Herkese yorumları için teşekkür ediyorum. Yardımcı olmaya çalışarak pozitif şeyler yazanlara da...
Dünden beri ağlıyorum, dün gece artık eşim yattı bebeğin yanında mızıldadıkça susturdu sanırım ben emzirmeye kalktım sadece. Dedim ya uykusuzluğu ya eşimi mi tercih etmeliyim
gittim bir avuç ilaç hazırladım kendime ama hem eşimi yalnız bırakmak istemedim hem bir çocuğa " annen senin yüzünden öldü, istenmiyordun" travmasını yaşatmak istemedim. Ama yine de sakladım bir kenara çünkü çoğu zaman gerçekten yaşamak istemiyorum. Bunun gibi kaç gün kıyıdan döndüm bilemiyorum, bunu anlatmazdım aslında ama bu psikolojime rağmen hala bebek için faydalı olmaya çalışmamı belki anlarsınız.
Çok zordu dün gece, geçecek mi bilmiyorum ama yaşadığımın normal olmdığını biliyorum. Ve yardımcı olmak adına yazıldığını bilsem de " hayat eskisi gibi olmuyor, ben bile hala eski hayatımı özlüyorum" minvalinde yorumlar umudumu kırıyor. Olmayacak işte bak onların da olmamış diyorum. Peki neden hala herkes çocuk derdinde ve dahası 2 çocuk 3 çocuk?
Sanki hiç mutlu olamayacakmışım gibi, uyandığımda hala "vay canına rüya değilmiş" hissi yokluyor. Eskiden mutluluktan uçmuyordum belki ama huzurluymuşum, şimdi sürekli bir iç sıkıntısı. Sanki evde 2 kişiydik de bir yabancı gelip tüm düzeni bozdu hissi. Bebek uyurken yaptıklarım bile eğlenceli değil bana, içtiğim çay tat vermiyor, güzel hava neşe vermiyor.
En çok da onlarca çocuğun hayatına dokunabilmeme rağmen kendi çocuğuma hiç bir şey verememem beni zorluyor.
Bazı insanlar anne olmamalı, ben de kendimi biliyordum nasıl bile bile lades dedim, nasıl adam gibi korunmadım hadi her şey geçti neden aldırmadım diye kendimi yiyorum. Evet her şey için çok geç ama sanki benim için de geç, her şey gri kalacak gibi. Şimdi altını aç, emzir, biraz oyala yatır modu ama büyüdükçe ilgi isteyecek, sevgi isteyecek. Ben veremeyecek gibiyim o zaman ne olacak? Kendi içimde çözümsüzüm. Eşime göre saçmalıyorum, alışacak ve sevecek hatta çok eğleneceğiz. Ama ben inanamıyorum bir türlü, bu kadar dipten o kadar tepeye çıkabileceğimi de zannetmiyorum.
Ben kafayı yemeden keşkelerimin iyi kilere dönüşmesi umuduyla...