- 3 Şubat 2018
- 25.285
- 108.872
Bak canim caliskansin, akillisin. Ilk önce kendini kurtarman lazim. Senin elinde güc olmadiktan sonra kimseye yardim edemezsin. Annen kendi hayatinin sorumlulugunu almali. Gerekiyorsa bosansin nakafasini alsin, evinden hakkini alsin öyle.Bakın altını çiziyorum, maddiyat kaynağım hiçbir zaman ailem olmadı. On altı yıl okudum, kimse elime bir silgi dahi tutuşturmadı. Çeşitli sınavlara girdim, eşek gibi çalıştım, birinci oldum ve bu sayede burs aldım. Evet, ikinci lisansı okumak istedim, istiyorum çünkü kendi seçimim olmayan bir meslek ilaç içip staja gitmeme neden olacak kadar hasar bırakıyor bende. Ayriyeten evde oturayım okuyayım diye düşünmedim. Kpss ve üniversite sınav konuları aynı ekstradan mat2 ve edebiyat çalışırım diye düşündüm. Netlerim istediğim bölüme girebilecek seviyeye ulaşamayınca son aylarda sadece Kpss için çalıştıcm. Bu yıl hem atanıp hem ikinci lisansa başlarım diye düşünüyordum, dediğim gibi netlerim planladığım gibi olmadı.
Sorgusuz sualsiz her konuya inanmam mı gerekiyor?Bu koyunluktur sadece.Bir şeyi sormak sorgulamak ki usulünce hem de ne vakittir kişiyi yalancı durumuna sokmak oldu.Memur işini yapmadı mı şikayet edersiniz.insanların şuurunu sorgulamadan önce kendi şuurunuzu kontrol edin,yerinde mi diye...hiç bir memur öyle yorum yapmaz derken yalancılıkla suçlamış oluyorsunuz konu sahibini...muhalefet etmek için yazıyorsunuz,destek olayım yada bir bilgim varsa paylaşayım diye değil
Ayrıca neyi neden niçin yazdığımin sorgusu ,suali ne vakittir size vazife veya başkalarına?insanların şuurunu sorgulamadan önce kendi şuurunuzu kontrol edin,yerinde mi diye...hiç bir memur öyle yorum yapmaz derken yalancılıkla suçlamış oluyorsunuz konu sahibini...muhalefet etmek için yazıyorsunuz,destek olayım yada bir bilgim varsa paylaşayım diye değil
hiçbir şey yapmazsan kendini de kurtaramayacaksın. bence kpss falan yalan bu evde, gir bir işe bir an önce çık git o evden. annene de bakman mümkün değil gibi asgari ücretle ama yapacak bir şey yok maalesef.Benim uzaklaşma planım hazırdı. Sınavdan sonra atanamasam bile özel hastane lojmanında kalırım diyordum. Şimdi böyle oldu. Her gelen geçen annenizi sokağa atacak haliniz yok minvalinde konuşuyor. Başım tuttu berbat haldeyim iki saat hemşire maaşıyla koca koca insanlara bakmamı nasıl beklersiniz diye sorgulayamıyorum da.
Emniyet müdürü böyle savunmaz. Helal olsun.Nasıl 10 saat sonra geldiler hemen geldikleri söyleniyor.Ayrica hiçbir memur öyle bir yorum yapmaz.
İnsan çıkmazda olunca öleyim daha iyi diyor ama sadece sen yaşamıyorsun işte ailen var. Bu günleri de atlatacaksınız elbet önemli olan bunu sağ salim atlatmak. Babanız bunları telefonda arayarak mı söylüyor yoksa mesaj mı atıyor? Birde o geldiğinde ya da karşılaştığınızda ses video kaydına alın derim. Evet normal şartlarda yasak ama canımız tehlikedeykende hakim bey öldürüyordu beni ama olsun ben yasakları dinlerim her zaman sorun değil mi diyeceğim. Babanızı tamamen engelleyin hatta hatta numaranızı hepiniz değiştirin derim. Ve ev içinde uğraşırken sadece avukatınız uğraşsın siz muhattap olmayın kendisiyle. Aslında hepiniz çalışsanız gerçekten iyi geçinirsiniz sadece sizin maaşınız evet zorlar haklı olarak. Ama sizden hiç haber almaması daha sağlıklı olur sizin için. Bende üvey babamdan çok çekiyorum bakalım ne zaman kurtulucam kendisinden. Adam kez kalp krizi geçirdi kez beyin kanaması yok ölmüyor ama bize kan kusuturuyor o süre zarfında..... Allah sonumuzu hayretsin.Öncelikle belki hatırlayanlar vardır, aşağıya linkini bıraktığım konu benim önceki konum.
Babamı sevmemekte kesinlikle haklıyım, peki ya annemi sevmemekte de haklı değil miyim?
Son aylarda derslere yüklenip, Kpss'ye girip bambaşka bir şehirde tek başıma 1+1 evimde yeni bir hayat kurma planları yaparken yine hevesim kursağımda kaldı lanet olsun ki. İki gün önce babam(olayları anlatırken kişiler karışmasın diye baba diyorum, normalde şerefsiz diye bahsederim) , annemi aradı ve acil notere gidip imza atması gerektiğini söyledi. Annem sorguladığında ise "Bir misafir var, çok sorgulama. Gel imza at." tarzında yanıt verdi. Annem de haklı olarak gitmeyeceğini söyledi. Önceki konularda uzun uzun bahsetmiştim zaten kendisi güvenilmez, öz karısını çocuklarını dolandırabilecek kadar aşağılık biridir. "Gelmiyorsan, sizi öldürmeye geliyorum o zaman." diye bir şey söyleyip telefonu kapattı.
Böyle olunca ben de "Kalkın, karakola gidelim." dedim. Alelacele hazırlandık, aşağı iniyorduk ki binadan çıkmamıza bir merdiven kala gelip önümüzü kesti. Anneme vurmaya çalıştı. Daha önceden de uğradığım şiddeti annem seyirci gibi izlediği için kendisini pek sevmediğimi söylemiştim o konuda. Lakin ben onun gibi sinema filmi seyreder gibi bakamadım. Araya girdim. "Anneme vuramazsın." falan dedim. O da çok bir şey yapamadı ama itiş kakış oldu ve annemden anahtarı alıp eve çıktı.
Sonrasında ben de hem KADES'e bastım hem de polisi aradım. Sağ olsunlar on saat sonra geldiler. O ara biz binanın az ilerisinde bekliyoruz. Çünkü bize gidip evi yakacağım tarzı şeyler de söyledi.
Neyse polis geldi. Eve çıktı. Başta bize attığı yalanlardan atmaya başladı. Sonra bir anda "Benim nikahlı karıma kimse karışamaz." diye bağırdı. Meğerse Özbek bir kadını getirecekmiş ama bizde kalacak, biz giderlerini karşılayacağız diye hem annemin hem de onun notere gidip imza vermesi gerekiyormuş. Kadın ülkeye girebilsin ve kalabilsin diye. Yani devlete yük olmayacağının taahhütü gibi.
Bu arada imam nikahı ifadesi tamamen polise dindar görünme çabası. Çünkü daha önceki konularda da bahsetmiştim. Kendisi pis işlerle uğraşır. Konuşmalarından anladığımız baya bu kadın ticareti olaylarının içerisinde yer aldığı yönünde. Yani imamın gidip fuhuşhanede bunlara nikah kıydığını zannetmiyorum. Şerefsizliğine kılıf buluyor işte. Fuhuşa böyle şeyler karıştırınca masum görünüyor gözlerinde sanırsam.
Neyse, polis ile aşağı indik. "Adamın kendi evi, biz bir şey yapamayız." tarzı konuştular. Ben orada bahsediyorum. "Bu nasıl rezillik? Metreslerinden birini ülkede tutmak için resmi nikahlı karısını kandırıp imza almaya çalışıyor." falan diye . Oradan bir polisi memuru da "Bizim törelerimizde çok eşlilik var." diye bir şeyler zırvalamaya başladı. Zaten orada bir kötü oldum. Biz canımızı kimlere emanet ediyoruz diye. Tamam görev tanımında yoksa karışmıyorum de sus bari. Çağ öncesi şeyleri savunmanın da bir manası yok. Zaten on saat sonra gelmişsiniz. Bir de yolda arıyorlar, hangi bina diye. Yani farz edelim ki ölüm aşamasında ben butona bastım. Ölürken sana adres tarifi mi yapacağım? Konum açık ya zaten bu uygulama bunun için yok mu?
Neyse, annemleri aldım ve şubeye gittik. Vücudunda darp izi olmadığı ve herhangi bir tehdit mesajı falan olmadığı için şikayetçi olmamış ama uzaklaştırma talebinde bulundu. Uzaklaştırma hâlâ çıkmadı bu arada.
Şu an amcamlardayız. O gün evden nasıl kaçtıysak o kıyafetler var üzerimizde. Ne olacak hiç bilmiyorum. Baba kişisi anlaşmalı boşanalım ama ev bende kalacak, çocuklar gelip evde yaşasınlar diyor. Sorabilir miyim ben veya iki kız kardeşim böyle bir pislikle nasıl yalnız kalabiliriz? Böyleleri sıkışınca karısını, kızlarını da satmazlar mı? Evi almak istesek buradan sağ olsun bir avukat hanıma sormuştum söyledi evin hepsini almamız mümkün değilmiş. Annem hayatında hiç çalışmamış ve çalışması gündeme dahi gelmiyor. İnsanlarla konuşuyor, kızın atanırsa onunla gidersin diye tonla fikir ortaya atılıyor. Geçmişte yaşadıklarımızı, onları sevmememi, istemememi her şeyi bir kenara koyuyorum, her şey güllük gülistanlık olsaydı bile ben üç kişinin maddi ve manevi sorumluluğunu nasıl üzerime alabilirim ki bir hemşire maaşıyla? Gerçekten eskisi gibi yine şuradan atlasam nasıl olur diye intihara meyilli şeyler düşünmeye başladım. Ne yapacağım hiç bilmiyorum.
Bakın özel hastane çok düşük maaş veriyor. O maaşla ev dahi kiralayamazsınız. Sn azından Kpss 'ye girip puan yapmak istedim. Bir iki ay kala bu kadar
Bakın, ben Kpss 'ye hazırlanmaya başladığımda evet kötülerdi ama bu kadar da işin bataklık boyutunda değildi babam. Eşeğimi sağlama bağlamak istedim. Yıllarca idare ettim onları işimi çıkartana kadar bir müddet daha idare ederim diye düşündüm. Sınava bir iki ay kala bu olaylara gireceğini, kalkıp kadınlar üzerinden bu işleri döndüreceğini, bizi polislik yapacağını nereden bilebilirdim ki? Ayriyeten özel hastane maaşları evden ayrılabileceğiniz kadar değil. Maaşla apart odası anca tutulur. Kaldı ki orada annem yerine siz de olsanız yine araya girerdim. Bir kadının zorla imzasının alınması, tehdit edilmesi, şiddete uğraması insanlığımı harekete geçiriyor elimde değil. Evet anne olarak onun bizleri ve kendini koruması gerekiyor ama hep bekliyor, bekliyor, sadece bekliyor...
Hiç bir memur öyle demez derken de siz de konu sahibinde kasıt aramış olmuyor musunuz ?Sorgusuz sualsiz her konuya inanmam mı gerekiyor?Bu koyunluktur sadece.Bir şeyi sormak sorgulamak ki usulünce hem de ne vakittir kişiyi yalancı durumuna sokmak oldu.Memur işini yapmadı mı şikayet edersiniz.
Kime şikayet ediliyor?Şikayet edin memuru o zaman.
OlmuyorumHiç bir memur öyle demez derken de siz de konu sahibinde kasıt aramış olmuyor musunuz ?
Sanki Türkiye’de tüm birimler düzgün çalışıyor da
Mualla vb ile komşuluk ilişkileriniz epey gelişkin demek tespit hemen oradan geldiğine göre.Zira kişi kendinden bilirmiş herşeyi.Siz her haberi elalemden mı alıyorsunuz da millete üstünüze vazife değilken saldiriyorsunuz.Emniyet müdürü böyle savunmaz. Helal olsun.
Kim söylüyor hemen geldiklerini komşun Mualla teyze mi ?
Bunu bilmiyor musunuz?Kime şikayet ediliyor?
Emniyet müdürü böyle savunmaz. Helal olsun.
Kim söylüyor hemen geldiklerini komşun Mualla teyze mi ?
Hiç bir memur öyle demez derken de siz de konu sahibinde kasıt aramış olmuyor musunuz ?
Sanki Türkiye’de tüm birimler düzgün çalışıyor da
Şöyle söyleyeyim, polislerin yanında bize "Bu yaptıklarınızı yanınıza bırakmam, haberiniz olsun. Bedeli olacak." dedi. Polise söyledim sizin önünüzde bizi tehdit ediyor, önemi yok mu diye. Aynı şeyleri söylediler. Annenin şikayetçi olması lazım ama hastaneye rapor almaya gidecek vücudunda bir şey yok, bizim yetkimiz bu kadar, şunu yapamıyoruz, bunu yapamıyoruz falan filan. Tamam dizi filmlerdeki gibi gözü kara polis figürü beklemiyorum ben de biliyorum yapacakları yapamayacakları var. Ama çoluk çocuktu yani bildiğiniz. Bana "Okumuşsun, bak güzel konuşan eğitimli dik bir kızsın. Annene bakamıyor musun?" diye sordu. Teşekkürler, sizi bunu sorgulayın diye çağırmıştık zaten. Ayriyeten kimi, kime şikayet edebilirim ki yani? Daha önceden işini yapmayan ya da yanlış yapan birkaç kamu görevlisi olmuştu mesela. Ama şikayet et, istediğin yere yaz hiçbir şey olmuyor. Ya adam çok eşlilik töremizde var diyor, bu kişi beni nasıl korusun? Şikayet ettiğim baba kişi ile aynı kafada yani.Kime şikayet ediliyor?
Emniyet müdürü böyle savunmaz. Helal olsun.
Kim söylüyor hemen geldiklerini komşun Mualla teyze mi ?
İkili ilişkilerde sizden daha iyi olduğuma eminim. Komşuluk ilişkilerimde epey gelişkin. Ama benim için referans Mualla teyzeden ibaret olmaz. Size de tavsiye ederimMualla vb ile komşuluk ilişkileriniz epey gelişkin demek tespit hemen oradan geldiğine göre.Zira kişi kendinden bilirmiş herşeyi.Siz her haberi elalemden mı alıyorsunuz da millete üstünüze vazife değilken saldiriyorsunuz.
İsterseniz MaviMasa pardon @Bluegitar’a şikayette bulunabilirsiniz. Emsal bir durum olabilir onun İçinBizim eve hırsız girdiğinde gayette bir saat sonra gelip, “amaan hiç şikayetçi olmayın zaten bunlar içeride yatıp yatıp çıkıyor uğraşmaya değmez “ diyip gitmişlerdi.
Ben şimdi çalışmaya başlasam ömrüm yeterse ve emeklilik gibi bir niyetim varsa 46 zaten en çok çalışmak gereken yaşlar. Muhtemelen hepimiz o yaşlarda eşek gibi çalışıyor olacağız. Ama gel anneme sor, 90 yaşındaymış gibi tribe giriyor. Ben zaten üzerime yük alamayacağımı aylardır, yıllardır söylüyorum. Hatta doğrusu aşağılayıcı dahi konuşuyorum bana dair bir istekleri, beklentileri olmasın diye. Ama gel gör ki anlamıyor, anlamak istemiyor. Biraz çevrenin de etkisi var. Ya hepsi hep bir ağızdan annemin çok çektiği ama benim onu kurtaracağım noktasında bir ağız birliğin varmışlar, fikrim sorulmuyor. Ortadan kaybolsam dünyanın en hayırsız, gaddar, kötüsü olacağım onların gözünde. Onların gözü de umrumda değil gözleri çıksın. Ama bunlar bırakmıyor, bırakmaz kolay kolay yakamı.Anneniz 46 yaşındaydı sanırım, çok genç bir yaş yani elden ayaktan düşmüş olsa çalışmaması haklı derdim ama insanlar koskoca evleri temizliyor annenizden de yaşlılar hem. Babadan kurtulmanız anneye bağlı ama o da laf anlamıyor sanırım, yani koskoca insanlar kendi hayatlarını düşünmemişler, anneniz boşanmamış siz bu yükü bütün bir ömür çekecek misiniz niyetiniz bu mu? Bence kendinizi kurtarmaya bakın.