Et benlerine karşı bitkisel çözüm
Vücudumuzda neden çıktığı belirlenemeyen et benleri tıbbî olarak zararsız olsa da
estetik açıdan bizi rahatsız ederler. Derimizin renginde veya kahverengi renkli olan bu benler sıklıkla yüzümüzde, gözkapaklarımızda, koltukaltlarımızda, sırt ve göğüs bölgelerimizde çıkabilir.
Bunların bir kısmı doğuştan olduğu gibi, bazen de sonradan çıkabilir. Genelde yakılma işlemi uygulanarak tedavi edilen et benleri bu işlem öncesinde ağrı duyulmaması için kremle veya ince uçlu iğnelerle anestezi uygulanarak işleme tabi tutuluyor. Bunun sonucunda da birkaç gün içinde kabuk gelişiyor ve 3-5 gün içinde düşüyor. Uzmanlar benler için güneşten koruyucu krem kullanmak ve herhangi bir değişim göstermeleri durumunda bir dermatoloji uzmanına başvurmak gerektiğini söylüyor.
Vücudunuzdaki et benlerini görüp de 'Acaba deri kanserine mi kapıldım?' gibi paniğe kapılmaya gerek yok elbette; çünkü et benlerinin çoğunluğu tümüyle zararsız. Ancak estetik açıdan psikolojimizi bozan et benlerinden tıbbî operasyonlar yanında yardımcı bitkisel tedavi metotlarıyla da kurtulmak mümkün. Kütahya'da yaşayan Kadir Alparslan, kendi bulduğu bir bitkinin kök suyu ile et benlerini tedavi ettiğini söylüyor. Tamamen bitkisel bir yöntem olan kendi buluşu sayesinde et benlerini bir seanslık uygulama ile tedavi ettiğini belirten Alparslan'ı bu işe sevk eden de kendi vücudunda çıkan et beni itmiş. Et benini yok etmek için yapmadığı ilaç kalmayan Alparslan hikâyesini şöyle özetliyor: "Doğayı çok seven birisiyim. Üç gün dağa gitmesem duramam. Otlara ilgim çok. Bir gün dağda gezerken bir ot koparıp ağzıma attım. Ağzım uyuştu. Bir gün sonra ise dudaklarım, elimin değdiği yerler kabuk bağladı ve soyulmaya başladı. Kendi kendime 'Bu otun yaprağı, kökü ve suyu yara olmuş benime iyi gelir mi acaba?' diye düşündüm. Ve otun kökünden bir su çıkardım. Suyunu benime sürdüm, çok fena şekilde bir yanma oldu. Bir gün sonra et benimin siyahlaştığını ve hafifçe kenarının kaşındığını gördüm. Bir hafta sonra ise et benim tamamen düştü. Ondan sonra da % 95 oranında iz bile kalmadan, tamamen iki hafta içinde yok oldu."
Et benini iyileştiren bu otu tekrar bulmak için dağa çıkan Kadir Alparslan, topladığı otların kök suyunu sıkarak kendi çevresinde kim varsa onların benlerine uygulamış ve hepsinden de % 100 olumlu sonuç almış. Tam on yıldan bu yana et benlerinin tedavisinde bu bitkisel metodu kullanan Alparslan, "Bugüne kadar yüzlerce kişi bu otun şifasından nasiplendi ve Allah'ın izniyle hiç kimsede hiçbir problem olmadı. Hepsinden teşekkür aldım ve birçoklarıyla da bu sayede arkadaş oldum." diyor.
Kendi bulduğu bu bitkisel yöntemin vücudun neresinde çıkarsa çıksın her türlü kıllı-kılsız et beni üzerinde etkili olduğunu belirten Alparslan kesmeden, kanatmadan ve acıtmadan, üç beş dakika içerisinde et benlerini ayakta tedavi ettiğini ifade ediyor. Bu bitkinin kesinlikle yan etkisi olmadığını ve sadece benin üzerine sürülmek suretiyle on gün içerisinde et beninden kurtulmanın mümkün olduğunu belirten Alparslan, bunun için tek şartın iki gün boyunca o bölgeye su değdirmemek ve beni elle koparmamak olduğunu söylüyor. Birçok ünlü sanatçı, politikacı ve işadamlarını da bu buluşu ile tedavi eden Alparslan, aynı zamanda damar tıkanıklıkları için de bitkisel karışım çayı icat etmiş. Yaptığı yedi farklı ottan oluşan çayın kalp ve beyin damarlarının açılmasında, damar sertliklerinin tedavisinde olumlu sonuçlar verdiğini iddia eden Alparslan, toplamda altı litre su ile hazırlanan ve özel bir katkı ile yapılan karışımın sabah ve akşam aç karnına birer çay bardağı içildiğini ve bu sayede damarda pıhtılaşan kanın durultulup dolaşıma sokulduğunu belirtiyor. Çayın aynı zamanda tansiyonu ve kolesterolü düzene sokucu etkisi var.
Bitkilerle uzun yıllardır uğraşan ve tedavi metotlarını araştıran Alparslan, yine bitkisel olarak hazırladığı bir çeşit yemekle hemoroit sorununu çözüme kavuşturduğunu ifade ediyor. Kanlı, memeli ve sancılı olmak üzere üç çeşit hemoroit olduğunu söyleyen Alparslan (0532 556 66 00) sabah ve akşam birer yemek kaşığı bal ile kendi hazırladığı bitkisel karışımı yiyen kimselerin üç gün içinde kanının kesildiğini, maksimum bir hafta içinde de bu sorunun ortadan kalktığını kaydediyor.
s.zengin@zaman.com.tr ZAMAN
KISLAR SıZ BU YÖNTEMı DAHA ÖNCE DUYDUNUZMU