Bir borç konusu da benden

Sizi kazıklayan enayi yerine koyan insanlara merhamet duymaya devam ederek en büyük hatayı yapmışsınız. İnsan olan zaten kendine yardımı dokunan insanı sömürmek için uğraşmazdı.

Yazlıktan bir komşumuz vardı, Almanya’da yaşıyorlardı, Türkiye’den iki tane yazlık ev almışlardı, biri kendilerine biri çocuklarına. Ama çocukları hiç gelmediği için evlerden biri hep boştu. O zamanlar bir gün pazara gittiklerinde Ege köylerinden birinde çok yoksul bir aileye denk gelmişler. Küçük bebekleri varmış, bebeğin acil ameliyat olması gerekiyormuş ve ailenin evi bile yokmuş. Kendi evlerini o aileye verdiler karşılıksız, bebeğin ameliyatını ve sonraki 18 sene boyunca bütün eğitim masrafını üstlendiler. Aileye sürekli maddi manevi yardımda bulundular vs. 18 yıl sonra artık Türkiye’deki yazlıklarını satmak istediler (bu sırada öbür aile kendi evlerini almış ama hala onların evinde oturmaya devam ediyordu). Evden çıkmalarını istediklerinde karı-koca sinirlenip evin her yerine bilinçli zarar vererek çıkmışlardı. Terasın zeminine boya falan dökmüşler her yere öbek öbek. Adamcağız fayansları sıfırdan yaptırmak durumunda kalmıştı evi satabilmek için. Böyle insanlar iyilikten, iyi niyetten anlamıyor işte. Yıllarca yaparsan iyisin, artık yeter dediğinde senden kötüsü olmaz. O yüzden sömürü gördüğümüz yerde yeter demeyi de bilmek lazım yoksa sonunda olan size olur maalesef.
 
Evet arkadaşlar konum cidden "yüzüğümü satıp kaynanama et pişirdim" konusuyla yarışır.

Bu şekilde alt alta yazınca ben de kendime inanamıyorum ama birileri bir şey istediğinde böyle bir kilitlenme geliyor hayır lafı ağzımdan çıkmıyor, hayır dersem çok suçlu hissediyorum sonrasında resmen fiziksel tepkiler veriyorum kalbim çarpıyor filan.

Bu içten gelerek yapılan bir iyilik iyi insan olmak filan diil bildiğin psikolojik sıkıntı. Terapi gör diyen olmuş evet görüyorum uzun süredir, ve terapi öncesinde bunlara sinirlenmiyordum bile sinirlendiğimi fark etmiyordum bile, yeni yeni tepki vermeye hayır demeye başladım.
 
Sizi kazikladigini bildiginiz halde neden devam ediyorsunuz ki paranizi dagitmaya?

Size gore cok rahat para kazaniyorum, dumduz, sehrin gobeginde otur. Yaya 5 dk mesafedeki isine git. Isini yap. Parani al. Bitti. Kimseye böyle parami sacip savurmam.

Hayir demeyi ögrenmelisiniz. Fransiz ekolünde mi egitim aldiniz? Tam bi fransiz kafasi 😐😐 kızmayin ne olur 😊

Birşey sorucam nereden anladınız? Öyle bir şey var mı? Yoksa tanışıyor muyuz ifşa mı oldum gene? :KK70: Evet hem lise hem üniversitede GS'de okudum, Fransa'da da yaşadım. Düşününce bu yaşadıklarımı sadece tek bir tek Fransız arkadaşım anlıyor köydeki. Ona göre beyaz olmaktan ve etrafımdaki insanlardan daha fazla kazanmaktan ve ayrıcalıklı bir sınıftan olmaktan ötürü utanıyormuşum ve utancımı bu şekilde bir şeyler vererek bastırmaya çalışıyormuşum. Bu davranışlarıma herkes şoke olurken sadece o sorun görmüyor "normal bir reaksiyon" filan diyor :KK70:
 
Sasirdim acikcasi cevrendeki insanlarin bu kadar rahatca borc isteyebilmesine. Acaba genel olarak fazla naif mi gorunuyorsun disaridan? Benden kimse borc isteyemedi bugune kadar, laf arasinda hep aile harici borc almam da vermem de derim zaten, ondan mi bilmiyorum ama hani nasil surekli konu borc istenmesine geliyor onu anlayamadim ben galiba.
 
olayda hayır demen gereken bir şey dahi göremedim desem

yani tayinin çıkmış gidiyorsun

hani kadını bu yaptıklarından kaynaklı bıraksan da vicdan yapsan bir nebze de gidiyorsun

yerime gelen çalışır seninle der geçerim

arkadaşlarına dair yorumumu aylar önce yaptım

koca koca insanlarsınız bu mıç mıç arkadaş muhabbetlerini kmlerce öteden yapma diye, lisede kalmış o muhabbetler

ev sahibine gelince o eşyaları getiremeyeceğini düşünerek çakallık yapıyor, eşyaları ver bu ayın kirasını verme

Tr de ev kurma hususunda yorum yapmayacağım

sonuçta kiran asla 1000 dolar olmayacak, villada kalmazsan

eşya vs de alırsın taksitle, hiç de dokunmaz zira bildiğim akdarı ile burada da maaşlar dolar olacak

hatta bana kalırsa araba dahi alabilirsin ki kimse borç vs istemesin, araba aldım ödüyorum modu olur

Yok kankim Türkiye'de TL kazanacağım ve maaşım biraz düşecek bu yüzden ama pozisyon olarak yine de daha iyi bir pozisyon. İlişkilerin vıcık vıcıklığına katılıyorum eskisikadar yazmıyorum ama artık.
 
Sasirdim acikcasi cevrendeki insanlarin bu kadar rahatca borc isteyebilmesine. Acaba genel olarak fazla naif mi gorunuyorsun disaridan? Benden kimse borc isteyemedi bugune kadar, laf arasinda hep aile harici borc almam da vermem de derim zaten, ondan mi bilmiyorum ama hani nasil surekli konu borc istenmesine geliyor onu anlayamadim ben galiba.

Dışardan çok çocuksu, saf, aşırı dalgın ve biraz salak göründüğüme dair yorumlar aldım daha önce. Benden de eskiden kimse istemezdi ama son 3 senede birden bu çıktı başıma, çok yeni bir durum benim için...
 
İnsanlar iyi niyetli olmadığı için sizin iyi niyetiniz onlara saflık aptallık gibi görünüyor. Hiçbirşeyin farkında olmadığınızı sanıyorlar galiba. Ve sizde karşınızdakinin tutumuna göre hareket etmek yerine herkese eşit herkese iyi yaklaşmaya çalışıyorsunuz. Maalesef yaşadığımız dönemde insanlar ilk önce kendini düşünmeye mecbur bırakıyor. İyiliği hak etmiyor bir çoğu. Hayır demezseniz devamlı sömürürler. Vallahi size çok kızdım. Yardıma gelen kadın size ne kadar dürüst yaklaşmış ortada. İşten çıkarmayarak fazlasıyla iyilik yapmışsınız. Yüzü kızarmadan birde şimdi yardım istiyor. Zamanında kopardıklarına saysın. Çocuğu da size güvenerek yapmadı eminim. Yakın arkadaşınıza gelince, para varken iyi yokken çirkef dostum olacağına hiç olmasın. Taşınacakmışsınız eşyanızı imkanınız varsa götürün yoksa satın kimseye de emek emek aldığınız malınızı heba etmeyin. Ev sahibi size kirada üç kuruş yardımcı oldu mu ki sizden birde malınızı istiyor. Böyle insanları hayatınızdan çıkarıp kendiniz için yaşamayı deneyin. İnanın çok mutlu olacaksınız
 
Siz yardımcınız olacak o kadına fazlasıyla müsemma göstermişsiniz.Lütfen yeter.Üzgünüm ama baya yüzsüzmüş de.Bu zamana kadar yapılanlara saysın.

Diğerine söyleyecek laf bile bulamıyorum.Bi de arkadaş olacak güya.

En önemlisi hayır demeyi öğrenin.Yoksa bu hayatta daha çok üzülürsünüz.
 
Merhaba arkadaşlar açılmış konuya sürekli yorum yaptığımı fark edip kendi konumu açayım bari dedim.

Yaklaşık 3 senedir Doğu Afrika'da izole bir köyde mülteci kampında çalışıyorum. Gönüllü statüsündeyim ve maaşım çok fazla değil. Dolar üzerinden kazandığımız için TLye çevirirsek evet iyi bir para ama burası çok pahalı şöyle söyleyeyim. Kurumun güvenlik oturmamıza izin verdiği beş altı tane ev var köyde. Ve paragöz ev sahipleri yüzünden expatlere verilen bu evlerin kirası 700 dolardan başlıyor. Elektrik su masrafları Türkiye'nin kaç katı bilmiyorum. Korona döneminde otobüsler yasaklandı. En zaruri ihtiyaçlar için başkente gitsen özel arabalar 200 dolara götürüyor. Türkiye'ye yılda bir gidiyorum bilet 1000 dolar. Ve hayatım çok zor. İşim de zor.

Neyse ki Türkiye'de aynı mülteci kurumunda Güneydoğu illerimizden birinde işe girdim. Mart başında ülkeyi terk edeceğim. Şu an birkaç gün izin aldım toparlanmak için. Taşınacağım ilde ofise yakın oturmak istiyorumçünkü pandemide toplu taşıma kullanmak istemiyorum. Ofise yakın evler çok pahalı çünkü anladığım kadarıyla şehrin biraz ciks bir yerinde ofis. Eşyaları filan da sıfırdan almam lazım beyaz eşyalar çok pahalı.

Benim sorunum şu ki bu ülkede herkes benden sürekli borç istedi beyaz olduğum için. Ve ben de herkese verdim. Yetmedi Türkiye'deki arkadaşlarım da habire istedi, dolarla kazandığım için. Ve ben mülteci kampında tecavüze uğrayan insanlarla çalışarak eşşek gibi travmatize ola ola kazandığım parayı ona buna yedirdim. Şu an ev taşıyacak param yok.

En son mesela şu oldu. Bu köyde çamaşır makinesi yok ve haftada iki defa yarım gün çamaşır yıkayan ve evi temizleyen bir yardımcı hanım geliyor evime. Bu hanım bana köyde temizlik için normalde verilen fiyatın 3 katını söylemiş. Ve ben bunu fark ettiğimde parayı azaltmadım veya kadına artık gelme diyemedim çünkü emek sömüren pozisyonuna düşmek istemedim. Bu arada arada bana su filan da alıyordu, 3400 frank olan fiyatı bana sürekli 10 bin frank diye söylemiş. Bunu da bana ofisin evde görevlendiği güvenlik görevlisi kadın söyledi, "Seni çok seviyorum ve bu kadının sana yalan söylemesini istemiyorum bunu bilmen lazım" yazmış Whatsapptan. Bunu öğrendiğimde çok kızdım ama sadece öğrendiğimi söyledim, işten çıkaramadım çünkü hamileydi. Bu arada evlendiğinde bir sürü para verdim, evlilik hediyesi aldım. Bebek beklediğini öğrendiğimde bir sürü bebek eşyası getirdim Türkiye'den onun için. Maaşımdan avans istiyorum kocam pandemi sebebiyle işten çıkarıldı dedi bir sürü para verdim avans diye hiçbir garantim olmadığı halde. Pandemide uzun süre hiç gelmedi çamaşırlarımı kendim yıkadım yine de maaşını yatırdım mağdur olmasın diye. Hamile kalınca "emin misin çalışabilir miymişsin doktor ne dedi, bak gelmeyebilirsin hiç sorun değil" diye yüz kere sordum. Ama o karşılık olarak bana yalan söyleyip benden para koparmaya devam etmiş. Bebeği olacak diye göz yumdum.

Dün ülkeye döneceğimi haber verdim ağlamaya başladı. Biz ev yaptırıyoruz sen gidince ikimiz de işsiz kalıcaz ne olur gitmeden bana yardım et dedi. Bende öyle bir para zaten yok arkadaşlar yani evet biraz biriktirdim ama dediğim gibi ancak taşınmaya yeter o da zar zor. Evet bebek arefesinde işsiz kalması kötü ama ne yapabilirim. Benim de durumum kötü. Ama her gün arıyor duygu sömürüsü yapıyor. Kendimi kötü hissediyorum.

Ev sahibim de kendi paramla aldığım eşyaları bana bırakabilir misiniz bana yardım edebilir misiniz diye darlıyor bir yandan.

Türkiye'den 20 yıllık sözde en iyi arkadaşım artık borç vermedim ve ona bu konuda birkaç laf soktum diye ortak arkadaşlarımızın olduğu Whatsapp grubunda bana "sen beni anca güreşte yenersin" "siz ailecek delisiniz" gibi mesajlar yazdı. Artık içim soğudu ona karşı da. Ha sen beni ancak güreşte yenersin dediği de şu, bir halay videosu paylaşmış birinin düğününden, manyak manyak oynuyor ben de "kanka benim koordinasyonumu da bozmuşsun" yazdım. Bu bana "sanki normalde maddi manevi çok dengedesin de" dedi. Ben de "ama damat halayında seni yenerim kabul et" yazdım, o da "sen beni anca güreşte yenersin" yazmış kötü kalpli insan. Burada kiloma atıf yapıyor. Bu kiloları yaşadığımçok büyük bir travma sonrasında aldığımı, majör depresyon hastası olduğumu, 25 kilo verdiğimi, hepsini biliyor, yine de süreklikiloma laf sokuyor. Sonra da sürekli "seni çok seviyorum, en yakın arkadaşım, ruh eşimsin" yazıyor. Böyle yazınca kendimisuçlu hissediyorum, çok zor zamanlar geçirdi o da, sabırlı ol diyorum. Ama artık kalbimde o muhabbeti hissedemiyorum malesef.

Hepsine engeli basmak istiyorum.

Aslında durum çok açık ve net ama yine de suçlu hissediyorum. Bu insanlarda mı suç yoksa bende mi? Haklıyım değil mi ya? Cevap vermek zorunda bile değilim değil mi bu insanlara?
Konuyu tam okuyamadım. Ben de kim ne borc isterse verenlerdendim. Yani Ailemde tek memur benim. Diğerleri sıkıssa yardıma kosmayı görev bilmistim. Artık enistelerim bile utanmadan benden para isteme cesaretinde bulundular. Ama artık hayır demeyi öğrendim. Ayrıca kendimi borc altına sokup kimseye yardım etmemeye basladım :) en azından elimde yok diyebiliyorum. Yani aylık 500 bin lirayı cevreme dağıtıyordum düsünün. Aileniz dahi olsa borc vermeyin bence. Verince de istemeyi bilin ben öyle yapıyorum artık
 
Dışardan çok çocuksu, saf, aşırı dalgın ve biraz salak göründüğüme dair yorumlar aldım daha önce. Benden de eskiden kimse istemezdi ama son 3 senede birden bu çıktı başıma, çok yeni bir durum benim için...
ikincil travma durumu yasiyor olmaniz da sizi iyice diger insanlara karsi borclu hissetmenize neden olmus bence.iyi egitim gormus dil bilen kendi ayaklari uzerinde duran bi kadin olarak surekli tecavuz magdurlariyla insan ticaretiyle vs. muhatap olmak sizi sahip olduklarinizdan utanmaniz ve hep bunun karsiligini odemeniz gerektigi gibi dusuncelere sevketmis bence bilincaltinizda.
 
Yok kankim Türkiye'de TL kazanacağım ve maaşım biraz düşecek bu yüzden ama pozisyon olarak yine de daha iyi bir pozisyon. İlişkilerin vıcık vıcıklığına katılıyorum eskisikadar yazmıyorum ama artık.

düşecek de sonuçta 2500 TL almayacaksın

orada aldığına göre düşebilir de o alacağın TL maaşları çoğu kişi rüyasında görmeyebilir

şimdi burada maaşını yazmayalım da

maaşının 2 birimi ile kira artı faturalar 2 birimi ile eşya taksidi ödersin sana da daha 16 birimi kalır

mesela günlük ev temizliği 200 TL burada

haftada yarım gün gelen yardımcım 400 ediyor hadi sana tüm gün gelsin ütü de yapsın 800 eder

tek kişinin yemesi içmesi çok olmaz ama tabii gideceğin şehirde bol bol kebap yenir zaten

akşama da salata yiyeyim diyebilirsin

ezine peynirini alır, açarsın rakını .......

(bak bu ikisi pahalı)
 
Hayat tecrübem; gerçekten ihtiyacı olan, ama bunu çabalayarak sömürmeden yapmaya çalışan bir insanın maddi yardım talebinde bulunmadığını, yakınmadığını öğretti. Borç istemek ayrı bir şey onu kastederek söylemiyorum.
Yardımcı kadın zaten sizin iyi niyetinizi sömürmüş. Ordan aldıklarına saysın şimdi talep ettiği yardımı. Bunu keşke bu haliyle söyleyebilseniz.
Ev sahibiniz zamanında sizden fazla kira alarak golünü atmış. Eşyalarınızı satın nakite çevirin atın cebinize.
Bahsi geçen güreşe meraklı patavatsız arkadaşınızıda uzaklaştırın hayatınızdan.
Yardım ile sömürülmeyi birbirinden ayırın.
Hayır demenin mükemmel özgürlüğünün tadına varın.
 
En buyuk kk En buyuk kk o insanlar o ortama dogmuslar ve surekli o fakirlikte cocuk sahibi olmaya devam ediyorlar.onlarin hamile kalmasinin veya basina gelenlerin sorumlusu biz degiliz.herkesin haline oturup uzulecek olursak kendi ruh sagligimizi kaybederiz.onemli olan gorevini yerine getirmek.yerine getirirken isi yokusa surmeden sinirlarini belirterek yardimci olmak.bu iste isi iste birakmak zor biliyorum.bir de o insanlarla is disi mecburi iliskileriniz de olmus ama gercekten onlarin fakirliginin sorumlusu ve cozume ulastiracak kisi siz degilsiniz.
 
Merhaba arkadaşlar açılmış konuya sürekli yorum yaptığımı fark edip kendi konumu açayım bari dedim.

Yaklaşık 3 senedir Doğu Afrika'da izole bir köyde mülteci kampında çalışıyorum. Gönüllü statüsündeyim ve maaşım çok fazla değil. Dolar üzerinden kazandığımız için TLye çevirirsek evet iyi bir para ama burası çok pahalı şöyle söyleyeyim. Kurumun güvenlik oturmamıza izin verdiği beş altı tane ev var köyde. Ve paragöz ev sahipleri yüzünden expatlere verilen bu evlerin kirası 700 dolardan başlıyor. Elektrik su masrafları Türkiye'nin kaç katı bilmiyorum. Korona döneminde otobüsler yasaklandı. En zaruri ihtiyaçlar için başkente gitsen özel arabalar 200 dolara götürüyor. Türkiye'ye yılda bir gidiyorum bilet 1000 dolar. Ve hayatım çok zor. İşim de zor.

Neyse ki Türkiye'de aynı mülteci kurumunda Güneydoğu illerimizden birinde işe girdim. Mart başında ülkeyi terk edeceğim. Şu an birkaç gün izin aldım toparlanmak için. Taşınacağım ilde ofise yakın oturmak istiyorumçünkü pandemide toplu taşıma kullanmak istemiyorum. Ofise yakın evler çok pahalı çünkü anladığım kadarıyla şehrin biraz ciks bir yerinde ofis. Eşyaları filan da sıfırdan almam lazım beyaz eşyalar çok pahalı.

Benim sorunum şu ki bu ülkede herkes benden sürekli borç istedi beyaz olduğum için. Ve ben de herkese verdim. Yetmedi Türkiye'deki arkadaşlarım da habire istedi, dolarla kazandığım için. Ve ben mülteci kampında tecavüze uğrayan insanlarla çalışarak eşşek gibi travmatize ola ola kazandığım parayı ona buna yedirdim. Şu an ev taşıyacak param yok.

En son mesela şu oldu. Bu köyde çamaşır makinesi yok ve haftada iki defa yarım gün çamaşır yıkayan ve evi temizleyen bir yardımcı hanım geliyor evime. Bu hanım bana köyde temizlik için normalde verilen fiyatın 3 katını söylemiş. Ve ben bunu fark ettiğimde parayı azaltmadım veya kadına artık gelme diyemedim çünkü emek sömüren pozisyonuna düşmek istemedim. Bu arada arada bana su filan da alıyordu, 3400 frank olan fiyatı bana sürekli 10 bin frank diye söylemiş. Bunu öğrendiğimde kızdım ama sadece öğrendiğimi söyledim, işten çıkarmadım çünkü hamileydi. Bu arada evlendi bir sürü para verdim, evlilik hediyesi aldım. Bebek beklediğini öğrendim, bir sürü bebek eşyası getirdim Türkiye'den onun için. Maaşımdan avans istiyorum kocam pandemi sebebiyle işten çıkarıldı dedi bir sürü para verdim avans diye hiçbir garantim olmadığı halde. Pandemide uzun süre hiç gelmedi çamaşırlarımı kendim yıkadım yine de maaşını yatırdım mağdur olmasın diye. Hamile kalınca "emin misin çalışabilir miymişsin doktor ne dedi, bak gelmeyebilirsin hiç sorun değil" diye yüz kere sordum. Ama o karşılık olarak bana yalan söyleyip benden para koparmaya devam etmiş. Bebeği olacak diye göz yumdum.

Dün ülkeye döneceğimi haber verdim ağlamaya başladı. Biz ev yaptırıyoruz sen gidince ikimiz de işsiz kalıcaz ne olur gitmeden bana yardım et dedi. Bende öyle bir para zaten yok arkadaşlar yani evet biraz biriktirdim ama dediğim gibi ancak taşınmaya yeter o da zar zor. Evet bebek arefesinde işsiz kalması kötü ama ne yapabilirim. Benim de durumum kötü. Ama her gün arıyor duygu sömürüsü yapıyor. Kendimi kötü hissediyorum.

Ev sahibim de kendi paramla aldığım eşyaları bana bırakabilir misiniz bana yardım edebilir misiniz diye darlıyor bir yandan.

Türkiye'den 20 yıllık sözde en iyi arkadaşım artık borç vermedim ve ona bu konuda birkaç laf soktum diye ortak arkadaşlarımızın olduğu Whatsapp grubunda bana "sen beni anca güreşte yenersin" "siz ailecek delisiniz" gibi mesajlar yazdı. Artık içim soğudu ona karşı da. Ha sen beni ancak güreşte yenersin dediği de şu, bir halay videosu paylaşmış birinin düğününden, manyak manyak oynuyor ben de "kanka benim koordinasyonumu da bozmuşsun" yazdım. Bu bana "sanki normalde maddi manevi çok dengedesin de" dedi. Ben de "ama damat halayında seni yenerim kabul et" yazdım, o da "sen beni anca güreşte yenersin" yazmış kötü kalpli insan. Burada kiloma atıf yapıyor. Bu kiloları yaşadığımçok büyük bir travma sonrasında aldığımı, majör depresyon hastası olduğumu, 25 kilo verdiğimi, hepsini biliyor, yine de süreklikiloma laf sokuyor. Sonra da sürekli "seni çok seviyorum, en yakın arkadaşım, ruh eşimsin" yazıyor. Böyle yazınca kendimisuçlu hissediyorum, çok zor zamanlar geçirdi o da, sabırlı ol diyorum. Ama artık kalbimde o muhabbeti hissedemiyorum malesef.

Hepsine engeli basmak istiyorum.

Aslında durum çok açık ve net ama yine de suçlu hissediyorum. Bu insanlarda mı suç yoksa bende mi? Haklıyım değil mi ya? Cevap vermek zorunda bile değilim değil mi bu insanlara?
Bunun adı yardım değil kırmadan nasıl söylenir bilmiyorum 🙄 etrafınız bu huyunuzu bildiği için sizi kullanıyor anayilikle yardım ayni şey değil bu iki kavramı karıştırmışsiniz.
 
ikincil travma durumu yasiyor olmaniz da sizi iyice diger insanlara karsi borclu hissetmenize neden olmus bence.iyi egitim gormus dil bilen kendi ayaklari uzerinde duran bi kadin olarak surekli tecavuz magdurlariyla insan ticaretiyle vs. muhatap olmak sizi sahip olduklarinizdan utanmaniz ve hep bunun karsiligini odemeniz gerektigi gibi dusuncelere sevketmis bence bilincaltinizda.

Evet çok güzel özetlediniz içerden bir insan olarak. Kamptan eve döndüğümde yatağım filan var, duşum var, yemek yapıyorum yiyorum filan ya. "Ben mültecilerin sırtından bu parayı kazanmayı hak etmiyorum" diye düşünüyorum. Kurumların işlevsizliği de bu suçluluğumu artırıyor sanki hiçbirimiz bu işleri hak etmiyoruz gibi geliyor... Bunun çözümü alakasız insanlara para vermek de değil biliyorum. Ama bilinçli yaptığım bir şey de değil. Alanımı değiştireceğim 2 3 seneye inşallah.
 
Merhaba arkadaşlar açılmış konuya sürekli yorum yaptığımı fark edip kendi konumu açayım bari dedim.

Yaklaşık 3 senedir Doğu Afrika'da izole bir köyde mülteci kampında çalışıyorum. Gönüllü statüsündeyim ve maaşım çok fazla değil. Dolar üzerinden kazandığımız için TLye çevirirsek evet iyi bir para ama burası çok pahalı şöyle söyleyeyim. Kurumun güvenlik oturmamıza izin verdiği beş altı tane ev var köyde. Ve paragöz ev sahipleri yüzünden expatlere verilen bu evlerin kirası 700 dolardan başlıyor. Elektrik su masrafları Türkiye'nin kaç katı bilmiyorum. Korona döneminde otobüsler yasaklandı. En zaruri ihtiyaçlar için başkente gitsen özel arabalar 200 dolara götürüyor. Türkiye'ye yılda bir gidiyorum bilet 1000 dolar. Ve hayatım çok zor. İşim de zor.

Neyse ki Türkiye'de aynı mülteci kurumunda Güneydoğu illerimizden birinde işe girdim. Mart başında ülkeyi terk edeceğim. Şu an birkaç gün izin aldım toparlanmak için. Taşınacağım ilde ofise yakın oturmak istiyorumçünkü pandemide toplu taşıma kullanmak istemiyorum. Ofise yakın evler çok pahalı çünkü anladığım kadarıyla şehrin biraz ciks bir yerinde ofis. Eşyaları filan da sıfırdan almam lazım beyaz eşyalar çok pahalı.

Benim sorunum şu ki bu ülkede herkes benden sürekli borç istedi beyaz olduğum için. Ve ben de herkese verdim. Yetmedi Türkiye'deki arkadaşlarım da habire istedi, dolarla kazandığım için. Ve ben mülteci kampında tecavüze uğrayan insanlarla çalışarak eşşek gibi travmatize ola ola kazandığım parayı ona buna yedirdim. Şu an ev taşıyacak param yok.

En son mesela şu oldu. Bu köyde çamaşır makinesi yok ve haftada iki defa yarım gün çamaşır yıkayan ve evi temizleyen bir yardımcı hanım geliyor evime. Bu hanım bana köyde temizlik için normalde verilen fiyatın 3 katını söylemiş. Ve ben bunu fark ettiğimde parayı azaltmadım veya kadına artık gelme diyemedim çünkü emek sömüren pozisyonuna düşmek istemedim. Bu arada arada bana su filan da alıyordu, 3400 frank olan fiyatı bana sürekli 10 bin frank diye söylemiş. Bunu da bana ofisin evde görevlendiği güvenlik görevlisi kadın söyledi, "Seni çok seviyorum ve bu kadının sana yalan söylemesini istemiyorum bunu bilmen lazım" yazmış Whatsapptan. Bunu öğrendiğimde çok kızdım ama sadece öğrendiğimi söyledim, işten çıkaramadım çünkü hamileydi. Bu arada evlendiğinde bir sürü para verdim, evlilik hediyesi aldım. Bebek beklediğini öğrendiğimde bir sürü bebek eşyası getirdim Türkiye'den onun için. Maaşımdan avans istiyorum kocam pandemi sebebiyle işten çıkarıldı dedi bir sürü para verdim avans diye hiçbir garantim olmadığı halde. Pandemide uzun süre hiç gelmedi çamaşırlarımı kendim yıkadım yine de maaşını yatırdım mağdur olmasın diye. Hamile kalınca "emin misin çalışabilir miymişsin doktor ne dedi, bak gelmeyebilirsin hiç sorun değil" diye yüz kere sordum. Ama o karşılık olarak bana yalan söyleyip benden para koparmaya devam etmiş. Bebeği olacak diye göz yumdum.

Dün ülkeye döneceğimi haber verdim ağlamaya başladı. Biz ev yaptırıyoruz sen gidince ikimiz de işsiz kalıcaz ne olur gitmeden bana yardım et dedi. Bende öyle bir para zaten yok arkadaşlar yani evet biraz biriktirdim ama dediğim gibi ancak taşınmaya yeter o da zar zor. Evet bebek arefesinde işsiz kalması kötü ama ne yapabilirim. Benim de durumum kötü. Ama her gün arıyor duygu sömürüsü yapıyor. Kendimi kötü hissediyorum.

Ev sahibim de kendi paramla aldığım eşyaları bana bırakabilir misiniz bana yardım edebilir misiniz diye darlıyor bir yandan.

Türkiye'den 20 yıllık sözde en iyi arkadaşım artık borç vermedim ve ona bu konuda birkaç laf soktum diye ortak arkadaşlarımızın olduğu Whatsapp grubunda bana "sen beni anca güreşte yenersin" "siz ailecek delisiniz" gibi mesajlar yazdı. Artık içim soğudu ona karşı da. Ha sen beni ancak güreşte yenersin dediği de şu, bir halay videosu paylaşmış birinin düğününden, manyak manyak oynuyor ben de "kanka benim koordinasyonumu da bozmuşsun" yazdım. Bu bana "sanki normalde maddi manevi çok dengedesin de" dedi. Ben de "ama damat halayında seni yenerim kabul et" yazdım, o da "sen beni anca güreşte yenersin" yazmış kötü kalpli insan. Burada kiloma atıf yapıyor. Bu kiloları yaşadığımçok büyük bir travma sonrasında aldığımı, majör depresyon hastası olduğumu, 25 kilo verdiğimi, hepsini biliyor, yine de süreklikiloma laf sokuyor. Sonra da sürekli "seni çok seviyorum, en yakın arkadaşım, ruh eşimsin" yazıyor. Böyle yazınca kendimisuçlu hissediyorum, çok zor zamanlar geçirdi o da, sabırlı ol diyorum. Ama artık kalbimde o muhabbeti hissedemiyorum malesef.

Hepsine engeli basmak istiyorum.

Aslında durum çok açık ve net ama yine de suçlu hissediyorum. Bu insanlarda mı suç yoksa bende mi? Haklıyım değil mi ya? Cevap vermek zorunda bile değilim değil mi bu insanlara?
Ayy ne yüzsüz insanlar varmış ev sahibi kazık kazık sizden ev kirası alırken iyiydi hangi yüzle sizden eşya yardımı bekliyor hele hizmetli bayan herşekilde sizden maddi manevi faydalanmış hem kendi ücreti hem size yaptığı alışverişlerde yaptığı sahtekarlıklar bunun üstüne bide merhametmi bekliyo sizden aklınızı başınıza alın akıllanın artık kullandırmayın kendinizi ben olsam o dengesiz arkadaşlada mesafemi koyardım
 
Bebeği sana güvenerek mi yapmışlar, ev sahibin senin eşyalarını niye istiyor, o arkadaşı niye çekiyorsun?
Ya bu nasıl bir enayiliktir arkadaşım, başına gelen her şeyi sen kırmızı halılar sererek karşılamışsın, istemiş, göz yummuş, çağırmışsın.

Ya kusura bakma, bu yazdıklarında sana hak veremiyorum.
Hırsızın hiç mi suçu yok diyeceksin ama sen hırsızlara kapıları açmış "Buyurun alın kardeş, şunu da almayı unutmayın, durun zahmet olmasın şu iki bavula değerli ne varsa doldurayım da rahat götür" filan demişsin.
Şimdi bu hırsızlık mı? Sebil misin arkadaşım sen? Hayrat mısın?

Babam da bu tarz bi insan, senin kadar olmasa da benziyor ve beni çıldırtıyor.
 
X