- 23 Ağustos 2011
- 5.411
- 9.343
- 148
- Konu Sahibi iyotsuztuz
- #1
Sevgilimle 5 aydır beraberiz. Yaşlarımız 23 ve 27. Aynı iş yerinde çalışıyoruz, komşuyuz. Şartlar devamlı beraber olmaya çok müsait olduğu için ilişkimiz hızlı ve güzel ilerledi. İkimiz de evliliği kesinlikle düşünmeyen insanlarken (ilişki öncesi 2 aylık bir arkadaşlığımız var birbirimizi tanıma süremiz) 1,5 ay içinde evlenme kararı aldık. Eksik olan tüm yanlarımı onda bulabiliyorum.
Annemle babam ayrı. Annem sevgilimi tanıdıktan sonra onay verdi evlenmemize. Ki evlenmemiz zaten aşağı yukarı bir sene sürecekti. Tanımadan olumlu ya da olumsuz yaklaşmadı. Babamsa öğrendiği anda kıyameti kopardı. Yok sevgilim şirkette genel müdür değilmiş, yok kürtmüş, (kürt değil ve olsa kime ne açıkçası? 23 senedir trakyalıyım ve herhangi bir ekmeğini yemedim bu durumun?) yok çok kalabalık aileymiş (ben tek çocuğum) olmazmış. 5-6 sene beklemeliymişiz biribirimizi tanıma açısından. Ben de bu tavrından rahatsız oldum çünkü bana son 5 senede kuruş vermiş, ya da bayramlar dışında görüşmüş insanlar değiliz. Tanımıyor ki beni.
Annem yine de baban sonuçta dedi, aldı karşısına konuştu. Neyse uzatmayayım. Kız istemede, sözümde yoktu babam. Hatta son anda nişanı aradan çıkardığımız için nişanda da yoktu dolaylı yoldan. O olmayınca halalarım ve babannem de gelmedi. Ki tek torunlarıyım, gelmediler işte. Kızları gibiydim, değilmiş. Kırıldım ama nispeten geçti.
Yani sevgilim için baba tarafımdan vazgeçmiş oldum. Babamla aram kötüydü ama diğerleri ile iyiydi. Sevgilimin bir suçu yok, ama buna mecbur kaldım.
Benim bir köpeğim var, barınaktan aldığım, gözüm gibi baktığım. 3 yaşını bitirecek. Çok uyumlu bir köpekti. Ama sevgilime alışamadı. Kıskançlık ya da başka bir şey değil. Sevmiyor. Her gün görüyor ve alışmıyor. Saldırganlık başladı ve eve tuvaletini yapmaya başladı. Hani ona tepki gösteriyor. İş dönüşü bizi eve almak istemiyor, bizi görünce mutsuz oluyor. Dedim ya eve tuvaletini yapmaya başladı diye, annemin karaciğer rahatsızlığı var evcil hayvan kaynaklı. Toza, hayvan kakasına falan dokunmaması gerekiyor ama ben işten gelene kadar temizlemek zorunda kalıyor. 5 haftadır bu durum var ve annemin karaciğer enzimleri yine çıldırmış durumda. Evlendikten sonra annemde kalmasını planlıyoduk, çünkü uyumlu bir köpekti. Şimdi değil ve doktor uyumlu olsa bile annemi kötü etkileyeceğini söylüyor. Biz alalım desek, hayvan bizden nefret ediyor mutsuz olacak. Sahiplendirmeye karar verdik.
Evlenmeye karar vermesem bir şekilde oğlumu sahiplendirmem gerekmezdi gibime geliyor. Annem-oğlum-benken bi sıkıntımız yoktu çünkü. Hastalık durumu bu hale gelir miydi bilemiyorum. Yani ben sevgilim için köpeğimden de vazgeçmek zorunda kaldım, içten içe onu suçluyorum.
Zaten hayatımda çok şeye sahip biri değildim. Annem var, yanımda olmasa da babam vardı, babaannemle halalarım vardı, köpeğim vardı. Bi'de işim işte. Çalıştığım yer de sevgilimin dayısının gerçi, girerken alakam olmasa da normal bir eleman değilim artık burada, "bizim gelin"im. Ben neden bu kadar çok kayıp vermek zorunda kalıyorum?
Sevgilime güveniyorum. Yani hem sevgili, hem baba, hem koca olabilecek yapıda biri. Her konuda güvenebilirim ona. Bana karşı en başından dürüsttü, yani yalan değil yaşıtlarımdan bulabileceğim en adam gibi birini buldum. Aşka inanmıyorum ve hayatım boyunca yanımda taşımak istediğim adam bu.
Ama dünyanın da binbir türlü hali var be. Ne bileyim annemle babam da boşanmak için evlenmemişlerdi ki. İleride yaptıklarımdan pişman olmaktan çok korkuyorum.
Bu tarz durumlarda olup da pişmanlık yaşamayan var mı?
Annemle babam ayrı. Annem sevgilimi tanıdıktan sonra onay verdi evlenmemize. Ki evlenmemiz zaten aşağı yukarı bir sene sürecekti. Tanımadan olumlu ya da olumsuz yaklaşmadı. Babamsa öğrendiği anda kıyameti kopardı. Yok sevgilim şirkette genel müdür değilmiş, yok kürtmüş, (kürt değil ve olsa kime ne açıkçası? 23 senedir trakyalıyım ve herhangi bir ekmeğini yemedim bu durumun?) yok çok kalabalık aileymiş (ben tek çocuğum) olmazmış. 5-6 sene beklemeliymişiz biribirimizi tanıma açısından. Ben de bu tavrından rahatsız oldum çünkü bana son 5 senede kuruş vermiş, ya da bayramlar dışında görüşmüş insanlar değiliz. Tanımıyor ki beni.
Annem yine de baban sonuçta dedi, aldı karşısına konuştu. Neyse uzatmayayım. Kız istemede, sözümde yoktu babam. Hatta son anda nişanı aradan çıkardığımız için nişanda da yoktu dolaylı yoldan. O olmayınca halalarım ve babannem de gelmedi. Ki tek torunlarıyım, gelmediler işte. Kızları gibiydim, değilmiş. Kırıldım ama nispeten geçti.
Yani sevgilim için baba tarafımdan vazgeçmiş oldum. Babamla aram kötüydü ama diğerleri ile iyiydi. Sevgilimin bir suçu yok, ama buna mecbur kaldım.
Benim bir köpeğim var, barınaktan aldığım, gözüm gibi baktığım. 3 yaşını bitirecek. Çok uyumlu bir köpekti. Ama sevgilime alışamadı. Kıskançlık ya da başka bir şey değil. Sevmiyor. Her gün görüyor ve alışmıyor. Saldırganlık başladı ve eve tuvaletini yapmaya başladı. Hani ona tepki gösteriyor. İş dönüşü bizi eve almak istemiyor, bizi görünce mutsuz oluyor. Dedim ya eve tuvaletini yapmaya başladı diye, annemin karaciğer rahatsızlığı var evcil hayvan kaynaklı. Toza, hayvan kakasına falan dokunmaması gerekiyor ama ben işten gelene kadar temizlemek zorunda kalıyor. 5 haftadır bu durum var ve annemin karaciğer enzimleri yine çıldırmış durumda. Evlendikten sonra annemde kalmasını planlıyoduk, çünkü uyumlu bir köpekti. Şimdi değil ve doktor uyumlu olsa bile annemi kötü etkileyeceğini söylüyor. Biz alalım desek, hayvan bizden nefret ediyor mutsuz olacak. Sahiplendirmeye karar verdik.
Evlenmeye karar vermesem bir şekilde oğlumu sahiplendirmem gerekmezdi gibime geliyor. Annem-oğlum-benken bi sıkıntımız yoktu çünkü. Hastalık durumu bu hale gelir miydi bilemiyorum. Yani ben sevgilim için köpeğimden de vazgeçmek zorunda kaldım, içten içe onu suçluyorum.
Zaten hayatımda çok şeye sahip biri değildim. Annem var, yanımda olmasa da babam vardı, babaannemle halalarım vardı, köpeğim vardı. Bi'de işim işte. Çalıştığım yer de sevgilimin dayısının gerçi, girerken alakam olmasa da normal bir eleman değilim artık burada, "bizim gelin"im. Ben neden bu kadar çok kayıp vermek zorunda kalıyorum?
Sevgilime güveniyorum. Yani hem sevgili, hem baba, hem koca olabilecek yapıda biri. Her konuda güvenebilirim ona. Bana karşı en başından dürüsttü, yani yalan değil yaşıtlarımdan bulabileceğim en adam gibi birini buldum. Aşka inanmıyorum ve hayatım boyunca yanımda taşımak istediğim adam bu.
Ama dünyanın da binbir türlü hali var be. Ne bileyim annemle babam da boşanmak için evlenmemişlerdi ki. İleride yaptıklarımdan pişman olmaktan çok korkuyorum.
Bu tarz durumlarda olup da pişmanlık yaşamayan var mı?