cok katıldığım bir onerme degil ama adam zengin ve yasli oldugu icin sizin konuda katılıyorum. evlilik hayati yasiyorsunuz ama evlilik satin alma, bu dost hayati kiralama diye düşün. misal aldigin evi ne kadar sikayetci olsan da kolay kolay satamazsin, tapusu sende uğraş dur. ama kiraladigin evin keyifle otururken icine masraf yaparsin, seni sıkmaya baslayinca birakirsin gider.
adam da seni almamis da kiralamis olarak düşün. gönlünü eglendirdigi sürece sende. sonra depozitosunu da alir gider yeni kiralik ev bulur.
hayati annen gibi, teyzelerin halalarin gibi, annenin kuaforune gelen kadinlar gibi gorup bildigin icin sana oyle geliyor. birbirini seven mutlu ailelerin huzurla buyuyen cocuklari genelde boyle düşünmüyor. ben mesela ömrümce dayak yemedim. sevgilimin siddetini gec bunca insan girdi cikti gercek anlamda sesini yukselten, bana bagiran ya da küfür eden erkek bile olmadi. ha olmadi ama olsa da bir kere bagirabilir, ikincisinde karsisinda bir sevgilisi olmaz.
ayrica her kadin pahali seyleri kabul etmez. benim icin en onemli sey esitliktir. beni kendinden ustun gorup hesabimi odeyen erkeklerden de rahatsiz olurum. sevgilim euro kazanirken ve ben issizken bile tum tatilimi karsilamasina - eskort gibi bedava tatile girip adamla yatmayi kendime yediremezdim mesela. oyle zamanlarda bile kendimize ulke secerdik bazi ulkelerde her seyi ben ayarlardim otostopla, sokak lezzetleriyle karnimizi doyurur, otelden tasarruf icin uzun yolculuklari geceye getiririrdim:) onun sectigi ulkedeyse arac kiralar citipiti elbiselerimle deniz lokantalarinda sarap icerdim. yine bir dengeyi bulmusuzdur.
simdi benim ulkeme tasindi, yine ayni sekilde her seyi ona yikmadan, bjr dengeyi tutturmaya calisiyoruz.
ben "kendi gencligimi" verip adama sacimi supurge etmiyorum mesela..pazara beraber gidiyoruz, mutfakta ben yemegi yaparken o yemege koyulacaklari dogruyor, pisesiye yatakta egleniyoruz, beraber sofrayi hazirlayip kaldirip yikiyoruz. aldigimiz esyalari (koltuk masa) eve beraber tasiyoruz. o mobilyayi kuruyor matkapla ben kurduğunu temizliyorum, dekorasyona ortak karar veriyoruz, evi beraber boyuyoruz...
ne o üstün ne ben üstünüm. herkes bir sekilde elinden gelen neyse onu yapiyor.
boyle dengede giden, erkegin "erk" olmadigi, gereksiz pahali hediyelerin altinda ezinilmeyen iliskiler de var.
bu iliskilerde birinin üstün olmasi, üstün kisinin maddi olarak karsi tarafa yağdirmasi, bazen iki uc tokat sallamasi falan olamaz.
genellemeden once herkesin senin cevrendeki insanlar gibi yaşamadığını bil istersen