- 13 Ağustos 2022
- 8.621
- 4.397
- 31
- Konu Sahibi Bendekisuveyda
- #121
Aldatilmayi gururunuza yediriyorsaniz affedin.Ve çocuklar babalarını istiyorsa.Hanımlar merhaba. Bu soruma sadece evli hanımlar cevap verirse cok sevinirim. Anonim olarak içimi açabileceğim inanın kimsem yok. Ben 36 yaşında 7 yıl evlilik sürdürmüş ve 5 yaşında ikiz erkek çocuk sahibi bir kadınım. Endüstri mühendisiyim, tek çocuğum. Eşim ile aramızda 17 yaş var. Bu evliliğim ne para ne güç ne itibar için yapılmış bir evlilik değil. sizlere yemin ederim ki bu saydığım her şeye ben de en az eşim kadar sahibim. Kendisiyle bir iş yemeğinde tanıştık. Daha önce hayatımda ufak tefek flörtleşmeler hariç kimse olmamıştı. İş yemeği sonrası yaklaşık 6-7 ay peşimden koştu ve beni kendine aşık ettikten sonra evlendik. Ne onun ailesi ne benim ailem bu evliliği onaylamadı. İki tarafında tek sorun ettiği ve aşamadığı şey yaş farkıydı. Eşim ailesinin isteği üzerine 20 yıl önce uygun görülen biriyle görücü bir evlilik yapmış 2 sene ardından sevemediği devam ettiremediği icin ayrılmış. Ve bir daha sevmeden gerçekten aşık olmadan evlenmeyeceğini söylemiş. Evlendiğimizde ben 27 eşim 44 yaşındaydı. Olgun ne istediğini bilen bana kraliçe gibi hissettiren bir adamdı. Evlendikten 1 sene sonra calısmamı sorun etmeye başladı, ailesi gözümün dışarı kayma korkusundan dolayı eşimi bu konuda hep sıkıştırdı. Çocuklarımız oldu derken düzene girdik ve çok güzel yolunda giden bir evliliğim vardı. Ta ki 2022 yılına kadar. 2022 yılında cinsel hayatımızda biraz durağanlaşma başladı eşim epilepsi hastası ve kullandığı ilaçların dozaj değişimi gibi bir durumu olduğunda bu ruh haline yansıyordu fakat cinsel hayatımıza yansıması ilk kez olmuştu. Ve bu eşimde sanırım yetersizliğe sebep oluyordu. Eşimin baskıları ve kıskanclıkları cok fazla artmaya başladı. Artık evimize misafir kabul etmiyordu, ben tek başıma bir yere gidemiyordum. Çocuklarımızın kreş öğretmeni erkek olduğu için görüşmeye dahi gidemiyordum. Hepsini alttan alıyordum çünkü empati yapabiliyordum. Daha sonrasında eşimin bana bu baskıları yaparken aynı zamanda hayatında başka biri olduğunu öğrendim kendisi inkar etmedi. Tek gecelik bir ilişki değildi. 2-3 ay sürmüştü eşim bunu göğsünü gere gere dillendirip beni ezmeye calısıyordu boşanma davası açtım. Davamız görüldü anlaşmalı olarak boşandık. Af bile dilemedi bana ‘sen dünyadaki tek kadın değilsin olsan da olur olmasan da’ gibi bir imaj çizdi. Kadınlık gururumu çok kırdı. Boşandıktan 3-4 ay sonra eşim sanki hiç boşanmamışız gibi davranmaya af dilemeye hatta yalvarmaya başladı. Bunların hepsinin sebebinin aramızdaki yaş farkından dolayı ezilmiş hissettiğini ben aldatırım diye korktuğunu söyledi. Ben görece olarak güzel sevilen sempatik bir kadınım arkadaşlarımız, aile büyüklerimiz düğünlerde ve davetlerde bunu dile getirir. Bunun dile getirilmesinin bile kendisini kötü hissettirdiğini benimleyken erkek gibi hissetmediğini kendisini kücük gördügümü düsündügünü bana yetemediğini hissettiğini söyledi o yüzden beni ezme ve yok sayma gereği duymuş aldattığı kadın 45-47 yaşlarında görece güzel olmayan iki kelimeyi bir araya bile getiremeyen bir kadın aralarında duygusal bir bağ olmadığına inanıyorum en azından eşimi bu konuda tanıyorum. Bu süreç beni çok yıprattı. Ailem affetmemi ve barışmamı istemiyor bir ömür arkamda olduklarını hazır boşanmışken tekrar evlenip eşime (onların görüşüne göre) bakıcılık(!) yapmamı istemiyorlar. Tekrar kariyerime dönmemi hayatıma devam etmemi destekliyorlar. Çocuklarıma bakacaklarını yeni hayatım için elinden geleni yapacaklarını hep söylüyorlar. Hep arkamdalar. Eşimin ailesi ise bizden hiç kopmadı oğullarına yapmadıkları anne ve babalığı babanne dedeliği daima yapmaya devam ettiler. Boşanma aşamasında da boşanmamamız için çok çaba sarfettiler şimdi de tekrar birleştirmek için çabalıyorlar. Torunları her şeyleri. Eşim çift terapisine gitmeyi, beni kaybettiğini yeni yeni anladığını defalarca söyledi, ağladı. Daire kapımın önünde sabaha kadar oturduğu günler dahi oldu. Kendisini halen çok seviyorum evliliğimizin hiçbir alanında yetersiz olduğunu düşünmedim ona hep çok aşıktım halen aşığım. Çocuklarım babalarını çok seviyor. Fakat ben eşimin gözüne baktıkça başka bir kadına dokunduğu hissini aşamıyorum. Acaba ona da böyle baktı mı ona da böyle dokundu mu onun da kokusunu böyle içine çekti mi gibi sorularla boğuşuyorum ve bu eşimden soğumama sebep oluyor. Eşimin açıklamalarına rağmen bende olmayıp o kadında olan ne var diye gecelerce düşünüyorum, uyuyamıyorum. Bir evlilik sürdüren ve bu kadar uzun derdimi okuyan tüm hanımlara soruyorum. Siz olsanız yürütür müydünüz zor da olsa kabul eder miydiniz? Yoksa hazır boşanmışken yeni hayatınıza kariyerinize ve kurduğunuz düzeninize devam mı ederdiniz?
Evlilikte erkek büyükse en fazla 10 yaş.Kadin büyükse en fazla 3 yaş büyük olmaliymis.Bakin cinsellik önemli bir sorun.Kiskancligi getiriyor.Yetememe korkusu.Aldattigi kişi ise kendi yasiti biri.İki sene içinde düzen kurduysaniz herkes yoluna baksın.Yasitlarinizla evlenin.