• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

bebekten sonra hayatınızda neler değişti..

ben yemeğin dışında tatlısız yapamaz oldum,genelde sütlü tatlılar yemeye çalışıyorum ama öyle böyle değil günde 2-3 porsiyon tatlı mutlaka yiyorum ,emziriyorum acaba vücut mu istiyor anlamadım sizde de var mı benim gibi tatlıcı...


bende aynen oyle tatlı yemeyınce cok fena oluyorum
 
ben gece kuşuydum
eşimle geceleri hele iş yoksa sabaha kadar otururduk
şimdi nerdeeee bebiş ne zaman yatsa yatmak zorundayım zombi olmamak için
ve gündüz 6 da uyanmak zorundayım artık doya doya uyumayı özledim
ama kızımı uykudan cok seviyorum
alış verişte bebek elbiselleri oyuncaklarına yapışıyorum kendimi unutuyorum
gittiğim yerde bebeğimle gitmemeişsem sürekli kaygıllıyım ne yaptı diye
hayatımda en cok degişen şey sorumluluk sanırım artık daha hassas duygusal birşey oldum
kızıma bakınca bazen gözlerim doluyor durup dururken
 
bebek mükemmel bişey ALlahım her isteyene versin ama yeni evlilere benden tavsiye hemen cocuk yapmasınlar herşeyin sırası var.. dediginiz gibi erken yatmak zorundasınız cünkü bebiş erken kalkıyor..bide biyere gitmekten zevk alınmıyor yada ben almıyorum oglum zaten başka yerleri hic sevmiyor evinde cok mutlu
 
Neler değişmedi ki.. En başta evim değişti. Ailemle yaşıyorum hamileliğimden bu yana. Çok sorunlu bir hamilelik geçirdim. Oğlumun bana hamilelik hediyesi nur topu safra kesesi taşları ve böbrek taşı oldu. Ne zaman sancım tutacak belli değil. Annemlerle şehrin farklı uçlarında oturuyoruz. Ameliyat olacağım ve kadın doğum doktorum daha izin vermiyor. Ben de sancım tuttuğunda acilde sabahlıyorum bebeğimi kime bırakırım endişesi ile annemlerdeyim. Düzenim yok. Kendi evim ama insan evlenip o evden çıktıktan sonra yabancılaşıyormuş meğer..Çok yoğun çalışırdım, iş seyehatlerim olurdu. Seyehatlar yeni şeyler öğrenmek anlamına gelirdi benim için. Dolayısı ile bakımlıydım. Her sabah işten önce apartmanımın altındaki kuaförüme uğrardım şimdiyse hangi kuaför boşsa 2 dk girip sadece kaşlarımı aldırabiliyorum. Eskiden kendime vakit ayırırdım. Düzenli olarak arkadaşlarımla buluşurdum. Gönüllü anneydim şimdi diğer çocuklarımı göremiyorum bile.. Eşime gelince eşlik müessesinden kankalık müessesine terfii ettik. Uzaklaştık sanki.. Aslında ben kendime uzaklaştım.. Varsa yoksa oğlum Çınar.. Kendime toplu iğne bile almıyorum onun yerine oğluma birşey alırım diye.. Tüm gün dört duvar arasındayım sadece Çınarı alıp dışarıya çıkıyorum. Bi de hafta sonları eşimle çıkıyorum. Gün içinde kimse yok çünkü tüm arkadaşlarım işte.. Bazen acaba hazır değilmiydim anneliğe diye soruyorum kendime.. 8 yıl sonra doğurdum ben. Hep 1 yıl sonraya ertelemek için geçerli bir nedenim vardı. Kariyer yapmaktı amacım yaptım ve artık bir yıl erteleme şansım kalmadı çünkü eşimde ailem gibi rest çekmeye başlamıştı. Nasılsa yaşım 33 bu yaştan sonra tedavisiz asla doğuramam diyordum ki hamile kalmışım. Geriye dönüşü yoktu. Doğuracaktım. Cennetten geldi oğlum bana hiç beklemediğim bir anda ve herşey değişti. Bazen boğulsam da iyiki doğurdum cennet kokulumu. İyi ki herşeyi değiştirdi..
 
herseyden önce ben bir anneyim....
butun hayatım, yasama sevincim kızım oldu....
eşimle artık ayrı dunyaların insanı gibiyiz...işten eve gidince tek yaptıgımız kızımızla ilğilenmek...
işe baslayana kadar tek giydiğim kıyafet eşofmanlarımdı,şimdi mecburen giyiniyorum..
sabhaları 8de kalkıp 8.30da işte olurdum, bakımlı şekilde...şimdi 5te uyanıyorum ama saatler yetmiyor...
uykusuzluk, kilo durumu, çatlaklar, buyuk gögusler,evin kirliliği, dışarı çıkarken 1 saat hazırlanmak, alış veriş merkezlerinde sadece çocuk bölümüne gitmek vs okadar çokki değişen...
rabbim isteyen herkeze bebek versin...hayatımdaki en guzel şey...
 
Öncelikle İş hayatım bitti
Sosyal hayatım bitti
arkadaşlarla organize birliktelikler bitti
sabahlara kadar oturup ertesi günü aksama kadar uyuma duurmalrı bitti
uzun lafı kısası hayatımda bebeğimden sonra bir çok radikal değişiklikler bitişler yeni başlangıçlar oldu arkadas cevrem bile otomatikman değişti genelde bebekli arkadaşlarımla daha cok vakit geçirir oldum ee ortak noktamız çok nede olsa. ve ben tüm bunalrdan asla şikayetcii değilimmm iyiki doğurmusum iyiki kızım tüm hayatımı değiştirmiş. hayatıma düzen geldi yaaaaa sayesinde
 
insanın hayatında değişmeyen bir şey kalmıyo.uyumayı o kadar çok severdim ki hasret kaldım.ama kuzum çok tatlı uykusuz kaldığımda bile gülmesiyle uyku denen şey kalmıyo.canım yavrum benm
 
Neler değişmedi ki.. En başta evim değişti. Ailemle yaşıyorum hamileliğimden bu yana. Çok sorunlu bir hamilelik geçirdim. Oğlumun bana hamilelik hediyesi nur topu safra kesesi taşları ve böbrek taşı oldu. Ne zaman sancım tutacak belli değil. Annemlerle şehrin farklı uçlarında oturuyoruz. Ameliyat olacağım ve kadın doğum doktorum daha izin vermiyor. Ben de sancım tuttuğunda acilde sabahlıyorum bebeğimi kime bırakırım endişesi ile annemlerdeyim. Düzenim yok. Kendi evim ama insan evlenip o evden çıktıktan sonra yabancılaşıyormuş meğer..Çok yoğun çalışırdım, iş seyehatlerim olurdu. Seyehatlar yeni şeyler öğrenmek anlamına gelirdi benim için. Dolayısı ile bakımlıydım. Her sabah işten önce apartmanımın altındaki kuaförüme uğrardım şimdiyse hangi kuaför boşsa 2 dk girip sadece kaşlarımı aldırabiliyorum. Eskiden kendime vakit ayırırdım. Düzenli olarak arkadaşlarımla buluşurdum. Gönüllü anneydim şimdi diğer çocuklarımı göremiyorum bile.. Eşime gelince eşlik müessesinden kankalık müessesine terfii ettik. Uzaklaştık sanki.. Aslında ben kendime uzaklaştım.. Varsa yoksa oğlum Çınar.. Kendime toplu iğne bile almıyorum onun yerine oğluma birşey alırım diye.. Tüm gün dört duvar arasındayım sadece Çınarı alıp dışarıya çıkıyorum. Bi de hafta sonları eşimle çıkıyorum. Gün içinde kimse yok çünkü tüm arkadaşlarım işte.. Bazen acaba hazır değilmiydim anneliğe diye soruyorum kendime.. 8 yıl sonra doğurdum ben. Hep 1 yıl sonraya ertelemek için geçerli bir nedenim vardı. Kariyer yapmaktı amacım yaptım ve artık bir yıl erteleme şansım kalmadı çünkü eşimde ailem gibi rest çekmeye başlamıştı. Nasılsa yaşım 33 bu yaştan sonra tedavisiz asla doğuramam diyordum ki hamile kalmışım. Geriye dönüşü yoktu. Doğuracaktım. Cennetten geldi oğlum bana hiç beklemediğim bir anda ve herşey değişti. Bazen boğulsam da iyiki doğurdum cennet kokulumu. İyi ki herşeyi değiştirdi..

Canım sonuna kadar sana katılıyorum,o nur topu gibi safra taşlarından oğlumda bana hediye etmişti ve doğumdan 45 gün sonra safrakesesi ameliyatı oldum ,sana tavsiyem bugün sancı girermi stresi yaşayacağına hemen ameliyat ol derim çok basit bir operasyon 1 gece hastanede kaldım yanımda bebeğimle 4-5 saat sonra da emzirebilirsin,çok memnun kalırsın sonunda sadece karnında 4 delik olur :)
 
Herşeyim değişti bebeğimi çok seviyorum o gece yarısı uykunun entatlı yerinde kalkmak ah ah ssinirlerimi alt üst etmesine rağmen onu kucağıma aldığım an her şey bitiyor.........
 
ben de çocuğum doğdu ve benim hayatım bitti diyorum..bakımsız düzensiz unutkan (çünkü sadece çocuğa yoğunlaştığın için diğer bütün işlerin önem sırası değişiyo) sosyal hayatı bitmiş uykusuz biri oldum artı çocuk doğduğundan beri eşim ikinci planda kaldı eskiden bebeğim sanki oymuş gibi onla ilgilenirdim ama şimdi odak noktam sadece oğlum..hatta doğumdan sonra hormonlardan mıdır nedir eşimden soğudum tabi bu ilişkiye de yansıyo..çok garip çocuk hem çiftleri birbirine bağlıyo hem de bir yandan uzaklaştırıyo..
 
dünyam değişti, hayata bakışım değişti..hayata karşı duruşum değişti..sorumluluklarım değişti..
 
muhammedim doğdu gözlerimin içindeki pırıltı değişti...
 
İnsanların çoğu kaybetmekten korktuğu için,sevmekten korkuyor.Sevilmekten korkuyor,kendisini sevilmeye layık görmediği için.Düşünmekten korkuyor sorumluluk getireceği için. Konuşmaktan korkuyor,eleştirilmekten korktuğu için.Duygularını ifade etmekten korkuyor,reddedilmekten korktuğu için. Yaşlanmaktan korkuyor,gençliğin kıymetini bilmediği için. Unutulmaktan korkuyor,dünyaya iyi birşey vermediği için.Ve ölmekten korkuyor aslında yaşamayı bilmediği için..

W.SHAKESPEARE
 
bırısıne dolu dolu anlatmak ıstedıgım bır konydu bu.....(konuyu acan arkadasa tesekkur ederım canım)
artık gece uykusunu coktan unuttuuuuuum.
kalkıs saatlerımı ıstese bende sasırdım.
hıc bır an sanıye ne olacagını bılmeden yasıyor oldum.
ayrıca panık atak hastası oldum.
fazlaca vesvese oldugumu oğlum dogunca anladım.
boklu bezler tuzu bıberı oldu hayatımın..
iş hayatım bıttı denecek kadar sogudum. calısmadan asla dıyenlerdendım oysakı!
yorgunluktan gozlerım kapansada uyanık kalmak zorunda kaldıgım geceler.
bır diş cıksın dıye beklemeler...
cıt dıye bır ses duyunca ahh dustumu dedıgım anlar.
arkadas toplantılarımı unuttum ben nasıldı.
sehır dısı gezmelerı sanırım bır kac yıl hayal oldu.
gece eglencelerı hatırlamıyorum nasıldı.
ve bır cok seyyyyyyyyy.......
AMA GEL GORKI HAYATIMA
mınıcık bır melek gırdı.
tekrar asık oldum sanırım sana
asla tarıf edılemeyecek bır sevgıyı tattım.
gozlerımın ıcı guluyor ve bunu ılk defa bu kadar coskulu yasadım.
asla yanlızım demıyorum artık.
cok mutsuzken bıle benı gulduren mınıcık bır gulumseme var hayatımda.
herseye deger dıyebılıyorum.
cok daha fazla sabırlı olmayı sende oğrendım.
bu sarılma hıc bır yerde yok gulumsemesıde can alıcı.
senı cok sevıyorum neler kaybettıgım degıl kazandırdıklarını begenıp onlarla daha mutlu oldugum ıcın bana hosgeldın.
cok sevdıgım anları senın kadar sevmedıgımı bana oğretende sensın annecım ayrıca.........
ıyıkı hayatımda bırcok seyı degıstırdın.
 
Çok şey değişti anlatmakla bitmez ama en şaşırtıcı olanı eskiden yarım saat 1 saat arası uykuya dalardım, şimdi birkaç dakika sürüyor galiba her dakikanın kıymetini bilmeyi öğrendim.
Biz eşimle o çok mutlu çiftlerden olduk hep, ama çok problem yaşadık kızımız doğduktan sonra evde 1-2 ayrılık lafları bile edilir oldu tabi benim tarafımdan. Kızım çok gazlıydı o ağladıkça ve üzerine uykusuz geceler eklendikçe özellikle benim tahammülüm kalmıyordu. Gazlar bitti ilişkimiz tekrar rayına oturdu, eskiye döndük çok şükür :) Şimdi kavgalarımızı da gülerek hatırlıyoruz. Ama kızım herşeye değer, o kadar tatlıki ilki doğurmuşum bir gülüşüyle mest ediyor beni.
 
>>Ben anne olmasaydım eğer...
>>>>>>>>Topuksuz ayakkabılarla da şık olunabileceğini bilmeyecektim
.>>>>Hamileliğim esnasında 80'li kilolara kadar çıkıp kendi çapımda ilk defa
>>bir alanda rekorumu kıramayacaktım.>
>>>O küçücük ellerle renkli kartonlardan yapılmış bir kâğıt parçasının bu >
>kadar değerli olabileceğini öğrenemeyecektim.>>>
>Kan yapsın diye danadili haşlayıp üzerine yumurta kırıp ağzının tadına da >
>uysun diye çikolatalı pudingle karıştırmak gibi yaratıcılığın sınırlarını >
>zorlayan tarifler keşfedemeyecektim hiç.>
>>>Su almak için elimde kumanda ile buzdolabını açtığımda kumandayı >
>buzdolabına koyacak kadar ya da evden çıkarken telsiz telefonu çantama >
>atacak kadar kendimden geçmeyecektim.>>
>>Birinin canı yandığında ötekinin bu acıyı hissedebilmesinin sadece ikiz >
>kardeşlerde olduğunu sanacaktım.>
>>>Sabahın köründe gözü kapalı mutfağa kadar gidip, süt ısıtıp yine gözü >
>kapalı dönme yeteneğini kazanamayacaktım.>>
>>Üzümün çekirdeklerini tek tek çıkarmak için insanüstü bir uğraşa asla >>girmeyecektim.>>
>>Bir insanın gaz çıkarması beni bu kadar mutlu edemeyecekti.>
>>>Büyüdüğünde arkadaşlarınla birlikte partilerde Süper Anne olarak eğlenmeyi >
>hayal edemeyecektim.>>
>>Babanla belki daha az kavga edecek ama sevginin evlat denilen başka bir >
>boyutuna giremeyecektik.>>
>>Sevginin böylesine karşılıksız olanını hiç tadamayacaktım.>>
>>Annemi bu kadar çok sevdiğimi anlamayacaktım.>
>>>Annesinden zorla ayırdılar diye "Uçan Fil Dumbo!" çizgi filminde böğürerek >>ağlamayacaktım.>>
>>Geceleri kesintisiz uyuyacak, hafta sonunda sabahları istediğim saatte >
>kalkacaktım ama uyandığımda yanağıma konmuş minik ellerin sıcaklığı >
>ısıtmayacaktı yüreğimi.>>
>>Çantamda sürekli bisküvi, ıslak mendil, bir adet oyuncak, düşer bir yerin >
>kanar diye ayıcıklı yara bandı taşımayacaktım.>
>>>Acıyı geçiren öpücüğün gücüne inanmayacaktım.>>
>>38,5 derece ateş beni de yakıp kavurmayacaktı.>>
>>Yağmur sonrası çamurlu sularda zıplamanın keyfine varamayacak, sen bir >
>lokma daha fazla yiyesin diye kalabalığın ortasında kafamda peçete dansı >>yapmayacaktım.>>
>>Sen olmasaydın eğer yaşamın karmaşıklığını unutup tekrar basit yaşamayı >>öğrenemeyecektim.>>
>>Sen olmasaydın eğer ben asla "anne" olmayacaktım.>>
>>Bir çocuk doğduğu anda, bir anne doğarmış... Bu lafın doğruluğuna >>inanmayacaktım!>>>>>>>>
 
Back