- 1 Nisan 2011
- 38.023
- 70.803
-
- Konu Sahibi Homer Simpson
- #41
Elbette öyle. Beşer şaşar. Burada benim karşı olduğum hatayı kabul etmemek, hatada ısrarcı olmak.Ben sunu anladim: ne kadar iyi anne baba olmaya calisirsan calis, (-ki seninkiler cidden normal degilmis) hata yapmaya mahkumsun ebeveyn olarak..
Evlatlar her turlu elestirecek.. bunu bende yapiyorum aileme karsi, halbuki o zaman o gerekmisti ya da daha iyisini yapmayi bilmiyolardi vs vs.
Gecmise fazla takilmayip kendine odaklan, en dogrusu bu..
Gidecegin universiteyi hayal et istedigin bolumdesin, ozgursun sosyal cevren var aosyal aktivitelerin var kesfedecegin yeni yerler, yeni insanlar, yeni şeyler var bunlari kendini motive etmekte kullan canimHerkese merhaba
Bu birçok ergenin yaşayacağı sıradan bir sorun belki biliyorum ama konuşmaya çok ihtiyacım var. Çok bunalmış hissediyorum. Bu yüzden konu açma gereği duydum.
Ben zor bir ailede büyüdüm. Mükemmeliyetçi, benden hep en iyi olmamı bekleyen ve başkalarıyla birçok konuda beni karşılaştıran bir aile. Ben birinci sınıfa başlarken bana her dönem daima karnemdeki tüm derslerimin 5 olması gerektiğini, bir kere bile bir dersim 5 olmazsa beni okuldan alıp evlendireceklerini söylemişlerdi. Hiç unutmam, ikinci sınıftayken girdiğim ilk deneme sınavında okulda üçüncü olmuştum. Sevinçle anne babama söylediğimde beni birinci olmadığım için kınamışlardı. Zeki de bir çocuktum. 4,5 yaşımda kendi kendime okumayı öğrendim. Zaten sonra da 10 yaşındayken özel yetenek testini geçerek BİLSEM'e kabul edildim.
Evde her anlamda mükemmel olmamı beklediler. Mükemmel derken tamamen onların istediği gibi biri olamı istediler. Benim farklı bir birey olduğumu unutarak. Bir gün 5 yaşındayken yaramazlık yaptığımda babam tarafından iple merdivenlere bağlanmıştım. Belki de hâlâ ona güvenemeyişimin nedeni budur. Bana sık sık küserlerdi. On iki ayın onu küstük. Perdeyi açmamak olabilirdi bunun sebebi. Çoğu zaman da sebep olmazdı. Barışık yatar küs uyandırdık. Yani ergenliğim de yapayalnız geçti.
Bunun tabii ki sonuçları olacaktı. Çok iyi bir liseyi kazandım. Liseye geçişimle beraber bir depresyon başladı. Sürekli sürekli arttı. Yanına anksiyete eklendi. Özellikle geçen yıl ağustos ayında iyice kötüleştim. İlk panik atağımı da yaşamıştım. Panik ataktan sonra annem bana iyi davranmaya başladı ama ne çare. Yıllarca zihnime kodlananlardan dolayı çok değersiz hissediyordum. Asla yeterince başarılı değildim. Benim hiçbir şeye hakkım yoktu yemek yemeye bile. Aldığım psikiyatrik destek bile yetmiyordu. Her gün daha kötü oluyordum. En sonunda bu yıl mart ayında bir intihar girişimim oldu. Bir süre yoğun bakımda tedavi gördüm.
Bundan sonra yükselişe geçtim. Şimdi çok çok daha iyiyim. Ama bir yıl ders çalışamayınca üniversite sınavı sonucum berbat geldi. Tıp istiyorum, çocuk ve ergen psikiyatristi olmak istiyorum. Puanım tıpın yanından bile geçmedi. İkincisi kez hazırlanıyorum.
Ama kendimi çok büyük bir boşlukta hissediyorum. Hatta o boşluğun içinde boğuluyorum. Çok ezik hissediyorum bir kere. Öğrenci değilim hiçbir şey değilim. Okullar açılacak herkes okula, arkadaşlarım üniversitelerine ama ben evde lise derslerine çalışacağım. Yapayalnız. Biliyorum mezuna kalan ilk insan ben değilim ama çok kötü hissediyorum. Motivasyonum da düşük. Kendimi ittirerek ders çalışmaya çalışıyorum. Pek de düzgün çalışmıyorum aslında. Kazanamamaktan korkuyorum. Böyle değersiz, ezik, küçücük hissediyorum. Aslında ne hissettiğimi de bilmiyorum ama boğulacak gibi oluyorum. Bir yandan tekrar eski korkunç depresif günlerime dönmekten korkuyorum. Kafamın içinde çalışan bir buldozer var sanki.
Böyle işte.
Okuduğunuz için çok teşekkür ederim.
Evet kendimi hastane koridorlarında hayal ederek motive olmaya çalışıyorumGidecegin universiteyi hayal et istedigin bolumdesin, ozgursun sosyal cevren var aosyal aktivitelerin var kesfedecegin yeni yerler, yeni insanlar, yeni şeyler var bunlari kendini motive etmekte kullan canim
Teşekkür ederimm, çok teşekkür ederimNe kadar aklı başında,olgun,kendini güzel ifade edebilen bir genç kızsın sen
Evet ailen çok büyük hatalar yapmış sendeki yaraları sarmalari ,tamamen geçmesi zor belkide
Ama şimdi geçmişe değil önüne bakma vaktisen bu güzel kalbin ve ne istediğini bildiğin halinle hayallerine sıkıca tutun ve yürümek istediğin yola hedeflen
Basaracaksin sende biliyorsun bunu , acabalari ,keskeleri unut . Şuan o kadar kıymetli ki ,ve bu vakti verimli geçirmeye bak, güzelce dersini çalış , zorunlu verdiğin arayı kısa sürede toparlayacaksindir. Çokca sevgiler, başardım dediğin yazıyı görmek dilegimle, herşey gönlünce olsun
Harika bir doktor olucaksınız cocuklar sizin gıbı olmucak belkıde .Bence eljnden gelenı yapHerkese merhaba
Bu birçok ergenin yaşayacağı sıradan bir sorun belki biliyorum ama konuşmaya çok ihtiyacım var. Çok bunalmış hissediyorum. Bu yüzden konu açma gereği duydum.
Ben zor bir ailede büyüdüm. Mükemmeliyetçi, benden hep en iyi olmamı bekleyen ve başkalarıyla birçok konuda beni karşılaştıran bir aile. Ben birinci sınıfa başlarken bana her dönem daima karnemdeki tüm derslerimin 5 olması gerektiğini, bir kere bile bir dersim 5 olmazsa beni okuldan alıp evlendireceklerini söylemişlerdi. Hiç unutmam, ikinci sınıftayken girdiğim ilk deneme sınavında okulda üçüncü olmuştum. Sevinçle anne babama söylediğimde beni birinci olmadığım için kınamışlardı. Zeki de bir çocuktum. 4,5 yaşımda kendi kendime okumayı öğrendim. Zaten sonra da 10 yaşındayken özel yetenek testini geçerek BİLSEM'e kabul edildim.
Evde her anlamda mükemmel olmamı beklediler. Mükemmel derken tamamen onların istediği gibi biri olamı istediler. Benim farklı bir birey olduğumu unutarak. Bir gün 5 yaşındayken yaramazlık yaptığımda babam tarafından iple merdivenlere bağlanmıştım. Belki de hâlâ ona güvenemeyişimin nedeni budur. Bana sık sık küserlerdi. On iki ayın onu küstük. Perdeyi açmamak olabilirdi bunun sebebi. Çoğu zaman da sebep olmazdı. Barışık yatar küs uyandırdık. Yani ergenliğim de yapayalnız geçti.
Bunun tabii ki sonuçları olacaktı. Çok iyi bir liseyi kazandım. Liseye geçişimle beraber bir depresyon başladı. Sürekli sürekli arttı. Yanına anksiyete eklendi. Özellikle geçen yıl ağustos ayında iyice kötüleştim. İlk panik atağımı da yaşamıştım. Panik ataktan sonra annem bana iyi davranmaya başladı ama ne çare. Yıllarca zihnime kodlananlardan dolayı çok değersiz hissediyordum. Asla yeterince başarılı değildim. Benim hiçbir şeye hakkım yoktu yemek yemeye bile. Aldığım psikiyatrik destek bile yetmiyordu. Her gün daha kötü oluyordum. En sonunda bu yıl mart ayında bir intihar girişimim oldu. Bir süre yoğun bakımda tedavi gördüm.
Bundan sonra yükselişe geçtim. Şimdi çok çok daha iyiyim. Ama bir yıl ders çalışamayınca üniversite sınavı sonucum berbat geldi. Tıp istiyorum, çocuk ve ergen psikiyatristi olmak istiyorum. Puanım tıpın yanından bile geçmedi. İkincisi kez hazırlanıyorum.
Ama kendimi çok büyük bir boşlukta hissediyorum. Hatta o boşluğun içinde boğuluyorum. Çok ezik hissediyorum bir kere. Öğrenci değilim hiçbir şey değilim. Okullar açılacak herkes okula, arkadaşlarım üniversitelerine ama ben evde lise derslerine çalışacağım. Yapayalnız. Biliyorum mezuna kalan ilk insan ben değilim ama çok kötü hissediyorum. Motivasyonum da düşük. Kendimi ittirerek ders çalışmaya çalışıyorum. Pek de düzgün çalışmıyorum aslında. Kazanamamaktan korkuyorum. Böyle değersiz, ezik, küçücük hissediyorum. Aslında ne hissettiğimi de bilmiyorum ama boğulacak gibi oluyorum. Bir yandan tekrar eski korkunç depresif günlerime dönmekten korkuyorum. Kafamın içinde çalışan bir buldozer var sanki.
Böyle işte.
Okuduğunuz için çok teşekkür ederim.
Misss miss miss ben var ya seni ısırmak istiyorumŞimdi canım konu sahibesi BİLSEMe girdim diyorsun o zaman kafan çalışıypr, potansiyelin hayli yüksek. Senin hayatını ailen rezil ediyor. babam merdivene iple bağladı diyorsun, baban hasta ve manyak net şekilde.Annen de normal değil, baban da normal değil bunlar nasıl insan yahu bu ne??
Konuya gelelim ruh halinin bozulması normal, intihara kalkıştım diyorsun ondan sonra bedenen ve ruhen kötü olman ve akabinde b.k gibi bir sınav geçirmen normal.
Benim tavsiyem biraz ailenden uzaklaşman. Tatile yöresinden yaşayan akrabanın yanı olur, gençlik kampı olur, otel tatili olur şöyle 1 ay git dağıt eğlen dersti işti güçtü boşver bomba gibi dön derslere. Bu kafayla bu ruh haliyle çalışamazsın ki konstantre olamazsın. Ailen madem hayatını bk etti bir zahmet parayı vermeyi de bilsinler.
Bu arada psikiyatriyi boşver bence çok tüketici bir dal. Madem beynin çalışıyor cerrahi ya da onkoloji yapabilirsin.
Ne güzel anlatmışsınız, teşekkür ederim. Önerilerinizi dikkate alacağımEbevenylerinizin bu sekil davranmasının sebebi onların kendi ebeveynlerinden kaynaklı bir durum. Yetistigi ortamı görünce asla kızamazsın bir insana. Kimin meslegi ne olursa olsun anne babasından ne görüyorsa o sekile bürünüyor. Acı ama gercek, bu gercek tüm psikoloji kitaplarındada yazar bilirsiniz.
Her sey geciyor.. her sey ama ebeveynlerin sergiledigi travmalar asla gecmiyor. Belki bir nebze olsun terapiler esliginde uzaklasılıyor ama ister istemez akla düsüyor. Yasadıklarınızdan ve konulan teshislerden yola cıkarak hem ruhsal, hem bedensel, hem zihinsel rahatlayabileceginiz aktivitelere ihtiyacınız olacak sizin. Şuna dikkat ettim her kelimenizde “korkuyorum” yazıyor. Koca bir korku icindesiniz, düsünceleriniz sizi yiyip bitiriyor biliyorum ama imkanınız varsa eger ve ilginizi cekiyorsa cekim yasasıyla alakalı kitaplar okuyun derim. Neyi anarsanız, neyi söylerseniz, neyi düsünürseniz onu yasarsınız. Eger bir seyi gercekten cok istiyorsanız dilinizin ucunu gectim aklınızın icinde bile “korkuyorum” diye bi kelime asla asılı kalmamalı. Ruhunuzu resetlemek icin yoga dersleri alabilirsiniz, yoga kitapları okuyabilirsiniz. Cünkü ancak kendinizi kendiniz degistirirsiniz. Beyninizin, düsüncelerinizin, zihninizin mimari sizsiniz eger gelecekteki hayallerinizin gerceklesmesini istiyorsanız asla lügatinizda “korkuyorum, yapamıyorum” diye bir sey olmayacak, olmamalı.
Koca bir yol var önünüzde... o koca yolu kücük sakin bir müzik esliginde bir düsünün gökyüzüne bakarak, kendinizi sorgulamalısınız. Tutkularınızın pesinden gitmelisiniz, beyninizdeki kodların üstüne renkler cekebilirsiniz. Renkler olmasa o kodların harflerin kelimelerin yerlerini degistirebilirsiniz, yani o kodları tam yok edemeseniz bile değistirmek, ezmek, silmek icin alternatifler var. Sizde bitiyor, istemekte bitiyor.
Kütüphanede çalışmayı birkaç kişi daha önerdi, gerçekten iyi bir fikir ama ben her gün kütüphaneye gitmek için izin alamam. Haftada bir ancak. Benim de en büyük hayalim kendi ayaklarım üzerinde durmak ve kendi düzenimi kurmak. Umarım gerçekleştirebilirim. Teşekkür ederim mesajınız için.Dilerim istedigin universite ve istedigin bolumu kazanirsin. Universiteyi kazaninca belki ailenden uzaklasirsan ruh sagligina ve kendini toparlamana da iyi gelebilir.
Ogrenci degilim diye dusunme. Sen hala ogrencisin. Ikinci defa sinava hazirlanan ilk ogrenci de sen degilsin. Tavsiyem motive olmak icin calismalarini kutuphanede yapman. Mumkunse bir kursa git. Kurs da motivasyonunu saglar, hem de konulari kursun mufredatina gore takip edip calisirsin.
Malesef aile secimi yapamiyoruz ama sen kendini degistirebilirsin yani universitedeyken ailenden biraz uzaklasman daha kolay toparlanmani saglayabilir ve ileride bir gun kendi ayaklarinin uzerinde durmaya basladiginda da kendine ayri bir duzen kurmani tavsiye ederim.
Çok güzel yazmışsınız teşekkür ederimCanım diyeceğim çünkü cansın.
Çoğu şeyi yazmış bacılar her biri altın değerinde bilgiler canım her biri kulağa küpe edilesi cinsten.
Hayat öyle bir han ki karşımıza olumlu olumsuz her türlü sürpriz çıkabiliyor. De bana çeşmeye götürdüğün testi hep dolu gelir mi? Gelmez. Ayağın taşa takılır testi kırılır. Sadece bunun bilincinde olmak lazim.
Lise zamanindaki buhranlı anındaki intihar girişimi.. Unutma ki Allah/ Tanrı kuluna nefesi sayıyla vermiş. Var hepimizin bir son kullanma tarihi yani. Kacisimiz yok.
Böyle olaylar insanı kamçılar ki öyle olmuş
Bu sınav hayatimizin sinavi degil bunu da yaz bi kenara. Iş olmazsa aş olmaz bu yüzden üniversite gerekli mi? Kimisine göre evet, kimisi ise kısa yoldan ticarete atılır. Tercihtir gördün mü?
Doktor olmak istedigini yazmıştın geyikte laflarken. Gönlüne göre olsun her şey. Vee miss ablani dinle, bölümünde değişiklik yap.
Teşekkür ederim, sarılmış kadar oldunuzSana kocaman sarılmak istedim
depresyon ve özellikle anksiyeteyi cok iyi bilirim, ama iste sebepsiz olmuyor bunlar. Cok güclüsün bunu unutma, bütün bunlara katlanabilmek herkesin yapabilecegi birsey degil.