- 11 Kasım 2016
- 273
- 190
- 103
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Aynen.. Bir de hiç kimse eziyet çekmeyi haketmez ama bi de hiç suçu yokken eziyet çekmek insana çok koyuyor..Zaten insan bir Lohusayken, bir de Hamileyken unutamıyor yaşadığını??
çocukluğu Almanya'da geçmiş, üvey annesi istemediği için babası erken yaşta evlendirmiş. kv kp ile aynı evde Almanya'da yaşıyor. şartlar müsait de psikolojisi çökmüş. kocasını seviyor her şeye rağmen.Bu arada konu sahibinin psikolojisini (ki lohusalık döneminde) bilmeden yorum yapmayın arkadaşlar, bilmediği bir ülkededir, başka kimsesi olmayabilir çocuğuyla sokakta kalmaktan korkabilir. Çocuğunu babasız büyütmekten korkuyor olabilir, tek başına bir kadın hele de bebeğiyle bu kararı bir günde alamaz. Destek olmak yerine yargılamak için yazanlar gerçekten çok sevimsiz görünüyor. Ne olursa olsun zor bir durum kelimelerinizi dikkatli seçin. Kimsenin garantisi yok benim eşim yapmaz benim ailem şöyle, ben mükemmel bir anneyim demeyin. Hiçbir anne çocuğu dayak yesin istemez sadece şartlarını düzeltmesi gerekir birilerinin desteğine ihtiyaç duyar, aç kalsa bir tane ekmek vermeyecek insanlar burda çık git o evden diye bağırmasın. O da şartları uygun hale gelince inşallah güzel bir hayata başlar. Bizler de dua edelim.
anlattıysan niye 1 ay daha bekliyosun, herşeyi bilirken senin 1 daha orda kalmana nasıl izin veriyo ailenAileme anlattım, o yapmasa bile babam gereğini yapacak zaten
Evet lohusalık psikolojisi, o dönemlerde bebeğime yetecek miyim duygusu bile ağırken, bir de üstüne eski konularına baktım eşi de sen bakmıyorsun çocuğa diye bağırmış, kv de çocuğu ağlatma diye bağırmış. Esas hasta olan eşi ve ailesi muhtemelen ama aynı evde olunca bu kadın da mantıklı düşünemez. Çocuğa bakamıyorsun laflarını çeken insanın özgüvenli olup kendi ayaklarının üzerinde durması için, biraz kendi içine dönmesi gerekir, olay çok kötü ama belki bunu da yaşaması gerekiyordu geleceğini görebilmek için. Daha çocuğa bakamıyorum, tek başıma nasıl yaşayacağım psikolojisine girmesi normal o evde. Şartlar çok zor olsa da insan inanır ve kendine güvenirse kalkar her zorluğun altından. Fakat isterse Almanya'da yaşasın köklerimizde kadınları erkekten daha aşağıda hatta köle olarak gören bir zihniyet var ve ondan kurtulmak kolay değil.çocukluğu Almanya'da geçmiş, üvey annesi istemediği için babası erken yaşta evlendirmiş. kv kp ile aynı evde Almanya'da yaşıyor. şartlar müsait de psikolojisi çökmüş. kocasını seviyor her şeye rağmen.
kocası Türkiye'ye gelmesi için izin vermiyordur. konu sahibi kendini avutuyor galiba.anlattıysan niye 1 ay daha bekliyosun, herşeyi bilirken senin 1 daha orda kalmana nasıl izin veriyo ailen
Insallah canim benim annemde orda her imkanin varmis orada daha iyi olur kendi hayatini kurarsin bebeginle mutlu mesut yasarsin insalaah ve aile ve sosyal politaka seni oraya goturuyomus zaten kendin gitmek zorunda degilsin devlet her konuda yardimci oluyor .Yurt dışındayız ya, gidebileceğim gerçekten hiçbir yer yok. Yalnızım. Kadın sığınma evini araştırdım, ama o da 150 km uzağımızda. Para biriktiriyorum. Ansızın gideceğim. Sessizce, ses etmeden, bebeğim ve ben... En yakında yeni hayatımıza "Hoşgeldin" diyeceğiz
1.5 ay oldu, elimden telefon alındı, ve uzun süredir yazamadım. Sabrettim, sabrettim ama artık yolun sonuna geldim. Herşeye boyun eğdim, ses etmedim, ama artık dayanacak gücüm kalmadı. Lohusalığım'da anlamadı, hep beni rencide edecek zamanlar aradı, sustum.. "40'ımız çıksın belki durum düzelir!" dedim, ama herşey daha da berbatlaşmaya başladı.
40'ımız çıktı ve biz onun gecesinde KV yüzünden dayak yedik.
"Bebekleri Allah korur!!" derler ya, işte onun canlı şahidi biziz.
Bilen bilir biz KV ve KP ile aynı evde yaşıyoruz.
Ev 2 katlı, yalnız 2. katta sadece 1 salon ve 3 yatak odası var.
Görümcem'in 2 hafta tatili vardı, buraya geldiler oğlu ile...
KV'nin Annesi ve Babası da burdalardı... Anlayacağınız, kalabalık olduğumuz halde daha da çok kalabalıklaşmıştık.
Eşim sabah vardiyasına gidecekti, KP ise gece vardiyasına gitmişti, KV çoğu zaman uykusuz kaldığından Annesi de yukarı yatmaya çıkmış, ben ise bebeğimi emzirip yatıracaktım, eşim sabah vardiyasına gideceği için uyuyordu, Görümcem de "Bulaşık Annem'e kalmasın, hemen halledip geliyorum" demişti. Ben bebeği emzirirken Anneanne ile laflamaya daldık, bebek de kucağımda emiyordu, görümce ise yukarıya çıktı, sohbet, muhabbet derken, birden kapı açıldı KV. "Beni mi kovlaşıyorsunuz" diyerek hepimizi tersledi, sonra da bana "Git çocuğu yatır, sende kocanın yanına yat" dedi. (Sonradan öğreniyorum ki KV ve Görümce kavga etmişler). KV böyle deyince herkesin morali bozuldu, ve yattılar. Bende bebeği yatırır yatırmaz başladı ağlamaya, kucağımda susturmaya çalışıyorum, bir yandan da herkes uyanacak diye stress yapıyorum, ben stress yaptıkça bebek de etkilense gerek ki, hiç susturamadım. KV çıktı geldi hemen Yatak odamıza girdi "Niye ağlatıyon çocuğu?" sesi. Bende "Çocuk ağlıyorsa, sen niye çıkıp geliyon, anası yanında ya..." dedim. Yalnız KV'ye sinirlendikçe, stressim de çoğaldı ve bebeğim hiç durmadan ağlamaya devam etti. En sonunda Anneanne çağırdı, "Gel kızım, kocan uyanmasın ben de biraz yardım edeyim" dedi. Beraber susturmaya çalışırken KV aşağıdan yukarıya "Kız, ağlatma çocuğu, çabuk indir aşağıya" diye bağırıyor. Bende o bağırdıkça daha çok sinirlendim. "Kız, kocanı uyandırmasana çabuk getir çocuğu" diye bağırmaya devam ediyor. Kocan uyanmasın diyen KV, oğlunu aşağıdan telefonla arayıp "Çabuk söyle ona çocuğu bana getirsin" demiş. Anneannem de "Kızım, çocuk aç galiba, bi emzir bakayım" dedi. Çocuğu emzirirken kocam geldi kapının ağzında "Çocuğu getir, çocuğu getir..." diyor, KV ise aşağıdan bağırmaya devam ediyor "Çocuğu indir herkes uyanacak" diye... "Tamam emzireyim de, getireceğim....!" demeye kalmadan, bebeğim de kucağımdayken eşim üstüme bi saldırdı saçımı yoldu, yüzümü yumrukladı, kalçalarıma tekmeler savurdu, ben ise "Bebeğe bişey olacak" diye korkumdan bi o yana bi bu yana çocuğu korumaya çalışırken eşim yüzüme tekmeler, yumruklar savurdu, Anneannem "Kızım, çocuğu al" diye, görümceye bağırdı, görümce geldi hemen çocuğu verdim, eşim gitti, geri geldiğinde elinde ayakkabı vardı, ayakkabıyla vurmaya devam etti, KV aşağıdan hala "Çocuğu getir Kızzzz..." diye bağırıyor, o sinirle Dedem aşağıya bi hücumla inmiş, KV'ye bi Tokat koymuş, KV yukarıya "Allah belanı versin" diyerek çıktı, ben bebeğime bakmaya gitmiştim, o sinirle ben KV'ye bağırmışım, çığırmışım... KV'de bana "Orospu, Kahpe, defol evimden" diyor, sanki ben durmaya çok hevesliymişim gibi.. Bu satırları yazarken bile ağlıyorum ama çok zoruma gitti, bu olaydan sonra herkes benim tarafımda oldu, Görümcem gidip abisine söylemedik laf bırakmamış, eşim "Annem yüzünden oldu, ona sinirimi ondan çıkardım, çok özür dilerim, çok özür dilerim" demiş, ama ne çare... Şimdi bebeğime baktıkça "Allahım sen korudun..." diyorum, çünkü bu atlattığımız inanın ki bir mucizeydi, ertesi gün benim her yanım çürükken, bebeğime şükürler olsun hiç bir şey olmamıştı. Ama ne oldu biliyor musunuz??
Gururum kırılmıştı, herşeyden kaçıp gitmek istiyordum, herşeyleri bırakıp bi tek kızımla kaybolup gitmek istiyordum, ama yine olmadı. Yine KV kendi haklı çıkardı, yine yağ gibi üste çıktı. Ve ben yine ezilip kalmıştım..
Olayın üstünden 26 gün geçti, ama herşey daha dün gibi aklımda...
Şimdilerde ise:
"Aman çocuğa bişey olmasın,
"Aman üşütmesin, üşümesin....." diyorlar.
Onlar öyle dedikçe daha çok sinirleniyorum. Hem KV, hemde oğlu. Ben de artık gocunmuyorum. Her lafta karşılığını veriyorum. Ama artık soğudum herkesten. Bi an önce Allah'tan hayırlısını diliyorum...
Artık yazamıyorum, ama tesellinize ihtiyacım var, her zaman okumaya çalışacağım.
Okuduğunuz için teşekkür ederim, kocanla ve bebeginle ayri eve cikma ihtimali yokmu? Egerki yoksa yurt disinda kadin siginma evleri vardir bu olayi oralara bildir.polise bildir
1.5 ay oldu, elimden telefon alındı, ve uzun süredir yazamadım. Sabrettim, sabrettim ama artık yolun sonuna geldim. Herşeye boyun eğdim, ses etmedim, ama artık dayanacak gücüm kalmadı. Lohusalığım'da anlamadı, hep beni rencide edecek zamanlar aradı, sustum.. "40'ımız çıksın belki durum düzelir!" dedim, ama herşey daha da berbatlaşmaya başladı.
40'ımız çıktı ve biz onun gecesinde KV yüzünden dayak yedik.
"Bebekleri Allah korur!!" derler ya, işte onun canlı şahidi biziz.
Bilen bilir biz KV ve KP ile aynı evde yaşıyoruz.
Ev 2 katlı, yalnız 2. katta sadece 1 salon ve 3 yatak odası var.
Görümcem'in 2 hafta tatili vardı, buraya geldiler oğlu ile...
KV'nin Annesi ve Babası da burdalardı... Anlayacağınız, kalabalık olduğumuz halde daha da çok kalabalıklaşmıştık.
Eşim sabah vardiyasına gidecekti, KP ise gece vardiyasına gitmişti, KV çoğu zaman uykusuz kaldığından Annesi de yukarı yatmaya çıkmış, ben ise bebeğimi emzirip yatıracaktım, eşim sabah vardiyasına gideceği için uyuyordu, Görümcem de "Bulaşık Annem'e kalmasın, hemen halledip geliyorum" demişti. Ben bebeği emzirirken Anneanne ile laflamaya daldık, bebek de kucağımda emiyordu, görümce ise yukarıya çıktı, sohbet, muhabbet derken, birden kapı açıldı KV. "Beni mi kovlaşıyorsunuz" diyerek hepimizi tersledi, sonra da bana "Git çocuğu yatır, sende kocanın yanına yat" dedi. (Sonradan öğreniyorum ki KV ve Görümce kavga etmişler). KV böyle deyince herkesin morali bozuldu, ve yattılar. Bende bebeği yatırır yatırmaz başladı ağlamaya, kucağımda susturmaya çalışıyorum, bir yandan da herkes uyanacak diye stress yapıyorum, ben stress yaptıkça bebek de etkilense gerek ki, hiç susturamadım. KV çıktı geldi hemen Yatak odamıza girdi "Niye ağlatıyon çocuğu?" sesi. Bende "Çocuk ağlıyorsa, sen niye çıkıp geliyon, anası yanında ya..." dedim. Yalnız KV'ye sinirlendikçe, stressim de çoğaldı ve bebeğim hiç durmadan ağlamaya devam etti. En sonunda Anneanne çağırdı, "Gel kızım, kocan uyanmasın ben de biraz yardım edeyim" dedi. Beraber susturmaya çalışırken KV aşağıdan yukarıya "Kız, ağlatma çocuğu, çabuk indir aşağıya" diye bağırıyor. Bende o bağırdıkça daha çok sinirlendim. "Kız, kocanı uyandırmasana çabuk getir çocuğu" diye bağırmaya devam ediyor. Kocan uyanmasın diyen KV, oğlunu aşağıdan telefonla arayıp "Çabuk söyle ona çocuğu bana getirsin" demiş. Anneannem de "Kızım, çocuk aç galiba, bi emzir bakayım" dedi. Çocuğu emzirirken kocam geldi kapının ağzında "Çocuğu getir, çocuğu getir..." diyor, KV ise aşağıdan bağırmaya devam ediyor "Çocuğu indir herkes uyanacak" diye... "Tamam emzireyim de, getireceğim....!" demeye kalmadan, bebeğim de kucağımdayken eşim üstüme bi saldırdı saçımı yoldu, yüzümü yumrukladı, kalçalarıma tekmeler savurdu, ben ise "Bebeğe bişey olacak" diye korkumdan bi o yana bi bu yana çocuğu korumaya çalışırken eşim yüzüme tekmeler, yumruklar savurdu, Anneannem "Kızım, çocuğu al" diye, görümceye bağırdı, görümce geldi hemen çocuğu verdim, eşim gitti, geri geldiğinde elinde ayakkabı vardı, ayakkabıyla vurmaya devam etti, KV aşağıdan hala "Çocuğu getir Kızzzz..." diye bağırıyor, o sinirle Dedem aşağıya bi hücumla inmiş, KV'ye bi Tokat koymuş, KV yukarıya "Allah belanı versin" diyerek çıktı, ben bebeğime bakmaya gitmiştim, o sinirle ben KV'ye bağırmışım, çığırmışım... KV'de bana "Orospu, Kahpe, defol evimden" diyor, sanki ben durmaya çok hevesliymişim gibi.. Bu satırları yazarken bile ağlıyorum ama çok zoruma gitti, bu olaydan sonra herkes benim tarafımda oldu, Görümcem gidip abisine söylemedik laf bırakmamış, eşim "Annem yüzünden oldu, ona sinirimi ondan çıkardım, çok özür dilerim, çok özür dilerim" demiş, ama ne çare... Şimdi bebeğime baktıkça "Allahım sen korudun..." diyorum, çünkü bu atlattığımız inanın ki bir mucizeydi, ertesi gün benim her yanım çürükken, bebeğime şükürler olsun hiç bir şey olmamıştı. Ama ne oldu biliyor musunuz??
Gururum kırılmıştı, herşeyden kaçıp gitmek istiyordum, herşeyleri bırakıp bi tek kızımla kaybolup gitmek istiyordum, ama yine olmadı. Yine KV kendi haklı çıkardı, yine yağ gibi üste çıktı. Ve ben yine ezilip kalmıştım..
Olayın üstünden 26 gün geçti, ama herşey daha dün gibi aklımda...
Şimdilerde ise:
"Aman çocuğa bişey olmasın,
"Aman üşütmesin, üşümesin....." diyorlar.
Onlar öyle dedikçe daha çok sinirleniyorum. Hem KV, hemde oğlu. Ben de artık gocunmuyorum. Her lafta karşılığını veriyorum. Ama artık soğudum herkesten. Bi an önce Allah'tan hayırlısını diliyorum...
Artık yazamıyorum, ama tesellinize ihtiyacım var, her zaman okumaya çalışacağım.
Okuduğunuz için teşekkür ederim, iyi geceler
seni almaya mı gelicek ne yapıcak peki?
Bu arada konu sahibinin psikolojisini (ki lohusalık döneminde) bilmeden yorum yapmayın arkadaşlar, bilmediği bir ülkededir, başka kimsesi olmayabilir çocuğuyla sokakta kalmaktan korkabilir. Çocuğunu babasız büyütmekten korkuyor olabilir, tek başına bir kadın hele de bebeğiyle bu kararı bir günde alamaz. Destek olmak yerine yargılamak için yazanlar gerçekten çok sevimsiz görünüyor. Ne olursa olsun zor bir durum kelimelerinizi dikkatli seçin. Kimsenin garantisi yok benim eşim yapmaz benim ailem şöyle, ben mükemmel bir anneyim demeyin. Hiçbir anne çocuğu dayak yesin istemez sadece şartlarını düzeltmesi gerekir birilerinin desteğine ihtiyaç duyar, aç kalsa bir tane ekmek vermeyecek insanlar burda çık git o evden diye bağırmasın. O da şartları uygun hale gelince inşallah güzel bir hayata başlar. Bizler de dua edelim.
AynenAynen.. Bir de hiç kimse eziyet çekmeyi haketmez ama bi de hiç suçu yokken eziyet çekmek insana çok koyuyor..
anlattıysan niye 1 ay daha bekliyosun, herşeyi bilirken senin 1 daha orda kalmana nasıl izin veriyo ailen
Inanilir gibi degil insanliktan nasibini almamis adi yaratiklar nasil daha katlaniyorsunuz bebeginize birsey olmamasi mucize gibi hic bir kadin hic bir masum yavru ne olursa olsun haketmez bunlari arkana bakmadan kac devami gelir cunku evliliginizde siddet varmiydi hep birden bire mi oldu oncesinden varsa buralara kadar gelecegi belliymis ve daha da kotusu olmadan ayrilin1.5 ay oldu, elimden telefon alındı, ve uzun süredir yazamadım. Sabrettim, sabrettim ama artık yolun sonuna geldim. Herşeye boyun eğdim, ses etmedim, ama artık dayanacak gücüm kalmadı. Lohusalığım'da anlamadı, hep beni rencide edecek zamanlar aradı, sustum.. "40'ımız çıksın belki durum düzelir!" dedim, ama herşey daha da berbatlaşmaya başladı.
40'ımız çıktı ve biz onun gecesinde KV yüzünden dayak yedik.
"Bebekleri Allah korur!!" derler ya, işte onun canlı şahidi biziz.
Bilen bilir biz KV ve KP ile aynı evde yaşıyoruz.
Ev 2 katlı, yalnız 2. katta sadece 1 salon ve 3 yatak odası var.
Görümcem'in 2 hafta tatili vardı, buraya geldiler oğlu ile...
KV'nin Annesi ve Babası da burdalardı... Anlayacağınız, kalabalık olduğumuz halde daha da çok kalabalıklaşmıştık.
Eşim sabah vardiyasına gidecekti, KP ise gece vardiyasına gitmişti, KV çoğu zaman uykusuz kaldığından Annesi de yukarı yatmaya çıkmış, ben ise bebeğimi emzirip yatıracaktım, eşim sabah vardiyasına gideceği için uyuyordu, Görümcem de "Bulaşık Annem'e kalmasın, hemen halledip geliyorum" demişti. Ben bebeği emzirirken Anneanne ile laflamaya daldık, bebek de kucağımda emiyordu, görümce ise yukarıya çıktı, sohbet, muhabbet derken, birden kapı açıldı KV. "Beni mi kovlaşıyorsunuz" diyerek hepimizi tersledi, sonra da bana "Git çocuğu yatır, sende kocanın yanına yat" dedi. (Sonradan öğreniyorum ki KV ve Görümce kavga etmişler). KV böyle deyince herkesin morali bozuldu, ve yattılar. Bende bebeği yatırır yatırmaz başladı ağlamaya, kucağımda susturmaya çalışıyorum, bir yandan da herkes uyanacak diye stress yapıyorum, ben stress yaptıkça bebek de etkilense gerek ki, hiç susturamadım. KV çıktı geldi hemen Yatak odamıza girdi "Niye ağlatıyon çocuğu?" sesi. Bende "Çocuk ağlıyorsa, sen niye çıkıp geliyon, anası yanında ya..." dedim. Yalnız KV'ye sinirlendikçe, stressim de çoğaldı ve bebeğim hiç durmadan ağlamaya devam etti. En sonunda Anneanne çağırdı, "Gel kızım, kocan uyanmasın ben de biraz yardım edeyim" dedi. Beraber susturmaya çalışırken KV aşağıdan yukarıya "Kız, ağlatma çocuğu, çabuk indir aşağıya" diye bağırıyor. Bende o bağırdıkça daha çok sinirlendim. "Kız, kocanı uyandırmasana çabuk getir çocuğu" diye bağırmaya devam ediyor. Kocan uyanmasın diyen KV, oğlunu aşağıdan telefonla arayıp "Çabuk söyle ona çocuğu bana getirsin" demiş. Anneannem de "Kızım, çocuk aç galiba, bi emzir bakayım" dedi. Çocuğu emzirirken kocam geldi kapının ağzında "Çocuğu getir, çocuğu getir..." diyor, KV ise aşağıdan bağırmaya devam ediyor "Çocuğu indir herkes uyanacak" diye... "Tamam emzireyim de, getireceğim....!" demeye kalmadan, bebeğim de kucağımdayken eşim üstüme bi saldırdı saçımı yoldu, yüzümü yumrukladı, kalçalarıma tekmeler savurdu, ben ise "Bebeğe bişey olacak" diye korkumdan bi o yana bi bu yana çocuğu korumaya çalışırken eşim yüzüme tekmeler, yumruklar savurdu, Anneannem "Kızım, çocuğu al" diye, görümceye bağırdı, görümce geldi hemen çocuğu verdim, eşim gitti, geri geldiğinde elinde ayakkabı vardı, ayakkabıyla vurmaya devam etti, KV aşağıdan hala "Çocuğu getir Kızzzz..." diye bağırıyor, o sinirle Dedem aşağıya bi hücumla inmiş, KV'ye bi Tokat koymuş, KV yukarıya "Allah belanı versin" diyerek çıktı, ben bebeğime bakmaya gitmiştim, o sinirle ben KV'ye bağırmışım, çığırmışım... KV'de bana "Orospu, Kahpe, defol evimden" diyor, sanki ben durmaya çok hevesliymişim gibi.. Bu satırları yazarken bile ağlıyorum ama çok zoruma gitti, bu olaydan sonra herkes benim tarafımda oldu, Görümcem gidip abisine söylemedik laf bırakmamış, eşim "Annem yüzünden oldu, ona sinirimi ondan çıkardım, çok özür dilerim, çok özür dilerim" demiş, ama ne çare... Şimdi bebeğime baktıkça "Allahım sen korudun..." diyorum, çünkü bu atlattığımız inanın ki bir mucizeydi, ertesi gün benim her yanım çürükken, bebeğime şükürler olsun hiç bir şey olmamıştı. Ama ne oldu biliyor musunuz??
Gururum kırılmıştı, herşeyden kaçıp gitmek istiyordum, herşeyleri bırakıp bi tek kızımla kaybolup gitmek istiyordum, ama yine olmadı. Yine KV kendi haklı çıkardı, yine yağ gibi üste çıktı. Ve ben yine ezilip kalmıştım..
Olayın üstünden 26 gün geçti, ama herşey daha dün gibi aklımda...
Şimdilerde ise:
"Aman çocuğa bişey olmasın,
"Aman üşütmesin, üşümesin....." diyorlar.
Onlar öyle dedikçe daha çok sinirleniyorum. Hem KV, hemde oğlu. Ben de artık gocunmuyorum. Her lafta karşılığını veriyorum. Ama artık soğudum herkesten. Bi an önce Allah'tan hayırlısını diliyorum...
Artık yazamıyorum, ama tesellinize ihtiyacım var, her zaman okumaya çalışacağım.
Okuduğunuz için teşekkür ederim, iyi geceler
Telefonun yokmuş babanla nasıl, neyle konuşuyorsun? Kocan ve ailesi biliyor mu babanın geleceğini?Babam gelecek. İlk fırsatta