında en etkili faktörlerin yaş, sigara ve hamilelik sayısı olduğu belirlendi.

Sigaranın göğüslerin sarkmasındaki rolünün, cilde genç, esnek görünümü veren ve göğüsleri de destekleyen elastin isimli proteinin parçalanmasına yol açmasından kaynaklanabileceği bildirildi.

Hamilelik de göğüslerin sarkmasına ciddi bir katkı sağlıyor. Ayrıca araştırma sonuçları, her yeni hamilelikle birlikte hamileliğin göğüslerin sarkması açısından olumsuz etkilerinin daha da arttığı belirlendi.

Dr. Rinker bu araştırma sonuçlarının bebeğini emzirmekten çekinen anneleri rahatlatacağını ve bebeklerini emzirmeye teşvik edeceğini belirtti ve "emzirmenin göğüslerinin görünümünü feda etmek anlamına gelmediğini öğrenmenin, göğüslerin genç görünümüne veda anlamına geldiği yönündeki yanlış yaygın inanış nedeniyle bebeğini emzirme konusunda çekimser davranan anneleri rahatlatacağını" söyledi.
 
Hamilelik öncesinde normal kiloda bulunan kadınların hamilelik süresince toplam 10-16 kg. alması önerilmektedir.

Hamilelikten önceki
kilosu düşük olan kadınların, doktor tarafından başka türlü önerilmediği sürece, 15-16 kilo alması önerilir.

Hamilelikten önceki fazla
kilosu olan kadınların, doktor tarafından başka türlü önerilmediği sürece, 9 kilo alması önerilir.

Hamilelik boyunca yağsız gıdalarla beslenmeniz doğru biçimde
kiloalmanızı sağlayacaktır. Yağ oranı yüksek abur cubur gıdaların ve diğer yiyeceklerin tüketilmesi gereksiz kilo alımına yol açacaktır.

Dengeli beslenmek çok önemlidir. Hamile
kadınların günde dört porsiyon süt veya süt ürünleri, 3-4 porsiyon proteinli gıda (et ve baklagiller), 5 porsiyon sebze ve meyve (2 tane C vitamini içeren, 2 tane A vitamini içeren ve bir tane de diğerlerinden), 4 porsiyon tam tahıl ürünü ve 2 porsiyon da diğer gıdalardan tüketmesi önerilmektedir.

Kilo Dağılımı
- Hamileliğin sonunda alınan
kiloların yaklaşık 3.5 kilosunu bebek oluşturacaktır.

- Plasentanın ağırlığı yaklaşık 700 gramdır.

- Yaklaşık 2 kg. sıvı artışına bağlanmaktadır.

- Yaklaşık 1 kg. rahmin ağırlığıdır.

- Yaklaşık 1 kg. göğüs dokusunun ağırlığıdır.

- Yaklaşık 2 kg. kan hacmindeki artıştan kaynaklanır.

- 3-3.5 kilo annenin besin depoları ve kas gelişimi ile ilişkilidir.

- Amniyon sıvısı yaklaşık 1 kg.dir.

Hangi Trimesterde Kaç Kilo?

- Birinci trimester: Ayda yarım kilo

- İkinci trimester: Haftada 250 gr.

- Üçüncü trimester: Haftada yarım kilo.
 
Bu sayfaya ilk girdigimde bebek ozlemi ceken siradan biriydim.... Artik bende annr oluyorum... Seni merakla takip ediyorum...ellerine sağlık güzel bi topik olmuş
 
Bu sayfaya ilk girdigimde bebek ozlemi ceken siradan biriydim.... Artik bende annr oluyorum... Seni merakla takip ediyorum...ellerine sağlık güzel bi topik olmuş
ah canım benim hayırlı uğurlu olsun amin eğer özel değilse hamileliğin nasıl gerçekleşti tedavisiz yada tedaviyle mi kaldın canım?
bu arada ben de sizlere teşekkür ederim beni topiğimi beğendiğiniz ve takip ettiğiniz için
 
canim benim 18aydir korunmuyorum ve istiyorduk bir yildirda tedavi gordum haplar igneler asilama hsg falan bu ayda klomen + duphastan kullandım canım....telden giriyorum takvim goremiyorum hamile misin bilmiyorum hamileysen sağlıkla al kucagina ins degilsende rabbim en kisa zamanda nasip etsin...he bu arada pko luyum
 
Öncelikle kozmetik kullanımına çok dikkat edilmelidir. Vücuda kullanılan her ürünün bebeğe de tesir edebileceği unutulmamalıdır. Alınan her kozmetik ürününün etiketi okunup, içeriğindeki maddeler doktora danışılıp kullanılmalıdır. Örneğin; içeriğinde alfa-hidroksi asid bulunan kozmetik ürünlerin hamileler tarafından kullanılmaması gerektiği yaygın olarak bilinmektedir. Bronzlaştırıcı etkiye sahip, kırışık önleyici, tüy dökücü gibi kremlerin de kullanımı tehlikelidir. Doktor onayı ve bilgisi olmadan kesinlikle kullanılmamalıdır.

Ayrıca diğer önemli noktaları sıralayacak olursak;

Gebeliğin son 3 haftasında cinsel ilişki tehlikelidir.
Kanama varsa hamilelik süresince cinsel ilişkiye girilmemesi önerilir.
Tatlandırıcı olarak kullanılan aspartam ve sakkarin içeren yiyecekler tüketilmemelidir.
Antibiyotik kullanmak bu dönemde sakıncalıdır. Alınan bütün ilaçlar doktora sorulmalıdır. Doktora danışılmadan vitamin bile kullanılmamalıdır.
Saçınıza kimyasal işlem yani boya yaptırmamaya özen gösterilmelidir.
Aşırı karbonhidratlı ve tuzlu yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
Normalde de önerilmediği gibi kızartma yiyecekler bu dönemde de tüketilmemelidir.
Teneke kutulardan gıda tüketmemeye dikkat edilmelidir.
Kafeinli yiyecek ve içeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durmaya çalışılmalıdır.
Bu dönemde doktorun onayı olmadan kesinlikle röntgen çektirilmemelidir.
Beş dakikadan fazla direkt güneşin altında durmamaya özen gösterilmelidir.
Cep telefonu kullanmak yaydığı sinyaller nedeniyle sağlığa zararlıdır. Hamilelik döneminde cep telefonunuzun kullanımı minimuma indirilmelidir.
Hamilelikte evcil hayvanlara mesafe koymakta fayda vardır. Özellikle kirli mama kapları, kedi kumu ve dışkılardan uzak durulmalıdır.
Hamileliğinizin 26. haftasından itibaren uçak yolcuğu yapmamaya çalışılmalıdır.
Alkol ve sigaradan kesinlikle uzak durulmalıdır. Sigara içen kadınlar için hamilelik bir anlamda ödüldür. Çünkü bu yolla bir çok kadın, annelik içgüdüsü ve hassasiyeti sayesinde asla bırakamam dediği sigaradan kurtulmuştur.
Gıdalara su ve topraktan bulaşan 'listeriosis' ve 'toksoplasmasise' karşı; iyi yıkandığından emin olmadığınız sebze ve meyveler, pişmemiş et (füme, salam, sucuk vb.) ve pastorize olmayan sütler tüketilmemelidir.

Bir insanı dünyaya getirmek kadınlara verilmiş en güzel hediyedir. Anne olmak, çocuğun ruhu ile aynı oranda annenin ruhunu da besler, geliştirir. Hamilelik dönemini bilinçli geçirmenin; sizlere sağlıklı bir bebek ve mutlu huzurlu bir annelik olarak geri döneceği unutulmamalıdır.
 
hanımlar size bir tavsiyem var. Hamilelik sürecinizi en güzel şekilde hatırlamak ve doğacak çocuğunuzada anlatmak için bir günlük tutun. Anınızı yazdıklarınızla ölümsüzleştirin. Çünkü ilerde bütün ayrıntısıyla hatırlayıp çektiğiniz zahmetleri, yaşadığınız güzel anları tam manasıyla anlatamayacaksınınz bebeğinize. O yüzden muhakkak günlüğünüzü tutun
UNUTMAYIN SÖZ UÇAR YAZI KALIR.
 
Yeni doğacak bir bebeği beklemek, onun için gerekli malzemeleri hazırlamak heyecan verici olduğu kadar keyiflidir de. Gerekli malzemeler hiç bitmez, aldıkça almak istenir. Zaten bebek eşyası ve malzeme üreticileri ilk çocukları doğacak olan anne ve babaların çok fazla para harcadıklarını, bu konuda sınır tanımadıklarını ortaya koymuşlardır.​
Öncelikle kendinizi size mağazada her şeyi satmaya hazırlamış olan kadına teslim etmeyin. Aksi takdirde mağazadan çoğu işinize yaramayacak olan bir sürü malzemeyi almış olarak çıkarsınız. Bu durumu önlemek için alışverişe çıkmadan önce ihtiyaçların belirlenmesi gerekir. Böylece gereksiz şeyler alınmamış olacak ve alışverişiniz istediğiniz şekilde gerçekleşmiş olacak.Listeyi hazırlarken; bebeğinizin ihtiyaçlarını öncelik sırasına göre yazın. Örneğin bir mama sandalyesi öncelikli bir ihtiyaçtır ve oyucak yerine öncelikli olarak bu alınmalıdır. Varolan kıyafetleri, aile veya akrabalarınızın getireceği kıyafetleri de gözönünde bulundurun. Çoğunlukla 6-9 aylık bebek giysilerini tercih edin. Mevsim, dikkate alınması gereken önemli bir etkendir. Bebek eğer mevsim başında doğacaksa hemen giyebileceği kıyafetleri seçin.Giysi seçimi
Yumuşak, kolayca giyilip çıkartılabilen, cildini tahriş etmeyecek kumaşlardan ve içinde rahatlıkla hareket edebileceği kıyafetleri almaya özen gösterin. İç çamaşırının önden açılabilen ve yapışkanlı olanını tercih edin. Ayrıca bebeğin eşyalarını taşıyacak bir çanta almayı da unutmayın.
Yenidoğan bebeğinizin giysi dolabında neler olmalı?
Yeni doğmuş bebeğinizin gardrobunun vazgeçilmez unsuru rahatlıktır. Tamamiyle bebeğinizin rahat edeceği ve içinde kendini güvende hissedeceği kıyafetler seçmelisiniz. Bebek giysilerini tepeden giydirilenler ve kollardan geçirilenler diye ikiye ayırabiliriz. Kollardan geçirilenler daha pratik ve daha kolay giydirildiği için daha çok tercih edilir. Süeterler genellikle akrilikten yapılır. Özellikle soğuk havalarda, bebek yatağından çıkarıldıktan hemen sonra vücut ısısını korumak için kullanılır. Eğer bebeğinize süeter giydirirseniz, boğazının etrafının rahatça hareket edebileceği kadar genişlikte olmasına dikkat edin.
Kışlık elbiseler, tulumlar ve pamuklu kaba kumaştan yapılmış giysiler daha çok soğuk havalarda bebeğinize giydirmeniz gereken giysilerdir. Bu tür giysiler soğuğu geçirmeyecek şekilde yumuşak, pamuklu ve su geçirmez kumaşlardan yapılırlar. Soğuk havalarda bebeğin hastalanmasını önlemek ve yazın da güneşten korumak için başına bere almalısınız.Yaz bebekleri için
4 hafif tulum, atlet, külot, 4 yedek elbise ya da t-shirt, 2 ya da 3 uyku tulumu, 2 hırka, patik, 2 ya da 3 çift pamuk çorap, 1 geniş kenarlı şapka, 1 ince örtü.
Kış bebekleri için
4 tulum, atlet, külot, 4 yedek elbise ya da t-shirt, 2 ya da 3 uyku tulumu, 4 hırka, 2 ya da 3 çift pamuklu ya da yünlü çorap, 1 yünlü şapka ve 1 çift tek parmaklı eldiven, 1 battaniye ya da kalın ceket.
Bebeğinizin giysilerini alırken
Bebeğin giysileri pamuklu, yumuşak ve doğal kumaşlardan yapılmış olmalı. Bebeğinize giydirdiğiniz giysilerin tümü rahatça hareket etmesini sağlamalı, yeterince geniş olmalı ve dolaşımı engellememeli. Çorapları da yumuşak ve rahat bir bollukta olmalı. Giysi alırken, kol, yaka ve bel ağızlarının sert olmamasına ve çıtçıt, düğme gibi unsurlara dikkat edilmesi gerekir. Aynı zamanda tüylü kıyafetler olmamasına da özen gösterin. Çünkü çocuklar buldukları şeyleri ağızlarına götürüler ve tüyler çocuğun boğazına kaçabilir. Tulum ve pijamaların karın kısmından açılmasına özen gösterin. Böylece bez değiştirme işini daha pratik ve sağlıklı olarak yapabilirsiniz. Bebekler çabuk büyüdüğü için ilk etapta yeni doğmuş bebek giysilerine fazla itibar etmeyin. İlk günler için birkaç parçayla yetinip 3-6 aya göre olanlardan daha fazla almak uygun olacaktır. Aldığınız cicili bicili kıyafetlerin üç- dört ay sonra olmadığını görmek sizi de üzer.
Güvenlik açısından düğme ya da uzun ipli giysiler yerine çıtçıtlı ve sade olanları, yıkanınca sarkmayan, çekmeyen, boya vermeyen kaliteli ürünleri, kullanılan boya maddesinin bebeğinizde alerji yapma olasılığı olacağından standart belgeli ürünleri (Eko-Tex standart 100 belgesi) tercih etmelisiniz.Eko-Tex standart 100 belgesi nedir?
Bu standart, insan ekolojisi açısından şüpheli zararlı maddelerin analizlerini içermekte ve sınır değerler öngörmektedir. Bir tekstil ürününün, standartta belirtilen şartları yerine getirmesi durumunda başvuru sahibine “Confindence in textiles passed for harmful substances according to Eko-tex standart 100” (Tekstillerde Güven Öko-tex 100 Standardına göre zararlı madde içermez) yazısı bulunan etiketi kullanma hakkı verilmektedir. Eko-Teks etiketi uluslararası güvenilirliği ifade eden bir ekolojik kalite markasıdır.
Bebek nasıl giydirilmeli?
Bebeğinizi fazla giydirmeyin. Bu bebeğinizin sıcak havadan, soğuk havaya geçişlerinde sorun yaratabilir. Bebeğinizin üşümediğini ve daha fazla giysi giymeye gereksinimi olup olmadığını yüzüne bakarak anlayabilirsiniz. Eğer bebek üşüyorsa yanakları solgun olacaktır. Bu konuda eller, bacaklar, kollar sizi yanıltabilir.
Bebek sıcak tutacak şekilde giydirilmelidir. Ama çok da kalın giydirilirse terler, cildi kızarır. Teri emen pamuklu kumaşlar, içinde naylon bulunan giyeceklerden daha iyidir. Bunlar cildin havlanmasına da yardımcı olur. Soğuk mevsimlerde, pamuklu iç giysilerin üzerine yünlü giysiler giydirilebilir. Bebek giysilerinin içinde rahat hareket edebilmelidir. Dar giyeceklerden kaçınılmalı ve üst üste giydirmemeye dikkat etmelidir. Bebeğin sıkı kundaklanması bebeğin nefes almasını, hareket etmesini ve kalça ekleminin gelişmesini engelleyebilir. Sıkı kundaklanmış bebeğin hastalık belirtileri yönünden de izlenmesi zordur. Bu nedenle kundaklama doğru değildir. Emzirirken tutmayı kolaylaştırmak için, bebek kolları örtülecek şekilde gevşekçe sarılabilir.Bebeğinizin çamaşırlarının yıkanması
Bebeğinizin tenine değmeden önce bütün giysilerin yıkanması gerekir. Giysilerin marka etiketlerini çıkarırsanız bebeğinizin cildinin tahriş olmasını önlersiniz. Bebeğinizin cildi için giysilerini yıkarken cildinin tahriş olmaması için çamaşır suyu ya da buna benzer deterjanlarla giysileri yıkamayın. Bebeğin hassas ten özellikleri ve bebek cildinin pH değeri göz önüne alınarak çamaşırlarını nazik programda özel hazırlanmış deterjan ve yumuşatıcılarla yıkamak, herhangi bir kimyasal temizlik maddesinin neden olacağı olumsuz etkileri yok eder veya minimumda tutarlar.
Bebek cildinde uygunsuz deterjan kullanımına bağlı kaşıntı, kızarıklık, ciltte beneklenme gibi yan etkiler oluşabileceği gibi yanlış deterjanla yıkanmış giysilerin giyilmesi bebek cildinde kontakt dermatit denen alerjik cilt reaksiyonuna neden olabilir. Bebek çamaşırları bu süre içinde diğer aile fertlerinin çamaşırlarıyla karıştırılmadan yıkanmalıdır. Çamaşırlarını kurutmanın en iyi ve en sağlıklı yolu, açık hava ve güneşte kurutmaktır. Giysileri radyatöre asmak ya da çamaşır kurutma makinesine atmak sağlıklı değildir. Bebeğinizin ilk ayakkabısı
Bebeğiniz dışarıda yürüyecek kadar büyüdüğünde ihtiyacı olan sağlıklı bir bebek ayakkabısıdır. Bebeğinizin ayağında yapısal bir bozukluğa meydan vermemek için, uygun bir çocuk ayakkabısı kullanmak, çocuğun ayağının sağlıklı gelişmesi açısından çok önemlidir. Bebek giysileri içinde belki de aceleye getirilmeden büyük bir özenle seçilmesi gereken en önemli eşya ayakkabıdır. Patik ve esnek ayakkabılar ayağı sıcak tutmaya yarar ama, yürümeye başladığında çocuğunuza uygun bir ayakkabı almalısınız.
Bebeğinizin ilk ayakkabısının seçiminde dikkat edilmesi gereken noktalar
● Bebeğinizin ilk ayakkabısı ayak bileklerine kadar gelmeli, bütün ayağını yumuşak bir şekilde sarmalıdır.
● Topuk kısmını destekleyen derinin biraz sert ve tabanın esnek olması gerekir. Topuk çok yüksek olursa, çocuğun ayağı ayakkabının içinde öne kayar.● Baş parmak ile ayakkabının burnu arasında 0.5 – 1.25 cm arası boşluk olmalıdır ve ayakkabının burnu, parmakların rahatça sığabileceği genişlikte olmalıdır.● Büyük ayakkabılar, bebeğinizin yürümesini zorlaştıracağı için ayakkabı ayağına tam uygun olmalıdır.● Ayak bileğinin hareketini engelleyen ve yürümeyi güçleştiren ayakkabı ve botlardan kaçınmalısınız.● Ayağın üstünü kaplayan deri ne kadar yumuşaksa, parmaklarının bulunduğu yerdeki deri de o kadar sert olmalıdır. Böylece ayakkabı, rahatça ayakta durmasına ve yürümesine yardımcı olur.● Ayakkabının tabanlarının kaymamasına dikkat edin. Lastik ya da sentetik tabanlı ayakkabıları tercih etmelisiniz. Evde giymesi için yumuşak tabanlı bir ayakkabı alabilirsiniz.Denemeden almayın
Bebeğinizin ayakkabılarını ezbere satın almayın. Ayakkabısını almaya birlikte gidin ve önceden mutlaka giydirin. Bazen bebekler ayakkabı denerken parmaklarını çekerler. Bu durumda ayak parmaklarını gevşetmesini sağlayın. Ayakkabının büyüklüğünün uygun olup olmadığını anlamak için baş parmağınızı ayakkabının burnuna hafifçe bastırın. Parmak uçları burun kısmına değmiyorsa, ayakkabı iyi demektir. Bir yaşını dolduran bir bebek, aynı ayakkabıyı üç saatten fazla giymemelidir. Ya başka bir çift ayakkabı giydirmeli ya da çorapla dolaşmasına izin vermelisiniz. Evde çıplak ayak ya da çorapla dolaşması küçüklerin ayaklarının gelişmesi yönünden çok daha sağlıklıdır.
Pratik bilgiler
● Yandan bağlanan zıbınlar kolay giyilebilirler ve neredeyse tüm giysilerin içinde rahatça kullanılabilirler. Kasığın altından bağlanan tulumlar da pratiktir.
● Özellikle omuzlarında çıtçıtlar olan tulumları ya da üst giysilerini tercih etmenizde yarar var. Bu üst giysileri boyun kısmından genişleterek bebeklere daha rahat giydirebilirsiniz.● Pamuk gibi doğal malzemelerden yapılmış giysiler bebeğinizin cildinin en rahat nefes alabildiği malzemelerdir. Özellikle bebeğinizin cildini örten iç giyim seçiminde önemli. Kullanılan malzemelere bakın, dikiş yerlerini kontrol edin. Şişkin ya da kabarık olan dikiş yerleri kaşıntı yapabilir. Ayrıca etiketleri de çıkarın ki bebeğinizin cildine zarar vermesin.● Minik düğmeli ya da bağlanması zor giysiler almayın. Geçme düğmeli ya da çıtçıtlı giysilerin kullanımı daha rahat ve kullanışlıdır.● Bebeğiniz kısa sürede gelişeceğinden, en küçük boy giysilerden az alın. İlk giyisleri bol olabilir, bebeğiniz bu durumu önemsemeyeceği için biraz büyük alabilirsiniz; kollarını kıvırdığınızda bu durum sorun olmaktan çıkar.● Yatak çarşafının, battaniyesinin temizliğine dikkat edilmesi gerekir. Bunların mutlaka yedeklerinin alınmış olması gerekir.

HASTANE ÇANTASI

Kendiniz İçin;
2 gecelik
1 pijama
1 sabahlık
1 terlik
Atlet
Külot
Emzirme sütyeni
Çorap
El – yüz havlusu
Tarak
Deodorant
Banyo lifi
Sabun
Diş fırçası
Diş macunu
Göğüs pedi
Fotoğraf makinesi, film, varsa kamera
Telefon ve şarj
Varsa sigorta kartınız ve dosyanız
Orkid
Eşiniz için;
Eşofman yada rahat edebileceği kıyafet
Diş fırçası
Deodorant
Çorap
Çamaşır
Kitap dergi gibi oyalanabileceği birşeyler
Bebeğiniz için;
Çıkış için şahsen ben zıbın yada hastane çıkışı denen kıyafetlerden almadım, güzel bir tulum aldım eldiven ve şapkalı onunla çıkardım.
Çorap
İçine bir body ( birkaç tane alın yarım kollu veya atlet tipi alttan çıtçıtlı )
Battaniye
Ana kucağı
Kusmuk bezleri
Doğum ne zamana geliyorsa, mevsime göre patik, yelek vs.alabilirsiniz
Genelde hastaneler verir ama yine bir sorun çocuk bezi.
 
[h=3]Bebeğiniz Sağlığı İçin İlk 6 Ay Elde Yıkayın[/h]Bebeklerin cilt yapıları son derece hassastır. Bu hassas yapı nedeni ile bebeklerin kıyafetleri de büyük önem taşımaktadır.Bebeklerin kıyafetlerinin yıkanması esnasında kesinlikle ilk 6 aylık dönemde kesinlikle hiçbir kimyasal ilaç kullanılmamalıdır. Bebeklerin kıyafetleri bu süreç boyunca mutlaka beyaz sabun ile yıkanmalı ve iyice durulandıktan sonra kurutulmalıdır.
Bebeğin kıyafeti yeni alındıysa mutlaka yıkanmalı ve ütülendikten sonra bebeğe giydirilmelidir. Çünkü bebek giysilerinin üretim esnasında kullanılan kimyasallardan arıtılması gereklidir. Bebeğiniz 6 ayını doldurduktan sonra giysilerini çamaşır makinesinde yıkamaya başlayabilirsiniz.

[h=3]Çamaşırlar Birbirine Karıştırılmadan Yıkanmalı[/h]Ancak bu yıkamada sadece bebekler için özel olarak üretilen çamaşır ilaçları ve yumuşatıcılar kullanılmalıdır.Ayrıca bebeğin kıyafetleri tek başına yıkanılmalı ve asla diğer kıyafetler ile beraber yıkanmamalıdır. Bu süreç anneler için ne kadar zorlu olsada bebeklerin cilt sağlıkları için mutlaka özen gösterilmesi bir süreçtir. Aksi halde özellikle de alerjik bebekler de birçok cilt sorunlarının ortaya çıkması kaçınılmazdır. Bebeğin çamaşırları ilk 6 aylık süreçte mutlaka tek başına, beyaz sabunla elde yıkanmalı ve bol su ile durulandıktan sonra mutlaka ütülenmelidir
 
Rabbim hepinize sağlıklı hayırlı evlatlar nasip etsin AMİN

[video=youtube;bpn7CvVzMPU]http://www.youtube.com/watch?v=bpn7CvVzMPU[/video]
 
Son düzenleme:
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…