- 3 Mart 2016
- 18.150
- 76.557
Konunu bir süre okumada bıraktım, yorum yapmak istemedim ama yine de yazacağım, darılmaca gücenmece yok tamam mı?
Öncelikle alkollü araç kullanılmaması gerektiğini acı bir şekilde tecrübe ettiniz, şu hayatta "Eh napalım bi kere olmuş" deyip de geçiştiremeyeceğim bazı şeyler var ve alkollü araç kullanmak da bunlardan birisi. Sebebi bana kalsın.
Bunun haricinde; saç dediğin nedir ki? Zamanla uzar sadece biraz rahat bırak şu dönemde boyayla bilmem ne ile uğraşma, şükür ki daha ters bir durumla karşılaşıp kafa derini kaybetmemişsin. Bunu bu kadar rahat yazıyor olmam da saçlarını kaybetmenin nasıl bir his olduğunu biliyor olmam. Yüksek stres yüzünden saçlarımı döktüğümü bilirim, bir gün yine duşa girdiğimde saçlarımı tararken, tarakta kalanlara bakarak "Bu kadarı normal değil" dediğimi ve elimi enseme attığımda saçlarımın sökülüp geldiğini hatırlarım. Üstelik doktor en fazla enseye kortizon bazlı bir iğne yapabileceğini ve bunun ancak yarı yarıya etkili olabileceğini söylemişti. Çok korkmuştum itmearya çünkü geri çıkma garantisi yoktu ve dökülmeye devam ediyorlardı.
O dönemde umursamamayı öğrettim kendime, "Rengarenk peruklarım olur, artık eskisi gibi değil, daha doğal yapıyorlar" vb. diyerek teselli verdiğimi. İşe giderken kalan saçlarımla, dökülenleri gizlemeye çalışmamamı, saç bantları takmamı vb. çırpınışları... Saç önemli, haklısın ama inan bana büyük bir dert değil "Çıkabilecek-uzayabilecek" ümide sahip iken.
Sonra yüzde ellilik şans ile uğraşamam, yaptırmıyorum iğneyi, stresle baş etmeyi öğrenmedikçe dökülmeye devam edecek nasıl olsa, önce kendimi yenmeliyim dedim ve her şeyi sallamaya başladım. 3 ay demedi, saçlarım çıkmaya başladı. Doktorun "Hiç çıkmayabilir" dediği saçlar... Şimdi de uzadılar.
18 yaşında bir kızın, "Kolunun bacağının kopmadığına şükür et" tipi yaklaşımlarla teselli bulmakta zorlanacağını biliyorum, çünkü senin yaşlarındayken de farklı problemleri tecrübe ettim ve "Neden ben?!" diye defalarca sormuşluğum vardır. Ama bu bir süreç; şanslısın ki geri dönüşü olan bir süreç. Sadece biraz sabra ihtiyacın var.
Bunun haricinde ise kazanın şokunu hala yaşamakta olduğunu ve bu ani değişim karşısında kendini net anlayamayacak kadar hırpalandığını düşünüyorum. Bunun için bir uzman desteğine hayır deme lütfen, daha kolay aşmanı sağlayacaktır.
Yüzündeki yaralar da kapanır, dert etme genceciksin, hücrelerin kıpır kıpır. Sağlıklı beslen, doktorunun tavsiyesi kremleri kullan vs.. hiçbir şeyin kalmaz, ancak sen görürsün çok yakından bakarsan.
Bir daha da lütfen alkollü araç kullanmayın tamam mı? Ölebilirdin, artık engelli biri olabilirdin... Daha da kötüsü bir masumun hayatına mal olabilirdiniz. Ve daha neler neler... Bu tecrübeyi hiç ama hiç unutma ve bir başka kızın saçlarının kesilmesine, kollarının kesilmesine, bacaklarının kesilmesine vs sebep olmamak için alkollü araç kullanma-kullandırma.
Öncelikle alkollü araç kullanılmaması gerektiğini acı bir şekilde tecrübe ettiniz, şu hayatta "Eh napalım bi kere olmuş" deyip de geçiştiremeyeceğim bazı şeyler var ve alkollü araç kullanmak da bunlardan birisi. Sebebi bana kalsın.
Bunun haricinde; saç dediğin nedir ki? Zamanla uzar sadece biraz rahat bırak şu dönemde boyayla bilmem ne ile uğraşma, şükür ki daha ters bir durumla karşılaşıp kafa derini kaybetmemişsin. Bunu bu kadar rahat yazıyor olmam da saçlarını kaybetmenin nasıl bir his olduğunu biliyor olmam. Yüksek stres yüzünden saçlarımı döktüğümü bilirim, bir gün yine duşa girdiğimde saçlarımı tararken, tarakta kalanlara bakarak "Bu kadarı normal değil" dediğimi ve elimi enseme attığımda saçlarımın sökülüp geldiğini hatırlarım. Üstelik doktor en fazla enseye kortizon bazlı bir iğne yapabileceğini ve bunun ancak yarı yarıya etkili olabileceğini söylemişti. Çok korkmuştum itmearya çünkü geri çıkma garantisi yoktu ve dökülmeye devam ediyorlardı.
O dönemde umursamamayı öğrettim kendime, "Rengarenk peruklarım olur, artık eskisi gibi değil, daha doğal yapıyorlar" vb. diyerek teselli verdiğimi. İşe giderken kalan saçlarımla, dökülenleri gizlemeye çalışmamamı, saç bantları takmamı vb. çırpınışları... Saç önemli, haklısın ama inan bana büyük bir dert değil "Çıkabilecek-uzayabilecek" ümide sahip iken.
Sonra yüzde ellilik şans ile uğraşamam, yaptırmıyorum iğneyi, stresle baş etmeyi öğrenmedikçe dökülmeye devam edecek nasıl olsa, önce kendimi yenmeliyim dedim ve her şeyi sallamaya başladım. 3 ay demedi, saçlarım çıkmaya başladı. Doktorun "Hiç çıkmayabilir" dediği saçlar... Şimdi de uzadılar.
18 yaşında bir kızın, "Kolunun bacağının kopmadığına şükür et" tipi yaklaşımlarla teselli bulmakta zorlanacağını biliyorum, çünkü senin yaşlarındayken de farklı problemleri tecrübe ettim ve "Neden ben?!" diye defalarca sormuşluğum vardır. Ama bu bir süreç; şanslısın ki geri dönüşü olan bir süreç. Sadece biraz sabra ihtiyacın var.
Bunun haricinde ise kazanın şokunu hala yaşamakta olduğunu ve bu ani değişim karşısında kendini net anlayamayacak kadar hırpalandığını düşünüyorum. Bunun için bir uzman desteğine hayır deme lütfen, daha kolay aşmanı sağlayacaktır.
Yüzündeki yaralar da kapanır, dert etme genceciksin, hücrelerin kıpır kıpır. Sağlıklı beslen, doktorunun tavsiyesi kremleri kullan vs.. hiçbir şeyin kalmaz, ancak sen görürsün çok yakından bakarsan.
Bir daha da lütfen alkollü araç kullanmayın tamam mı? Ölebilirdin, artık engelli biri olabilirdin... Daha da kötüsü bir masumun hayatına mal olabilirdiniz. Ve daha neler neler... Bu tecrübeyi hiç ama hiç unutma ve bir başka kızın saçlarının kesilmesine, kollarının kesilmesine, bacaklarının kesilmesine vs sebep olmamak için alkollü araç kullanma-kullandırma.