- 3 Temmuz 2018
- 4.044
- 17.726
-
- Konu Sahibi berlin8982
- #1
Sevgili arkadaşlar hepinize iyi akşamlar diliyorum.
Umarım hayatınızda herşey yolundadır. Ben bu aralar ‘herşeyin üst üste geldiği ‘ dönemden geçiyorum. Dilerim güzel günler hepimiz ve benim içinde yakındır
Konumu okuyan, bilgi sahibi olan ya da bilgi sahibi olmayıp fikrini paylaşan herkese şimdiden çok teşekkür ederim.
Annem 62 yaşında, 15 senedir şeker hastası, şekere ve MDS (Kemik iliğinin kan üretmemesi, olan kanı yok etmesine bağlı Anemi ) hastalığına bağlı olarakta 3 senedir kalp yetmezliği hastalığı ile mücadele eden bir kadın.
Şeker ve kalp yetmezliğine bağlı ise , böbrek -karaciğer yetmezliği gelişti şu anda her ikisi de %40’larda çalışıyor. Çeşitli hastalıklar birleşince haliyle vücut normalden daha fazla yıprandı. Doktorların yaptığı açıklama; normal şartlarda bu böbrek, karaciğer veya %30 çalışan bir kalp bu yaşta bir hastanın kendini idare etmesi için yeterli fakat bunların hepsi aynı anda olunca durum biraz farklılaşıyor.
Kalbe fazla yüklenildiği, kalbin yükünü hafifletmek için ve kalp krizi geçirme olasılığı çok yüksek görüldüğü gerekçesi ile anneme 17 Ocak 2020’de kalp pili takıldı. Annem Türkiye’de yaşıyor ben ise Almanya’da. 23 Ocak’ta Türkiye’ye gittim annemi ziyarete ve gittiğim gün annemin kalp pilinden ambulans sesine benzer bir ses geldi (tarihleri , takılması ve bu sesin gelmesinin arasında çok uzun zaman olmadığını belirtmek için yazıyorum) biz daha önceden hiç kalp pili taşıyan birini tanımadığımız için panik olduk ve bu pili takan doktor ile iletişime geçtik. Doktor korkmamamız gerektiğini vücudun ödem topladığını onun için uyarı verdiğini söyledi. Kalp yetmezliği hastalığında vücudun ödem toplaması zaten çok belirgin bir özellik olduğu için üzerinde çok durmadık. Bu süreçte annem çok kez hastaneye ödem toplama - buna bağlı nefes alamama şikayeti ile hastaneye yattı. Kalp pili her gün en az 3-4 kere ötmeye devam etti.
Yazın bu durum benim içime yine sinmediği için tekrar doktoru ile irtibata geçtik ve yine aynı cevabı aldık.
Ekim ayı itibari ile de anneciğim, toparlanması gerekirken gitgide kötü olduğu için yanıma aldım temelli.
Tedavisine ve hayatına benim yanımda burda devam edecek. Geldiği zamana göre şükürler olsun daha iyi durumu
Burada baştan aşağı sürekli kontrollere götürüyorum.
Takılan kalp pilinin markasının sitesini günlerce kurcaladım ve bir bölüm buldum.
Çeşitli sesler yüklemişler, şöyle öterse bu anlama geliyor, böyle öterse şu demek diye. Annemin kalp pilinden gelen sesin karşılığında ise bir arıza olduğu yazıyor. Bu durum hiç içime sinmediği için özellikle kalp pili kontrol edilen kardiyoloğa götürdüm gereken kontroller yapıldı, bizi başka yere sevk ettiler emin olmak için ve bu hafta öğrendik ki annemin kalp pili bozuk.
Başından beri.
Kendimi çok suçluyorum ben neden daha önceden aklıma gelip bu firmanın sitesini araştırmadım diye.
Ama doktoruna güvendim, nerden bilebilirdim böyle olacağını
Moralim inanılmaz derecede bozuk.
Çok korkuyorum çünkü kalp pilinin bozuk olması annemin tekrar narkoz alıp, tekrar ameliyat olması gerek ki bu durum annem için normal bir hastaya göre çok riskli bir durum.
Bir yandan seviniyorum umudum var, diyorum ki ‘kalp pili bozuk olduğu için annem bir türlü iyileşemedi, belki kendini çabuk toparlar.’
Fakat bunu takan hastaneye daha doğrusu doktora çok öfkeliyim bu ötme durumu basbayağı ‘bozuk’ olduğunu söylemesine rağmen bizi 1 sene boyunca oyaladığı için.
Bu aşamada annem kalp krizi geçirebilirdi (ki hala olabilir) kalbi dayanmayabilir, durabilirdi.
Madem bu kadar riskli bir hasta nasıl bu kadar büyük bir hata yapabilirler?!
Her gece annemin nefesini dinlemekten, eve her döndüğümde kapıdan seslenip sesini duyduktan sonra eve girmekten psikolojik olarak çok yoruldum.
Eşim burada Avukat ve bu durumu kesinlikle dava etmemiz gerektiğini savunuyor. Hastaneye ödenen para hiç umrumuzda değil sadece defalarca söylemiş olmamıza rağmen nasıl bu durumu gözardı ederler bu hata insan hayatıma mal olabilecek bir hata. Elbette kimin ne kadar ömrü var bu Allah’ın bileceği bir şey fakat tıp ve öngörü diye de bir şey var sonuçta.
bir yandan eşimi destekliyorum bir yandan da Türkiye’de bazen haklı iken haksız duruma düşme durumları olduğunu görüyorum duyuyorum televizyonlardan.
Açıkçası haklıyken , suçlu olmaktan korkuyorum.
Köklü ve bilindik bir özel hastane. Dava ettik diyelim ya doktor ‘ben bozuk olduğunu söyledim onlar değiştirmediler’ derse bunu nasıl ispat ederim?
Dava etmeli miyiz, şansımız var mı yoksa şimdi dediğim gibi Allah cezanızı versin diyip yoluma mı bakmalıyım ?
Allah tüm hastalara, içinde benim anneciğime de sağlık nasip etsin
çok uzun yazmışım özür dilerim
WOMAN
Umarım hayatınızda herşey yolundadır. Ben bu aralar ‘herşeyin üst üste geldiği ‘ dönemden geçiyorum. Dilerim güzel günler hepimiz ve benim içinde yakındır
Konumu okuyan, bilgi sahibi olan ya da bilgi sahibi olmayıp fikrini paylaşan herkese şimdiden çok teşekkür ederim.
Annem 62 yaşında, 15 senedir şeker hastası, şekere ve MDS (Kemik iliğinin kan üretmemesi, olan kanı yok etmesine bağlı Anemi ) hastalığına bağlı olarakta 3 senedir kalp yetmezliği hastalığı ile mücadele eden bir kadın.
Şeker ve kalp yetmezliğine bağlı ise , böbrek -karaciğer yetmezliği gelişti şu anda her ikisi de %40’larda çalışıyor. Çeşitli hastalıklar birleşince haliyle vücut normalden daha fazla yıprandı. Doktorların yaptığı açıklama; normal şartlarda bu böbrek, karaciğer veya %30 çalışan bir kalp bu yaşta bir hastanın kendini idare etmesi için yeterli fakat bunların hepsi aynı anda olunca durum biraz farklılaşıyor.
Kalbe fazla yüklenildiği, kalbin yükünü hafifletmek için ve kalp krizi geçirme olasılığı çok yüksek görüldüğü gerekçesi ile anneme 17 Ocak 2020’de kalp pili takıldı. Annem Türkiye’de yaşıyor ben ise Almanya’da. 23 Ocak’ta Türkiye’ye gittim annemi ziyarete ve gittiğim gün annemin kalp pilinden ambulans sesine benzer bir ses geldi (tarihleri , takılması ve bu sesin gelmesinin arasında çok uzun zaman olmadığını belirtmek için yazıyorum) biz daha önceden hiç kalp pili taşıyan birini tanımadığımız için panik olduk ve bu pili takan doktor ile iletişime geçtik. Doktor korkmamamız gerektiğini vücudun ödem topladığını onun için uyarı verdiğini söyledi. Kalp yetmezliği hastalığında vücudun ödem toplaması zaten çok belirgin bir özellik olduğu için üzerinde çok durmadık. Bu süreçte annem çok kez hastaneye ödem toplama - buna bağlı nefes alamama şikayeti ile hastaneye yattı. Kalp pili her gün en az 3-4 kere ötmeye devam etti.
Yazın bu durum benim içime yine sinmediği için tekrar doktoru ile irtibata geçtik ve yine aynı cevabı aldık.
Ekim ayı itibari ile de anneciğim, toparlanması gerekirken gitgide kötü olduğu için yanıma aldım temelli.
Tedavisine ve hayatına benim yanımda burda devam edecek. Geldiği zamana göre şükürler olsun daha iyi durumu
Burada baştan aşağı sürekli kontrollere götürüyorum.
Takılan kalp pilinin markasının sitesini günlerce kurcaladım ve bir bölüm buldum.
Çeşitli sesler yüklemişler, şöyle öterse bu anlama geliyor, böyle öterse şu demek diye. Annemin kalp pilinden gelen sesin karşılığında ise bir arıza olduğu yazıyor. Bu durum hiç içime sinmediği için özellikle kalp pili kontrol edilen kardiyoloğa götürdüm gereken kontroller yapıldı, bizi başka yere sevk ettiler emin olmak için ve bu hafta öğrendik ki annemin kalp pili bozuk.
Başından beri.
Kendimi çok suçluyorum ben neden daha önceden aklıma gelip bu firmanın sitesini araştırmadım diye.
Ama doktoruna güvendim, nerden bilebilirdim böyle olacağını
Moralim inanılmaz derecede bozuk.
Çok korkuyorum çünkü kalp pilinin bozuk olması annemin tekrar narkoz alıp, tekrar ameliyat olması gerek ki bu durum annem için normal bir hastaya göre çok riskli bir durum.
Bir yandan seviniyorum umudum var, diyorum ki ‘kalp pili bozuk olduğu için annem bir türlü iyileşemedi, belki kendini çabuk toparlar.’
Fakat bunu takan hastaneye daha doğrusu doktora çok öfkeliyim bu ötme durumu basbayağı ‘bozuk’ olduğunu söylemesine rağmen bizi 1 sene boyunca oyaladığı için.
Bu aşamada annem kalp krizi geçirebilirdi (ki hala olabilir) kalbi dayanmayabilir, durabilirdi.
Madem bu kadar riskli bir hasta nasıl bu kadar büyük bir hata yapabilirler?!
Her gece annemin nefesini dinlemekten, eve her döndüğümde kapıdan seslenip sesini duyduktan sonra eve girmekten psikolojik olarak çok yoruldum.
Eşim burada Avukat ve bu durumu kesinlikle dava etmemiz gerektiğini savunuyor. Hastaneye ödenen para hiç umrumuzda değil sadece defalarca söylemiş olmamıza rağmen nasıl bu durumu gözardı ederler bu hata insan hayatıma mal olabilecek bir hata. Elbette kimin ne kadar ömrü var bu Allah’ın bileceği bir şey fakat tıp ve öngörü diye de bir şey var sonuçta.
bir yandan eşimi destekliyorum bir yandan da Türkiye’de bazen haklı iken haksız duruma düşme durumları olduğunu görüyorum duyuyorum televizyonlardan.
Açıkçası haklıyken , suçlu olmaktan korkuyorum.
Köklü ve bilindik bir özel hastane. Dava ettik diyelim ya doktor ‘ben bozuk olduğunu söyledim onlar değiştirmediler’ derse bunu nasıl ispat ederim?
Dava etmeli miyiz, şansımız var mı yoksa şimdi dediğim gibi Allah cezanızı versin diyip yoluma mı bakmalıyım ?
Allah tüm hastalara, içinde benim anneciğime de sağlık nasip etsin
çok uzun yazmışım özür dilerim